CezaHukuku

Essa Avukatlık Bürosu çeşitli hukuki alanlarda hizmet vermektedir: 1. Sigorta Hukuku: Sigorta poliçeleriyle ilgili uyuşmazlıkların çözümünde hukuki danışmanlık sağlar. 2. Gayrimenkul Hukuku: Taşınmazların alım-satımı, kiralanması ve ipotek işlemlerinde hukuki çözümler sunar. 3. Ceza Hukuku: Suçlamalara karşı savunma hazırlığı yapar ve müvekkillerin adil yargılanma hakkını savunur. 4. Aile Hukuku: Boşanma, mal rejimleri, aile konutu gibi konularda hukuki danışmanlık ve temsil hizmeti sunar. 5. Ticaret Hukuku: Ticari işletmelerin ve tacirlerin haklarını yasalar kapsamında koruma altına alır. Büro, ayrıca arabuluculuk ve şirket danışmanlıkları gibi hizmetler de sunmaktadır.

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 51. maddesi, hapis cezasının ertelenmesi durumunu düzenler ve şu durumlarda uygulanır: 1. Hapis Cezası Şartı: Yalnızca hapis cezası hükmolunan suçlarda erteleme uygulanabilir. 2. Süre Sınırı: İşlenen suç nedeniyle 2 yıl veya daha az hapis cezasına mahkûm olan kişiler için erteleme öngörülür. 3. Kişisel Durum: Suçu işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş kişilerde üst sınır 3 yıl olarak uygulanabilir. 4. Önceki Mahkumiyet Şartı: Sanığın daha önce kasten işlenmiş bir suçtan dolayı 3 aydan fazla hapis cezası almamış olması gerekir. 5. Pişmanlık ve Tekrar Suç İşlememe Kanaati: Yargılama sürecinde sanığın pişmanlık gösterdiğine dair mahkemede kanaat oluşması beklenir. Erteleme kararı, mahkemenin kişisel değerlendirmesine dayalı olup, gerekçelerin açık ve yeterli olması büyük önem taşır.

Sözleşmede ifa süresi ihtarı çekmek için aşağıdaki adımları izlemek gerekmektedir: 1. Başlık: İhtarnamenin başına "İHTARNAME" yazılmalıdır. 2. Tarafların Bilgileri: İhtarnameyi çeken kişinin ve karşı tarafın (ihtar edilen kişinin ya da kurumun) isimleri, adresleri ve varsa unvanları açıkça belirtilmelidir. 3. İhtarın Konusu: İhtarnamenin hangi konu ile ilgili olduğu açıkça yazılmalıdır (örneğin, bir kira alacağı, iş akdinin feshi). 4. İhtar Sebebi: İhtar edilen kişinin ya da kurumun hangi yükümlülüğü yerine getirmediği veya hangi hukuki dayanakla talepte bulunulduğu açıklanmalıdır. 5. Talep: İhtarname ile ne talep edildiği net bir şekilde ifade edilmelidir (örneğin, bir borcun ödenmesi, bir sözleşmenin ifa edilmesi). 6. Süre: İhtar edilen kişiye, talep edilen işlemleri gerçekleştirmesi için makul bir süre tanınmalıdır. 7. Hukuki Sonuçlar: Belirtilen süre içerisinde gereğinin yapılmaması durumunda doğacak hukuki sonuçlar ihtarnamede belirtilmelidir. 8. Tarih ve İmza: İhtarnamenin hazırlandığı tarih ve ihtarnameyi çeken kişinin imzası mutlaka yer almalıdır. İhtarname, noter aracılığıyla, iadeli taahhütlü mektup veya APS (Acele Posta Servisi) ile gönderilebilir.

TCK'nın 156 ve 157 ile 158 ve 160 maddeleri arasındaki farklar şunlardır: 1. 156 ve 157 Maddeleri: TCK'nın 157. maddesi, basit dolandırıcılık suçunu düzenler ve hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, kendisine veya başkasına yarar sağlamayı kapsar. 2. 158 ve 160 Maddeleri: TCK'nın 158. maddesi, nitelikli dolandırıcılık suçunu ele alır ve daha ağır cezalar öngörür.

AYM 220/6, Anayasa Mahkemesi'nin 26.10.2023 tarihli, 2023/132 Esas ve 2023/183 Karar sayılı kararıyla iptal edilen, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 220. maddesinin 6. fıkrasını ifade eder. Bu fıkra, örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişinin, ayrıca örgüte üye olmak suçundan da cezalandırılmasını öngörüyordu.

Lehe kanun ilkesi, ceza hukukunda muhakeme ilkesi olarak değil, ceza hukuku ilkesi olarak kabul edilir.

