• Buradasın

    KamuHukuku

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Usul ekonomisi ilkesine göre husumetli olarak sadece kamu görevlisi gösterilirse yaptırımı ne olur?

    Usul ekonomisi ilkesine göre, husumetli olarak sadece kamu görevlisinin gösterilmesi durumunda yaptırım, devletin kusurlu olması halinde tazminat davasıdır. Türk hukukunda, usûl ekonomisi ilkesinin ihlâline sebebiyet veren hâkim veya icra görevlilerine karşı genel nitelikli bir tazminat davası açılabilir.

    Vergi borcu hangi durumlarda sona erer?

    Vergi borcu, aşağıdaki durumlarda sona erer: 1. Ödeme: Vergi borcunun yükümlü tarafından tamamen ödenmesi. 2. Zamanaşımı: Kamu idaresi, vergiyi belirlenen süre içinde tahakkuk ettirmediği veya tahsil etmediği takdirde. 3. Uzlaşma: Vergi dairesi ile mükellef arasında yapılan uzlaşma sonucunda. 4. Terkin: Bazı koşulların varlığı halinde vergi alacağını bütün hukuki sonuçları ile birlikte ortadan kaldıran idari işlem. 5. Mahsup: Mükellefin devletten olan alacağının, vergi borcuna mahsup edilmesi. 6. İbra: Vergi idaresi tarafından mükellefin vergi borcunun bağışlanması. 7. Ölüm: Mükellefin ölümü halinde, mirasçıların mirası reddetmesi durumunda.

    657 ve 696 KHK arasındaki fark nedir?

    657 sayılı Devlet Memurları Kanunu (657 KHK) ve 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) arasındaki bazı farklar şunlardır: 657 KHK, genel olarak devlet memurlarının istihdam şekillerini, kariyer ve liyakat ilkelerini düzenler. 696 KHK, özellikle taşeron işçilerin kadroya geçirilmesi, belirli kadro ve pozisyonlara atama işlemleri gibi konuları kapsar. Ayrıca, 696 KHK ile sürekli işçi kadrolarına geçirilme süreci düzenlenmiş ve bu kadroların ihdas edilme yöntemi belirlenmiştir.

    154 seri nolu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği nedir?

    154 seri nolu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği, 31 Mayıs 2003 tarihinde yayımlanan ve yıllık izin sürelerinin hesaplanması ile ilgili düzenlemeleri içeren bir tebliğdir. Bu tebliğe göre, yıllık izin süresi, hizmeti 1 yıldan 10 yıla kadar (on yıl dahil) olanlar için 20 gün, hizmeti 10 yıldan fazla olanlar için ise 30 gündür. Ayrıca, tebliğde, yıllık izin sürelerinin hesabında, hangi statüde olursa olsun kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmet süreleri ile kamu kurum ve kuruluşlarında geçmese dahi, Devlet memurlarının kazanılmış hak aylıklarında değerlendirilen hizmet sürelerinin dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.

    Vergi hukuku hangi hukuk dallarıyla yakın ilişki içindedir?

    Vergi hukuku, kamu hukuku ve özel hukuk dallarıyla yakın ilişki içindedir. Kamu hukuku çerçevesinde vergi hukuku, aşağıdaki hukuk dallarıyla ilişkilidir: - Anayasa hukuku: Vergilendirme yetkisi ve verginin kanuniliği gibi konular anayasa hukuku ile bağlantılıdır. - İdare hukuku: Vergi dairelerinin işleyişi ve idari kararlar bu hukuka dayanır. - Ceza hukuku: Vergi suçları ve cezaları bu hukuk dalının kapsamına girer. - Devletler umumi hukuku: Birden fazla devletin vergilendirme yetkisinin çakışması durumunda uluslararası hukuk ilkelerine göre çözümlenir. Özel hukuk bağlamında ise vergi hukuku, medeni hukuk ile de ilişkilidir ve bazı vergi alanları medeni hukuk kurallarına dayanır.

    Genel Kamu Hukukunda devlet nedir?

    Genel Kamu Hukukunda devlet, belirli bir ülke üzerinde yerleşmiş, zorlayıcı yetkiye sahip bir üstün iktidar tarafından yönetilen bir insan topluluğunun meydana getirdiği siyasal kuruluştur. Devletin üç temel unsuru vardır: ülke, insan topluluğu (halk) ve siyasi iktidar.

    Hukukta 3 temel fark nedir?

    Hukukta üç temel fark şunlardır: 1. Kamu Hukuku ve Özel Hukuk: Kamu hukuku, devlet ile bireyler arasındaki ilişkileri düzenlerken, özel hukuk bireyler arasındaki ilişkileri düzenler. 2. Ceza Hukuku ve Medeni Hukuk: Ceza hukuku, suçlarla ilgilenir ve suçluların cezalandırılmasını amaçlar; medeni hukuk ise iki vatandaş tarafı arasındaki anlaşmazlıklarla ilgilenir ve tazminat gibi konuları kapsar. 3. Karar ve Yargı Kararı: Karar, genel anlamda bir uyuşmazlığı çözmek amacıyla verilen sonuçları ifade ederken, yargı kararı mahkemeler tarafından verilen ve hukuki bağlayıcılığı olan kararlardır.

