Mahkeme

"Silivri Aile Mahkemesi davalıdır" ifadesi, Silivri'de bulunan aile mahkemesinde bir davanın görülmekte olduğunu ifade eder. Aile mahkemeleri, boşanma, nafaka, velayet, mal paylaşımı gibi aile hukukuna ilişkin davalara bakar. Eğer dava hakkında daha fazla bilgiye ihtiyaç duyuluyorsa, davanın türüne ve detaylarına göre hukuki yardım almak faydalı olabilir.

Tapu iptal ve tescil ek beyanı hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, tapu iptal ve tescil davası hakkında genel bilgi verilebilir. Tapu iptal ve tescil davası, tapu kütüğünde hukuka aykırı olarak tescil edilen mülkiyet hakkının, gerçeğe uygun şekilde tescil edilmesi için açılan bir davadır. Bazı tapu iptal ve tescil davası türleri: Muris muvazaası (mal kaçırma) nedeniyle açılan davalar. Ehliyetsizlik nedeniyle açılan davalar. Aile konutu nedeniyle açılan davalar. Kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik nedeniyle açılan davalar. Dava, taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesinde açılır ve mahkeme hükmü kesinleşmeden icra edilemez.

Evet, hükmen tutukluluk AİHM'e taşınabilir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), tutukluluğun makul olup olmadığını her somut olayın koşullarına göre değerlendirir. AİHM, ilk derece mahkemesi tarafından hakkında hüküm verilen kişinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5/1 (a) maddesi gereğince mahkumiyet kararı sonrası tutulan kişi olduğuna hükmeder. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi (AYM) kararları da AİHM içtihatları ışığında değerlendirilir ve bu tür kararların AİHM'e taşınması mümkündür. Hükmen tutukluluk, masumiyet karinesi, ölçülülük ilkesi ve kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı açısından AİHS'e aykırılık teşkil edebilir.

Üç defa tebligat alan bir kişinin ne yapması gerektiği hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, tebligat alan bir kişinin yapması gerekenler hakkında bilgi verilebilir. Tebligat alan kişi, tebliğ evrakını veya davetiyeyi alırsa ya da bunların içeriğini öğrenirse tebliği öğrenmiş sayılır. Tebligatın usulsüz olduğunu düşünen bir kişi, ilgili mercide (örneğin, davayı gören mahkemede veya idari tebligatsa tebligatı çıkaran idari kurumda) itirazda bulunabilir.

İş mahkemesi kararlarına karşı temyizden sonra başvurulacak merci, Yargıtay'dır. Temyiz başvurusu, kararı veren iş mahkemesine veya başka bir yer mahkemesine temyiz dilekçesi verilerek yapılır. Temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay, bozma kararı verebilir. Eğer yerel mahkeme, Yargıtay'ın bozma kararına uymazsa, bu karara karşı doğrudan temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz kararları üzerine başvurulabilecek bir üst merci bulunmamaktadır; dolayısıyla kararlar kesindir.

Ön inceleme duruşmasına mazeret dilekçesi yazarken aşağıdaki unsurlar yer almalıdır: Dosya numarası. Duruşma tarihi. Mazeretin nedeni. Ek belgeler. Talep. Örnek bir dilekçe için aşağıdaki kaynaklar incelenebilir: hukuk-ag.com sitesindeki "Ön İnceleme Duruşmasına İlişkin Merak Edilenler" başlıklı yazı; av-saimincekas.com sitesindeki "Avukat Mazeret Dilekçesi" başlıklı yazı; mihci.av.tr sitesindeki "Mazeret Dilekçesi Örneği" başlıklı yazı. Mazeret dilekçesi örneği doldurulurken her olayın kendi özgü koşullarına dikkat edilerek özel bir dilekçe hazırlanmalıdır.

"Ret sec" ifadesi hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, "ret" kelimesi farklı bağlamlarda çeşitli zamanlarda yapılabilir. Hâkimin reddi: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre, hâkimin reddi, tarafsızlığını şüpheye düşürecek sebeplerden dolayı ilk derece mahkemelerinde sanığın sorgusu başlayıncaya, duruşmalı işlerde bölge adliye mahkemelerinde inceleme raporu ve Yargıtay'da görevlendirilen üye veya tetkik hâkimi tarafından yazılmış olan rapor üyelere açıklanıncaya kadar istenebilir. Mirasın reddi: Türk Medeni Kanunu'na göre, mirasın reddi süresi üç aydır ve bu süre hak düşürücü niteliktedir.

