• Buradasın

    657 ve 696 KHK arasındaki fark nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    657 sayılı Devlet Memurları Kanunu (657 KHK) ve 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) arasındaki bazı farklar şunlardır:
    • 657 KHK, genel olarak devlet memurlarının istihdam şekillerini, kariyer ve liyakat ilkelerini düzenler 35.
    • 696 KHK, özellikle taşeron işçilerin kadroya geçirilmesi, belirli kadro ve pozisyonlara atama işlemleri gibi konuları kapsar 12. Örneğin, 696 KHK ile 4/C kapsamında çalışanlar, belirli şartları sağladıklarında 657 sayılı Kanunun 4/B fıkrasına göre sözleşmeli statüye geçirilmiştir 2.
    Ayrıca, 696 KHK ile sürekli işçi kadrolarına geçirilme süreci düzenlenmiş ve bu kadroların ihdas edilme yöntemi belirlenmiştir 2.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    696 sayılı KHK nedir?

    696 sayılı KHK, "Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"dir. Bu kararnameyle yapılan bazı düzenlemeler: Alt işveren işçilerinin kadroya geçirilmesi. 4/C statüsünün kaldırılması. Mevsimlik işçilerin çalışma sürelerinin uzatılması. Mahalli idare şirketlerinde işçi statüsü.

    696 khk sürekli işçi hangi kanuna tabi?

    696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen personel, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (KHK) ekli Geçici 23. madde hükümlerine tabidir. Bu personel, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinin belirli şartlarını taşımak zorundadır.

    KHK ile kanun arasındaki fark nedir?

    KHK (Kanun Hükmünde Kararname) ile kanun arasındaki temel fark, KHK'ların yürütme organı tarafından çıkarılması, kanunların ise yasama organı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından çıkarılmasıdır. Diğer farklar: Yürürlüğe girme zamanı: KHK'lar, olağanüstü hallerde yayımlandıkları anda yürürlüğe girer ve Meclis onayına sunulması gerekir. Kapsamı: Temel hak ve özgürlükler ile cezai hükümlerle ilgili konularda KHK çıkarılamaz. Denetim: KHK'lar, Anayasa Mahkemesi tarafından yargısal denetime ve TBMM tarafından siyasi denetime tabidir.