• Buradasın

    TCK

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    TCK hangi suçlara bakar?

    Türk Ceza Kanunu (TCK), aşağıdaki suçlara bakar: Uluslararası suçlar. Hayata karşı suçlar. Vücut dokunulmazlığına karşı suçlar. Hürriyete karşı suçlar. Şerefe karşı suçlar. Özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı suçlar. Malvarlığına karşı suçlar. Ekonomi, sanayi ve ticarete ilişkin suçlar. Bilişim alanında suçlar. Devletin güvenliğine karşı suçlar. Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar.

    Zincirleme suç TCK 43 ne zaman uygulanır?

    Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 43. maddesi, aşağıdaki koşulların sağlanması durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasını sağlar: Aynı suçun işlenmesi. Aynı suç işleme kararı. Değişik zamanlarda işlenme. Aynı mağdur. Kasten öldürme, kasten yaralama, işkence ve yağma suçlarında zincirleme suç hükümleri uygulanmaz.

    TCK'nın 135 ve 136 maddeleri nelerdir?

    TCK'nın 135. maddesi, kişisel verilerin kaydedilmesi suçunu düzenler. Bu maddeye göre: Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kişiye 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilir. Kişisel verinin, kişilerin siyasi, felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin olması durumunda verilecek ceza yarı oranında artırılır. TCK'nın 136. maddesi, kişisel verilerin hukuka aykırı olarak verilmesi, yayılması veya ele geçirilmesi suçunu düzenler. Bu maddeye göre: Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Suçun kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak ya da belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle işlenmesi halinde, cezalar yarı oranında artırılır.

    TCK'nın amacı nedir?

    Türk Ceza Kanunu (TCK)'nun amacı, 5237 sayılı kanunun 1. maddesinde şu şekilde belirtilmiştir: kişi hak ve özgürlüklerini korumak; kamu düzen ve güvenliğini sağlamak; hukuk devletini muhafaza etmek; kamu sağlığını ve çevreyi korumak; toplum barışını temin etmek; suç işlenmesini önlemek. Bu amaçların gerçekleştirilmesi için ceza sorumluluğunun temel esasları ile suçlar, ceza ve güvenlik tedbirlerinin türleri kanunda düzenlenmiştir.

    Siber suçlar için hangi kanun?

    Türkiye'de siber suçlarla ilgili temel yasal düzenlemeler, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında yer almaktadır. Siber suçlarla ilgili bazı maddeler: Bilişim sistemine girme suçu (TCK Madde 243). Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu (TCK Madde 244). Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu (TCK Madde 245). Yasak cihaz veya program kullanma suçu (TCK Madde 245/A). Ayrıca, 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun ve diğer ilgili mevzuat da siber suçlarla mücadelede önemli bir yer tutar. 12 Mart 2025 tarihinde kabul edilen Siber Güvenlik Kanunu (Kanun No. 7545) ile de siber güvenliği artırmaya yönelik düzenlemeler yapılmıştır.

    Yeni TCK ne zaman yürürlüğe girdi?

    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (TCK), 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu kanun, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 29 Eylül 2004'te kabul edilmiş ve 12 Ekim 2004'te T.C. Resmî Gazete'de yayımlanmıştır.

    TCK 159 ve 160 ile TCK 158 arasındaki fark nedir?

    TCK 159 ve 160 ile TCK 158 arasındaki fark, suçların nitelik ve cezalarında yatmaktadır. TCK 158: Dolandırıcılık suçunun nitelikli hallerini düzenler. TCK 159: Dolandırıcılığın, bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi halinde, şikayet üzerine, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası öngörülür. TCK 160: Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunu düzenler. Özetle, TCK 158 daha ağır cezaları gerektiren nitelikli dolandırıcılık durumlarını kapsarken, TCK 159 daha az cezayı gerektiren bir hukuki ilişkiye dayanan alacak tahsilatı durumlarını, TCK 160 ise banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması durumlarını düzenler.

    TCK 53/1 maddesi nedir?

