• Buradasın

    Yargılama

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    HMK birleştirme kararı nedir?

    HMK birleştirme kararı, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 166. maddesine göre, aynı veya farklı mahkemelerde açılmış davalar arasında bağlantı bulunması durumunda, bu davaların birlikte görülmesine verilen karardır. Birleştirme kararının temel unsurları: Bağlantı şartı. Aynı yargı çevresindeki davalar. Farklı yargı çevresindeki davalar. İstinaf aşamasındaki davalar. Birleştirme kararı, yargılama ekonomisi, çelişkili kararların önlenmesi ve tarafların menfaatlerinin korunması amaçlarıyla verilir.

    Davanın konusuz kalması protokolü nedir?

    Davanın konusuz kalması, davanın yürütülmesi sırasında o davaya uygulanan mevzuat hükümlerinin değişmesi veya dava konusunun ortadan kalkması (örneğin, dava konusu alacağın ödenmesi, taşınmazın tahliye edilmesi) durumunda ortaya çıkan bir hukuki durumdur. Davanın konusuz kalması protokolü hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, bu durumda mahkemenin "davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına" karar verdiği ve yargılama giderlerinin davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre belirlendiği bilinmektedir. Bazı dava konusuz kalma örnekleri: Boşanma davası sırasında eşlerden birinin ölümü. Tahliye davası devam ederken kiracının kiralananı tahliye etmesi. Bir borcun ödenmesi için açılan davada, borcun dava devam ederken ödenmesi.

    Hmk'nın 297 maddesi nedir?

    HMK'nın 297. maddesi, hükmün kapsamını belirler. Bu maddeye göre hüküm, aşağıdaki hususları içerir: Hükmü veren mahkeme ve hakim bilgileri: Mahkemenin adı, hakim veya hakimlerin ve zabıt katibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları. Tarafların bilgileri: Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaraları, kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adresleri. İddia ve savunmaların özeti: Tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar. Deliller ve hukuki sebepler: Çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalar ve bunlardan çıkarılan hukuki sebepler. Hüküm sonucu: Yargılama giderleri, taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, kanun yolları ve süresi. Tarih ve imzalar: Hükmün verildiği tarih ve hakim veya hakimlerin, zabıt katibinin imzaları. Gerekçeli karar tarihi: Gerekçeli kararın yazıldığı tarih. Ayrıca, maddenin ikinci fıkrasına göre, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, açık ve şüphe uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.

    Adli Kontrol Kararı Hangi Hallerde Kaldırılır?

    Adli kontrol kararı, belirli hallerde kaldırılabilir: Şüpheli veya sanığın talebi: Şüpheli veya sanık, adli kontrol kararının kaldırılması için talepte bulunabilir. Yükümlülüklerin yerine getirilmesi: Şüpheli veya sanık, mahkemece belirlenen yükümlülükleri yerine getirdiğinde, adli kontrol şartları ortadan kalkabilir. Yeni deliller: Sanığın suçsuzluğuna dair yeni delillerin ortaya çıkması, adli kontrol kararının kaldırılmasını sağlayabilir. Mağdurla uzlaşma: Mağdurla uzlaşma sağlanması, adli kontrol kararının kaldırılması için bir gerekçe olabilir. Yaşam koşullarındaki değişiklikler: Kişinin yaşam koşullarında meydana gelen değişiklikler, adli kontrol kararının kaldırılmasını gerektirebilir. Adli kontrol kararını kaldırmaya yetkili makam, soruşturma aşamasında sulh ceza hakimi, kovuşturma aşamasında ise mahkemedir.

    Konusuz kalan dava nasıl sonuçlanır?

    Konusuz kalan dava, "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde sonuçlanır. Bu durumda mahkeme, tarafların dava tarihindeki haklılık durumuna göre yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmeder. Konusuz kalma durumuna örnekler: Boşanma davası sırasında eşlerden birinin vefatı. Dava devam ederken alacağın ödenmesi. Tahliye davası sürerken kiralananın tahliye edilmesi.

    Kişi hakkında mahkeme kararı bulunmaktadır ne demek?

    "Kişi hakkında mahkeme kararı bulunmaktadır" ifadesi, o kişinin bir dava ile ilgili olarak mahkeme hükmü aldığını ifade eder. Mahkeme hükmü, davanın sonucuna göre "kabul", "ret" ya da "kısmen kabul, kısmen ret" şeklinde olabilir. Ayrıca, ceza hukuku kapsamında, "kişi hakkında mahkeme kararı bulunmaktadır" ifadesi, hâkim ya da mahkeme tarafından verilen bir koruma tedbiri olan yakalama kararı anlamına da gelebilir.

