Erdem

Fârâbî'nin "nâbit" kavramı, erdemli şehirde yaşayan ama erdemsiz insanları ifade eder. Fârâbî'ye göre, insanın gerçek mutluluğu elde edebilmesi için erdemli bir şehirde yaşaması gereklidir ve nâbit, bu şehrin varlığı için bir tehdittir. İbn Bâcce ise bu kavramı dönüştürerek, erdemsiz şehirdeki erdemli insan için kullanır.

Farabi'ye göre erdemli şehir iki ana kategoriye ayrılır: 1. Erdemli Şehir: Bu, tek bir şehirdir ve sadece alimlerin ve erdemli kişilerin yaşadığı bir yerdir. 2. Erdemli Olmayan Şehir: Bu şehirler ise dört çeşittir: cahil şehir, fasık şehir, değişmiş şehir ve sapkın şehir.

Kahve falında Elif harfi görmek, genellikle şu anlamlara gelir: 1. Erdem sahibi insanlarla tanışma: Fal sahibinin iyi niyetli ve bilgili bir insanla karşılaşacağı, bu kişinin hayatını olumlu yönde değiştireceği yorumlanır. 2. Yardım ve destek: Falda Elif harfi, yardıma muhtaç birine işaret edebilir ve bu kişinin haneden biri olabileceği veya dışarıdan yardım edileceği anlamına gelir. 3. Maddi rahatlama: Fal sahibinin maddi sıkıntılarının sona ereceği ve elinin rahatlayacağı yorumlanır. 4. Başarı ve mutluluk: Elif harfi, başarı ve mutluluk getirecek hayırlı işlere vesile olmayı simgeler. Ancak, fal yorumları bilimsel temellere dayanmaz ve kişisel algılara göre değişebilir.

Sokrates ve Platon'a göre erdemin kısaca tanımı şu şekildedir: Sokrates'e göre erdem, kişinin ulaşabileceği en yüksek değerdir ve iyi ile doğru olandan yana olmaktır. Platon'a göre erdem, ruhun düzenidir, yani ruhun parçalarının doğalarına uygun olmasıdır.

Filozoflara göre erdem kavramı farklı şekillerde tanımlanmıştır: 1. Aristoteles: Erdemi, aşırılık ile eksiklik arasında bir orta yol olarak tanımlar. 2. Platon: Erdemi, bilgelik, cesaret, ölçülülük ve adalet olmak üzere dört temel kategoriye ayırır. 3. Stoacılar: Erdemi, doğanın düzenine uygun bir yaşam olarak görür ve mutluluğun tek kaynağı olarak kabul ederler. 4. Kant: Erdemi, ahlaki yasanın gerektirdiği şekilde davranma ve iyi niyet ile ilişkilendirir. 5. Mill: Erdemi, bireyin ve toplumun en büyük mutluluğuna katkıda bulunan bir özellik olarak görür.

Erdemli insanın üç temel ilkesi şunlardır: 1. Ölçülülük: Duygu, düşünce ve davranışlarda dengeli ve kontrollü olmak. 2. İtidal: Soğukkanlı ve ölçülü davranmak. 3. Takva: Allah'a karşı gelmekten sakınma, haram ve şüpheli şeylerden kaçınma.

Seneca, Romalı filozof ve devlet adamı, çeşitli konularda önemli görüşleri savunmuştur: 1. Doğa ve Erdem: Seneca, toplumun kabul ettiği şeylerin ancak akla, doğaya ve maddenin yapısına uygunsa kabul edilebileceğini savunur. 2. Ölüm ve Felsefe: Felsefeyi, ruhu geliştirip aydınlatan ve yaşama düzen veren bir disiplin olarak görür. 3. Siyaset ve Devlet: Stoacı geleneğe uygun olarak, siyaseti ve devleti pek sıcak karşılamaz, dürüst ve halkın yararına çalışan iyi siyasetçileri savunur. 4. Bireysel Otonomi: İnsanın kendi hayatını yönetmesi, sadece kendi hayatının efendisi olması gerektiğini savunur.

Erdem etiğinde üç temel kavram şunlardır: 1. Pratik: Toplumsal olarak tesis edilmiş, iş birliğine dayalı, tutarlı ve karmaşık insan faaliyetleri. 2. Gelenek: Erdem etiğine ihtiyaç duyduğu rasyonalite zeminini sağlayan, evrensel olanın yanı sıra yerel ve tikel olanı öne çıkaran. 3. Anlatı: Hayatın ancak bir bütünlük olarak algılandığı zaman anlamlı olabileceğini ifade eden kavram.

“Özür dilemek zorunda kalmamak, özür dilemekten daha erdemlidir” sözü hatalı davranışlarda bulunmadan önce dikkatli ve özenli davranmanın önemini vurgular. Bu söz, insanların davranışlarında sorumluluk alarak başkalarını incitmemeye ve zarar vermemeye özen göstermesinin erdemli bir tutum olduğunu ifade eder.

