Bu video, Salih Mirzabeyoğlu'nun hayatını, fikir faaliyetlerini ve "İbda" dünya görüşünü ele alan bir sinevizyon gösterimi, toplantı ve sohbet konferansı formatındadır. Mirzabeyoğlu, Necip Fazıl'ın yakın dostu olarak tanıtılmakta ve "beklenen fikir kahramanı" olarak nitelendirilmektedir.. Video, Mirzabeyoğlu'nun 1950'lerde Erzincan'da doğumundan başlayarak eğitim hayatını, Necip Fazıl ile tanışmasını, "Gölge" ve "Akıncı" dergilerinin kurulmasını, siyasi süreçlerdeki tutuklanmalarını, 16 yıllık hapis hayatını ve sonunda tahliyesini kronolojik olarak anlatmaktadır. Ayrıca "İbda" fikir sistemi, fikir ve aksiyon arasındaki ilişki, uzmanlaşma ve bütünlük kavramları gibi felsefi konular da ele alınmaktadır.. Konferansta Büyük Doğu Fikir Ocakları Genel Başkanı Mehmet Kaya ve ressam Mehmet Battal tablo takdimi yapmakta, ayrıca Filistin davasının unutulmaz savaşçısı Carlos ile telefon görüşmesi gerçekleştirilmektedir. Konuşmacılar, günümüz buhranının kaynağı olarak fikir yetersizliğinin ele alınması gerektiğini vurgulayarak, "İbda" fikir sisteminin Türkiye ve İslam dünyasına getirdiği değerleri açıklamaktadır.
Bu video, Emir Burak İşler'in Ulus Baker'in felsefi düşünceleri hakkında sorduğu bir soruya cevap veren bir içeriktir. Konuşmacı, Ulus Baker'in özgünlük kavramını nasıl ele aldığını analiz etmektedir.. Video, felsefedeki özgünlük meselesini ele alarak başlıyor ve Ulus Baker'in "özgünlük köksüz bir şekilde ortaya çıkan benzersiz düşünce değil, yüzlerce kişinin düşüncelerinden ortaya çıkan sentez" görüşünü açıklıyor. Konuşmacı, felsefede düşüncelerin birbirini geliştirdiğini ve Ulus Baker'in bu konudaki alçakgönüllülüğünü övüyor. Ayrıca, Ulus Baker'in kendi kavramlarını yaratıp yaratmadığı konusunda da bilgi veriyor.
Bu video, bir konuşmacının felsefeye yeni başlayanlar için hazırladığı eğitim içeriğidir.. Video üç ana bölümden oluşmaktadır: İlk bölümde felsefenin tanımı, dalları ve tarihsel gelişimi anlatılmaktadır. İkinci bölümde felsefenin insanlara sorgulama, eleştirel düşünme ve evrensel boyutta düşünme becerilerini öğrettiği vurgulanmaktadır. Son bölümde ise felsefe tarihinden seçilen büyük filozofların (Buda'dan başlayarak Wittgenstein'e kadar) önemli sözleri ve felsefi düşünceleri kronolojik olarak sunulmaktadır.. Video, felsefenin bilimden farklarını, Anadolu'nun batısında özellikle Efes ve Milet'te geliştiğini ve filozof kavramının ne anlama geldiğini de açıklamaktadır. Her filozof için kısa bir tanıtım ve onların önemli felsefi düşünceleri aktarılmaktadır.
Felsefe MÖ 6. yüzyılda Batı Anadolu'da bağımsız düşünce olarak ortaya çıkmıştır. Felsefenin temelleri Sümer, Mezopotamya, Mısır, Çin, Hint ve İran medeniyetlerinde atılmıştır. Antik Yunan, felsefi düşünceyi sistemli bir yapıya kavuşturmuştur
Bu video, İslam medeniyetinin altın çağında yaşamış olan İmam Gazali'nin düşüncelerini ve hayatını anlatan bir eğitim içeriğidir. 1058 yılında Horasan'ın Tuz şehrinde doğan ve 1111 yılında aynı yerde vefat eden Gazali, felsefe, kelam, tasavvuf ve İslam hukuku alanlarında önemli eserler yazmış bir alim ve düşünce devidir.. Video, Gazali'nin felsefi ve tasavvufi düşüncelerini içeren kısa alıntılarla başlayıp, onun hayatı ve çalışmaları hakkında bilgiler sunmaktadır. Gazali'nin "Tehafütü'l-Felasife" ve "İhyau Ulumiddin" gibi önemli eserleri, akıl ve inanç arasındaki dengeyi ele alışı, tasavvufa yaklaşımı ve modern psikolojiye etkileri detaylı olarak anlatılmaktadır. Video, Gazali'nin "kendini bilen rabbini bilir" sözüyle sonlanmaktadır.