    TCK 53/1 maddesi, kasten işlenmiş bir suç nedeniyle hapis cezasına mahkum olan kişilerin, cezanın infazı süresince belirli haklardan yoksun bırakılmasını düzenler. Bu haklar şunlardır: Kamu Görevi: Sürekli, süreli veya geçici kamu görevlerinde bulunma. Seçme ve Seçilme Hakkı: Seçme ve seçilme ehliyetinden yoksun bırakılma. Velayet Hakkı: Velayet hakkından yoksun bırakılma. Tüzel Kişilik Yönetimi: Vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olma. Meslek İcrası: Bir kamu kurumunun veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının iznine tabi meslek ve sanatları icra etme. Bu hak yoksunlukları, cezanın infazı tamamlandığında kendiliğinden sona erer.

    TCK'nın 157 ve 158 maddeleri arasındaki fark nedir?

    Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 157 ve 158. maddeleri arasındaki temel fark, dolandırıcılık suçunun nitelik ve ceza dereceleridir. TCK 157 (Basit Dolandırıcılık): Hileli davranışlarla bir kişiyi aldatma ve mağdurun veya başkasının zararına, failin veya başkasının yararına en fazla 5 yıla kadar hapis ve adli para cezası öngörülür. Şikayete tabi değildir, savcılık resen soruşturma başlatır. Ceza ertelenebilir ve uzlaşmaya tabidir. TCK 158 (Nitelikli Dolandırıcılık): Daha ağır ceza gerektiren, belirli yöntemler veya koşullar altında işlenen dolandırıcılık suçudur. Bilişim sistemleri, kamu kurumları veya dini duyguların istismar edilmesi gibi durumlar bu kapsama girer. 3 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası öngörülür. Kamu davasını gerektirir, şikayet olmasa bile savcılık resen soruşturma başlatır. Ceza ertelenemez ve uzlaşmaya tabi değildir.

    TCK 158/1-a nitelikli dolandırıcılık cezası kaç yıl?

    TCK 158/1-a maddesi uyarınca nitelikli dolandırıcılık suçu işleyen faillere üç yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası verilir. Ancak, (e), (f), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan hallerde hapis cezasının alt sınırı dört yıldan, adli para cezasının miktarı ise suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz.

    TCK 52 maddesi nedir?

    Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 52, adli para cezasını düzenler. Adli para cezası, hapis cezasına alternatif veya tamamlayıcı nitelikte olup, hükümlünün belirli bir miktarda parayı devlet hazinesine ödemesini öngörür. Maddenin bazı önemli unsurları: Gün sayısı: 5 gün ile 730 gün arasında olabilir. Günlük para miktarı: 5 TL ile 100 TL arasında hakim tarafından belirlenir. Taksitlendirme: En fazla iki yıl içinde taksitlerle ödenebilir. Ödenmemesi halinde: Her gün karşılığı bir gün hapis cezasına çevrilir. Çocuklar için adli para cezasının hapis cezasına çevrilmesi söz konusu değildir.

    Bilişim suçlarında kaç yıl ceza verilir?

    Bilişim suçlarında verilecek ceza, suçun niteliğine ve işlenme şekline bağlı olarak değişiklik gösterir. Bazı bilişim suçları ve cezaları: Bilişim sistemine girme suçu: TCK 243/1: 1 yıla kadar hapis veya adli para cezası. TCK 243/3: Sistem verilerinin yok olması veya değişmesi durumunda 6 ay - 2 yıl hapis. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu: TCK 244/1: Bilişim sisteminin işleyişini engelleme veya bozma durumunda 1-5 yıl hapis. TCK 244/2: Verileri bozma, yok etme, değiştirme veya erişilmez kılma durumunda 6 ay - 3 yıl hapis. Banka veya kredi kartlarını kötüye kullanma: TCK 245/1: Başkasının kartını rızası olmadan kullanma durumunda 3-6 yıl hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası. TCK 245/3: Sahte kart kullanarak yarar sağlama durumunda 4-8 yıl hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası. Bu cezalar, suçun işlendiği duruma ve diğer özel koşullara göre artabilir veya azalabilir.

    Basit taksir ve bilinçli taksir nedir?

    Basit taksir ve bilinçli taksir, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) tanımlanan iki tür kusurluluk halidir. Basit taksir, failin öngörmesi gereken bir neticeyi öngöremeyerek, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı bir hareketle fiili işlemesidir. Bilinçli taksir, failin neticeyi öngörmesine rağmen, gerçekleşmeyeceğini umarak hareket etmesidir. Temel farklar: Neticenin öngörülmesi: Basit taksirde fail neticeyi öngörmezken, bilinçli taksirde neticeyi öngörür. Cezai yaptırım: Bilinçli taksir, basit taksire göre daha ağır cezai yaptırımlar gerektirir.

