Metafizik

Farabi'nin varlık anlayışı iki ana kategoriye ayrılır: zorunlu ve mümkün varlıklar. 1. Zorunlu Varlık: Bu, Tanrı'dır ve varlığı maddeden bağımsızdır, başkasına muhtaç değildir, her şeyin ilk nedenidir. 2. Mümkün Varlıklar: Bunlar, maddedir ve Tanrı'dan sudur ederek meydana gelir. Farabi'ye göre, Tanrı'nın bilgisi aynı zamanda onun yaratması demektir ve evren, sürekli hareket eden bir dönme dolap şeklinde tasavvur edilir.

John Donne'ın "The Flea" şiiri, birkaç önemli nedenden dolayı önemlidir: 1. Metafizik Şiir Örneği: Şiir, 17. yüzyıl metafizik şiir hareketinin bir parçasıdır ve bu türün özelliklerini taşır: karmaşık argümanlar, dini ve romantik temaların birleşimi ve zekice metaforlar. 2. Toplumsal ve Dini Normlara Eleştiri: Donne, şiirde cinselliği ve evlilik dışı ilişkileri toplumsal ve dini normlara meydan okuyarak ele alır. 3. Kalıplaşmış Aşk Şiirlerine Eleştiri: Donne, diğer şairlerin aşırı ciddi ve abartılı aşk şiirleriyle alay eder; bunu, flea metaforunu kullanarak ve şiiri komik bir şekilde yazarak yapar. 4. Yapısı ve Dili: Şiirin dokuz satırlık üç kıtası ve AABBCCDDD kafiye şeması, Donne'ın şiirsel ustalığını ve argümanını etkili bir şekilde sunma yeteneğini gösterir.

Pelin'in Günlüğü adlı farklı kişiler ve platformlar bulunmaktadır: 1. Pelin'in Mutfak Günlüğü: Bu hesap, yemek yazarı olarak tarif ve sunum paylaşımları yapmaktadır. 2. Pelinin Gezi Günlüğü: Bu hesap, seyahat bloggerı olup, gezi günlükleri ve sokak lezzetleri denemeleri hakkında yazılar yazmaktadır. 3. Pelin Hürman: Kendisini metafizik uzmanı olarak tanıtan Pelin Hürman, cin çıkarma seansları ve bu tür videolar çekmektedir.

Immanuel Kant'ın felsefesi çeşitli konuları kapsar ve temel olarak insan özerkliği ve aklın sınırları üzerine odaklanır. Ana anlatımları: 1. Metafizik: Kant, metafiziği akıl yoluyla sorgulanan bir alan olarak ele alır ve a priori bilgilerle mümkün olduğunu savunur. 2. Etik: Kant'a göre, ahlaki davranışlar evrensel ve koşulsuz bir yasaya, yani kategorik imperatife dayanmalıdır. 3. Teorik ve Pratik Felsefe: Kant, teorik felsefede anlayışın kategorileri ve formlarıyla doğayı yapılandırırken, pratik felsefede ahlaki yasalarla bir ahlaki dünya veya alemler alemi fikrini inşa eder. 4. Transandantal İdealizm: Bilginin dünyayı tam olarak değil, insan zihninin algılama biçimini yansıttığını ileri sürer.

"Prolegomena" iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Felsefe Bağlamında: Immanuel Kant'ın "Gelecekte Bir Bilim Olarak Ortaya Çıkabilecek Her Metafiziğe Prolegomena" adlı eseri, metafiziğin mümkün olup olmadığını ve eğer mümkünse nasıl bir bilim olarak kurulabileceğini araştırır. 2. Teoloji Bağlamında: Prolegomena, teolojik metinlerin yorumlanması ve anlaşılması için gerekli olan ön koşulları belirler.

Zeka veren bilezik olarak önerilen taşlar arasında ametist ve sitrin bulunmaktadır. - Ametist, stresi azaltır, berrak düşünmeye yardımcı olur ve odaklanmayı artırır. - Sitrin, zihinsel canlılık, pozitif enerji ve özgüveni destekler. Ayrıca, cennetin gözü bilezik de zeka ve kritik vuruş şansı artıran efsunlara sahip olduğu için tercih edilebilir. Bu taşların ve bileziklerin zeka üzerinde doğrudan bir etkisi bilimsel olarak kanıtlanmamıştır; etkileri genellikle kişisel inanç ve metafizik alanlarına dayanır.