İnsan karanlığı idrak ederek aydınlanır, ışığı hayal ederek değil. Bilinçdışı bizi bizden daha iyi bilir. Yaşamımızın büyük bölümünü bilinçdışında geçiririz
1909'da İstanbul'da doğdu, 1975'te aynı şehirde vefat etti. Fransa'da Aix Lisesi'nde psikoloji sertifikası aldı. Sorbonne'da felsefe doktorası veren ilk Türk öğrenci oldu. 1934'te Türkiye'ye dönerek çeşitli okullarda felsefe öğretmenliği yaptı
1926'da Bursa'da doğdu, Paris Siyasal Bilimler Akademisi'nde eğitim gördü. 1956'da Türkiye'ye dönerek CHP'de çalıştı ve çeşitli gazetelerde yazdı. 1961'de Mümtaz Soysal ve Cemal Reşit Eyüboğlu ile Yön dergisini kurdu
Bu video, 2016 yılında yayınlanan, Freud'un 160. doğum yıldönümü özel bir röportaj programıdır. Programda sunucu, Nilüfer Erdem ve Yavuz Erten adlı iki psikanalist konukla psikanaliz ve Freud hakkında sohbet etmektedir.. Röportajda psikanalizin 120 yıllık tarihi, Freud'un düşüncelerinin günümüzdeki önemi ve psikanalizin bilimsel bir disiplin olup olmadığı tartışılıyor. Ayrıca psikanaliz, psikiyatri ve klinik psikoloji arasındaki farklar, psikanalizin tedavi boyutu ve keşif süreci, analiz sürecinin süresi ve analistin kendi analizden geçmesi gerektiği gibi konular ele alınıyor.. Program, psikanalizin günümüzdeki yeri, Jung ve Freud gibi psikanaliz kuramlarının günümüzdeki etkisi ve psikanalizin toplumsal sorunlara yaklaşımı hakkında bilgiler sunarak, Freud'un 160. doğum yıldönümünde psikanalizin günümüzdeki durumunu anlamak isteyenler için faydalı bir kaynak niteliğindedir.
Postmodernizm, modernizmin sonrası ve ötesi olarak tanımlanır. 1960'lardan itibaren kullanılmaya başlanmış, 1979'da Lyotard ile tartışma başlamıştır. II. Dünya Savaşı sonrasında ortaya çıkmış, modernitenin sorgulanmasına dönüşmüştür
Bu video, Nejat Bir Doğan'a anma etkinliğinde sunulan konuşmaları içeren bir belgesel formatındadır. Etkinlikte Esat Korkmaz, Necat Bir Doğan'ın arkadaşı ve öğrencisi olan bir konuşmacı ile Arif Sağ gibi değerli halk müziği sanatçısı yer almaktadır.. Video, Nejat Bir Doğan'ın 13 yıl önce "hakka yürüdüğü" anısını ve Kızılbaş kültüründeki ölüm ve diriliş kavramlarını ele almaktadır. Etkinlikte "dardan indirme" adı verilen tören gerçekleştirilmekte ve iki gülbank okunmaktadır. Ayrıca Necat Bir Doğan'ın düşünceleri, ütopya yaklaşımı, cem evlerinin kuruluşundaki rolü ve modern dönem sanatına etkisi hakkında bilgiler sunulmaktadır.. Etkinlikte Kızılbaş kültürünün felsefesi, öğretisi ve inancı hakkında açıklamalar yapılmakta ve bu kültürün bir "değiştirme kültürü" olduğu vurgulanmaktadır. Ayrıca Necat Bir Doğan'ın ölümünden sonra onun eserlerinin ve düşüncelerinin önemine değinilmektedir.
