İşeİade

İşe iade arabuluculukta anlaşma tutanağı imzalandıktan sonra şu adımlar izlenir: Anlaşmanın İçeriği: Tutanakta işe başlama tarihi, boşta geçen süre tazminatı ve işe başlatmama tazminatı gibi detaylar yer alır. Uygulanması: İşçi, belirlenen tarihte işe başlamazsa fesih geçerli hale gelir ve işveren sadece bunun hukuki sonuçlarından sorumlu olur. Dava Açma Süresi: Anlaşma sağlanamazsa, işçi son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren iki hafta içinde iş mahkemesinde işe iade davası açabilir. İşe iade davalarında doğru süreci takip etmek için bir iş hukuku avukatından destek alınması önerilir.

Toplu iş sözleşmesinde işe iade maddesi bulunmasının sonuçlarına dair bilgi bulunamadı. Ancak, işe iade davasıyla ilgili genel bilgiler mevcuttur. İşe iade davası, iş güvencesi kapsamındaki işçilerin, işveren tarafından geçerli bir sebep olmaksızın işten çıkarıldıklarında, işlerine geri dönmek için açtıkları bir davadır. Bu davayı açabilmek için: İşçinin işveren vekili olmaması gerekir. İş yerinde en az 30 işçi çalışmalıdır. İşçinin o iş yerinde en az 6 aylık kıdemi olmalıdır. Dava kabul edilirse, işçi karar kesinleştikten sonra 10 iş günü içinde işverene başvurmalıdır.

İşe iade davasında 30 işçi kuralının nasıl ispatlanacağına dair bilgi bulunamadı. Ancak, bu kuralla ilgili bazı bilgiler şu şekildedir: İşçinin işe iade davası açabilmesi için, çalıştığı işyerinde fesih bildiriminin yapıldığı tarihte en az 30 işçi bulunmalıdır. İşverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan işçi sayısı, bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir. Hesaplamaya, belirli-belirsiz süreli, tam-kısmi süreli, daimi-mevsimlik iş sözleşmesi ile çalışanlar dahil edilir. Çırak, stajyer ve meslek öğrenimi gören öğrenciler ile süreksiz işlerde çalışanlar ve alt işveren işçileri 30 işçi sayısına dahil edilmez. İşe iade davası ile ilgili konularda bir avukata danışılması önerilir.

İşverenin 30 işçiden az çalışanı olması durumunda işe iade davasını genellikle işveren kazanır, çünkü işçinin iş güvencesi kapsamında olabilmesi için işten çıkarıldığı tarihte işyerinde en az 30 işçinin çalışıyor olması gerekir. İşe iade davası açabilmek için gereken diğer koşullar şunlardır: Belirsiz süreli iş sözleşmesi. En az 6 aylık kıdem. İşveren vekili konumunda olmamak.

İşe iade davasında yetkili mahkeme, arabulucunun bulunduğu yerdeki iş mahkemesidir. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 6. maddesine göre, yetkili mahkeme ayrıca şu mahkemelerden biridir: Davalının yerleşim yeri mahkemesi; İşin veya işlemin yapıldığı yer mahkemesi. İş mahkemesi bulunmayan yerlerde, iş mahkemesi sıfatıyla asliye hukuk mahkemesi görevlidir.

İşe iade davası kesinleşmeden işçilik alacaklarına başvurmak mümkün değildir. İşe iade davasının kabul edilmesi halinde, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilir. İşçinin, işe iade kararının kesinleşmesinden sonra 10 iş günü içinde işverene başvurması gerekir. İşe iade davası ve işçilik alacakları konusunda bir avukata danışılması önerilir.

Evet, tazminat aldıktan sonra işe iade davası açılabilir. İşten çıkarılan bir işçi, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi yasal haklarını almış olsa da, bu durum işe iade davası açma hakkını ortadan kaldırmaz. Ancak, işe iade davası açılabilmesi için belirli koşulların sağlanması gereklidir: İş Kanunu veya Basın İş Kanunu’na tabi bir iş sözleşmesi olmalıdır. İşyerinde en az 30 işçi çalışıyor olmalıdır. İşçinin kıdemi en az 6 ay olmalıdır. İşçi, işveren vekili veya yardımcısı konumunda olmamalıdır. İş sözleşmesi belirsiz süreli olmalıdır. Ayrıca, işe iade davası açmadan önce arabuluculuk sürecine başvurmak zorunludur.

İhraç edilen bir işçi, belirli koşullar altında geri dönebilir. İşçinin görevine geri dönebilmesi için, haksız ihraç edildiğini mahkeme kararı ile ispatlaması gerekmektedir. Ayrıca, 4857 sayılı İş Kanunu'na göre, iş güvencesi kapsamında işe iade davası açılabilmesi için işçinin belirli şartları sağlaması gerekmektedir: - İşyerinde en az 30 işçi çalışıyor olmalıdır. - İşçi, aynı işyerinde en az 6 ay çalışmış olmalıdır. - İş akdi belirsiz süreli olmalıdır. - İşverenin feshi geçerli bir nedene dayanmamalıdır. Dava açma süresi, iş sözleşmesinin feshedildiği tarihten itibaren 1 aydır.

İşe iade davası sürecinde, işçinin 30 gün içinde işe başlatılmaması durumunda işveren, aşağıdaki yükümlülüklerle karşı karşıya kalır: İşe başlatmama tazminatı ödemek. Boşta geçen süre ücretini ödemek. İşçinin, işe iade kararının kesinleşmesinden itibaren 10 iş günü içinde işverene başvurması gerekir. İşe iade davası, belirli bir süreli iş sözleşmesi olan veya deneme süresinde olan çalışanlar tarafından açılamaz. İşe iade davası süreci ve sonuçları hakkında doğru bilgi almak için bir avukata danışılması önerilir.

