KamuHukuku

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 92. maddesi, memurluktan kendi istekleriyle çekilen veya çekilmiş sayılan kişilerin, belirli şartlar altında tekrar memurluğa atanmalarını düzenler. Bu maddeye göre, tekrar atanabilmek için: Çekilen kişinin ayrıldığı sınıfta boş kadro bulunmalıdır. Kişi, ayrıldığı tarihte almakta olduğu aylık derecesine eşit bir derecenin aynı kademesine veya 71. madde hükümlerine uygun şekilde diğer bir sınıfta eşit derecedeki kadrolara atanabilir. Kişi, bu sınıfın niteliklerini taşımalıdır. Ayrıca, yasama görevinde veya bakan olarak geçirilen her yıl bir kademe ilerlemesi ve her iki yıl bir derece yükselmesine esas olarak değerlendirilir.

Kamu ve özel hukuk tüzel kişilerinin ayrıcalıkları ve yükümlülükleri şu şekilde özetlenebilir: Kamu Tüzel Kişilerinin Ayrıcalıkları: Kamu yararı ve hizmet amacı: Kuruluş amaçları kamu yararıdır ve faaliyetleri kamu hizmetidir. Düzenleme yetkisi: Tüzük, yönetmelik gibi düzenleyici işlemler yapma yetkisi vardır. Tek taraflı işlem yapabilme: Tek taraflı işlemler yapabilirler. Re’sen icra yetkisi: Aldıkları kararları kendiliğinden uygulama yetkileri vardır. Mülkiyet hakkına müdahale: Kamulaştırma, istimval ve devletleştirme gibi mülkiyet hakkına müdahale yetkileri vardır. Muafiyet hakkı: Vergi ve benzeri mali yükümlülüklerden muafiyetleri olabilir. Mallarının statüsü: Malları kamu malı statüsünde olup, haczedilemez ve iflası istenemez. Personel statüsü: Personeli devlet memuru statüsündedir. Kamu Tüzel Kişilerinin Yükümlülükleri: Kamu hizmetlerinin gerçekleştirilmesi. Kamu malının yönetimi. Kamusal düzenin korunması. Özel Hukuk Tüzel Kişilerinin Ayrıcalıkları: Sözleşme yapma hakkı: Sözleşme yapma hakları vardır. Mülkiyet edinme ve devretme: Mülkiyet edinebilir ve devredebilirler. Mali sorumluluklar ve vergiler: Mali sorumlulukları ve vergileri vardır. Özel Hukuk Tüzel Kişilerinin Yükümlülükleri: Kazanç sağlama: Kazanç sağlama ve üyelerinin haklarını koruma hakları vardır. Yasal düzenlemelere uyum: İşlerini yasalar çerçevesinde yürütme sorumlulukları vardır.

İrtikap ve rüşvet arasındaki temel farklar şunlardır: Suçun Tarafları: Rüşvet suçunda, hem rüşvet veren hem de rüşvet alan kamu görevlisi fail olarak sorumlu tutulur ve çok failli bir suçtur. İrtikap suçu ise tek taraflı olup, yalnızca kamu görevlisi tarafından işlenebilir. İrade Durumu: Rüşvette tarafların (rüşvet veren ve kamu görevlisi) iradeleri serbesttir. İrtikapta ise mağdurun iradesi, kamu görevlisinin cebir, ikna veya hile yoluyla zorlanmasıyla sakatlanır. Görevle İlişkisi: Rüşvet suçu, kamu görevlisinin göreviyle bağlantılı bir işin yapılması veya yapılmaması için işlenir. İrtikap suçu, kamu görevlisinin görev alanına giren bir işle ilgili olarak işlenir. Üstünlük İlişkisi: İrtikapta kamu görevlisi, üstün konumunu kullanarak mağdura baskı yapar. Rüşvette ise taraflar arasında eşitlik söz konusudur.

İnceleme soruşturma izni, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı yargılanabilmeleri için yetkili organın verdiği idari nitelikteki karardır. 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun ile düzenlenen bu izin, şu durumlarda gereklidir: Şikayet veya ihbar: Savcılık, bir suç işlendiğini öğrendiğinde. İddia konusu olaylar: Soruşturma sırasında ortaya çıkabilecek tüm konular. Soruşturma izni vermeye yetkili merciler: İlçede görevli memurlar için kaymakam. İlde ve merkez ilçede görevli memurlar için vali. Süreç: Yetkili merci, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde bölge idare mahkemesine itiraz edilebilir. İzin verildiğinde adli yargılama süreci başlar. Görevle ilgili olmayan ve TCK'ya göre suç olan konularda izin alınmasına gerek yoktur.

