• Buradasın

    Yargılama

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Nihai adaletin sonunda ne oluyor?

    Nihai kararın ardından gelen süreç, kararın türüne göre değişiklik gösterir: Ceza davalarında: Mahkumiyet kararı durumunda, belirlenen cezanın infaz süreci başlar. Beraat kararı durumunda, sanık suçsuz bulunur ve dava sona erer. Hukuk davalarında: Taleplerin kabulü veya reddi durumunda, dosya kapanma sürecine girer. Nihai karar verildikten sonra, kararın uygulanması ve hukuki sonuçlarının hayata geçirilmesi gerekir.

    Hükmün gerekçe ve hüküm fıkrası nasıl yazılır?

    Hükmün gerekçe ve hüküm fıkrasının yazımı, ilgili mevzuatta belirli kurallara tabidir. Hükmün Gerekçesi: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 297. maddesine göre, hükmün gerekçe bölümünde şu hususlar yer almalıdır: tarafların iddia ve savunmalarının özeti; tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar; çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller; delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi; sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler. Gerekçe, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Hükmün (Hüküm) Fıkrası: HMK'nın 298. maddesine göre, hükmün sonuç kısmında şu hususlar yer almalıdır: taleplerden her biri hakkında verilen hüküm; taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe uyandırmayacak şekilde gösterilmesi. yargılama giderleri, avansın iadesi, kanun yolları ve süresi. Örnek bir hüküm fıkrası şu şekilde olabilir: > "Davacının davasının kabulüne, 500 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yoluna başvurulabileceği konusunda bilgilendirilmesine karar verilmiştir".

    Replik ve düplik dilekçesi nedir?

    Replik ve düplik dilekçeleri, yazılı yargılama usulünde kullanılan dilekçelerdir. Replik dilekçesi, davacı tarafından yazılır. Düplik dilekçesi, davalı tarafından yazılır. Düplik dilekçesi, ancak davacı replik dilekçesi vermişse yazılabilir.

    İdari yargılama yönteminin özellikleri nelerdir?

    İdari yargılama yönteminin özellikleri şunlardır: Hukuka uygunluk ilkesi. Tarafların eşitliği ilkesi. Açıklık ve şeffaflık ilkesi. Hızlı yargılama ilkesi. İdari dava türleri. İdari hakim. Re’sen araştırma ilkesi. İdari yargılama usulü, kamu idaresinin işlemlerine karşı bireylerin hak arama yollarını düzenler ve idarenin hukuka uygun hareket etmesini sağlamayı hedefler.

    Takipsizlik kararı kaldırıldıktan sonra ne olur?

    Takipsizlik kararının kaldırılmasından sonra, savcılık yeni bir soruşturma başlatabilir ve yeterli şüphe oluşursa kamu davası açabilir. Bunun için, yeni delillerin kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturacak nitelikte olduğuna sulh ceza hakimliğinin karar vermesi gereklidir. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) kesinleşmiş kararı ile takipsizlik kararının etkin soruşturma yapılmadan verildiğinin tespit edilmesi durumunda, kararın kesinleşmesinden itibaren 3 ay içinde savcılığa başvuru yapılarak yeniden soruşturma başlatılabilir.

    Giresunspor başkanı neden yargılanıyor?

    Giresunspor eski başkanı Hakan Karaahmet, kulübün mali durumuna ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında "nitelikli dolandırıcılık", "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" ve "güveni kötüye kullanma" suçlamalarıyla yargılanmaktadır. Giresun 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Karaahmet'in başkanlığı döneminde Giresunspor’un Süper Lig’e yükseldiği dönemde elde edilen destek ve ödeneklerin usulsüz bir şekilde kullanıldığı iddia edilmektedir.

    Usulsüz tebliğden dolayı yargılamanın yenilenmesi istenebilir mi?

    Usulsüz tebliğden dolayı yargılamanın yenilenmesi istenebilir, ancak bu durum belirli koşullara bağlıdır. Yargılamanın yenilenmesi, Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre kesinleşen hükümlerle ilgili olağanüstü bir kanun yoludur. Yargılamanın yenilenmesi için: Yeni delil veya olay sunulmalıdır. Başvuru, hükmü veren mahkemeye yapılmalıdır. Herhangi bir süreye bağlı olmadan başvuru yapılabilir, çünkü bu olağanüstü bir kanun yoludur. Usulsüz tebligat durumunda, tebligatın geçersiz sayılması veya yeni bir süre tanınması gibi talepler, şikayet dilekçesinde yer alabilir.

    Tahkim yargılamasında ücret nasıl belirlenir?

