• Buradasın

    Felsefe

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Orta Çağ felsefesi hangi antik filozoflardan etkilenmiştir?

    Orta Çağ felsefesi, özellikle Platon, Plotinos ve Aristoteles'in felsefelerinden etkilenmiştir. Platon ve Plotinos: Orta Çağ felsefesi, geç Antik Çağ'da Yeni Platonculuk aracılığıyla bu filozofların düşüncelerinden etkilenmiştir. Aristoteles: Skolastik felsefede, İslam dünyasından ve antik Yunancadan yapılan çevirilerle Aristoteles'in etkisi ön plana çıkmıştır. Ayrıca, Orta Çağ felsefesi, şüphecilik hariç, antik çağın diğer önemli filozof ve akımlarının çoğunu da bünyesinde barındırmıştır.

    Cam Irmagi Tas Gemi ne anlatmak istiyor?

    Nazan Bekiroğlu'nun "Cam Irmağı Taş Gemi" kitabı, aşk, vefa, ihanet ve ahd gibi temaları işleyen beş öyküden oluşur. Kitapta öne çıkan bazı konular şunlardır: Aşk: Kitapta aşkın farklı yüzleri ve karmaşık doğası ele alınır. Yalnızlık ve iletişim: Beyaz mermer şehir ve kül rengi küçük kuşun hikayesi, iletişimsizlik ve yalnızlığı anlatır. Gerçekçilik: Yontucunun eserleri üzerinden gerçekçilik ve sanatsal ifade işlenir. Öyküler bağımsız gibi görünse de birbirleriyle iç içe geçmiş bir yapıya sahiptir.

    Aikido ile Daito-ryu Aiki-jujutsu arasındaki fark nedir?

    Aikido ile Daito-ryu Aiki-jujutsu arasındaki bazı farklar: Aiki Kavramı: Daito-ryu'da aiki, rakibin gücünü sönümlendirme veya yönlendirme ilkesi olup, zihinsel üstünlük sağlamayı hedefler. Felsefe: Daito-ryu, samuray köklerine uygun olarak savaşın zihinsel ve fiziksel yönlerini vurgular. Teknikler: Daito-ryu teknikleri, aiki kavramı etrafında şekillenir ve bazen "sahte" gibi görünebilir. Uygulama: Aikido'da karşılaşma ve rekabete dayalı randori (serbest dövüş) yoktur.

    Gelecek geçmişten daha iyi olacak mı?

    Gelecek, geçmişten daha iyi olabilir, ancak bu, birçok faktöre bağlıdır. Tana Eskinazi Alalu'nun da belirttiği gibi, zaman ve dünya değiştikçe, hayatta kalma şartları da değişmektedir. Ancak, bazı hadislerde gelecek günlerin, geçmiş günlerden daha zor ve kötü olacağı ifade edilmektedir. Sonuç olarak, geleceğin geçmişten daha iyi olup olmayacağı kesin olarak tahmin edilemez.

    Bireysel ve toplumsal ahlak arasındaki fark nedir?

    Bireysel ahlak ve toplumsal ahlak arasındaki temel fark, kapsam ve etki alanlarında yatmaktadır: Bireysel ahlak, bir kişinin tutum, davranış ve değer yargılarını içerir. Toplumsal ahlak ise, bir toplumun ortak tutum ve davranışlarını, normlarını ve değerlerini kapsar. Bireysel ahlak, kişinin kendi iç dünyasında şekillenirken, toplumsal ahlak, bireylerin bir araya gelerek oluşturduğu ortak değerler ve normlar bütünüdür.

    Kelâm dersinde hangi konular işlenir?

    Kelâm dersinde işlenen bazı konular şunlardır: İslam dininin temel inanç esasları: uluhiyyet (Allah'ın varlığı ve birliği), nübüvvet (peygamberlik) ve ahiret. Allah'ın zatı ve sıfatları: eşi ve benzerinin olmaması, her türlü eksiklikten münezzeh olması, bütün kemal sıfatlarla muttasıf olması. Varlık meselesi: Allah-âlem ilişkisi, madde, hayat, insan. Bilgi meselesi: bilginin tanımı, kaynakları (akl-ı selim, haber-i sadık, havass-ı selime), iman-bilgi ilişkisi, akıl-vahiy ilişkisi. Delil: naklî ve aklî deliller. Hüküm: dinî ve akli hükümler. Ayrıca, çağdaş kelâm sorunları arasında reenkarnasyon, satanizm, kök hücre, din-bilim ve din-siyaset ilişkisi gibi konular da ele alınmaktadır.

    Montaigne Denemeler ölüm hikayesi nedir?