Cumhuriyetin Yüzüncü Yılına Armağan (2. Cilt) adlı kitapta yer alan bazı konular şunlardır: Kamu Hukuku: Türk Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Usulü. 1982 Anayasası ve hakim-savcı alım mülakatları. Özel Hukuk: Hamur Kuralı'ndan kaynaklanan özel hukuk sorunları ve muhdusat şerhi. Telif haklarından doğan talep ve davalarda zamanaşımı. Ayrıca, kitapta "Analyzing The Indian Citizenship Amendment Act Crisis: Contemporary Developments and Perspectives from International Law" başlıklı makale de yer almaktadır. Kitabın tamamı hakkında daha fazla bilgi için seckin.com.tr, filizkitabevi.com ve academia.edu gibi kaynaklar incelenebilir.

Rüşvet suçunda memuriyetten men cezası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 252. maddesi uyarınca, rüşvet alan veya rüşvet talebinde bulunan ya da bu konuda anlaşmaya varan kişinin yargı görevi yapan, hakem, bilirkişi, noter veya yeminli mali müşavir olması halinde verilir. Bu durumda, verilecek ceza üçte birden yarısına kadar artırılır ve ayrıca memuriyetten ömür boyu mahrumiyet cezası da eklenir. Rüşvet suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanarak, kişinin durumu resmi makamlarca öğrenilmeden önce, rüşvet konusu şeyi soruşturmaya yetkili makamlara teslim etmesi veya durumu haber vermesi halinde, memuriyetten men cezası verilmez.

Kamu görevlisi şikayet edildiğinde, şikayet edilen kişinin durumuna ve şikayetin içeriğine bağlı olarak farklı sonuçlar ortaya çıkabilir. İhbar ve şikayetlerin incelenmesi. Soruşturma izni. Koruma hakları. Şikayetlerin hak arama özgürlüğü sınırları aşmadan, yasal çerçevede yapılması önemlidir.

Anayasa Mahkemesi'nin Esma Yıldız kararı, 3 Ekim 2024 tarihinde yayımlanan ve başvuru numarası 2020/14629 olan bir karara ilişkindir. Bu karar, doçentlik müracaatının, kamu görevinden ihraç edilme gerekçesiyle iptal edilmesi nedeniyle özel hayata saygı hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (KHK) 24. ve 25. maddeleri şu şekildedir: Ek Madde 24: Bakanlıklar ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının teşkilatlanmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde öngörülmesi kaydıyla bakanlık, kurum ya da birim düzeyinde müfettiş, denetmen, denetçi, kontrolör, aktüer ile müfettiş yardımcısı, denetmen yardımcısı, denetçi yardımcısı, aktüer yardımcısı ve stajyer kontrolör istihdam edilebilir. Bu madde kapsamında merkez teşkilatına ait kadro veya pozisyonlarda istihdam edilecekler hakkında, 657 sayılı Kanunun ek 41. maddesinin ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile yabancı dil şartı hariç olmak üzere beşinci fıkrasında yer alan hükümler kıyasen uygulanır. Bu madde kapsamında taşra teşkilatına ait kadro veya pozisyonlarda istihdam edilecekler hakkında, 657 sayılı Kanunun ek 41. maddesinin ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile yabancı dil ve tez şartı hariç olmak ve yeterlik sınavı yazılı ve sözlü aşamalardan oluşmak üzere beşinci fıkrasında yer alan hükümler kıyasen uygulanır. Ek Madde 25: Hâkim ve savcılar ile bu meslekten sayılanlar hariç olmak üzere, statülerine bakılmaksızın bir kadro veya pozisyona dayalı olarak kamu kurum veya kuruluşlarında istihdam edilenler, kurumlarının muvafakatiyle bir yılı geçmemek üzere diğer kamu kurum ve kuruluşlarında geçici görevlendirilebilir. Bu süre birer yıl olarak uzatılabilir. Kamu kurum veya kuruluşlarının emrine geçici görevlendirilenler mali ve sosyal hak ve yardımlarını kurumlarından alırlar. Bunlar bu şekilde görevlendirildikleri süre boyunca kurumlarından aylıklı veya aylıksız izinli sayılırlar. Kurum veya kuruluşların kadro veya pozisyonlarına geçici görevlendirmenin yapılabilmesi için, görevlendirileceklerin ilgili mevzuat uyarınca kadro veya pozisyona asaleten atanmada aranan şartları taşımaları gerekir. Geçici görevlendirilenlerin özlük hakları devam eder ve bu süreler terfi ve emekliliklerinde hesaba katılır. Akademik unvanların kazanılması için gerekli şartlar saklıdır. Toplamda altı ayı geçen görevlendirmelerde personelin muvafakatinin de alınması şarttır.

652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (KHK) ek 4. maddesi hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, 652 sayılı KHK'nin bazı ek maddeleri şunlardır: Ek madde 1. Ek madde 2. Ek madde 5.