İstanbul'da doğan Kısakürek, 78 yıllık ömrüne çok sayıda şiir ve özdeyiş sığdırdı. Heybeliada'da "Şair" mahlasıyla başladığı eserlerini zamanla "Üstat" olarak tanındı. 1942'de Sultanahmet Hapishanesi'nde geçirdiği süreçten sonra Büyük Doğu mücadelesini başlattı. Hükümetler tarafından sık sık hapse atıldı, ancak Rusya'ya kaçmak yerine Erenköy'de vefat etti
Bu video, bir konuşmacının Cemil Meriç hakkında yaptığı sunum formatındaki bir konuşmayı içermektedir. Konuşmacı, Cemil Meriç'i entelektüel babası olarak tanımlamakta ve onunla bir röportaj yaptığını belirtmektedir.. Konuşmanın ana konusu, Cemil Meriç'in entelektüel yapısı, edebi değeri ve Türkiye'deki yeri üzerine odaklanmaktadır. Konuşmacı, Meriç'in "Bu Ülkeyi" adlı eserini okuyarak başlayıp, "premode" ve "modern" kültürler arasındaki ilişkiyi, "marjinde durmak" kavramını ve entelektüel olmanın gerçek anlamını açıklamaktadır. Ayrıca Meriç'in "düşünmek ve yazmak kelimelerle danstır" ifadesini vurgulayarak onun edebi ustalığını övmektedir.. Konuşmacı, Meriç'i Oktay Anar, Orhan Pamuk, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi yazarlardan daha büyük olarak nitelendirmekte ve onun metinlerinin okuyucuyu "minik çekiç darbeleriyle" uyandırdığını, öldükten sonra da okunabilecek, gelecek nesillerin de tekrar tekrar okuyacağı kitapların yazarı olduğunu belirtmektedir.
Bu video, "Türk Düşünce Tarihi" programının bir bölümü olup, Osmanlı'da düşünce tarihi üzerine bilgi vermektedir.. Video, 17. yüzyıla giren Osmanlı Devleti'nin karşılaştığı siyasi, ekonomik ve epistemik krizleri detaylı şekilde ele almaktadır. Siyasi krizde II. Osman'ın katledilmesi ve Edirne vakası, ekonomik krizde Atlantik Okyanusu merkezli yeni ticaret rotalarının oluşması ve epistemik krizde İbn Teymiyye mektebi ve Kadızadeliler hareketi incelenmektedir. Ayrıca, Osmanlı'da düşünce üretiminin önemli aktörleri olan katiplerin üç kuşak ve çağ üzerinden (çelebiler çağı, sefirler ve reisülküttablar çağı, münevverler çağı) incelenmesi yapılmaktadır.
Bu video, akıl ve zeka kavramları hakkında bilgi veren eğitici bir içeriktir. Konuşmacı, bu iki kavram arasındaki farkları ve benzerlikleri açıklamaktadır.. Video, akıl ve zeka kavramlarının tanımıyla başlayıp, bu iki kavram arasındaki temel farkları detaylı şekilde ele almaktadır. İslam alimlerinin (Kindi, Haris el-Muhasibi, Farabi, İbn Sina, İbn Bacce, İbn Rüşd) ve Batılı düşünürlerin (Aristoteles, Descartes) bu konudaki görüşleri karşılaştırılmaktadır. Video, akıl ve zekanın bir üçgenin kenarlarına benzetilerek, akılın geniş tabanı, zekanın ise daralarak sivrilen kısmı oluşturduğu bilgisiyle sonlanmaktadır.
Bu video, bir konuşmacının Fethullah Gülen Hocaefendi'nin "Sohbeti Canan" ve "Kalbin Zümrüt Tepeleri" gibi eserleri hakkında yaptığı bir sohbet formatındadır. Konuşmacı, Hocaefendi'nin metinlerini tahlil eden bir hoca olarak kendini tanıtmaktadır.. Videoda, Hocaefendi'nin eserlerinin ilim ve marifetullah yönlendirmesi olduğu, "Sohbeti Canan" kavramının ilim ve marifetullah yönlendirmesi olduğu açıklanmaktadır. Ayrıca "Kalbin Zümrüt Tepeleri" adlı eserin 1990-2006 yılları arasında yayınlanan 16-17 yıllık bir yazı dizisi olduğu belirtilmektedir. Konuşmacı, Hocaefendi'nin metinlerinin duygusal ve mantıki yönleri arasındaki mükemmel bütünlüğü vurgulamakta ve onun düşüncelerini tahlil etmek için çok çaba sarf ettiğini anlatmaktadır.. Videoda ayrıca Mısır'daki Kahire Darül-Ulum İlahiyat Fakültesi'nde öğretim üyesi olan Abdülhamid Metkür ve Cezayir'deki Vahran Üniversitesi'nde Kur'an ilimleri ve edebiyat tenkitleri hocası Süleyman Aşireti gibi İslam alimlerinin Hocaefendi'nin eserlerine dair değerlendirmeleri aktarılmaktadır. Konuşmacı, Hocaefendi'nin insanı bir bütün olarak ele alması ve insanın içine dışına birden seslenmesi, peygamberin fetanetini yansıtan bir özellik olarak anlatılmaktadır.