Bölge İdare Mahkemesi istinaf süresi, belirli durumlarda uzatılabilir. Savunma için ek süre: Savunma süresi en fazla 3 gün daha uzatılabilir. Toplam süre uzatma: Makul bir gerekçe ile talep edilmesi halinde, istinaf süresi en fazla 30 gün daha uzatılabilir. Ancak, genel olarak idari yargıda süreler hak düşürücüdür ve bu sürelerin kaçırılması durumunda yapılacak işlem yapma hakkı sona erer.

İhtiyati haciz talep dilekçesi, alacaklının mahkemeye yazılı bir dilekçeyle başvurmasıyla verilir. İhtiyati haciz talep dilekçesinin verilebileceği zamanlar: Dava açılmadan önce. Dava açıldıktan sonra. İcra takibi sırasında. İhtiyati haciz talep dilekçesinin verilmesinden sonra, kararın uygulanması için 10 gün içinde icra dairesine başvurulmalıdır, aksi takdirde karar hükümsüz hale gelir.

CMK 308/A maddesi, bölge adliye mahkemesi (BAM) Cumhuriyet başsavcılığına, BAM ceza dairelerinin kesin nitelikteki kararlarına karşı itiraz etme yetkisi tanır. İtiraz süreci şu şekilde işler: Başvuru: İtiraz, resen veya sanık veya müdafiinin istemi üzerine, kararın başsavcılığa verilmesinden itibaren bir ay içinde yapılabilir. İnceleme: Kararı veren ceza dairesi itirazı inceler. Karar: Daire, itirazı yerinde görürse kararı düzeltir; görmezse dosyayı Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderir. Önemli noktalar: BAM ceza dairesi başkanlar kurulunun oluşumu ve çalışma usulleri HSK tarafından belirlenir. Kurulun itirazın kabulüne ilişkin kararları kesindir.

Cep telefonu ile konuşma cezasına itiraz dilekçesi, cezanın tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 gün içinde, cezanın yazıldığı ilin sulh ceza hakimliğine verilmelidir. İtiraz dilekçesinde, olayın detayları, cezanın haksız olduğuna dair gerekçeler ve varsa tanık beyanları gibi bilgiler yer almalıdır.

İlk derece mahkemesinde alınan derkenar yazısı, ilk derece mahkemesi kararının istinaf veya temyiz edildiğine dair verilen bir tensiptir. Bu belge, ilk derece mahkemesinden veya son düzenlemelere göre hukuk mahkemeleri ön bürolarından alınabilir. Derkenar, icra takibi sırasında kesinleşme aşamasına gelindiğinde, alacaklının talebi üzerine de alınabilir ve bu belge, ihtiyati haciz teminatının iadesi gibi işlemler için kullanılabilir.

Usulden reddine karar verilen dava, eksikliklerin giderilmesi durumunda yeniden açılabilir. Usulden redden sonra yeniden dava açabilmek için genellikle aşağıdaki koşullar gereklidir: Yargılama sırasında yapılan usul hataları veya tarafların haklarının ihlal edilmiş olması; Yeniden yargılamanın gerekliliğine dair yeni delillerin veya belgelerin ortaya çıkması; Usulden reddedilen dava ile ilgili hüküm veren mahkemenin yetkisiz olduğu veya usul hataları yaptığı kanıtlanması. Ayrıca, davacı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 115. maddesine göre 60 günlük ek süreye sahiptir. Dava açma süreci ve koşulları, davanın türüne ve ilgili yasal düzenlemelere göre değişiklik gösterebilir. Bu nedenle, bir avukattan profesyonel hukuki danışmanlık alınması önerilir.

