Felsefe

Sanat akımları, belirli dönemlerde sanatçıların ortak bir estetik anlayış etrafında toplandıkları hareketler olarak ortaya çıkar. Sanat akımlarının ortaya çıkmasının bazı nedenleri: Toplumsal ve kültürel değişimler: Her akım, dönemin toplumsal, ekonomik ve kültürel yapılarından etkilenerek gelişir. Bilimsel ve teknolojik yenilikler: Sanayileşme ve bilimsel keşifler, sanat akımlarını etkiler. Felsefi ve psikolojik yaklaşımlar: Psikanaliz gibi felsefi akımlar, sanat akımlarını etkiler. Önceki akımlara tepki: Çoğu akım, bir önceki akıma tepki olarak ortaya çıkar.

Öncül, bir olayın, durumun veya gelişmenin öncesinde gelen, başlangıç noktası oluşturan temel etken demektir. Bazı öncül örnekleri: Sağlık alanında: Diyabet hastalarında sık idrara çıkma ve aşırı susama, kan şekeri dengesizliğinin öncülleridir. Dilbilgisinde: "Emma kitabını kaybetti" cümlesinde "Emma", "onu" zamirinin öncülüdür. Bilimsel çalışmalarda: Bir araştırmada yanlış uygulanan mali politikalar, artan dış borçlanma ve uluslararası piyasalardaki istikrarsızlık, ekonomik çöküşün öncülleri arasında yer alır. Metinlerde: "Teknolojinin hızlı gelişimi, günlük yaşamımızı köklü bir şekilde değiştirdi" cümlesi, paragrafın ana fikrini tanıtarak öncül cümle örneği oluşturur.

Kozmik sorular, evrenin doğası, başlangıcı, şekli, içindeki yaşam ve insanlığın evrendeki yeri gibi konuları kapsayan sorulardır. Bazı kozmik sorular: Evrenin başlangıcı: Büyük Patlama öncesinde ne vardı? Evrenin şekli: Sonsuz mu, sınırlı mı? Karanlık madde ve karanlık enerji: Nedir ve evrenin yapısını nasıl etkiler? Hayatın kökeni: Evrenin başka yerlerinde yaşam var mı? Zaman: Bir illüzyon mu, fiziksel bir gerçeklik mi? Bu sorular, Neil deGrasse Tyson'ın "Kozmik Sorular" (Cosmic Queries) adlı kitabında ele alınmaktadır.

"Huu" kelimesi farklı anlamlara gelebilir: Ket dilinde "huu" kelimesi "kalp" veya "yürek" anlamına gelir. İnternet argosunda "huu" kısaltması "hit you up" ifadesinin kısaltması olup, birine bir şey sormak veya onu bir şeye davet etmek anlamına gelir. Dini bağlamda "huu", Allah'ın isimlerinden biri olarak kullanılır.

Bilimsel bilginin bazı özellikleri: Nesnellik: Kişisel inançlardan bağımsızdır, herkes için geçerlidir. Olgusallık: Gözlenebilir ve deneylenebilir gerçeklere dayanır. Genelleyicilik: Tek tek olguları değil, aralarındaki benzerlikleri ve genel yasaları araştırır. Evrensellik: Tüm insanlığın ortak mirasıdır. Birikimlilik: Yeni bilgiler önceki bilgilere eklenerek gelişir. Tutarlılık: Mantık kurallarına uygun, çelişkisizdir. Tekrarlanabilirlik: Farklı araştırmacılar tarafından aynı koşullar altında tekrarlanabilir. Eleştirellik: Eleştiriye açıktır, yanlış bilgiler düzeltilir. Sistemlilik: Belirli yöntemler dahilinde elde edilir.

Evet, felsefi soru bir soru türüdür. Felsefi soru, her alanda olguları anlamaya yönelik sorulan sorulardır. Felsefi soruların bazı özellikleri şunlardır: Olguların kendileri ile değil olguların altında yatan nedenlerle ilgilenir. Yanıt bulmak için akla dayalı temellendirmeleri kullanır. Yapısı gereği, yanıtlar sorulan tek bir soruya bağlı değildir. Günlük ihtiyaçların ve rutinlerin dışındadır. Refleksif bir düşüncenin ürünüdür. Kalıcıdır, cevaplansa dahi her zaman güncelliğini korur. Bazı örnekler: "Düşüncelerimizi kendilerine dayandırdığımız kabullerin sağlamlığından nasıl emin oluruz?" "Ahlaki eylemin amacı nedir?" "Varoluş özden önce mi gelir?" "Adalet nasıl sağlanabilir?" "Estetiklik (güzellik) nesnel midir?"