2025 yılı için 10. Yargı Paketi kapsamında yapılan infaz düzenlemesiyle ilgili bazı gruplar şunlardır: Kadınlar, çocuklar ve 65 yaş üstü hükümlüler. Ağır hastalık veya engellilik nedeniyle cezaevinde kalamayacak hükümlüler. Doğum yapmış kadın hükümlüler. Mükerrir hükümlüler. 10. Yargı Paketi genel af içermemekte, sadece infaz süreleri ve bazı suç tipleriyle ilgili teknik düzenlemeler yapmaktadır.

"İrtiihavacılık" kelimesinin anlamı bulunamadı. Ancak, "ittihatçılık" hakkında bilgi verilebilir. İttihatçılık, 1908'de Jön Türk Devrimi'ni gerçekleştiren ve 1913'ten 1918'e kadar Osmanlı İmparatorluğu'nu yöneten İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin ideolojisidir. İttihat ve Terakki, Batı'nın başarısının sırrını bilim olarak görmüş ve güçlü bir Türk milliyetçiliği duygusuna sahip olmuştur. Türk Dil Kurumu'na göre, "ittihatçılık" kelimesi ayrıca "birleşme, birlik oluşturma yanlısı olma durumu" anlamına da gelir.

Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 120 ve 121 hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, TCK'nın bazı maddelerine aşağıdaki kaynaklardan ulaşılabilir: mevzuat.gov.tr; barandogan.av.tr; ugurazap.av.tr; hikmetsengul.av.tr.

Devlet teorisi, kamu hukukunun inceleme alanı içindedir. Kamu hukuku veya amme hukuku, devlet ve vatandaşlar veya devletin kendi kurumları arasındaki ilişkileri düzenleyen hukuk alanıdır.

7.258 sayılı kanun kapsamında idari yaptırım kararı hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, idari yaptırım kararı hakkında genel bilgi verilebilir. İdari yaptırım kararı, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nda düzenlenen ve idari para cezası gibi kabahatlere uygulanan yaptırım kararlarının veriliş şeklidir. İdari yaptırım kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde sulh ceza hakimliğine başvurulabilir.

Fedakarlığın denkleştirilmesi, hukuk düzenince izin verilen bir fiil neticesinde ortaya çıkan zararın dengelenebilmesi için yapılan bir işlemdir. Bu işlemde, fedakârlıkta bulunan tarafa, bu fedakârlıktan menfaat temin eden taraf uygun bir miktar tazminat öder. Fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesinin uygulandığı bazı durumlar şunlardır: Kamulaştırma. Zorunlu irtifak hakları. Taşkınlıklar.

Kamulaştırma yetkisi, Anayasa ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na göre devlet ve kamu tüzel kişilerine aittir. Kamulaştırma yapabilecek kurum ve kişiler: Kamu tüzel kişilikleri: Belediyeler, il özel idareleri, bakanlıklar gibi kamu kurumları. Kanunla yetkilendirilmiş özel tüzel kişiler: Enerji projeleri kapsamında elektrik, doğal gaz ve petrol iletim şirketleri gibi. Özel hukuk tüzel kişileri veya gerçek kişilerin kamulaştırma yapma yetkisi yoktur.

Yanlış ifade: D) 5237 sayılı Türk Ceza Kanununa göre, görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi icbar eden kamu görevlisinin fiili, zimmet suçunun tanımıdır. Doğru ifade: D) 5237 sayılı Türk Ceza Kanununa göre, görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi icbar eden kamu görevlisinin fiili, irtikâp suçunun tanımıdır.

448 sayılı kanun hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, 4483 sayılı kanun hakkında bilgi verilebilir. 4483 sayılı kanun, "Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun"dur. Kanunun kapsamı ise şu şekildedir: Devletin ve diğer kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürüttükleri kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevleri ifa eden memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri sebebiyle işledikleri suçlar hakkında uygulanır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4/A maddesine göre istihdam edilen memurların memuriyet görevleri sebebiyle işledikleri suçlar hakkında uygulanır. 4/B ve D maddesinde sayılan sözleşmeli personel ve işçiler hakkında uygulanmaz.

Kamu görevlisinin iftiraya uğraması durumunda aşağıdaki hukuki süreçler devreye girer: Ceza Davası: İftira suçu, Türk Ceza Kanunu'nun 267. maddesine göre 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Tazminat Davası: İftira mağduru kamu görevlisi, iftira atan kişiye karşı maddi ve manevi tazminat davası açabilir. İdari Süreç: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre, merkezde en büyük amir veya illerde valiler, iftirada bulunanlar hakkında kamu davası açılması için Cumhuriyet Başsavcılığına başvurmalıdır. İftira suçu, şikayete bağlı olmayıp, savcılık tarafından resen takip edilir.