RomaDönemi

Ege Bölgesi'ndeki Roma dönemi yerleşim yerlerinden bazıları şunlardır: Efes Antik Kenti. Sardes Antik Kenti. Hierapolis Antik Kenti. Leodikya Antik Kenti. Milet Antik Kenti. Aizanoi Antik Kenti. Tralleis. Blaundus Antik Kenti. Smyrna Antik Kenti.

Ariassos Antik Kenti, geç Roma döneminde yaşanan büyük bir deprem nedeniyle yıkıldığı ve bu yıkımın ardından terk edildiği düşünülmektedir. Kentin, Helenistik dönemde, MÖ 3. yüzyılda kurulduğu ve yüzyıl sonra Efesli Artemidorus tarafından MÖ 100 civarında bahsedildiği bilinmektedir.

Sagalassos Antik Kenti'nde çeşmelerin bulunmasının nedeni, antik dönemde su dağıtım sistemlerine olan ihtiyaç ve bu sistemlerin mimari örnekleridir. Sagalassos'taki en ünlü ve iyi korunmuş çeşme, Antoninler Çeşmesi'dir. Ayrıca, Geç Helenistik Çeşme de Roma İmparatoru Augustus döneminden önce, MÖ 50-25 yılları arasında inşa edilmiştir.

Stoacı filozoflar, Roma döneminde Roma Stoacılığı veya İmparator Stoacılığı olarak da bilinen Son Stoa akımına mensuptur. Bu akım, M.S. 1. ve 2. yüzyıllarda etkili olmuş ve Seneca, Epictetos ve Marcus Aurelius gibi önemli filozoflar tarafından temsil edilmiştir.

Sekiyurt Kaya Mezarları, Konya'nın Seydişehir ilçesinde bulunması ve Roma dönemine ait önemli antik kalıntılar içermesi nedeniyle önemlidir. Öneminin bazı nedenleri: Tarihî değer: Geç Roma Dönemi'nde Çakılören yerleşim yerinin nekropol alanı olarak kullanılmış, Doğu Roma Dönemi'nde ise kilise ve müştemilat inşa edilerek dinî bir merkez haline getirilmiştir. Toplu mezar örneği: Bölgede toplu mezar geleneğinin somut örneğini teşkil eder. Kazı çalışmaları: 2011 yılında Konya Arkeoloji Müze Müdürlüğü tarafından kurtarma kazıları yapılmış, ancak çalışmaların devamı getirilmemiştir. Korunması gereken miras: Muhtar Davut Özer'in belirttiğine göre, bölgede define aramaları yapılmakta ve mezarların korunması güçlük çekmektedir.

Türkiye'de 180'den fazla antik kent, ören yeri ve höyük bulunmaktadır. Bu sayı, Roma dönemine ait ören yerlerini de kapsamaktadır. Ancak, tam olarak kaç tane Roma ören yeri olduğu belirtilmemiştir. Bazı Roma ören yerleri şunlardır: Aizanoi Antik Kenti (Kütahya); Laodikeia Antik Kenti (Denizli); Perge Antik Kenti (Antalya); Aspendos Antik Kenti (Antalya); Hierapolis Antik Kenti (Denizli).

Mühendislik, eski çağlardan beri var olan bir kavramdır. Bazı önemli mühendislik faaliyetlerinin ortaya çıktığı dönemler: Antik Dönem: Mezopotamya'daki zigguratlar, Mısır'daki piramitler ve su kemerleri gibi yapılar, antik mühendisliğin örneklerindendir. İslam Altın Çağı: Yel değirmeni ve rüzgâr pompası gibi pratik makineler bu dönemde ortaya çıkmıştır. Sanayi Devrimi: 1750-1850 yılları arasında, buharlı makinelerin ve fabrikaların yaygınlaşmasıyla mühendislik modern anlamda şekillenmiştir. Mühendislik, zamanla bilimsel ve teknolojik gelişmelere paralel olarak evrimleşmiştir.