    Tahkim yargılamasında ücret, aşağıdaki şekillerde belirlenebilir: Taraflar Arasında Anlaşma: Taraflar, hakem veya hakem kurulunun ücretini milletlerarası yerleşmiş kurallara veya kurumsal tahkim kurallarına yollama yaparak belirleyebilirler. Ücret Tarifesi: Taraflarla hakem veya hakem kurulu arasında ücretin belirlenmesi konusunda anlaşmaya varılamazsa, ücret her yıl Adalet Bakanlığı tarafından ilgili kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının görüşleri alınarak hazırlanan ücret tarifesine göre belirlenir. Asliye Hukuk Mahkemesi: Ücret tarifesinin hazırlanmadığı durumlarda, hakem veya hakem kurulunun ücreti, uyuşmazlığın niteliği ve tahkim yargılamasının süresi dikkate alınarak asliye hukuk mahkemesince takdir edilir. Ücret, tahkim davasının açıldığı tarihten itibaren nihai hakem kararı verilinceye kadar yapılan dava ile ilgili iş ve işlemlerin karşılığını kapsar.

    Arabuluculukta ilk toplantıya katılmayan taraf ne olur?

    Arabuluculukta ilk toplantıya katılmayan taraf, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11. maddesine göre şu yaptırımlarla karşılaşır: Yargılama giderlerini ödeme: Davada haklı çıksa bile tüm yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilir. Vekalet ücreti alamama: Lehine vekalet ücretine hükmedilmez. Bu yaptırımların uygulanabilmesi için ilk toplantının yapılmaması ve arabuluculuk sürecinin sonlandırılmış olması şarttır. Anayasa Mahkemesi'nin 2024 tarihli kararına göre, ilk toplantıya katılmayan taraf, 14 Kasım 2024 tarihli ve 32722 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7531 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yapılan düzenleme gereği, davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile karşı tarafın ödemekle yükümlü olduğu yargılama giderlerinin yarısından sorumlu tutulacak ve yine bu taraf lehine hükmedilecek vekâlet ücretinin yarısını ödeyecektir. Geçerli mazeret kavramı kanunda açıkça tanımlanmamıştır.

    Ceza verilmesine Yer Yok Kararından sonra ne olur?

    Ceza verilmesine yer olmadığı kararından sonra şu durumlar gerçekleşir: Sanığın suçu işlediği kabul edilir. Adli sicil kaydı tutulmaz. Tazminat davası açılabilir. Tekerrür hükmü doğmaz. Ayrıca, ceza verilmesine yer olmadığı kararı verildikten sonra sanık hakkında başka bir ceza verilmesi veya cezalandırılmasına dair işlem yapılmaz. Ceza verilmesine yer olmadığı kararına karşı sanık veya mağdur, istinaf veya temyiz yoluna başvurabilir.

    Avukatlar insanları nasıl savunur?

    Avukatlar, hukuki bilgi ve becerilerini kullanarak müvekkillerini yargı önünde savunurlar. Bu süreçte: Hukuki sorunları düzenler, uyuşmazlıkları adil ve hakkaniyetli bir şekilde çözmeye çalışırlar. Kanun hükümlerinin doğru uygulanmasını sağlarlar. Mahkemelerde kişilerin haklarını ileri sürerler ve iddia, itirazlarda bulunurlar. Danışmanlık rolü üstlenirler ve hukuki konularda temsil ederler. Avukatlar, savunma yaparken diyalektik yöntemler ve ikna edici argümanlar kullanırlar.

    Seri yargılama usulüne tabi olmayan suçlar nelerdir?

    Seri yargılama usulüne tabi olmayan suçlar şunlardır: Ön ödeme ve uzlaştırma kapsamındaki suçlar. Yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ve dilsizlik hâlleri. Suçun iştirak hâlinde işlenmesi ve şüphelilerden birinin bu usulün uygulanmasını kabul etmemesi. Resmî mercilere beyan edilmiş adreste bulunmama veya yurt dışında olma durumu. Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmiş olması. Ayrıca, seri yargılama usulü, 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 93. maddesi, 1072 sayılı Rulet, Tilt, Langırt ve Benzeri Oyun Alet ve Makinaları Hakkında Kanun ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu kapsamındaki bazı suçlar için de uygulanmaz.

    Muraafa ve muhakeme nedir?

    Mürâfaa, açılan bir davanın alt mahkemeden bir üst mahkemeye taşınması durumudur. Muhakeme ise, bir çekişmenin iki tarafının bir hâkim tarafından iddia ve savunmalarının alınması, usûlüne uygun biçimde dinlenilmeleri ve çekişmelerinin bir hükümle sonlandırılması iş ve işlevidir. Mürâfaa ve muhakeme, yargı, yargılama, yargı teşkilâtı, yargı görev ve yetkisi, yargı kararı gibi geniş bir anlam yelpazesine sahip olan “kazâ” kavramına nispetle birer alt kavram özelliği taşır.

    Davanın kabulü halinde ne olur?

