Anatomiyalı

Humerus (pazu kemiği), ucu omuza bağlanan uzun kemiktir. Humerus, üst kolda yer alır ve omuz ekleminden dirsek eklemine kadar uzanır.

Omurilik soğanı, solunum, dolaşım ve boşaltım gibi yaşamsal faaliyetlerin kontrol edildiği merkezdir. Omurilik soğanı; hapşırma, öksürme, çiğneme, yutma, kusma, kan damarlarının büzülmesi gibi reflekslerin de kontrol merkezidir.

ADH (Antidiüretik Hormon) veya diğer adıyla vazopressin, hipotalamus tarafından üretilip hipofiz bezinin arka lobunda depolanır. İhtiyaç halinde, hipofiz bezinden kana salgılanır.

İnce bağırsaktaki villuslar, besinlerin emilimini ve kana geçişini sağlar. Villuslar sayesinde: Öğütülmüş olarak gelen besinlerin faydalı kısımları emilerek kana verilir. Besin kaynakları vücutta kullanılabilecek hale gelir. Kan pıhtılaştırıcı faktör olarak enzim ve protein üretimi sağlanır. Demir, protein, vitaminler ve yağlar gibi ana kaynaklar depolanabilir. Ayrıca, villuslar ince bağırsağın iç yüzey alanını genişleterek daha fazla maddenin emilimini mümkün kılar.

İnsan beyninde 5 tane vezikül bulunur. Bu veziküller şunlardır: 1. Prozensefalon (ön beyin). 2. Mezensefalon (orta beyin). 3. Rombensefalon (arka beyin). Rombensefalon, daha sonra metensefalon (beyincik ve pons) ve miyelensefalon (medulla oblongata) olarak ikiye ayrılır.

El bileğindeki elipsoid eklem, fleksiyon-ekstansiyon ve abduksiyon-adduksiyon hareketlerine izin veren, minimal rotasyon olanağı da sunan bir tip mobil eklemdir. El bileğindeki elipsoid eklemin bazı özellikleri: Örnekler: El bileği (radiokarpal) eklem ve elin metakarpofalanjial eklemleri. Yapı: Dışbükey eklem yüzü ortadan ikiye bölünmüş bir yumurta, içbükey eklem yüzü ise bunu içine kısmen alacak oval çukur şeklindedir. Hareket eksenleri: Sagital eksende abduksiyon ve adduksiyon, transvers eksende fleksiyon ve ekstansiyon yapar.

İdrar kanalı (üretra), idrarın vücuttan dışarı atılmasını sağlar. Erkeklerde idrar kanalı, mesaneden penis ucuna kadar uzanır ve burada idrar ve meni dışarı atılır. Kadınlarda ise idrar kanalı, vajinanın hemen önünde yer alır ve idrarın dışarı çıkmasını sağlar.

Dura maddesi, beyin dokusunu ve omuriliği çevreleyen meninkslerin en kalın ve en dış tabakası olduğu için serttir. Sertliğinin nedenleri: Katman yapısı: Dura mater, kafatasına en yakın olan endosteal katman ve beyne daha yakın olan iç meningeal katman olmak üzere iki katmandan oluşur. Fibröz doku: İki dural katman çoğunlukla birbirine kaynaşarak beyni ve omurganın omurlarını kaplayan kalın bir fibröz doku zarı oluşturur. Bu özellikler, dura mater'e yüksek dayanıklılık ve koruyucu bir işlev kazandırır.

Pankreas öz suyu, pankreasın ekzokrin kısmında üretilir. Pankreas, hem sindirim enzimleri üreten bir organ hem de kan şekerinin düzenlenmesi için gerekli hormonları salgılayan bir bezdir.

Sağlıklı bir penisin yüzeyi genellikle şu özelliklere sahiptir: Damarlar: Penis yüzeyinde yer alan toplar damarlar, genetik özelliklere bağlı olarak bazı erkeklerde daha belirgin, bazılarında ise daha silik olabilir. Renk ve Görünüm: Penis yüzeyinde renk değişimleri ve şişlikler, lenf damarlarında tıkanıklık veya altta yatan bazı hastalıklara işaret edebilir. Penis sağlığı ile ilgili endişeler varsa, bir üroloğa başvurulması önerilir.