Mahkumlar, belirli istisnai durumlar dışında avukat tutma zorunluluğuna sahip değildir. Avukat tutmanın zorunlu olduğu haller arasında ise şunlar yer alır: - Şüpheli veya sanığın çocuk olması; - Şüphelinin kendini savunamayacak derecede malul, sağır veya dilsiz olması; - Suçun alt sınırının beş yıldan fazla hapis cezasını gerektirmesi; - Tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmesi; - Duruşma düzenini bozan sanığın duruşmadan çıkarılması. Bu durumlarda mahkumlar, kendi istekleriyle özel bir avukatla anlaşabilirler, aksi takdirde devlet tarafından kendilerine bir avukat atanır.

Uzlaşma teklifi ve uzlaştırma müzakereleri, ceza hukukunda uzlaştırma sürecinin iki önemli aşamasını oluşturur. 1. Uzlaşma Teklifi: Şüpheli veya sanık ile mağdur veya suçtan zarar görene, Cumhuriyet savcısı tarafından görevlendirilen uzlaştırmacı tarafından yapılan tekliftir. 2. Uzlaştırma Müzakereleri: Uzlaştırmacı yönetiminde, şüpheli veya sanık ile mağdur veya suçtan zarar görenin bir araya gelerek uyuşmazlığı çözmeye çalıştıkları görüşme sürecidir.

Savcılığa suç duyurusunda bulunurken dikkat edilmesi gereken bazı önemli hususlar şunlardır: 1. Dilekçe Hazırlığı: Suç duyurusu dilekçesi, olayın detaylı bir şekilde anlatıldığı ve suçun işlendiğine dair iddiaların belirtildiği resmi bir belge olmalıdır. Dilekçede yer alması gereken bilgiler şunlardır: - Şikayetçinin kimlik ve iletişim bilgileri. - Suçun işlendiği olayın tarih, saat ve yer gibi ayrıntıları. - Suçun nasıl gerçekleştiğine dair açıklamalar ve varsa delillerin eklenmesi (fotoğraf, ses kaydı, tanık ifadeleri). - Suç duyurusunda bulunan kişinin imzası. 2. Başvuru Yöntemi: Dilekçe, adliyedeki nöbetçi savcılığa bizzat teslim edilebilir veya e-Devlet üzerinden elektronik ortamda gönderilebilir. 3. Şikâyet Süresi: Türk Ceza Kanunu’nda bazı suçlar için belirli bir şikâyet süresi öngörülmüştür. 4. Hukuki Destek: Suç duyurusu sürecinde bir avukattan hukuki destek almak, sürecin daha doğru ve etkili bir şekilde yürütülmesine yardımcı olabilir.

Menka Hukuk Bürosu, aşağıdaki hukuki alanlarda hizmet vermektedir: Ceza hukuku: Hırsızlık, dolandırıcılık, kasten yaralama gibi suçlar. Aile hukuku: Boşanma, velayet, nafaka davaları. İş hukuku: Haksız fesih, kıdem ve ihbar tazminatı talepleri. Ticaret hukuku: Ticari sözleşme ihlalleri, şirket birleşme ve devralma anlaşmazlıkları. Gayrimenkul hukuku: Kira uyuşmazlıkları, tapu iptal ve tescil davaları. İdare hukuku: İdari para cezalarının iptali, vergi davaları. Tazminat hukuku: Trafik kazası sonucu açılan tazminat davaları. Sigorta hukuku: Sigorta şirketinin tazminat ödememesi üzerine açılan davalar. İcra ve iflas hukuku: İcra takibi başlatma davaları.

Türk Ceza Kanunu (TCK)'da toplamda 345 madde bulunmaktadır.

TCK 63/1 maddesi, Türk Ceza Kanunu'nun Mahsup (İndirim) başlıklı düzenlemesidir. Bu maddeye göre, hüküm kesinleşmeden önce gerçekleşen ve şahsi hürriyeti sınırlama sonucunu doğuran bütün haller nedeniyle geçirilmiş süreler, hükmolunan hapis cezasından indirilir. Adli para cezası hükmolunması durumunda ise, bir gün yüz Türk Lirası sayılarak, bu cezadan indirim yapılır.

Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında başlıca hukuk dallarındaki mevzuat gelişmeleri şunlardır: 1. Anayasa Hukuku: 20 Nisan 1924'te yeni bir Anayasa yürürlüğe girmiş, bu Anayasa ile "Devletin dini İslam'dır" ifadesi kaldırılmış ve kanunların mülkiliği ilkesi kabul edilmiştir. 2. Medeni Hukuk: 17 Şubat 1926'da İsviçre Medeni Kanunu kabul edilmiş, bu kanun ile kişisel özgürlükler genişlemiş, aile hukukunda kadın ve erkek eşit hale gelmiş ve kadınlar boşanma hakkı kazanmıştır. 3. Ceza Hukuku: 1 Temmuz 1926'da İtalya'dan alınan Ceza Kanunu yürürlüğe girmiş, bu kanun ile İslam hukuku kaynaklı suç ve cezalar kaldırılarak hapis cezası temel bir ceza haline gelmiştir. 4. İdare Hukuku: 23 Kasım 1925'te Şura-yı Devlet Kanunu kabul edilerek, Türkiye Cumhuriyeti Danıştayının kurulması için hukuki dayanak sağlanmıştır. 5. Borçlar Hukuku: 4 Ekim 1926'da İsviçre'den alınan Borçlar Kanunu yürürlüğe girmiş, bu kanun ile borç ilişkilerindeki din temelli ve farklı düzenlemeler kalkmış, birlik sağlanmıştır. 6. Ticaret Hukuku: 4 Ekim 1926'da Fransa, İtalya, Almanya gibi ülkelerin ticaret mevzuatlarından yararlanılarak Ticaret Kanunu yürürlüğe girmiş, ticari düzenlemelerde birlik sağlanmış ve kapitülasyonlar kaldırılmıştır.