    Michel de Montaigne'in "Denemeler" adlı eserinde ölüm üzerine düşünceleri yer alır, ancak bir "ölüm hikayesi" olarak tanımlanabilecek bir anlatı bulunmaz. Montaigne, "Denemeler"de ölümün kaçınılmazlığını ve hayatın bir parçası olduğunu vurgular. Montaigne'in kendi yaşamından bir "ölüm hikayesi" olarak değerlendirilebilecek en yakın örnek, bir yolculuğu sırasında uşaklarından birinin hatası sonucu at arabasının darbe alması ve Montaigne'in ciddi şekilde yaralanmasıdır. Montaigne, bu deneyimden sonra yaşamın ölümden daha zor olduğunu anlamış ve kendini tamamen şatosuna kapatmıştır.

    Kâbî kimdir, ne yapmıştır?

    Kâ‘bî, tam adıyla Ebü’l-Kāsım Abdullāh b. Ahmed b. Mahmûd el-Belhî el-Kâ‘bî, Mu‘tezile âlimlerinden olup, Kâ‘biyye fırkasının reisidir. Bazı görüşleri: Bilgi, bir şeyin mahiyetine uygun olan inançtır. Cevherler, renk dışındaki bütün arazlardan soyutlanıp benzerlik veya farklılık arz edebilir. Âlemde boşluk yoktur. Dünya yuvarlaktır, ancak feleğin merkezinde bulunduğu için sükûn halindedir. Ma‘dûm, cevher veya araz değildir. Ruh, mekân işgal etmeyen bir cevherdir. Yaptıkları: Gençliğinde Zeydiyye’nin Taberistan temsilcisi Muhammed b. Zeyd’in hizmetine girmiştir. Bir ara Sâmânîler’in Horasan valisi Ahmed b. Sehl el-Mervezî’nin yardımcılığını yapmıştır. Çeşitli şehirleri dolaştıktan sonra Nesef’te müderrislikle görevlendirilmiştir. 319 yılında (931) Belh’te vefat etmiştir.

    Kant'ın Saf Aklın eleştirisi ne anlatıyor?

    Immanuel Kant'ın "Saf Aklın Eleştirisi" adlı eseri, tek başına akılla gerçekliğin doğasının keşfedilebileceği düşüncesine yönelik bir eleştiridir. Kant, bilginin hem duyu deneyimini hem de algılayanın katkıda bulunduğu kavramları gerektirdiğini savunur. Eserde ele alınan bazı konular şunlardır: A priori ve a posteriori bilgi: Tecrübe ve algıdan bağımsız olarak edinilen bilgi a priori, doğruluğu sadece tecrübeye dayalı olarak belirlenebilen önermeler ise a posteriori olarak adlandırılır. Analitik ve sentetik yargılar: Analitik önermeler, öznenin zaten tanım olarak bir özelliği olduğu önermelerdir; sentetik önermelerde ise özne, yüklemin içinde barındırmaz. Numenler ve fenomenler: Deneyimlenen dünya (fenomenler) ile onun ötesinde, altta yatan gerçeklik (numenler) ayırt edilir. Sentetik a priori yargılar: Zorunlu olarak doğru olan ve deneyimden bağımsız olarak bilinebilen, ancak dünyaya ilişkin sahici bilgi veren yargılar araştırılır. Kant'ın amacı, bu tür yargıların nasıl mümkün olduğunu açıklamaktır.

    Modern düşüncenin kurucusu kimdir?

    René Descartes, modern düşüncenin kurucusu olarak kabul edilir.

    İbni Sina'nın Kitabü'n-Necat ne anlatıyor?

    İbn Sînâ'nın Kitâbü'n-Necât adlı eseri, mantık, doğa bilimleri ve metafizik konularını içerir ve İbn Sînâ'nın ansiklopedik eseri eş-Şifâ'nın bir özeti niteliğindedir.

    İlkçağ felsefesi ve ortaçağ felsefesini karşılaştırırken hangi ölçütleri kullanabiliriz?

    İlkçağ felsefesi ve ortaçağ felsefesini karşılaştırırken kullanılabilecek bazı ölçütler şunlardır: Felsefenin odağı: İlkçağ felsefesinde insanın amacı bu dünyada mutluluğa ulaşmakken, ortaçağ felsefesinde ahiret hayatıyla ilgili problemler ve sonsuz mutluluk arayışı hakimdir. Teoloji ile ilişki: İlkçağ felsefesi özerk bir yapıdayken, ortaçağ felsefesi dine ve dinsel dogmaya tabidir. Konu alanı: Antik Yunan'da bilimler kendi başlarına değer taşırken, ortaçağda teolojinin altında yer alır. Etik anlayışı: Yunan felsefesinde etik toplumsal bir temele dayanırken, ortaçağda teolojik bir düzlemde değerlendirilir. Metafizik anlayış: Ortaçağ felsefesi, doğayı Tanrı tarafından yaratılmış ve düzenlenmiş statik bir sistem olarak görür. Felsefenin içeriği: Ortaçağda felsefenin içeriği ve sınırları dinsel çerçeve ve ruhani otorite tarafından belirlenir ve değiştirilemez. Felsefenin yapısı: Antik Yunan felsefesi dinamik bir yapı sergilerken, ortaçağ felsefesi mutlak hakikatleri bulmuş olduğuna inanan statik bir felsefedir.