Sezai Karakoç'un şiir anlayışı şu şekilde özetlenebilir: Metafizik şiir: Karakoç'un şiiri, metafizik bir temele dayanır. Geleneksel ve modern harmanlaması: Hem geleneksel Türk şiiri hem de Batı edebiyatının etkilerini taşır. İslam estetiği: Şiirlerinde İslam estetiği ve hakikat telakkisi ön plandadır. Diriliş düşüncesi: Şiirlerinin temel dinamiği "diriliş" düşüncesidir. İkinci Yeni akımı: İkinci Yeni şiirinin kurucu şairlerindendir. Karakoç, şiirle ilgili görüşlerini "Edebiyat Yazıları" adlı üç kitapta toplamıştır.

En etkili sekans sayısı olarak kabul edilen bir sayı yoktur, çünkü sayı sekanslarının etkisi kişisel inançlara ve niyete bağlıdır. Sayı sekansları, Rus matematikçi Grigori Grabovoi tarafından geliştirilen ve her enerjiye karşılık gelen bir sayı dizisi olduğu düşünülen bir yöntemdir. Bazı yaygın sayı sekansları ve kullanım alanları şunlardır: - 520: Para akışı ve ruhsal gelişim için kullanılır. - 938: Evlilik ve aşkı çekmek için kullanılır. - 514248538: Daha derin ve nitelikli uyku için yatmadan önce tekrarlanır. - 4194817881: Ev alma sayısı olarak bilinir.

Gümüş yüzükte Dalmaçyalı ifadesi, genellikle Dalmaçyalı Jasper adlı değerli taşı ifade eder. Dalmaçyalı Jasper'ın anlamı: - Metafizik özellikler: Topraklayıcı ve koruyucu olarak kabul edilir, fiziksel gücü artırdığına ve duygusal dengeyi desteklediğine inanılır. - Tarihî kullanım: Ortaçağ ve Rönesans dönemlerinde dini eserlerde ve muskalarda kullanılmış, hastalıklara ve negatif enerjilere karşı korunmak için takılmıştır. - Modern kullanım: Çağdaş kültürde mücevher ve sanatta, ayrıca dekoratif objelerde yaygın olarak kullanılır.

Metafiziğin temel ilkeleri şunlardır: 1. Özdeşlik İlkesi: Varlıklar var olan boyutundadır ve değiştirilemez. 2. Aşılmaz Sınıflandırmalar İlkesi: Varlıkların birbirinden farklı olduğu vurgulanır. 3. Zıtların Karşıtlığı İlkesi: Zıt boyutların aynı yapıda boyut değiştirmesi. Ayrıca, metafiziğin diğer temel ilkeleri şunlardır: - Ontoloji: Varlığın en temel yapısını inceler. - Teoloji: Tanrı ve ruh kavramlarını araştırır. - Kozmoloji: Evrenin kökeni ve yapısını inceler.

Metafiziği konu alan bazı şairler şunlardır: Abdülhak Hamit Tarhan. Necip Fazıl Kısakürek. Sezai Karakoç. Asaf Halet Çelebi. Fazıl Hüsnü Dağlarca. Nurullah Genç.

Demir bozan taşı olarak bilinen manyetit taşı, çeşitli alanlarda kullanılmaktadır: 1. Endüstriyel Kullanım: Manyetit, doğal bir mıknatıs gibi davrandığı için manyetik malzemelerin üretiminde kullanılır. 2. Takı ve Süs Eşyaları: Estetik görünümü nedeniyle süs eşyalarında ve takılarda kullanılır. 3. Metafiziksel İnançlar: Spiritüel alanlarda, şifa verme ve enerji akışını dengeleme gibi metafiziksel özellikleri nedeniyle kullanılır. Ancak, manyetit taşının beyin ve sinir sistemine etki edebileceği ve bazı durumlarda zararlı olabileceği unutulmamalıdır.

Özne metafiziği, metafiziğin özne merkezli anlayışını ifade eder. Özne metafiziğinin temel özellikleri: - Descartes felsefesi: Öznenin, her şeyin alıcısı ve konumlandırıcısı olarak öne çıkması. - Modern teknoloji: Özne merkezli düşünmenin bir sonucu olarak, teknolojinin dünyevi bir resim haline gelmesi. - Hakikat arayışı: Öznenin, varlığı açığa çıkarmaya çalışmak yerine, onu tanımlayıp belirlemesi.

Leibniz'in monad teorisi, evrenin temel yapıtaşı olarak kabul ettiği monad kavramına dayanır. Monadlar: - Bölünemez, parçalanamaz ve uzamlı olmayan metafiziksel birimlerdir. - Her biri, kendi başına bir evrendir ve kendine özgü algılama gücüne sahiptir. - Dışsal nedenlerle değil, içsel ilkelerle hareket eder. - Hiçbir monad diğerini etkilemez; evrendeki düzen, Tanrı'nın baştan kurduğu uyum sayesinde sağlanır. Leibniz'e göre, evrende sayısız monad vardır ve her biri Tanrı'nın yarattığı benzersiz bir bakış noktasıdır.