Coracoid kelimesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlara gelebilir. İşte bazı kullanım alanları: Hayvan Anatomisi: Tüm omurgalıların omuz yapısında bulunan, çift parçalı bir kemiktir. Tıp ve Fizyoterapi: "Korakoid ağrı testi" gibi terimlerde, omuz değerlendirmelerinde kullanılır. Therian memelilerde (kesel ve plasental memeliler) coracoid kemiği bulunmaz; bunun yerine coracoid süreci, skapulanın bir parçası olarak mevcuttur.

Elin en önemli sinirleri arasında median sinir, radyal sinir ve ulnar sinir bulunur. Median sinir, elin ön yüzünde bulunan kasları ve duyuları kontrol eder. Radyal sinir, elin arka yüzünü ve başparmak, işaret parmağı, orta parmak ve yüzük parmağının yan tarafını innerve eder. Ulnar sinir, elin iç kısmındaki bazı kaslar ve duyular için kritik öneme sahiptir. Bu sinirlerin her biri, elin motor ve duyu işlevlerini yerine getirmesinde önemli bir rol oynar.

Diz kapağı (patella), femur (uyluk) kemiği ile eklem yapar. Bu eklem, patellofemoral eklem olarak adlandırılır.

Fibröz kıkırdak (fibrokartilaj), vücuttaki en sert kıkırdak türüdür. Fibröz kıkırdak, yoğun kıkırdak doku ile hiyalin kıkırdak doku arasında bir karaktere sahiptir ve bol miktarda kollajen lif içerir.

Koledok (ana safra kanalı), karaciğerdeki hepatik kanalın sistik kanal ile birleşmesiyle oluşan, safrayı onikiparmak bağırsağına taşıyan kanaldır. Wirsung (pankreas) kanalı, pankreasın sentezlediği sindirim enzimlerini ve bikarbonat yönünden zengin pankreas öz suyunu onikiparmak bağırsağına boşaltan kanaldır. Koledok ve Wirsung kanalları, ince bağırsağa Vater kabarcığı adı verilen bölgeden açılır.

Plevra zarı (akciğer zarı), akciğerlerde bulunur. Plevra, iki tabakadan oluşur: Visseral (visseral) plevra: Akciğerlerin dış yüzüne yapışık olan bölümdür. Parietal (paryetal) plevra: Göğüs duvarını, mediasteni ve diyaframı örten bölümdür.

İdrar, üretra (idrar kanalı) aracılığıyla vücuttan dışarı atılır. Üretra, idrar kesesindeki idrarın dışarı atılmasını sağlayan, içi boş bir boru şeklindeki organdır.

Biyosem destek hareket 3, "Destek ve Hareket Sistemi: Kas Dokusu ve Çeşitleri" konusunu ifade edebilir. Bu konu, 11. sınıf biyoloji müfredatında yer alır ve kas dokularının yapı, görev ve işleyişini açıklamayı içerir. Ayrıca, "Destek Hareket-3 Kasılma Mekanizması" başlıklı bir YouTube videosu da bulunmaktadır.

Mutluluk bezi olarak bilinen timüs bezi, tiroid bezinin biraz altında, soluk borusunun önünde yer alır. Çocukluk döneminde büyük olan timüs, ergenlik döneminde ceviz kadar irileşir.

Soluk borusu ve yutak arasındaki fark şu şekildedir: Yutak, ağız ve burun boşluğunu, soluk ve yemek borusuna birleştiren kısımdır. Soluk borusu ise yutak ile akciğer arasında kalan, havanın akciğerlere ulaşmasını sağlayan borudur. Ayrıca, yutakta küçük dil (epiglottis) bulunur ve yutma sırasında soluk borusunu kapatarak besinlerin soluk borusuna kaçmasını önler.