    1412 sayılı CMUK 321 maddesi nedir?

    1412 sayılı CMUK 321 maddesi hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 321. maddesi hakkında bilgi verilebilir. CMK 321. madde, "Yargılamanın Yenilenmesi İsteminin Esassız Olmasından Dolayı Reddi, Aksi Takdirde Kabulü" başlığını taşır. Bu maddeye göre: Yargılamanın yenilenmesi isteminde ileri sürülen iddialar yeterli derecede doğrulanmazsa veya belirli bentlerde yazılı hâllerde hükmün verilmesine etkisi olmadığı anlaşılırsa, istem esassız olması nedeniyle duruşma yapılmaksızın reddedilir. Aksi hâlde mahkeme, yargılamanın yenilenmesine ve duruşmanın açılmasına karar verir. Bu maddeye göre verilen kararlara karşı itiraz yoluna gidilebilir.

    Öninceleme nedir hukukta?

    Hukukta ön inceleme, dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra, tahkikat aşamasından önce gelen bir yargılama aşamasıdır. Ön inceleme aşamasında mahkeme şu işlemleri yapar: dava şartlarını ve ilk itirazları inceler; taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunu tam olarak belirler; hazırlık işlemleri yapar; tarafların delillerini sunmalarını ister; tarafları, üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda sulhe veya arabuluculuğa teşvik eder. Ön inceleme aşamasında tanık dinleme, belge inceleme, bilirkişi görüşü alma, keşif yapma ve yemin teklif etme gibi işlemler yapılabilir, ancak tahkikata yönelik işlemler yapılamaz.

    Tensibin amacı nedir?

    Tensibin amacı, hukukta bir davanın adil ve sağlıklı bir şekilde sonuçlandırılması için gerekli olan usul ve esaslara uygun adımları belirlemektir. Tensip zaptı, davanın açılmasının ardından mahkeme tarafından hazırlanan bir belgedir. Ayrıca, yüksek mercideki bürokratlara yazılan dilekçe ve mektuplarda "tensiplerinize sunarım" veya "tensiplerinize arz ederim" ifadeleri, "uygun görüşlerinize sunarım" anlamında kullanılır.

    Kararı sonrası ne demek?

    "Kararı sonrası" ifadesi, genellikle bir davanın karar duruşması sonrasında yaşanan süreçleri ifade eder. Bu aşamada, mahkeme davaya ilişkin nihai kararını verir ve bu karar "karara çıkmış" olarak adlandırılır. Karara çıkmış bir dava, şu anlamlara gelebilir: Davanın sonuçlanması: Yargılama aşaması sona ermiş ve mahkeme kararını vermiştir. Gerekçeli kararın yazılması: Kararın ardından, gerekçeli kararın yazılması süreci başlar. Tebliğ süreci: Karar, taraflara tebliğ edilir ve bu tarihten itibaren itiraz veya temyiz hakları başlar. Kesinleşme: İtiraz edilmezse, karar kesinleşir ve uygulanabilir hale gelir. Karara çıkmış bir davanın kapanması, temyiz süreçlerinin tamamlanmasına bağlıdır.

    Anayasa Mahkemesi uzun yargılama süresi için ne yapar?

    Anayasa Mahkemesi (AYM), uzun yargılama süresi nedeniyle yapılan başvurularda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edilip edilmediğini değerlendirir. AYM'nin bu tür başvurularda göz önünde bulundurduğu kriterler şunlardır: Davanın karmaşıklığı. Yargılamanın kaç dereceli olduğu. Tarafların ve ilgili makamların tutumu. Uzun yargılama nedeniyle tazminat talep etmek için AYM'ye bireysel başvuru yapılabilir. AYM tarafından verilen karar tebliğ olduktan sonra Hazine ve Maliye Bakanlığı'na başvuru yapılmalıdır.

    Nispi ve maktu ne demek?

    Maktu ve nispi terimleri, genellikle vergi ve sigorta gibi alanlarda kullanılan hesaplama yöntemlerini ifade eder. Maktu: Sabit bir miktarı ifade eder. Nispi: Oransal bir hesaplama yöntemidir. Hukuki davalarda harç ödemeleri için de bu terimler kullanılır. Maktu harç: Konusu belirli bir parasal değerle ölçülemeyen davalarda uygulanır. Nispi harç: Konusu parasal bir değerle ölçülebilen davalarda kullanılır ve değerin oranına göre hesaplanır.

    AİHS'de yüz yüze yargılama hakkı var mı?

    Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde (AİHS) yüz yüze yargılama hakkı doğrudan belirtilmemiştir, ancak adil yargılanma hakkı kapsamında bazı güvenceler bulunmaktadır. AİHS'nin 6. maddesi, cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamaların esası hakkında karar verecek olan, yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, kamuya açık ve makul bir süre içinde yargılanma hakkını garanti eder. AİHM, üst mahkemelerdeki yargılamaların her koşulda duruşmalı olarak yüz yüze yürütülmesini zorunlu bulmamıştır. Adil yargılanma hakkının tam olarak uygulanabilmesi için, ulusal mahkemelerin AİHS'deki ilkeleri dikkate alması ve gerekli güvenceleri sağlaması gerekmektedir.

    Delil tespitinde karşı tarafın katılımı zorunlu mu?

    Kural olarak, delil tespiti karşı tarafın katılımıyla (her iki tarafın huzurunda) yapılır. Ancak, karşı taraf usulüne uygun biçimde davet edildiği hâlde gelmezse delil tespiti gıyabında yapılır. Delil tespitinin karşı tarafın yokluğunda yapılmış olması hâlinde, mahkeme, dilekçeyi ve delil tespiti tutanağı ile varsa bilirkişi raporunun bir suretini derhal karşı tarafa tebliğ etmek zorundadır.

    Şahadetin değerlendirilmesi yargılama yöntemi nedir?

    Şahadetin değerlendirilmesi yargılama yöntemi, farklı hukuki sistemlere göre değişiklik gösterebilir. İslam Hukuku: Hakim, yargılama sırasında taraflar arasında eşitlik, aksi ispat edilinceye kadar suçsuzluk ve borçsuzluk ilkelerine bağlı kalır. Çağdaş Hukuk Sistemleri: İtham sisteminde, gerçeğin ortaya çıkmasında en büyük yük, yargılamanın taraflarına aittir. Basit Yargılama Usulü: Bu usulde, sanık veya müdafileri tarafından sunulan savunma dilekçelerinin bir önemi yoktur ve delil değerlendirmesi yapılmaz.

    İadeyi muhakemede hangi kararlar verilir?

    İade-i muhakeme (yargılamanın yenilenmesi) sürecinde mahkeme, aşağıdaki kararları verebilir: Önceki hükmün onaylanması. Hükmün iptali ile dava hakkında yeniden hüküm verilmesi. Hükümlünün beraatine karar verilmesi. Eğer hükümlü ölmüşse, mahkeme yeniden duruşma yapmaksızın gerekli delilleri toplayarak hükümlünün beraatine veya yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verir. Ayrıca, talebin kabul edilmesi durumunda, mahkeme beraat kararı ile beraber önceki hükmün ortadan kaldırılmasını da karar altına alır.

    Yurt dışında tebligata cevap verilmezse ne olur?

    Yurt dışında tebligata cevap verilmezse, tebligat, bildirimin yapıldığı tarih esas alınarak 30 günün sonunda yapılmış sayılır. Tebligatın geçerli olabilmesi için, o ülkenin mevzuatına uygun şekilde yapılması ve bildirim yapıldığının belgelenmesi gereklidir.

    Vergi yargılama hukuku nedir?

    Vergi yargılama hukuku, devlet ile birey arasında çıkan vergiye ilişkin uyuşmazlıkların çözülmesi için getirilmiş bir yargı yoludur. Vergi yargılama hukukunun bazı özellikleri: Görevli mahkemeler. Yetkili mahkemeler. Dava türleri. Dava açma süresi. Yürütmenin durdurulması. İspat yükü. Vergi yargılama hukuku, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun gibi mevzuatlara dayanır.

    Davaya asli müdahil olarak katılmak ne demek?

    Davaya asli müdahil olarak katılmak, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 65. maddesinde düzenlenen asli müdahale anlamına gelir. Asli müdahale, üçüncü bir kişinin, görülmekte olan davanın taraflarına karşı, aynı mahkemede, dava konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia ederek açtığı bağımsız bir davadır. Asli müdahalenin bazı özellikleri: Asli müdahil, davanın taraflarından bağımsız olarak hareket edebilir, delil sunabilir ve karara karşı kanun yoluna başvurabilir. Asli müdahale davası, asıl yargılama ile birlikte yürütülür ve karara bağlanır. İlk davanın tarafları arasında mecburi dava arkadaşlığı söz konusudur. Asli müdahil olabilmek için dava ve taraf ehliyetine sahip olmak gereklidir. Henüz hükmün verilmemiş olması gerekir.

    Anayasa Mahkemesi uzun yargılama tazminatını kim öder?

    Anayasa Mahkemesi'nin uzun yargılama nedeniyle verdiği tazminat, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından ödenir. Tazminat alabilmek için, Anayasa Mahkemesi'nin kararının tebliğini takiben Hazine ve Maliye Bakanlığına başvurmak gerekir.