Mülkiyet

Apartmanın dış kapısı, kat maliklerine aittir.

Eymir Gölü çevresinde özel mülkiyet bulunmaktadır. Ancak, ODTÜ'nün kullanımına tahsis edilen Eymir gölü çevresi, üniversite tarafından ağaçlandırılarak korunmuştur.

Haklarını başkasına devretmek, temlik olarak adlandırılan hukuki bir işlemle bir hakkın bir kişiden başka bir kişiye geçirilmesi anlamına gelir. Bu işlem, genellikle mülkiyet veya alacak hakları gibi çeşitli alanlarda gerçekleşir ve resmi bir sözleşme veya belge ile yapılır.

Elbirliği mülkiyetinde tahliye davası açmak için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Tüm Ortakların Rızası: Tahliye davası açılabilmesi için tüm ortakların rızası veya katılımı gereklidir. 2. Dava Dilekçesi: Türk Medeni Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu hükümlerine uygun şekilde hazırlanmış bir dilekçe ile Sulh Hukuk Mahkemesine başvurulmalıdır. 3. Pay ve Paydaş Çoğunluğu: Davanın açılabilmesi için pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması şarttır. 4. İhtiyaç İddiasının İspatı: Tahliye davasının temel dayanağı, malikin veya kiraya verenin kendisi, ailesi veya çalışanları için taşınmaza gereksinim duyduğunu somut delillerle ispatlamasıdır. Önemli Not: Tahliye davası açma süreci hukuki incelikler içerir, bu nedenle bir uzman avukattan destek almak faydalı olacaktır.

Ortaklığın giderilmesi (izale-i şuyu) davası, belirli hukuki sınırlamalar hariç her zaman açılabilir. Ancak, aşağıdaki hallerde dava açılamaz: 1. Hukuki bir işlem gereğince paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü varsa. 2. Paylı mal sürekli bir amaca özgülenmişse. 3. Uygun olmayan bir zamanda paylaşma isteniyorsa. 4. Taşınmaz tapusuzsa. 5. Kat mülkiyetine veya kat irtifakına tabi olan gayrimenkulde.

Tapu sahibi olmadan evin devri mümkündür, ancak bu durum tapulu taşınmazların devrinden farklı bir usulle gerçekleştirilir. Tapusuz taşınmazların devri, zilyetliğin alacaklıya devri yoluyla yapılır ve bu işlem resmi şekle bağlı değildir.

Mastaura Antik Kenti'nin sahibi, tamamı şahısların mülkiyetinde olan zeytin, incir ve üzüm bahçeleri arasındaki arazilerdir.

Zaman aşımı yoluyla mülkiyetin kazanılması iki ana halde gerçekleşir: olağan zamanaşımı ve olağanüstü zamanaşımı. Olağan zamanaşımı yoluyla mülkiyetin kazanılması için gerekli şartlar şunlardır: 1. Tapuya kayıtlı bir taşınmaz bulunmalıdır. 2. Tapudaki tescilin yolsuz olması yani geçerli bir hukuki sebebe dayanmaması gerekir. 3. Malik sıfatıyla zilyetliğin iyiniyetle, davasız ve aralıksız olarak on yıl sürmesi gerekir. Olağanüstü zamanaşımı yoluyla mülkiyetin kazanılması için ise: 1. Taşınmazın tapu kütüğüne kayıtlı olmaması veya malikinin belirlenememesi gerekir. 2. Zilyetliğin malik sıfatıyla ve aralıksız olarak yirmi yıl sürmesi gerekir. 3. Tescil davası sırasında gerçek malik veya mirasçıları tarafından haklı bir itiraz yapılmamış olmalıdır.

Kat mülkiyetine geçişte kat malikleri, daha önce kat irtifakına sahip olan kat maliklerinden oluşur.

6306 sayılı kanuna göre yeni yapının taksimi şu şekilde yapılır: 1. Kat İrtifakı veya Kat Mülkiyeti Tesisi: Yeni yapılar için kat irtifakı ve kat mülkiyeti tesisi, Bakanlık, TOKİ veya İdare tarafından resen yapılır veya yaptırılır. 2. Bağımsız Birimlerin Satışı: Müteahhit, kendi payına düşen bağımsız birimlerin satışı için İdareye müracaat eder. 3. Maliklerin Muvafakati: Müteahhit payına düşen bağımsız birimlerin, inşaatın tamamlanma oranında veya bu oranın üstündeki bir oranda satışı için bütün maliklerin muvafakati gereklidir. Bu süreçte, kat karşılığı inşaat sözleşmesi veya kat karşılığı temlik sözleşmesi gibi noterliklerde düzenlenen belgeler esas alınır.