Henidik Dergi, felsefe, filoloji ve kültür sanat alanlarında içerik üreten bir dergidir. Derginin ele aldığı bazı konular: Ölüm felsefesi ve intihar. Beden felsefesi. Hayvan felsefesi ve doğa etiği. Şiir ve felsefe. Dergi, Ocak 2019'da yayın faaliyetlerine başlamış ve bugüne kadar 13 sayı yayımlamıştır.

Xenophon'un "Apology of Socrates to the Jury" (Sokrates'in Jüriye Savunması) adlı eseri, filozof Sokrates'in 399 BC'deki duruşmasında sunduğu yasal savunmayı anlatır. Eserde, Sokrates'in ölüm cezasına karşı tutumu ve "senilliğin başlamasından önce ölmenin, adaletsiz bir zulme boyun eğerek ölümden kaçınmaktan daha iyi olduğu" görüşü işlenir. Xenophon'un "Apology"si, Sokrates'in savunmasının yanı sıra, Delphi Kahini'nin Sokrates hakkında "daha özgür, daha adil ve daha akıl sahibi bir insan olmadığı" şeklindeki sözlerini de içerir. Xenophon'un "Apology"si, Sokrates'in savunmasını açıklayan birçok eserden biridir; bu eserlerin her biri, kamu figürü Sokrates'e karşı verilen suçlu kararının yazarların algı ve yorumlarıyla aktarır.

Dilemmanın amacı, kişiyi istenmeyen seçeneklerden birini izlemeye zorlamaktır. Dilemma, iki olası durumdan birini seçme konusunda yaşanan kararsızlığı ifade eder. Örneğin, "Aşağı tükürsem sakal, yukarı tükürsem bıyık" atasözü, dilemmayı anlatan bir örnektir. Dilemma, hem eğitsel açıklaması olan bir kavram hem de mantık, fizik, felsefe ve matematik yönü bulunan bilimsel bir terimdir.

İdöller (putlar) öğretisi, Francis Bacon'a aittir. Bacon, bu öğretiyi büyük eseri "Yeni Organon"un birinci kitabında tanıtmıştır.

Topos kelimesi farklı alanlarda farklı anlamlara gelebilir: Edebiyat terimi. Matematik terimi. Yunanca kelime. Peyzaj mimarisi ve şehircilik dergisi.

Felsefi olmayan sorular, genellikle somut ve net cevapları olan, günlük yaşamla ilgili sorulardır. İşte bazı örnekler: Karnın acıktı mı?. Okulda ne öğrendin?. İstiklal Marşı'nın kıtaları nelerdir?. Evi hangi renge boyayalım?. Sence hangi araba markasını alalım?. Bu sorular, genellikle nesnel ve kesin bir yanıt gerektirir ve soyut kavramlar üzerine düşünmeyi gerektirmez.

Zorba the Greek (Zorba), Nikos Kazancakis'in aynı adlı romanından uyarlanan, 1964 yapımı bir dram filmidir. Zorba, kendi ilginç hayat felsefesini genç yazara kabul ettirdikçe, yazarın hayata bakış açısı da değişime uğrar. Filmin diğer bazı oyuncuları: Anthony Quinn, Alan Bates, İrini Papas ve Lila Kedrova. Filmin yönetmeni, senaristi ve yapımcısı Mihalis Kakoyannis'tir.

Sokrates'e göre erdeme ulaşmak için erdemin bilgisini edinmek gereklidir. Erdeme ulaşmak için izlenmesi gereken adımlar: Kendini bilmek: Kendini bilmek, bilgeliktir ve erdemin öğrenilmesine yol açar. İyi ve kötüyü bilmek: Erdem, iyi ve kötünün ne olduğunu bilmeyi sağlar. Bilgeliği geliştirmek: Bilgelik, teorik ve pratik bilgiyi kapsar; bu, erdemin hem düşünsel hem de eylemsel olarak uygulanmasını gerektirir. İyi insanlarla etkileşim: İyi insanlarla bir arada olmak, erdemi pekiştirir. Sokrates'e göre, erdem sahibi bir kişi bile bile kötülüğe yönelmez; çünkü erdem, insanın iç huzurunu ve mutluluğunu sağlar.