Hayır, 6 aylık kıdemi olmayan işçi işe iade davası açamaz. İşe iade davası açabilmek için işçinin en az 6 aylık kıdeme sahip olması gerekir. Ancak, 6 aydan az süre çalışan işçilerin de belirli şartlar altında haklarını arayabilecekleri durumlar olabilir. İşe iade davası açmadan önce bir hukuk uzmanına danışmak, işçinin haklarını en iyi şekilde korumasına yardımcı olacaktır.

İşe iade davasında boşta geçen süre ücreti, işçinin işten çıkarıldığı tarihten itibaren sanki işten çıkarılmamış gibi hesaplanır. Bu ücretin hesaplanması için aşağıdaki adımlar izlenir: 1. Günlük giydirilmiş ücretin bulunması: İşçinin günlük net veya brüt ücreti değil, giydirilmiş ücreti kullanılır. 2. Boşta geçen sürenin çarpılması: Günlük giydirilmiş ücret, mahkeme tarafından verilen boşta geçen süre ile çarpılır. 3. Yasal kesintiler ve AGİ eklenmesi: Ücret gibi yasal kesintiler yapıldıktan sonra, asgari geçim indirimi (AGİ) eklenerek sonuca ulaşılır. Boşta geçen süre ücreti, en fazla 4 aylık olarak belirlenebilir.

Evet, göreve iadeden sonra kıdem tazminatı ödenir. İşe iade davası sonucunda işçinin işe başlatılmaması durumunda, işveren işçiye kıdem tazminatı ödemekle yükümlüdür.

İşe iade davalarında Yargıtay'ın onama süresi, 1 ay olarak belirlenmiştir.

3 gün içinde işe iade edilmeyen işçi, işe iade kararının kesinleşmesinden sonra 10 iş günü içinde işverene başvurmalıdır. Bu süre hak düşürücüdür ve hâkim tarafından kendiliğinden göz önünde tutulur. İşçinin bu sürede başvurması halinde, mahkeme tarafından belirlenen, en fazla dört aylık boşta geçen süre ücreti ve diğer haklarını talep etme hakkı doğar. Başvuru, sözlü, yazılı, posta, telefon, mesaj ya da noter yoluyla yapılabilir. İşverenin davetine rağmen işe başlamayan işçinin başvurusu samimi sayılmaz ve fesih geçerli olur. İşe iade süreci karmaşık olabileceğinden, bir avukata danışılması önerilir.

İşten çıkarılan bir işçinin işe iade için yapması gerekenler şunlardır: 1. Hukuki Durumu Analiz Etmek: İşten çıkarılma nedeninizi ve hukuki dayanağınızı öğrenmek için insan kaynakları ile iletişime geçin. 2. Gerekli Belgeleri Toplamak: Çalışma sözleşmeniz, işe giriş evraklarınız, performans değerlendirmeleriniz ve yazılı iletişimler gibi belgeleri toplayın. 3. Resmi İşe İade Talebi Oluşturmak: Neden işe geri dönmek istediğinizi açık bir şekilde belirten bir talep yazısı hazırlayın. 4. Tanık Beyanları: İş yerindeki arkadaşlarınız veya eski yöneticilerinizle iletişime geçerek destek isteyin. 5. Arabulucuya Başvuru: İşe iade davası açmadan önce, 30 gün içinde Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın ilgili birimine başvurarak arabulucuya başvurun. 6. Dava Açmak: Arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamazsa, iş mahkemesinde işe iade davası açın. Bu süreçte bir avukattan hukuki destek almak, haklarınızın korunması açısından önemlidir.

Arabuluculuktan sonra işe iade süresi geçerse, çalışanın işe iade talebi haklarından feragat etmiş sayılır. İşe iade davası açmak için, arabuluculuk tutanağının taraflara tebliğ edildiği tarihten itibaren dört hafta içinde dava açılmalıdır.

İşe iade davasında faiz, kararın kesinleşmesinden sonra işler. - Boşta geçen süreye ait ücret ve diğer haklar için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı, kararın kesinleşmesini takiben işe iade başvurusu yapıldığında uygulanır. - İşe başlatmama tazminatı ise niteliği itibarıyla tazminat olduğu için, yasal faiz uygulanır ve bu faizin başlangıcı da kararın kesinleşmesidir.

İşe iade davasında vekalet ücreti, kararın kesinleşmesinden sonra icraya konulabilir. Çünkü işe iade davaları sonucu verilen kararlar, tespit hükmü içermekte olup, kesin hüküm gelmeden icraya konulamaz.

İşe iade ve işçilik alacağı davaları aynı anda açılamaz, çünkü bu davalar hukuki yapıları itibariyle farklı özellikler taşır. İşe iade davası, iş ilişkisini devam ettirmek amacıyla açılır ve feshin geçersizliğinin tespitini içerir. Yargıtay'a göre, bu iki tür talebin aynı davada ileri sürülmesi çelişki oluşturacağından, davaların ayrılması gerekmektedir.

İş yerinde 30'dan az işçi olması durumunda, işçinin işe iade davası açma hakkı yoktur. İşe iade davası açabilmek için, işçinin çalıştığı işyerinde en az 30 işçinin işveren adına çalışması gerekmektedir.