Kooperatif hissesi tapuda, kooperatifin adına kaydedilmiş olarak görünür. Hissedarların isimleri tapu senetlerinde yer almaz, bunun yerine her üyenin sahip olduğu hisse oranına göre belirli bir kullanım hakkı payı bulunur.

Lev Tolstoy, mülkiyet konusundaki radikal fikirleri nedeniyle tüm servetini fakirleştirdi. Tolstoy, Marksizm'den etkilenerek özel mülkiyete karşı çıktı ve bütün mal varlığını köylülere dağıttı.

İdari kayıt tapu bağlamında, taşınmazın mülkiyet bilgilerinin ve üzerindeki hakların resmi olarak tescil edildiği tapu sicili anlamına gelir. Bu kayıt, devlet denetiminde tutulur ve her taşınmazın hukuki durumunu belirler.

Devre tatil ve devre mülk arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Mülkiyet Hakkı: Devre mülk, tapulu bir mülkiyet hakkı sunar ve bu hak resmi olarak tapuya tescil edilir. 2. Kullanım Süresi: Devre mülkte, her yıl belirli dönemlerde, en az 15 gün kullanılma hakkı bulunur. 3. Sözleşme Şekli: Devre mülk sözleşmeleri, resmi şekilde yapılması zorunlu olan ayni hak sözleşmeleridir. 4. Devre Tatil: Devre tatil ise tapulu bir mülkiyet hakkı değil, şahsi bir hak niteliğindedir ve yazılı şekilde yapılır.

Apartman kazan tamiri, kat maliklerine aittir.

Takyidat ve takyit terimleri farklı anlamlara sahiptir: - Takyidat: Mülkiyet hakkını kısıtlayan şerhler, beyanlar, irtifak hakları, gayrimenkul mükellefiyeti, vakıf belirtmesi ve rehinlerin genel adıdır. - Takyit: Sınırlama anlamına gelir. Dolayısıyla, takyidat ve takyit aynı şey değildir.

Kavak Tirit Evi'nin sahibi Kavak Belediyesi'dir.

TMK madde 699 ve 698'de paylı mülkiyetin sona ermesi ile ilgili farklı konular düzenlenmektedir: TMK madde 699 paylı mülkiyetin sona erme biçimlerini belirler ve bu maddeye göre paylaşma şu şekillerde gerçekleştirilir: 1. Aynen taksim: Malın fiziksel olarak paydaşlar arasında bölünmesi. 2. Pazarlık veya artırmayla satış: Malın satılarak bedelinin paydaşlar arasında paylaştırılması. TMK madde 698 ise paylı mülkiyetin sona erme istemini düzenler ve bu maddeye göre: 1. Hukuki bir işlem gereğince veya paylı malın sürekli bir amaca özgülenmiş olması sebebiyle paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü bulunmadıkça, paydaşlardan her biri malın paylaşılmasını isteyebilir. 2. Paylaşmayı isteme hakkı, hukuki bir işlemle en çok on yıllık süre ile sınırlandırılabilir.

Küçük Emrah'ın İstanbul ve Bodrum'da 300'den fazla ev sahibi olduğu iddia edilmektedir.

Şufa davası, diğer adıyla önalım davası, paylı mülkiyete tabi bir taşınmazın bir paydaşının, kendi payını paydaş olmayan bir üçüncü kişiye satması durumunda, diğer paydaşlara aynı şartlarda öncelikle satın alma hakkı tanıyan şufa hakkını kullanmak için açtığı davadır. Şufa davasının konusu genellikle şu şekildedir: - Davacı, önalım hakkını kullanarak davaya konu payın satışının iptalini ve tapuda kendi adına tescilini talep eder. - Dava, tazminat davasına dönüşürse, bu durumda davanın konusu tazminat talebi de olabilir. Şufa davasının tarafları: - Davacı, önalım hakkı sahibi paydaştır. - Davalı ise önalım hakkına konu payı satın alan üçüncü kişidir.