    6183 amme alacağı ödenmeden yapılmayacak işlemler nelerdir?

    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'a göre, amme alacağı ödenmeden yapılmayacak işlemler şunlardır: Teminat veya kefil göstermeme durumu: Borçlu, teminat göstermesi istendiği halde belirli sürede teminat veya kefil göstermezse. Mal bildiriminde bulunmama: Mal bildirimine çağrılan borçlu, belirli sürede mal bildiriminde bulunmazsa veya eksik bildirimde bulunursa. Borçlunun kaçması: Borçlu kaçmışsa veya kaçması, mallarını kaçırması ve hileli yollara sapması ihtimalleri varsa. Amme davası: Hüküm sadır olmuş bulunsun bulunmasın, para cezasını gerektiren bir fiil nedeniyle amme davası açılmışsa. Tasarruf işlemleri: Amme alacağının tahsiline imkan bırakmamak amacıyla yapılan tasarruflar. Bu durumlarda, amme alacağının tahsili için cebren tahsil yöntemleri uygulanabilir.

    Kamu tüzel kişileri kaça ayrılır?

    Kamu tüzel kişileri, iki ana gruba ayrılır: 1. Kamu Hukuku Tüzel Kişileri: Devlet, belediyeler, üniversiteler gibi kamu yararına hizmet etmek için kurulan kuruluşlardır. 2. Kamu İktisadi Teşebbüsleri: İktisadi devlet teşekkülleri ve kamu iktisadi kuruluşlarının ortak adıdır.

    Türk mevzuatı hangi hukuk dalına girer?

    Türk mevzuatı, kamu hukuku dalına girer.

    Usul saptırması nedir örnek?

    Usul saptırması, idarenin belli bir amaç için öngörülmüş bir usulü başka bir amaç için kullanması durumunda ortaya çıkar. Örnekler: 1. Kamulaştırma yerine işgal işlemi yapmak: İdare, kamulaştırma yapması gereken bir durumda daha basit olan işgal yolunu tercih ederse usul saptırması söz konusu olur. 2. Tüzük yerine yönetmelik çıkarmak: İdarenin bir işlemi tüzük ile yapması gerekirken, bu işlemi yönetmelik ile yapması usul saptırmasıdır.

    Kimler ticaret yasağı alır?

    Ticaret yasağı, belirli kamu görevlileri için geçerlidir ve bu yasak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 128. maddesi ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 28. maddesi ile düzenlenmiştir. Ticaret yasağına tabi olan kamu görevlileri şunlardır: - Devlet memurları: Ticari bir faaliyeti doğrudan veya dolaylı olarak yürütemezler, tacir veya esnaf sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamazlar. - Akademisyenler: Üniversite öğretim elemanları, ilgili mevzuat çerçevesinde ticari faaliyetlerde bulunabilirler, ancak bu faaliyetler üniversitelerinin izniyle sınırlıdır. - Belediye başkanları ve meclis üyeleri: Özel koşullarda ticari faaliyette bulunabilirler. İstisnalar arasında ise kalkınma ve tüketim kooperatiflerinde üyelik veya yönetim görevleri yer alır.

    9. sınıf hukuk nedir?

    9. sınıf hukuk konusu, genellikle Eski Çağ Medeniyetlerinde Hukuk olarak ele alınır. Hukuk, bir toplumda bireyler ve kurumlar arasındaki ilişkileri düzenleyen kurallar bütünüdür. Eski Çağ'da hukuk, toplum düzenini sağlamak, haksızlıkları önlemek ve devlet otoritesini korumak amacıyla geliştirilmiştir. Bu dönemde bazı hukuk sistemleri: Sümer Kanunları: Özel mülkiyet ve aile kurumunu güvence altına almıştır. Hammurabi Kanunları: "Göze göz, dişe diş" ilkesine dayanır ve mülkiyet haklarını korumuştur. Hitit Hukuku: Cezalar zararın tazminine dayanır ve suçların şahsiliği ilkesini benimsemiştir. Roma Hukuku: 12 Levha Kanunları ile modern Avrupa hukukunun temellerini atmıştır.

    657 ek 41 maddesi nedir?