Bu video, Osmanlı düşüncesinin tarihsel dönüşümünü anlatan bir eğitim içeriğidir. Kayserili Davud, Şeyh Bedreddin, Molla Fenari, Hocazade Kemal Paşazade Muhammed Karabayi, Molla Lütfi, Gelibolulu Mustafa, Koçi Bey ve Katip Çelebi gibi önemli Osmanlı düşünürleri ele alınmaktadır.. Video, Osmanlı düşüncesinin duraklama ve yıkılış dönemlerinde yaşadığı değişimleri kronolojik olarak anlatmaktadır. Klasik Osmanlı düşüncesinden başlayarak, Yavuz Sultan Selim'in hilafeti İstanbul'a taşımasıyla başlayan Arap ve Acem ulema etkisi, akli ve nakli ilimlerin ayrılması, Tanzimat döneminde Batı düşüncelerinin Osmanlı'ya girişi ve bu süreçte ortaya çıkan İslamcılık, Batıcılık ve Türkçülük gibi akımlar detaylı şekilde incelenmektedir. Video, "Son dönem Osmanlı düşünürleri, Osmanlı düşüncesinin geçirdiği hangi tarihsel dönüşümün tanıklarıdır?" sorusunu cevaplayarak sona ermektedir.
Bu video, bir sunucu ve Profesör Dr. Süleyman Seyfi Öğün (Süleyman Hoca) arasında geçen, felsefe ve düşünce tarihi konularını ele alan akademik bir sohbet programıdır. Ayrıca Can Şaksu olarak tanımlanan bir konuşmacı da yer almaktadır.. Sohbet, Rönesans döneminden başlayarak 20. yüzyıla kadar uzanan bir tarih boyunca düşünce ve ideolojilerin gelişimini incelemektedir. Konuşmacılar, Rönesans'ın Batı kimliğine etkisi, Fatih Sultan Mehmet dönemindeki değişimler, 19. yüzyıl felsefesi, Alman felsefesi, Aydınlanma, muhafazakarlık ve devrimcilik gibi konuları ele almaktadır. Video, Türkiye'nin ideolojik yapısı ve düşünce tarihi üzerine bir program teşvikiyle sona ermektedir.. Sohbette ayrıca Rousseau'nun "aşağıdan aydınlanma" kavramı, Kant'ın "anlama" kavramı, Marx, Weber ve Freud gibi düşünürlerin felsefi katkıları, 20. yüzyılın "Keynes Yüzyılı" olarak adlandırılması ve Türkiye'nin ideolojik yapısının eksiklikleri gibi konular da tartışılmaktadır. Konuşmacılar, düşünce sistemlerinin zaman içinde nasıl evrim geçirdiğini ve modern dünyaya nasıl yol açtığını analiz etmektedir.
Bu video, İbn-i Haldun'un çeşitli sözlerini ve düşüncelerini içeren bir derleme formatındadır. İbn-i Haldun, tarih ve felsefe alanlarında önemli bir düşünür olarak tanıtılır.. Video, İbn-i Haldun'un zaman hakkındaki görüşleriyle başlayıp, iç alem, terbiye, kıtlık zamanları, tevazu, beyin ve merhamet gibi konulardaki düşüncelerini içermektedir. Son bölümde ise İbn-i Haldun'un "Mukaddime" adlı eserinden Arapların deveyi, Türklerin atı ve Frankların domuzu yedikleri ve bunlardan aldıkları özellikler hakkında bir alıntı yer almaktadır.