    Mantık ve sembolleri kim buldu?

    Mantığın kurucusu olarak Aristoteles kabul edilir. Sembolik mantığın gelişiminde rol oynayan bazı isimler: Leibniz: Sembolik mantık üzerine ilk sistemli çalışmaları yapmıştır. De Morgan: Sembollerle ifade edilebilecek bir mantık üzerine çalışmıştır. G. Boole: Mantığın matematikselleştirilmesine çalışmıştır. Frege: Bugünkü önermeler ve niceleme mantığını kurmuştur. Russell ve Whitehead: "Principia Mathematica" adlı eserleriyle sembolik mantığa önemli katkı sağlamışlardır.

    Pib ve yang farkı nedir?

    "Pib" ve "yang" terimleri farklı alanlarda kullanılmaktadır ve bu nedenle doğrudan bir karşılaştırma yapmak mümkün değildir. PIB (Producto Interno Bruto), bir ülkenin ekonomik performansını ölçmek için kullanılan Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GDP) anlamına gelir. Yang terimi ise genellikle yangın anlamında kullanılır ve belirli bir bağlam içinde tanımlanmamıştır. Daha fazla bilgi için ilgili terimlerin bağlamını veya kullanıldığı alanı belirtmek gerekebilir.

    The Good Place neden bu kadar iyi?

    "The Good Place" dizisinin iyi olmasının bazı nedenleri: Felsefi derinlik: Dizi, ahlaki ikilemler ve felsefi sorular üzerine kuruludur. Sit-com formatında felsefe dersi: Komedi türünde olmasına rağmen, açık öğretim dersi niteliğinde olmayan bir felsefe eğitimi sunar. Karakter gelişimi: Farklı karakterlerle, özellikle etik profesörü Chidi üzerinden, felsefi teoriler anlatılır. Akıcılık ve hikaye: Basit gibi görünen konusu, içine girdikçe derinleşir ve izleyiciyi şaşırtan gelişmeler sunar. Çeşitli ve renkli karakterler: Farklı ırk ve milletlerden gelen karakterler, dizinin çok kültürlü yapısını destekler. Sosyal mesajlar ve göndermeler: Dizi, birçok sosyal mesaj ve gönderme içerir.

    Wittgeinstein'ın hayatı film oldu mu?

    Evet, Ludwig Wittgenstein'ın hayatı film olmuştur. 1993 yapımı, Derek Jarman'ın yönettiği "Wittgenstein" adlı bir deneysel komedi-drama filmi bulunmaktadır.

    Yalansız bir dünya mümkün mü?

    Yalansız bir dünya mümkün değildir. Ancak, yalansız yaşamaya çalışmak mümkündür.

    Ortaçağ felsefesinin temel özellikleri nelerdir?

    Ortaçağ felsefesinin temel özellikleri şunlardır: Din odaklılık: Felsefi düşüncelerin çoğu dini temeller ışığında yorumlanmıştır. Teosantrik yapı: Felsefenin merkezinde Tanrı vardır; Tanrı'nın varlığı ve doğası gibi konular ön plandadır. Statik yapı: Antikçağ felsefesinin dinamik yapısının aksine, Ortaçağ felsefesi mutlak hakikatleri bulmuş olduğuna inanan statik bir yapı sergiler. Aposteriori bilgiler: Bilgi, inanç temelinde şekillenir ve inancın insanlığı gerçek bilgiye götüreceği düşünülür. Arap ve İslam etkisi: Arap felsefesi ve Müslümanlığın da Ortaçağ felsefesi üzerinde etkileri olmuştur. Şüpheciliğin dışlanması: Şüphecilik, din temelli felsefe tarafından dışlanmıştır. Otoriteye bağlılık: Felsefe, otoriteye duyulan inancı temele alır ve eleştiriye kapalıdır. Realizm: Ortaçağ felsefesi, metafiziksel bir anlam içinde realist bir görüş benimsemiş, tümellerin insan zihninden bağımsız bir varoluşa sahip olduğunu savunmuştur.

    Tanrıların mavi gözlü sarışın olduğunu söyleyen filozof kimdir?

    Ksenophanes, tanrıların mavi gözlü ve sarışın olduğunu söyleyen filozoftur. Ksenophanes bu düşüncesini şu sözlerle ifade etmiştir: "Trakyalılar tanrı mavi gözlü ve sarışındır der, halbuki ineklerin atların ellerdi olsa da çizebilselerdi. O zaman atlar at gibi çizeceklerdi tanrılarını, inekler inek gibi".

    Çeşitlilik ve farklılık aynı şey mi?

    Hayır, çeşitlilik ve farklılık aynı şey değildir. Çeşitlilik, farklı kimlik ve geçmişlere sahip bireylerin bir arada bulunması anlamına gelir. Farklılık ise, insanların benzersizliklerini ve farklılıklarını kabul etme, onları değerli görme ve haklarına saygı duyma anlamına gelir.