Tüketici hakem heyeti, şirket aleyhine karar verirse, kararın uygulanması için aşağıdaki adımlar izlenir: Kararın Tebliği: Heyet kararı, taraflara tebliğ edilir. İcra Takibi: Tüketici, kararın uygulanması için icra takibi başlatabilir. Borçlunun İtirazı: Şirket, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde tüketici mahkemesinde dava açarak karara itiraz edebilir, ancak bu itiraz icra takibini durdurmaz. Hakim Kararı: Talep edilmesi halinde hakim, kararın icrasını tedbir yoluyla durdurabilir, bu da icra takibini geciktirir. Tüketici hakem heyeti kararları, ilam niteliğinde kabul edilir ve 10 yıllık zamanaşımına tabidir.

Sigorta şirketinin ödeme yapmaması durumunda aşağıdaki adımlar izlenebilir: Poliçeyi incelemek: Teminat kapsamı, istisnalar, ödeme koşulları ve sigortalının yükümlülükleri kontrol edilmelidir. Şirketle iletişime geçmek: Resmi bir itiraz dilekçesi gönderilebilir. Sigorta Tahkim Komisyonu'na başvurmak: Sigorta şirketinin tahkim sistemine üye olması ve 15 gün içinde yanıt verilmemesi durumunda mümkündür. Mahkemeye başvurmak: Sigorta Tahkim Komisyonu kapsamında olmayan uyuşmazlıklar için dava açılabilir. Hazine ve Maliye Bakanlığı'na şikayet etmek: Haksız ödeme yapılmaması durumunda resmi şikayet yapılabilir. Gecikme faizi talep etmek: Eksiksiz evrakların teslim edilmesinden itibaren 8 iş günü içinde ödeme yapılmazsa, sigortalı gecikme faizi talep edebilir. Profesyonel destek almak: Sigorta hukuku konusunda bir avukattan yardım alınabilir. Zaman aşımı sürelerini kaçırmamaya özen gösterilmelidir.

Mirastan feragat sözleşmesinin iptali için dava açılması gerekmektedir. Mirastan feragat sözleşmesinin iptali için gerekli şartlar: Hukuki geçersizlik. Zorlama ve baskı. Feragat edenin ehliyetsizliği. Yanıltıcı beyanlar ve hile. Haksız şart. Yetkili ve görevli mahkeme: Yetkili mahkeme. Görevli mahkeme. Süre. Miras hukukuna ilişkin tüm hukuki işlemler gibi miras sözleşmeleri de oldukça girift yapıda ve şekil yönünden sıkı şartlara bağlanmıştır. Bu nedenle, bir avukattan hukuki danışmanlık alınması önerilir.

Adli kontrolün kaldırılması için başvuru, adli kontrol kararını veren mahkemeye yapılır. Soruşturma aşamasında: Başvuru, adli kontrol kararını veren Sulh Ceza Hâkimliği'ne yapılır. Kovuşturma aşamasında: Yargılamayı yapan Asliye Ceza Mahkemesi veya Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvurulur. Başvuru, yazılı bir dilekçe ile yapılır ve dilekçede adli kontrolün kaldırılması için gerekçeler açıkça belirtilmelidir.

Hayır, çek iptali davasında keşideci (çeki düzenleyen kişi) davalı olamaz. Çek iptali davasını, çekin ziyaı (kaybolması veya çalınması) halinde, çekin zayi olduğu anda senet üzerinde hak sahibi olan meşru hamil açabilir. Keşidecinin çek iptali davası açabileceği durumlar, çekin rızası hilafına elinden çıkması gibi istisnai durumlarla sınırlıdır.

HAGB kararına uyulmaması nedeniyle açılış, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi veya mahkeme tarafından belirlenen yükümlülüklere aykırı davranması durumunda, daha önce açıklanmamış olan hükmün açıklanması anlamına gelir. Bu durumda: HAGB kararı iptal edilir ve ertelenen ceza infaz edilmeye başlanır. Ek cezai yaptırımlar uygulanabilir (topluma hizmet, adli para cezası vb.). Adli sicil kaydına işlenir ve bu durum, ilerleyen zamanlarda iş bulma veya yurt dışına çıkma gibi konularda olumsuz etki yaratabilir. HAGB kararının bozulmasına neden olan suçlar yalnızca kastî olarak işlenen suçlardır; taksirle işlenen suçlar bu durumu tetiklemez.

İstinaf dilekçesinde yargılama giderlerine şu şekilde hükmedilir: 1. Harç ve giderlerin ödenmesi. 2. Eksik ödeme durumunda. 3. Karara yansıması.