"Yediren Kitap" ifadesi, iki farklı bağlamda değerlendirilebilir: 1. Yediveren Kitap: Bu ifade, yediverenkitap.com adlı yayınevinin web sitesinde yer alan kitaplar ve dergiler için kullanılabilir. Ancak, bu yayınevinin kitaplarının içeriği hakkında spesifik bir bilgi bulunmamaktadır. 2. "İnsan Ne İle Yaşar" adlı kitap ise, Lev Tolstoy tarafından yazılmış bir hikayedir.

Absürt, genellikle saçma, anlamsız, garip ve ilginç anlamlarında kullanılır. Felsefi bağlamda: İnsan varoluşunun ve evrenin anlamsız olduğunu, anlam arayışının başarısız olacağını savunur. Sanatsal bağlamda: Mantık hatalarının açıkça sergilendiği komedi türü (absürt komedi) ve geleneksel tiyatro kurallarını umursamayan tiyatro türü (absürt tiyatro) olarak karşımıza çıkar. Günlük dilde: Bir durumun abartıldığı, ciddiye alınması imkansız olan sözler ve maceralar için de kullanılır.

Eski Uygur Türkçesinde "Tanrısal İnsan Anatomisi ve Fizyolojisi", Budizm ve Āyurveda tıbbı çerçevesinde, tanrısal insan bedeninin anatomik ve fizyolojik yapısını incelemeyi amaçlar. Eserde ele alınan bazı konular: Yeniden doğuş ve kurtuluş: Budist anlayışa göre, sağlıklı bir bedene kavuşmak için yeniden doğuş ve kurtuluş gereklidir. Beş ince element: Tanmātra olarak adlandırılan bu elementler, fiziksel dünyanın genetik tohumlarını temsil eder. Nefes türleri: Prāṇa (iç nefes) ve apāna (dış nefes) gibi farklı nefes türleri incelenir. Makrokozmos ve mikrokozmos: Evren ve insan arasındaki benzerlik ve tanrısal tözün varlığı tartışılır. Eser, Hacer Tokyürek tarafından yazılmış olup, 2022 yılında Paradigma Yayınları tarafından gözden geçirilmiş ikinci baskısıyla yayımlanmıştır.

Emile ya da Eğitim Üzerine, Jean-Jacques Rousseau tarafından yazılan ve eğitimin doğası ile insanın doğası üzerine bir risaledir. Rousseau bu eserde şu konuları ele alır: Bireysel farklılıklar: Her insanın kendine has özellikleri olduğunu ve eğitimin bu farklılıklar üzerine kurulması gerektiğini savunur. Çocukluk dönemi: Çocukluk döneminin kendi özellikleri olan ve kendi içerisinde yaşanması gereken bir dönem olduğunu belirtir. Ahlaki eğitim: 12 yaşına kadar çocuklara ahlak eğitimi verilmemesi gerektiğini, bu yaşta çocukların ahlaki yargıları taklit edeceğini ve bireysel ahlaki değerlerinin oluşmayacağını ifade eder. Yaparak ve yaşayarak öğrenme: Toplum ve doğanın en önemli öğreticiler olduğunu, öğretmenin ise rehberlik etmesi gerektiğini vurgular. Din eğitimi: Çocuğa küçük yaşta din dayatılmaması ve uygun yaşa geldiğinde kendi kararını verebilmesi için seçeneklerin sunulması gerektiğini belirtir.

Mesnevi'yi okumanın kazandırdıkları arasında şunlar sayılabilir: İç huzuru bulma. Empati yeteneğinin gelişimi. Kendini keşfetme. Yaşamın anlamını derinleştirme. Stresle başa çıkma. Farkındalık. Sabır ve hoşgörü. Kişisel dönüşüm. Mesnevi, yalnızca bir okuma deneyimi olmanın ötesinde, hayatı zenginleştirecek değerli dersler sunar.

Schopenhauer'in karamsar bir filozof olarak anılmasının bazı nedenleri: Yaşamı acılarla dolu görmesi. Hayatın bir amacı olduğu fikrine karşı çıkması. Sürekli bir şeyler isteme döngüsü. İrrasyonel bir evren görüşü. Ancak Schopenhauer'ın felsefesinde pesimizm, bir eksiklik değil, acı çeken tüm varlıklara karşı şefkati besleyen bir bakış açısıdır.