Hipodrom'u Sultanahmet'e bağlayan yol hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, Hipodrom'a (At Meydanı) ulaşmak için aşağıdaki ulaşım seçenekleri kullanılabilir: Tramvay: T1 Kabataş-Bağcılar hattı kullanılarak Sultanahmet Durağı'nda inilebilir ve durağın çıkışından kısa bir yürüyüşle Hipodrom'a ulaşılabilir. Otobüs: 31E, 32T, 35A numaralı İETT otobüsleri Sultanahmet civarına sefer yapmaktadır. Özel araç: Şehir merkezinden Sultanahmet yönüne gidilerek Hipodrom tabelaları takip edilebilir.

Tarsus'taki Roma Yolu'nun önemli olmasının birkaç nedeni vardır: Tarihi ve Kültürel Değer: Roma Yolu, M.S. 1. yüzyılda inşa edilmiş olup, yaklaşık M.S. 4. yüzyıl ortalarına kadar kullanılmıştır. Koruma ve Sağlamlık: Yolun bazı kısımları, özellikle Sağlıklı Köyü'nde, büyük ölçüde tahribattan kurtulmuştur. Ticari ve Stratejik Önem: Roma Yolu'nun açılmasıyla Tarsus, imparatorluğun diğer bölgeleriyle daha kolay ticaret yapabilir hale gelmiş ve bu durum şehrin zenginleşmesine katkı sağlamıştır. Tarihi Olaylarla İlişki: Kleopatra'nın Marcus Antonius ile Tarsus'ta tanışması ve Aziz Pavlus'un doğum yeri olması gibi tarihi olaylar bu yola önem kazandırmaktadır.

Kerasus antik kentinin adının neden Keresus olduğuna dair birkaç farklı görüş bulunmaktadır: Coğrafi benzerlik: Giresun, eski bir yarımada olup denize uzanan bir boynuza benzemektedir. Roma etkisi: Romalı komutan Lucullus, MÖ 70 yılında Giresun'dan götürdüğü kiraz fidanları ile bu meyvenin Roma'da tanınmasını sağlamış, daha sonra şehrin adı Latince "Kerasus" olarak anılmaya başlanmıştır. Ancak, bazı araştırmacılar Kerasus adının Grekçe kökenli olmadığını ve Grekler tarafından önceden var olan bir ismin benimsendiğini düşünmektedir.

Sarıkaya Roma Hamamı'nın önemli olmasının bazı nedenleri: Tarihi ve Mimari Değer: Hamam, MS 2. yüzyılda Roma İmparatorluğu döneminde inşa edilmiştir ve Anadolu'daki en iyi korunmuş termal hamamlardan biridir. Efsanevi Önemi: Yörede, hamamın Kral Kızı'nın iyileşmesiyle ün kazandığı bir efsane vardır. UNESCO Mirası: 2018 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınmıştır. Termal Suyun Şifası: Doğal sıcak su kaynağı, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde de kaplıca olarak kullanılmıştır. Konumu: Sarıkaya ilçe merkezinde yer alması, ulaşım kolaylığı sağlar ve çevresindeki kaplıca tesisleriyle dikkat çeker.

Kıbrıs'ın tarihi ile ilgili bazı sorular: Kıbrıs'ın ilk insan izlerinin görüldüğü yer neresidir?. Kıbrıs, tarih boyunca hangi medeniyetlerin yönetimi altında bulunmuştur?. Kıbrıs, Osmanlı tarafından ne zaman fethedilmiştir?. Kıbrıs Cumhuriyeti ne zaman kurulmuştur?. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ne zaman kurulmuştur?. Kıbrıs'ta ilk yerleşim yerleri hangi dönemde kurulmuştur?. Kıbrıs'ın Güneyindeki Trodos Dağları'nın büyük bir bölümünün verimsiz oluşunun sebebi nedir?.

Parşömen, M.Ö. 2. yüzyılda Bergama Krallığı'nda (günümüzde Bergama, İzmir) icat edilmiştir. İcadı: Deri Hazırlığı: Hayvan derileri (özellikle kuzu, oğlak veya dana derisi) kirece yatırılarak tüylerinden ve et kalıntılarından arındırılır. Gerdirme ve Kazıma: Deri bir çerçeveye gerilir ve keskin bıçaklarla yüzeyi kazınarak inceltilir. Son İşlemler: Deri kuruduktan sonra pürüzler zımparalanır ve parşömen rulolar halinde sarılır veya sayfalar halinde kesilir. Kullanım Alanları: Yazı Malzemesi: Dayanıklılığı ve her iki yüzüne de yazı yazılabilmesi nedeniyle önemli ve kutsal metinler parşömen üzerine yazılmıştır. Kültürel Aktarım: Parşömen, kitapların doğmasına vesile olmuş ve bilgilerin gelecek nesillere aktarılmasını sağlamıştır. Modern Kullanım: Günümüzde sanat, el işi ve özel etkinliklerde kullanılmaktadır.