    TCK 157 nedir?

    TCK 157, Türk Ceza Kanunu'nun "Dolandırıcılık" başlıklı maddesidir. Madde metni: "Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası verilir". Bu madde, kişilerin malvarlığına karşı işlenen dolandırıcılık suçlarını düzenler ve bu suçla kişilerin malvarlığı değerlerinin korunmasını amaçlar.

    TCK 265 nedir?

    TCK 265, Türk Ceza Kanunu'nun "Görevi Yaptırmamak İçin Direnme" başlıklı 265. maddesini ifade eder. Bu madde kapsamında düzenlenen suçun unsurları: Kamu görevlisine karşı, görevini yapmasını engellemek amacıyla cebir veya tehdit kullanılması; Bu eylemin, kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle veya birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi; Suçun, silahla ya da var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak işlenmesi. Cezalar: Temel ceza: 6 aydan 3 yıla kadar hapis; Yargı görevi yapanlara karşı işlendiğinde: 2 yıldan 4 yıla kadar hapis; Ağırlaştırıcı nedenlerin varlığı durumunda (örneğin, suç örgütünün korkutucu gücünden yararlanma) ceza artırılır. Bu suç, kamu düzeninin korunması ve kamu görevlilerinin görevlerini güven içinde yerine getirebilmelerini sağlamak amacıyla düzenlenmiştir.

    TCK madde 42 ve 43 birlikte uygulanır mı?

    Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 42 ve 43 birlikte uygulanabilir, ancak belirli koşullar altında. TCK madde 42, bileşik suçu düzenler ve bu tür suçlarda içtima hükümleri uygulanmaz. Birlikte uygulanabileceği durum: Aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi durumunda, TCK madde 43/2 hükmü uygulanır. Birlikte uygulanamayacağı durum: Kasten öldürme, kasten yaralama, işkence ve yağma suçlarında zincirleme suç hükümleri uygulanmaz. Bu nedenle, bu tür suçlarda TCK madde 42 ve 43 birlikte uygulanamaz.

    TCK 137 ve 138 nedir?

    TCK 137 ve 138, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) "Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar" başlığı altında yer alan maddelerdir. TCK 137: Bu maddede, "Verileri Yok Etmeme Suçu"nun nitelikli halleri düzenlenmiştir. TCK 138: "Verileri Yok Etmeme Suçu"nu tanımlar. Bu maddelerin tam metnine, mevzuat.gov.tr ve mgm.adalet.gov.tr gibi resmi kaynaklardan ulaşılabilir.

    TCK 43 maddesi nedir?

    TCK 43. madde, Türk Ceza Kanunu'nda zincirleme suç hükümlerini düzenler. Zincirleme suç, bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi veya birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi durumunda, kasten öldürme, kasten yaralama, işkence ve yağma suçları hariç olmak üzere tek bir ceza verilmesini ifade eder. Zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için üç unsurun bir arada bulunması gerekir: 1. Aynı suçun birden fazla işlenmesi. 2. Suçların işlenme zamanının farklı olması. 3. Suçların, bir suç işleme kararı icrası kapsamında işlenmesi. Kasten öldürme, kasten yaralama, işkence ve yağma suçlarında zincirleme suç hükümleri uygulanmaz.

    TCK madde 58 tekerrür ne demek?

    TCK madde 58 tekerrür, "suçta tekerrür" anlamına gelir. Suçta tekerrür, hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı mevcutken kişinin tekrar suç işlemesi halidir. Tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için gerekli koşullar: Önceden işlenmiş bir suç sebebiyle kesinleşmiş bir ceza mahkumiyetinin bulunması. Yeni bir suçun işlenmesi. Yeni suçun belirtilen tekerrür süreleri içinde işlenmesi. İşlenen yeni suç sebebiyle hapis cezasına hükmedilmiş olması. Tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı haller: Kasten işlenen suçlarla taksirli suçlar arasında. Sırf askeri suçlar ile diğer suçlar arasında.

    TCK'nın 53/1-a maddesi hangi hak ve yetkileri kapsar?

    TCK'nın 53/1-a maddesi, kişinin kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak aşağıdaki hak ve yetkilerden yoksun bırakılmasını kapsar: Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesi; Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği; Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilme. Bu hak yoksunluğu, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam eder.