Biyokimya

Fotofosforilasyonda ATP tüketilmez, aksine bu süreçte ATP üretilir.

Dekalserol terimi, kolesterol ile ilgili bir terim değildir. Kolesterol ise vücutta doğal olarak bulunan ve birçok hayati işlevi olan bir yağ türüdür. Kolesterolün başlıca işlevleri: - Hücre zarlarının yapısını güçlendirerek hücre sağlığını korur. - D vitamini üretimini sağlayarak kemik sağlığını destekler. - Östrojen, testosteron ve kortizol gibi hormonların üretiminde görev alır. - Safra asitleri üreterek yağların sindirimini kolaylaştırır. - Sinir sisteminin koruyucu kılıfı olan miyelinin oluşumunu sağlar. Yüksek kolesterol ise damar sertliği, kalp krizi ve inme gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Evet, nötr yağ ve trigliserid aynı şeyi ifade eder. Trigliseritler, yağların temel yapı taşı olan yağ asitlerinin gliserol molekülüyle birleşerek oluşturduğu yağ türüdür.

Kanda bulunan elementler şunlardır: 1. Su: Plazmanın yaklaşık %90'ını oluşturur. 2. Protein: Plazmada albümin, globulin, fibrinojen ve protrombin gibi proteinler bulunur. 3. İnorganik maddeler: Sodyum, potasyum, kalsiyum, klor, fosfat ve magnezyum gibi elektrolitler. 4. Organik maddeler: Glikoz, amino asitler, yağlar, hormonlar, üre ve ürik asit gibi bileşikler. Ayrıca, kanda bulunan kan hücreleri (eritrositler, lökositler ve trombositler) de çeşitli elementlerden oluşur.

Glikojen sentaz enzimi, glikoz moleküllerinin glikojen formunda depolanmasını sağlar. Bu enzim, aşağıdaki işlevleri yerine getirir: - Glikojen polimerinin uzamasını katalize eder, yani glikoz birimlerini var olan glikojen molekülüne ekler; - Glikojen sentezinin başlatılması için gerekli olan glikojen primeri oluşumunu sağlar.

Glikozu oluşturan atomlar, kovalent bağ ile bağlanır. Bu bağ, her bir glikoz molekülünde bulunan karbon, hidrojen ve oksijen atomlarının birbirleriyle elektronlarını paylaşmaları sonucu oluşur.

Biyokimya TTS kitabının 10. baskısı mevcuttur.

Glutatyon peroksidaz (GPx), organizmayı oksidatif hasardan koruyan bir enzim ailesidir. Başlıca biyolojik işlevleri: - Lipid hidroperoksitlerini karşılık gelen alkollere indirgemek. - Serbest hidrojen peroksiti suya dönüştürmek. GPx'in diğer rolleri: - DNA üretimi ve proteinlerin yapı taşlarına katkıda bulunmak. - Bağışıklık fonksiyonunu desteklemek. - Karaciğer ve safra kesesinin yağlarla başa çıkmasına yardımcı olmak. - Apoptoz olarak bilinen programlı hücre ölümüne katılmak.

Glukoz ve glukokortikoitler farklı kavramlardır. Glukoz, karbonhidratların temel yapı taşı olup, vücudun ana enerji kaynağıdır ve kan şekeri olarak da bilinir. Glukokortikoitler ise, adrenal kortekste üretilen ve kolesterolden sentezlenen steroid hormonlardır.

G proteini, uyarıldığı reseptöre bağlı olarak farklı enzimleri aktive edebilir: 1. Gs proteini, adenilat siklaz enzimini uyararak ATP'den cAMP sentezini artırır. 2. Gq proteini, fosfolipaz C enzimini aktive eder ve bu enzim, hücre membranında bulunan PIP2 fosfolipidini parçalayarak IP3 ve DAG oluşturur. 3. G12/13 proteini, Rho ailesi GTPazları düzenler ve hücre iskeleti ile göçü kontrol eder.