    657 sayılı Kanunun Ek 41. maddesi, bakanlıklar ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının teşkilatlanmalarına ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde öngörülmesi kaydıyla, kurumların görev alanına giren konularda çalıştırılmak üzere merkez teşkilatlarında, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığında, Yükseköğretim Kalite Kurulunda, Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarının merkez karargâhlarında uzman ve uzman yardımcısı istihdamını düzenler. Bu maddeye göre uzman yardımcılığına atanabilmek için, 48. maddede sayılan şartlara ek olarak, yapılacak yarışma sınavında başarılı olma ve en az dört yıllık lisans eğitimi veren belirli fakültelerden veya yönetmelikle belirlenen yükseköğretim kurumlarından mezun olma koşulları aranır. Anayasa Mahkemesi'nin 7/12/2023 tarihli kararına göre, maddenin birinci, sekizinci ve dokuzuncu fıkraları iptal edilmiştir.

    Sayıştay kararları nasıl uygulanır?

    Sayıştay kararlarının uygulanması şu şekilde gerçekleşir: 1. Borç Çıkarılması: Sayıştay tarafından yapılan denetimlerde usulsüz veya yersiz harcamalar tespit edilirse, harcama yetkililerine, gerçekleştirme görevlilerine veya ilgililerine borç çıkarılır. 2. İtiraz ve Temyiz: Karara itiraz edilmesi durumunda, karar Sayıştay'ın temyiz kuruluna gider ve burada onaylanırsa kesinleşir. 3. Tahsilat Süreci: Kararlar, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu'nun 53. maddesine göre, yasal faiz uygulanarak İcra İflas Kanunu hükümlerine göre tahsil edilir. 4. Kamu İdarelerinin Sorumluluğu: İdare, öncelikle borç çıkarılan memura durumu tebliğ etmeli ve borcu ödemesini istemelidir. Sayıştay kararları, kamu kaynaklarının doğru ve verimli kullanılmasını sağlamak amacıyla alınan önemli bir denetim mekanizmasıdır.

    4688 ve 657 arasındaki fark nedir?

    4688 ve 657 sayılı kanunlar arasındaki temel farklar şunlardır: 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu, kamu görevlilerinin ekonomik, sosyal ve mesleki hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek amacıyla sendika ve konfederasyonların kuruluşunu, organlarını, yetkilerini ve faaliyetlerini düzenler. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, memurların ve diğer kamu görevlilerinin niteliklerini, atanmalarını, görev ve yetkilerini, haklarını, yükümlülüklerini, aylık ve ödeneklerini, diğer özlük işlerini düzenler. Özetle, 4688 sayılı kanun, kamu görevlilerinin sendikal haklarını düzenlerken; 657 sayılı kanun, memurların çalışma koşullarını ve haklarını düzenler.

    Kamu personeli hukuku kaça ayrılır?

    Kamu personeli hukuku kuramsal olarak dört ana kümeye ayrılır: 1. Kamu Personeli: Kamu hizmetlerini yürüten ana grup. 2. Seçilmişler: Cumhurbaşkanı, milletvekilleri, belediye başkanları gibi gönüllü olarak kamu hizmetine katılanlar. 3. Yükümlüler: Yasanın koyduğu hükümler çerçevesinde, idare tarafından tek yanlı zora dayalı olarak belirli bir süre için kamu hizmetlerine katılanlar. 4. Gönüllüler: Kendi rızaları ile herhangi bir nakdi-ayni yardım almadan kamu hizmetlerine katılanlar.

    Emekli işçi memur olabilir mi?

    Emekli olan bir işçi, belirli koşullar altında memur olabilir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 93. maddesine göre, emekli olanlardan sınıfında yazılı nitelikleri taşıyanlar, kurumlarda boş kadro bulunması şartıyla yeniden memurluğa alınabilirler. Ancak, 5335 sayılı Kanun'un 30. maddesi ile yapılan düzenlemede, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanların, genel bütçeye dahil dairelerin ve diğer bazı kamu kurumlarının kadrolarına açıktan atanamayacakları belirtilmiştir.

    Maden ruhsatı özel hukuk mu kamu hukuku mu?

    Maden ruhsatı, kamu hukuku karakteri taşıyan bir idari izin niteliğindedir.

    6772 sayılı kanun nedir?

    6772 sayılı kanun, "Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2. Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun"dur. Kanunun bazı maddeleri: Madde 1: Belirli kurum ve kuruluşlarda çalışan işçilere, ücret sistemlerine bakılmaksızın, her yıl için bir aylık istihkakları tutarında ilave tediye ödenir. Madde 2: Maden işletmelerinin yeraltı işlerinde çalışan işçilere, yerüstü işçilerinden daha fazla olacak şekilde, ilave tediye verilir. Madde 3: Cumhurbaşkanı kararıyla, işçilere bir aylık istihkakları tutarını aşmayacak şekilde ek ilave tediye yapılabilir. Madde 4: İlave tediyelerin zamanı, Cumhurbaşkanınca belirlenir. Kanun, 4 Temmuz 1956'da kabul edilmiş ve 11 Temmuz 1956'da Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.