    Davanın kabulü halinde şu sonuçlar doğar: Uyuşmazlığın sona ermesi. Yeniden dava açılamaması. Yargılama giderleri. Vekalet ücreti. Davanın kabulü, mahkemenin kararının kesinleşmesine kadar her aşamada yapılabilir.

    Hmk'nın 120 maddesi nedir?

    HMK'nın 120. maddesi, hukuk yargılamasında dava açılırken davacının ödemesi gereken harçlar ve gider avansını düzenler. Maddede yer alan temel unsurlar: Yargılama harçları. Gider avansı. Maddeye göre: Davacı, bu tutarları dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir. Harç ve gider avansının ödenmesi, davanın açılması için bir dava şartıdır; bu şartın yerine getirilmemesi durumunda dava usulden reddedilebilir.

    Uzun yargılama karar komisyonu nedir?

    Uzun yargılama karar komisyonu, 6384 sayılı "Tazminat Komisyonu'nun Görevleri ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Kanun" kapsamında, ceza hukuku kapsamındaki soruşturma ve kovuşturmalar ile özel hukuk ve idare hukuku kapsamındaki yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı veya mahkeme kararlarının geç ya da eksik icra edildiği iddiasıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) yapılmış başvuruları incelemek amacıyla kurulan komisyondur. Komisyonun bazı özellikleri: Üyeler: Adalet Bakanı tarafından atanan dokuz kişiden oluşur. Çalışma şekli: İş durumuna göre üç üyeden oluşan heyetler halinde de çalışabilir. Karar süresi: Müracaatlar hakkında dokuz ay içinde karar vermek zorundadır. İtiraz hakkı: Komisyon kararlarına karşı tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde Ankara Bölge İdare Mahkemesine itiraz edilebilir.

    Birini yargılamak neden kötü?

    Birini yargılamak kötüdür çünkü: Kişiyi tam olarak anlamayı engeller. İlişkileri olumsuz etkiler. Katı bir bilinç yaratır. Kişisel gelişimi engeller. Başkalarını yargılamak yerine, onları olduğu gibi kabul etmek ve empati kurmak daha sağlıklı ilişkiler kurmaya yardımcı olur.

    İddianame ve hüküm arasındaki ilişki CMK madde 225?

    CMK madde 225, iddianame ve hüküm arasındaki ilişkiyi şu şekilde düzenler: Hüküm, yalnızca iddianamede belirtilen suç ve fail hakkında verilebilir. Mahkeme, fiilin hukuki yorumunda iddia ve savunmayla bağlı değildir. Hükmün konusu, iddianamede tanımlanan maddi olay (fiil) ile aynıdır. Sanık, iddianameden üzerine atılı suçun ne olduğunu açıkça anlamalı, buna göre savunmasını yapabilmeli ve delillerini sunabilmelidir. Bu madde, "davasız yargılama olmaz" ve "yargılamanın sınırlılığı" ilkesi olarak da bilinir.

    Türk hukuk tarihi araştırmaları klasik dönem Osmanlı ceza hukukunda yargılama ve toplumsal yapı?

    Klasik dönem Osmanlı ceza hukukunda yargılama ve toplumsal yapı şu şekilde özetlenebilir: Yargı Yetkisi: Osmanlı ceza hukukunda yargı gücü padişahta olup, padişah bu yetkisini kadılar aracılığıyla kullanmıştır. Hukuk ve Ceza Ayrımı: Osmanlı mahkemelerinde hukuk ve ceza ayrımı yoktu; aynı mahkemeler hem yargılama hem de noterlik işlerini yürütmüştür. Mahalli İdarecilerin Etkisi: Mahalli idarecilerin ve mülki amirlerin kadılar üzerinde denetim yetkisi bulunmamış, kadılar merkezden tayin edilip merkezin emriyle görevden alınmıştır. Toplumsal Farklılıklar: Kişilerin mensup oldukları zümrelere göre soruşturulma ve yargılanma durumları olabilmiş, ancak bu durumu belirleyen temel unsur davanın niteliğidir. Özel Yargılama Usulleri: Sadece özel statü davaları, görevle ilgili suçlar ve cemaat hukukunu gerektiren konularda özel yargılama usulleri uygulanmıştır.

    Arabulucuya cevap verilmezse ne olur?

    Arabulucuya başvuru teklifine 30 gün içinde olumlu cevap verilmezse bu teklif reddedilmiş sayılır. Arabuluculuk sürecinde karşı tarafın toplantıya katılmaması durumunda: Dava şartı arabuluculukta, katılmayan taraf masrafları karşılamakla yükümlü tutulur. İhtiyari arabuluculukta ise süreç sona erer ve taraflar dava açabilir. Ayrıca, tarafların geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması, arabuluculuk faaliyetinin sona ermesine yol açar.