Felsefe

Dilin gerçekliği inşa etmesi, dilin gerçeklik kavrayışını şekillendirdiği ve koşulladığı anlamına gelir. Dilin gerçekliği inşa ettiğine dair bazı görüşler: Molla Sadrâ: Dil, varlığın doğasını çözmeye yardımcı olan bir kendilik aracıdır. Lacan: Gerçeklik, dil tarafından yapılandırılır ve dilsel değişikliklerle birlikte değişir. Heidegger: "Dil, varlığın evidir" sözü ile varlığın hakikatinin dil aracılığıyla açığa çıkabileceğini ifade eder. Temsil teorisi de dilin gerçekliği inşa ettiğini savunur.

Herakleitos'a "karanlık filozof" denmesinin sebebi, felsefesini kapalı bir anlatımla ve herkesin anlayamayacağı şekilde, şiir-düz yazı arası bir üslupla yazmış olmasıdır. Ayrıca, Aristokrat bir aileden geldiği için, üst kesime hitap etme çabası içinde olması da bu lakabı pekiştirmiştir. Herakleitos'un kullandığı dil, aynı zamanda imgelerle dolu olduğu için de bu lakap uygun görülmüştür. Tüm bu nedenlerden dolayı, Antik Yunan'da ondan "karanlık Herakleitos" diye bahsedilmiştir.

Hümanizm, yaklaşık 600 yıllık bir geçmişe sahiptir. Hümanizm, ilk olarak 14. yüzyılda İtalya'da ortaya çıkmıştır. Hümanizmin kökenleri ise Antik Yunan felsefesine kadar uzanmaktadır.

Bilgelik Psikolojisi 1 ve 2, Prof. Dr. Nevzat Tarhan tarafından yazılmış iki kitap olup, bilgeliğin günlük hayatın bir parçası olması gerektiğini savunur. Bilgelik Psikolojisi 1, kuantum sonrası dönemde bilimin ulaştığı veriler ışığında inancın rasyonel akılla ortak temellerini inceler. Bilgelik Psikolojisi 2 ise Batı'nın Pozitif Psikoloji olarak tanımladığı bilgelik öğretisinin kökenlerine atıfta bulunur. Her iki kitap da teori ve pratiği bir araya getirerek küresel adalet ve barış için bir teklif sunar.

Bu sözler, Mevlana Celaleddin-i Rumi'ye aittir. Tam sözleri şu şekildedir: > Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşındakinin anlayabildiği kadardır. > Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok. Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok.

Materyalizmle ilgili bazı kitapların içerikleri şu şekildedir: "Materyalizm ve Ampiryokritisizm". "Materyalizm". "Materyalizme Eğilim Nedenleri". "Materyalizmin Tarihi ve Günümüzdeki Anlamının Eleştirisi".

Nil Karaibrahimgil'in "Nil'in Kelebekleri" kitabı, yazarın 22 Mart 2004 tarihinden itibaren Hürriyet Gazetesi'nin Kelebek ekinde her Pazartesi yazdığı köşe yazılarından seçilmiş 140 tanesini içermektedir. Kitapta, yazarın etkilendiği konuları ele aldığı yazılar yer almakta olup, bir toplu teşekkür niteliği taşımaktadır. Ayrıca, Nil Karaibrahimgil'in 2015 yılında yayınlanan "Kelebeğin Hayat Sırları" adlı bir deneme kitabı daha bulunmaktadır. Bu kitap, yazarın hayata dair öğütlerini ve düşüncelerini içermektedir.

"Liderlik Felsefesine Deniz Tuzu", liderlerin ve lider olmak isteyenlerin ilgisini çekebilecek bir içerik sunar. Eserde, liderliğin değişmez ve zamansız vasıfları ile tarihte tekrar eden gölge yanları ele alınır. Kitabın yazarı Deniz Başıbüyük, TÜGİAD'da 8. ve 9. dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmıştır.

Ralph Waldo Emerson'un "Özgüven" adlı eseri, bireyselliği ve kendine güveni savunur. Eserde ele alınan bazı konular: Toplumsal normlara uyum: Emerson, toplumun genellikle bireyselliği bastırmaya çalıştığını ve uyumu teşvik ettiğini, bunun yerine kişinin kendine ve kendi muhakemesine güvenmesi gerektiğini savunur. Kendine güven: İnsanların rehberlik veya onay için başkalarına bakmak yerine kendi yargılarına güvenmeleri gerektiğini, bu sayede hayatlarını dolu dolu yaşayabileceklerini ve tam potansiyellerine ulaşabileceklerini belirtir. Kendi kendine yeterlilik: İnsanların kendi kendilerine yeterli olmak için çaba göstermeleri ve mutlulukları ya da başarıları için başkalarına bağımlı olmamaları gerektiğini vurgular. Bağımsızlık: Kişinin kendi kararlarını verebilmesi ve kendi hayatının kontrolünü eline alabilmesi anlamına gelen bağımsızlığın önemini anlatır. Kişisel sorumluluk: İnsanların kendi hayatlarından sorumlu olmaları ve kendi mutluluk ve başarılarının kontrolünü ellerine almaları gerektiğini ifade eder.