Okült ve ezoterizm aynı şeyler değildir, ancak birbirleriyle ilişkilidirler. Okültizm, köken olarak "gizli" anlamına gelen "occultus" sözcüğünden gelir ve gizli bilimlerle ilgilidir. Ezoterizm ise içe yönelik bilgidir ve belirli kişilerin içselliği ile sınırlandırılmış felsefi öğretilerdir. Özetle, her okült öğreti ezoterik bir öğretidir, ancak her ezoterik öğreti okült nitelikte değildir.

Asaf Halet Çelebi'nin "Cüneyd" şiiri, tasavvufi ve metafizik anlamlar içerir. Şiirin bazı temaları: Varlık ve hakikat: "Bakanlar bana gövdemi görürler, ben başka yerdeyim; gömenler beni gövdemi gömerler, ben başka yerdeyim" dizelerinde, mutlak hakikatin tüm âlemi kuşatarak görünür olanı aşkınlaştırdığı savunulur. Cüneyd-i Bağdadi'ye atıf: Şiir, 9. yüzyılda yaşamış olan Cüneyd-i Bağdadi'ye atıfta bulunur. Yok oluş: "Kendi cübbesi altında Cüneyd yok oldu" dizesiyle, hakikate yakın duran bilgenin, öğrendiği hakikatle tamamlanarak yok olduğu ifade edilir. Şiir, aynı zamanda mistik bir değişim temasını da işler.

Sühreverdi'nin ahlak anlayışı, hem metafizik hem de beşeri düzlemde mutluluğu esas alır. Metafizik düzeyde, Sühreverdi'ye göre mutluluk, Tanrı'nın yetkinliği ve nurların hiyerarşisi çerçevesinde şekillenir. Beşeri düzeyde ise ahlak, insanın doğru bilgiye dayalı doğru eylemlerde bulunmasıyla mümkündür.

Kindî'nin felsefesi, Platon, Aristoteles ve Plotinus'un görüşlerinin bir sentezine dayanır. Temel ilkeleri: - Felsefenin Yöntemi: Kanıtlama ve akıl yürütme. - Amaç: Tanrı'ya erişmek. - Varlık Düşüncesi: Metafizik, değişmez varlık alanını inceleyen bir bilim olarak Tanrı'yı inceler. - Tanrı Anlayışı: Tanrı, "İlk Gerçek" ve bütün gerçeklerin sebebidir; mutlak bir varlıktır, şekli, niteliği, niceliği ve maddesi yoktur. Diğer önemli konular: - Ahlâk Felsefesi: Felsefeyi, insanın ahlâkî erdemleri kazanması olarak tanımlar; hikmet, necdet, iffet ve itidal gibi erdemleri inceler. - İlimler Tasnifi: Felsefeyi teorik ve pratik olarak ayırır; teorik ilimler fizik, psikoloji ve metafiziktir.

Son Ölüler ifadesi, ölümden sonraki yaşam ve ruhların durumu ile ilgili çeşitli inançları kapsayan bir terimdir. Bu inançlar genellikle üç ana konuda odaklanır: 1. Ruhun Ölümsüzlüğü: Dinsel inançlara göre, insan öldüğünde ruhu bedeninden ayrılarak ölümsüz bir şekilde yaşamaya devam eder. 2. Berzah Alemi: İslam inancında, ölümden sonra ruhların kıyamete kadar beklediği ara bir alem olan berzah alemi vardır. 3. Astral Seyahat ve Rüyalar: Doğaüstü olaylar olarak kabul edilen astral seyahat ve rüyalarda, ölmüş kişilerin ruhlarıyla karşılaşıldığı ve bu ruhların öbür alemde yaşadıkları anlatılır. Bu konular, kutsal kitaplar, metafizik deneyimler ve dinsel öğretiler temelinde şekillenir.

Mana alemi ve misal alemi kavramları farklı anlamlara sahiptir: - Mana alemi, manevi alem veya ruhların bulunduğu alem olarak tanımlanır. - Misal alemi ise, ruhlar alemi ile şehadet alemi arasında yer alan, şekil yönüyle şehadet alemine, manası yönüyle gayb alemine benzeyen bir alemdir. Dolayısıyla, mana alemi ve misal alemi aynı kavramlar değildir.