Aristoteles'in altın orta ilkesi, ahlaki erdemlerin ölçülülükten geçtiğini ifade eder. Bu ilkeye göre, insan iki aşırı uç olan "ifrat" ve "tefrit"ten kaçınarak, yani itidali tercih ederek mutlu olabilir. Örneğin: - Cesaret erdemi, korkaklık ile gözü karalık arasında bir dengedir. - Tevazu, utangaçlık ile utanmazlık arasında yer alır.

Erdem ismi iki farklı şirket sahibiyle ilişkilidir: 1. Tarhan Erdem, Konda Araştırma ve Danışmanlık şirketinin kurucusudur. 2. İbrahim Erdemoğlu, SASA Polyester şirketinin sahibi ve Erdemoğlu Holding'in yönetim kurulu başkanıdır.

Platon'a göre erdem, ruhun düzeni olarak tanımlanır. Platon'a göre dört ana erdem ise şunlardır: 1. Bilgelik. 2. Cesaret veya yiğitlik. 3. Ölçülülük. 4. Adalet.

Kötülük yapan birine iyilik yapmak, İslam inancına göre doğru ve erdemli bir davranıştır. Bu konuda Hz. Muhammed'in (s.a.s) şu hadisleri de örnek gösterilebilir: - "İnsanlar iyilik ederse biz de iyilik eder, haksızlık yaparsa biz de karşılık veririz demeyin. Kararlı olun (nefsinizi sabit tutun). İnsanlar iyilik yaparsa siz de iyilik yapın. Kötülük yaparsa mukabilinde siz kötülük yapmayın". - "Seninle ilgisini kesenden sen ilgini kesme! Sana vermeyene sen ver! Sana kötülük edeni sen bağışla!".

"Arkadaşımın Evi Nerede?" (Khane-ye doust kodjast?) filmi, 8 yaşındaki Ahmed'in yanlışlıkla sıra arkadaşı Muhammed'in defterini almasıyla başlayan olayları anlatır. Ahmed, defteri vaktinde geri götüremezse arkadaşının ciddi bir ceza alacağını öğrenir ve bu durum onu endişelendirir.

Aristoteles'e göre erdem, insanın orta yolu bulmaya çalışması ve aşırılıklardan kaçınması anlamına gelir. Ayrıca, ahlaki erdemler bağlamında erdem, bir varlığın işlevini en iyi şekilde yerine getirmesi olarak da tanımlanır.

Mudita kelimesi, Sanskritçe kökenli bir erdem olup, "başkalarının sevinciyle mutlu olma" anlamına gelir.

Ahlâki muhsinîde mutluluk, İslam felsefesine göre erdemleri kazanarak elde edilir. Mutluluğun adımları: 1. Aklın Yetkinleştirilmesi: İnsanın akıl gücünü teorik ve pratik yönleriyle geliştirmek gerekir. 2. Üç Temel Erdem: Hikmet, iffet ve cesaret erdemlerini kazanmak, insanı en yüce mutluluğa ulaştırır. 3. Adalet: Bu üç erdemin bir araya gelmesi, adalet erdemini doğurur. 4. Allah'ı Anmak: Kalplerin huzur bulması için Allah'ı anmak ve O'nu hatırlamak önemlidir. Sonuç olarak, gerçek mutluluk, dünyevi hayatta yapılan iyi işler ve erdemli davranışlarla kazanılır ve bu, insanın hem bu dünyada hem de ahirette tatmin olmasını sağlar.

Platon'un ahlak anlayışı, mutluluğun en yüksek iyi olarak kabul edilmesi ve bu amaca ulaşmak için erdem, doğruluk ve adaletin gerekliliğine dayanır. Platon'a göre, erdem ruhun düzenidir ve her bir insanın doğasına uygun hareket etmesi, onun iyi ve mutlu olmasını sağlar.

Erdemli insan, yaşamını ahlaki ve etik değerler üzerine kuran ve bu doğrultuda yaşayan kişiye denir. Aristoteles'e göre erdemli insan, aklını kullanarak orta yolu bulmaya çalışan ve aşırılıklardan kaçınan kişidir. Bu bağlamda, erdemli insanın bazı özellikleri şunlardır: Adalet: Adil olmak ve verilen sözlerde durmak. Dürüstlük: Gevezelik ve ağzı sıkılığın dengesini sağlamak. Cesaret: Korku ve belirsizlik gibi durumlarla başa çıkabilmek. Ölçülülük: Duygu, düşünce ve davranışlarda dengeli olmak. Tevazu: İnsanlara karşı alçakgönüllü olmak.

"Erik Çekirdeği" kitabı, Lev Nikolayeviç Tolstoy tarafından yazılmış ve çeşitli öykülerden oluşmaktadır. Kitapta yer alan öyküler, genellikle hayvanlar ve insanlar arasındaki ilişkileri ve erdemli davranışları konu almaktadır. Öykülerde işlenen bazı temalar şunlardır: Doğruluk ve dürüstlük: Yalan söylemenin kötü sonuçları ve gerçeğin eninde sonunda ortaya çıkması. Paylaşımcılık: Diğer canlılarla doğru iletişim kurma ve yardımlaşma. Aile sıcaklığı: Aile içi ilişkiler ve birlikte yaşamanın önemi. Ayrıca, öykülerde toplum hayatı ve doğadan bilgiler de yer almaktadır.