En'âm Suresi 114. ayet ve "FlNs 114" ifadesi farklı bağlamlarda yer almaktadır: 1. En'âm Suresi 114. ayet, Kur'an'da geçen ve Allah'ın birliğinin delillerini ve şirkin geçersizliğini vurgulayan bir ayettir. Ayetin meali şu şekildedir: "Rasûlüm, onlara şunu söyle: 'İçinde neyin doğru, neyin yanlış olduğu iyice açıklanmış olarak size kitabı indiren Allah iken, aramızdaki anlaşmazlıkları çözmede O'ndan başka bir hüküm koyucu mu arayacağım?' Sakın şüpheye düşenlerden olma!". 2. "FlNs 114" ifadesi, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) Siyasi Hakların Kullanılmasının Engellenmesi suçunu düzenleyen 114. maddesini ifade edebilir.

Basit ve nitelikli tıbbi müdahale arasındaki fark, müdahalenin ciddiyeti ve gerektirdiği tedavi düzeyidir. - Basit tıbbi müdahale, mağdurun vücudunda geçici de olsa bir acı ve elem hissinin oluşması, sağlığının bozulması veya algılama yeteneğinin bozulması gibi hafif nitelikli fiziksel müdahaleleri kapsar. - Nitelikli tıbbi müdahale ise daha ciddi yaralanmaları içerir ve kemik kırığı, sürekli hastalık veya duyu kaybı gibi durumlarda söz konusu olur.

TCK 221/4-2 maddesi, Türk Ceza Kanunu'nun 221. maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesini ifade eder. Bu cümle şu şekildedir: "Kişinin bu bilgileri yakalandıktan sonra vermesi halinde, hakkında bu suçtan dolayı verilecek cezada üçte birden dörtte üçe kadar indirim yapılır".

Evet, ihbarda bulunan kişi şikayetten vazgeçebilir. Şikayetten vazgeçme, şikayet hakkını kullanan mağdurun veya zarar görenin, suçun soruşturulması ve kovuşturulmasından vazgeçerek şikayetini geri almasıdır.

Adi ortaklık sözleşmesinde, sözleşmenin kaç yıl geçerli olacağına dair bir madde bulunmuyorsa, ortaklık belirsiz sürelidir ve ortaklardan her biri, altı ay önceden fesih bildiriminde bulunarak ortaklığı sona erdirebilir. Sözleşmede belirli bir süre varsa, bu süre bitiminde ortaklık, ortakların örtülü iradesiyle sürdürülüyorsa belirsiz süreli ortaklığa dönüşür. Adi ortaklık sözleşmesinin geçerliliği için herhangi bir şekil şartı aranmaz; yazılı şekil bir sıhhat şartı olmayıp, yalnızca bir ispat aracıdır.

Türk ceza hukuku mevzuatı başlıca şu kanunlardan oluşur: 1. Türk Ceza Kanunu (TCK). 2. Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK). 3. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun. 4. 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu. 5. 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu. Ayrıca, uluslararası sözleşmeler de Türk ceza hukukunun kaynakları arasında yer alır ve ceza yargılamasında sanığın haklarının korunması gibi konularda önemli hükümlere sahiptir.

Ceza hukukunda en çok çıkan sorular şunlardır: 1. Suçun unsurları: Kanuni unsur, maddi unsur ve manevi unsur nedir? 2. Ceza ehliyeti: 12 yaşını doldurmamış çocukların ceza ehliyeti var mıdır? 3. Cezaların türleri: Hapis cezası ve adli para cezası nedir, farkları nelerdir? 4. Ceza indirimi: Hangi durumlarda ceza indirimi uygulanabilir? 5. Zorunluluk hali ve meşru müdafaa: Bu kavramlar ne anlama gelir ve cezai sorumluluğu nasıl etkiler? 6. Suça teşebbüs ve suça iştirak: Bu terimler ne ifade eder? 7. Suçun zaman aşımı: Suçun zaman aşımı süresi nedir ve nasıl hesaplanır? 8. Adli kontrol ve tutuklama: Bu tedbirler neden uygulanır ve nasıl karar verilir? 9. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB): Bu uygulama nasıl işler? 10. Ceza davasında delillerin değerlendirilmesi: Delillerin hukuka uygun şekilde toplanması ve kesinlik taşıması neden önemlidir?