Sartre'ın varoluşçuluğun temel ilkeleri şunlardır: Varoluş, özden önce gelir. İnsan özgürlüğü. Sorumluluk. Terk edilmişlik. Absürtlük. Sartre, varoluşçuluğu Tanrı'nın yokluğu üzerine temellendirir.

Bazı siyaset felsefesi kitapları: Devlet - Platon. Leviathan - Thomas Hobbes. Toplum Sözleşmesi - Jean-Jacque Rousseau. Politika - Aristoteles. Yönetim Üzerine İkinci İnceleme - John Locke. Prens - Niccolo Machiavelli. Anarşizm - Emma Goldman. Siyasal Kavramı - Carl Schmitt.

Samurayların 7 kuralı (Bushido felsefesinin 7 erdemi) şunlardır: 1. Gi (Dürüstlük ve Adalet). 2. Yu (Cesaret). 3. Jin (Merhamet). 4. Rei (Saygı). 5. Makato (Kararlılık ve Doğruluk). 6. Meiyo (Onur). 7. Chu (Sadakat).

Bernardo Bertolucci'nin 1970 yapımı The Conformist (Konformist) filmi, İtalyan yazar Alberto Moravia'nın 1951 tarihli aynı adlı romanından uyarlanmıştır. Filmin temel konuları: Toplumsal uyumluluk ve itaat: Toplumsal baskılara ve ideolojik normlara uyum sağlama çabası. Bireysel kimlik ve çatışma: Faşist bir toplumda yer almak için kimlik değişimi ve bu sürecin içsel bozulmaya yol açması. Aşk ve cinsellik: Bastırılmış duygular ve çelişkiler. Faşizm ve toplumsal ideoloji: Faşizmin birey üzerindeki baskısı ve ideolojik baskıların toplumu nasıl şekillendirdiği. Film, sadece faşizm karşıtı bir yapıt olmanın ötesinde, toplumların ideolojik baskı altında nasıl şekillendiğini de inceler.

Aksiyomlar kanıtlanamaz. Aksiyomlar, matematiksel veya mantıksal bir sistemin temel kabul edilen doğrularidir ve sistemin içindeki diğer tüm doğruları türetmek için bir temel sağlar. Ancak, aksiyomların doğruluğunu sorgulamak, genellikle teorinin bütün yapısını sorgulamak anlamına gelir.

Farabi'nin memleketi, Orta Asya'nın Türkistan bölgesinde bulunan Farab şehridir.

Hata yapmamak için hiçbir şey yapmamak doğru değildir. Hata yapmamak için hiçbir şey yapmamak, aynı zamanda duyarsızlık, bencillik ve kaçak dövüşmek olarak da değerlendirilebilir. Hata yapmak, öğrenmenin bir parçasıdır ve hatalardan ders çıkarmak önemlidir.

Platon'un mağara alegorisinde mağarada zincirlenmiş insanlar, toplumun parçası olan bireyleri sembolize eder. Bu alegorideki diğer semboller ve temsil ettikleri şu şekildedir: Mağara: Toplum. Zincir: Toplum içinde yaşayan insanları sınırlayan kurallar. Gölgeler: Toplum tarafından gerçek kabul edilenler. Filozof veya sorgulayan insan: Zinciri kıran insan. Platon'a göre zincirlerinden kurtulan birey, gerçek hakikatin peşine düşen bir filozofu veya sorgulayan insanı temsil eder. Bu alegori, aynı zamanda toplumun birey üzerindeki baskısını ve bireyin aydınlanma sürecindeki zorlukları da tasvir eder.

Şems-i Tebrizi'ye göre hayatta her şey olabilirsin, ancak en önemli şey hayatın içinde "insan" olabilmektir.

İbn-i Sina'nın tam adı Ebu Ali El-Hüseyin Bin Abdullah Bin Sina'dır. Batı dünyasında ise Avicenna olarak bilinir.

Teorik fizikçiler, genellikle deneysel fizikçilerden farklı olarak, kapsamlı deneyler yapmak yerine, sayısal işlemler, analizler ve teorik modeller geliştirmeyi savunurlar. Eleştirel teorisyenler ise toplumsal yapıların eleştirel bir şekilde incelenmesini ve sorgulanmasını savunurlar. Marksist teorisyenler, toplumun gelişimini ve tarihin ilerleyişini sınıf mücadelesi üzerinden inceler ve sosyalist dünya devrimini savunurlar. Kritisizm (eleştiricilik), bilgi teorisine aklı inceleyerek yaklaşmayı ve rasyonalizmle empirizmi uzlaştırmayı amaçlar. Bu yanıtlar, farklı teorik yaklaşımların genel görüşlerini özetlemektedir; ancak her teorik grubun içinde çeşitli görüşler ve yaklaşımlar bulunabilir.