Kitin, N-asetilglukozamin adı verilen bir monosakkarit biriminden oluşan bir polisakkarittir. Kimyasal yapısı şu şekilde özetlenebilir: - Kitin molekülleri, beta 1,4 bağıyla bağlı iki N-asetilglukozamin biriminin tekrarlanmasıyla oluşan uzun zincir yapısı gösterir. - Her monomerinde, bir hidroksil grubunun bir asetilamin grubu ile yer değiştirmiş olması nedeniyle selüloza benzer. Fiziksel özellikleri arasında yarı saydam, esnek ve oldukça dayanıklı bir yapı bulunur.

Anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE), anjiyotensin I hormonunu vazokonstriktör olan anjiyotensin II'ye dönüştüren bir enzimdir. ADE'nin diğer işlevleri şunlardır: Bradikinin degradasyonu. Madde P'nin degradasyonu. Amiloid beta-protein'in degradasyonu. ADE, plazmada ve kan damarlarında, kalp, böbrek, beyin ve sürrenal bezler gibi dokularda bulunur.

Anabolizma, canlıların vücudunda gerçekleşen yapım olaylarına verilen isimdir. Aynı zamanda özümleme veya asimilasyon olarak da adlandırılır. Anabolizma sırasında basit yapılı olan moleküller daha kompleks yapılarla birleştirilir ve büyük yapılı organik moleküller oluşur.

İnce bağırsaktaki disakkaridazlar şunlardır: sukraz, maltaz, laktaz ve α-dekstrinaz.

Sükroz, sakkaroz veya çay şekeri olarak da bilinir, C12H22O11 formülüyle gösterilen ve bir glukoz ve bir fruktoz molekülünün birleşmesiyle oluşan disakkarittir. Özellikleri: - Suda tamamen, alkolde ise az çözünür. - 160°-186°C arasında karamelleşir ve ardından kömürleşerek kararır. Elde edilişi: - Genellikle şeker kamışı ve şeker pancarından elde edilir. Kullanım alanları: - Tatlandırıcı olarak gıda sanayinde ve birçok endüstriyel alanda kullanılır.

Mikrobiyolojide uygulamalar genellikle aşağıdaki adımları içerir: 1. Steril Ortam Oluşturma: Mikroorganizmaların uzak tutulması için laboratuvarda aseptik koşullar sağlanır ve çalışmalar alev altında yapılır. 2. Örnek Alma ve Aktarma: İncelenecek örnek, uygun aletlerle (öze, pipet vb.) steril bir besiyerine aktarılır. 3. Kültür Yapma: Besiyerinde mikroorganizmaların üremesi için inkübasyon işlemi yapılır; bu, uygun sıcaklık ve sürede bir inkübatörde gerçekleştirilir. 4. Mikroskobik İnceleme: Hazırlanan preparatlar mikroskop altında incelenir; bu aşamada boyama yöntemleri kullanılabilir. 5. Biyokimyasal Testler: Mikroorganizmaların tanımlanması için katalaz, oksidaz gibi biyokimyasal testler yapılır. Mikrobiyolojik uygulamalarda ayrıca moleküler yöntemler, antibiyotik duyarlılık testleri ve çevresel örneklerin analizi gibi ileri teknikler de kullanılabilir.

Enzimler, doğrudan ATP harcamazlar, ancak ATP'nin kullanıldığı her olayda görev yaparlar.

Proteinlerin kimyasal sindirimi, pepsin enzimi ile midede başlar.

6 karbonlu monosakkaritler (heksozlar) şunlardır: Glukoz (üzüm şekeri, kan şekeri); Fruktoz (meyve şekeri); Galaktoz (süt şekeri). Bu monosakkaritlerin kapalı formülleri aynıdır (C6H12O6) ancak atomları farklı düzenlenmiştir, bu yüzden izomerdirler.

Vücutta fazla karbonhidrat, glikojen olarak depolanır. Glikojen, hayvanların özellikle kas ve karaciğer dokularında bulunan glikoz zincirleridir.