Döşeme Boğazı'nda Antik Döşeme Yolu bulunmaktadır. Antik çağda Pamfilya ile Pisidia kentlerini birbirine bağlayan yollardan biri olan Derbent Boğazı, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde de işlevini sürdürmüş, hatta yakın zamanlara kadar Yörüklerin göç yolu olmuştur. Döşeme taşlardan oluşan bu yol, Döşemealtı platosuna adını vermiş olup 4 m genişliğindedir.

Dedekuyusu Höyüğü'nde Geç Kalkolitik Çağ, Erken ve Orta Tunç Çağı dönemlerinde yerleşim olduğu bilinmektedir. Höyükten elde edilen seramik buluntuları, yerleşimin M.Ö. 4500 yıllarından M.Ö. 1200 yıllarına kadar devam eden bir tarihe sahip olduğunu göstermektedir. Dedekuyusu Höyüğü, tarih boyunca Antheia, Tralleis, Andropolis, Güzelhisar ve Aydın Güzelhisan gibi isimlerle anılmıştır.

Isparta'daki antik kentlerden birinde yapılan kazılarda milattan sonra 4. yüzyıla ait tılsımlı bir kolye bulundu. Ayrıca, Isparta’nın Gelendost ilçesine bağlı Balcı Köyü’nde yapılan kazılarda antik döneme ait seramik parçaları bulundu ve alan 3. Derece Arkeolojik Sit Alanı olarak tescillendi. Isparta'daki bazı antik kentler: Adada Antik Kenti: Sütçüler İlçesi’ne 10 kilometre uzaklıkta yer alır. Pisidia Antiokheia Antik Kenti: Yalvaç ilçesinde bulunur. Prostanna: Eğirdir İlçesi içinde, Eğirdir Sivrisinin eteğinde kurulmuştur.

Myndos Kapısı'nda bulunan tonozlu mezarlar, Roma ve geç Roma dönemine ait olup, o dönemde Halikarnassos'ta yaşayan zengin ailelerin sülale mezarlığı olarak inşa edilmiştir. Bu mezar yapıları, aynı zamanda Karya'da Helenistik dönemde sıkça görülen tonozlu oda mezar geleneğinin bir devamı olarak değerlendirilmektedir. Myndos Kapısı önündeki bu mezar grubunun oluşturulmasının bir diğer nedeni ise, kente gelen giden ziyaretçilerin bu yapıları görüp takdir etmelerinin, yaptıranlar için önemli olmasıdır.

Niksar'ın en eski kalesi, Esas olarak Pers kökenli Pontus Krallığı zamanında yapıldığı ve adının Kaberia olduğu bilinen Niksar Kalesi'dir. Roma ve Bizans Dönemleri’nde eklenen yeni yapılarla büyütülen kale, Türkiye’nin ikinci büyük kalesi olarak anılmaktadır.

Evet, Isparta'da lahit yakalanmıştır. Isparta'da yakalanan lahitler arasında şunlar bulunmaktadır: Bebek lahdi. Sidamara lahdi parçası. Ayrıca, 2024 yılında, kendilerini belediye personeli olarak tanıtan dört kişinin yaptığı kaçak kazı sırasında, elektrik ve doğalgaz hatlarına zarar vermeleri sonucu, kazı yapılan alanda boş küp parçaları ve tarihi bir lahit parçası bulunmuştur.

Sarıkaya Roma Hamamı'nda şu bezemeler bulunmaktadır: Sütunlar ve kabartmalar. Friz süslemeleri. Kornişler. Motifler. Ayrıca, hamam yapısının duvar ve kemerlerinin büyük kısmı yıkılmış olup, ayakta kalan tek kısım, tonozlu arka mekâna geçişi sağlayan batı cephe duvarıdır.