Delil

Ticari defterlerde kayıtlı olmayan alacakların nasıl ispat edilebileceğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, ticari defterlerin delil olarak kabul edilebilmesi için bazı koşulların sağlanması gerekmektedir: Defterlerin kanuna uygun olarak eksiksiz ve usulüne uygun tutulmuş olması. Açılış ve kapanış onaylarının yaptırılmış olması. Defter kayıtlarının birbirini doğrulaması. Ayrıca, ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın da aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi ya da defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Daha fazla bilgi için bir avukata danışılması önerilir.

İsticvap ve tanıklık arasındaki temel farklar şunlardır: İsticvap: Taraflar: Yalnızca davanın tarafları isticvap edilebilir. Amaç: Tarafların kendi aleyhlerine olan vakıalar hakkında hakim tarafından sorgulanmasıdır. Delil Değeri: Tek başına delil olarak kabul edilmez, ancak önemli bir ispat aracıdır. Gelmeme veya Cevap Vermeme: Taraf haklı bir sebep olmadan gelmezse veya cevap vermezse, hakim sorulan vakıaların ikrar edildiği varsayımında bulunabilir. Tanıklık: Taraflar: Davanın tarafı olmayan üçüncü kişiler tanık olarak dinlenebilir. Amaç: Olay hakkında bilgi sahibi olan kişilerin mahkemede bilgi vermesidir. Delil Değeri: Takdiri bir delildir, yani hakim tanık ifadesini dikkate alıp almamakta serbesttir. Gelmeme veya Cevap Vermeme: Tanığın duruşmaya katılmaması veya soruları yanıtlamaması, isticvapta olduğu gibi o kişinin beyanlarının doğrulanmış sayılması sonucunu doğurmaz.

Hukukta soyut beyan, somut olaylara dayanmayan, genel ve belirsiz ifadelerdir. Örneğin, uyuşturucu ticareti suçlarında tanığın soyut beyanı, yani delil niteliği taşımayan ifadeleri, yargılamada tek başına yeterli delil olarak kabul edilmez. Ayrıca, ceza muhakemesinde mağdurun beyanı da soyut beyan olarak değerlendirilebilir.

Tanık beyanları ile yemin delili çelişirse, hakim çelişkili beyanları gidermek için ek sorular sorar veya tanığı yeniden dinler. Ayrıca, Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre, yemin verilerek dinlenen bir tanığın hükmü etkileyecek şekilde kasıtlı veya ihmalle gerçek dışı beyanda bulunduğu anlaşılırsa, yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurulabilir. Hukuk sisteminde tanık beyanları takdiri delil niteliğinde olup, tek başına kesin delil özelliği taşımaz.

Yargıtay, HTS kayıtlarını diğer delillerle birlikte değerlendirir. Yargıtay'ın HTS kayıtlarını inceleme sürecinde dikkate aldığı bazı unsurlar: Yasal elde etme: Kayıtların hakim veya savcılık kararı ile istenmiş olması gerekir. Zaman aralığı: Suçun işlendiği tarih ve saat aralığını kapsaması gerekir. Bağlantı: Olayla doğrudan bağlantılı olması gerekir. Destekleyici deliller: Diğer maddi delillerle desteklenmesi gerekir. HTS kayıtları, genellikle bilirkişiler veya kolluk kuvvetlerinin analizleri ile hazırlanan HTS raporu şeklinde incelenir.

Evet, karakolda verilen ifade mahkemede delil olarak kullanılabilir. Ancak, bu ifadenin geçerli sayılabilmesi için bazı koşulların sağlanması gereklidir: Hakların hatırlatılması. Avukat bulunması. Zorla veya usulsüz alınmaması. Tutanağın imzalanması. Usule uygunluk.

Bilirkişi, tanık beyanlarını göz ardı edemez. Tanık beyanları, hukuk sistemimizde takdiri delil niteliğinde olup, tek başına kesin delil özelliği taşımaz. Bilirkişi, raporunu oluştururken tanık beyanlarını da dikkate almalıdır. Ayrıca, hakim de tanık beyanlarını değerlendirirken titiz bir sorgulama yapmak ve beyanlar arasındaki çelişkileri gidermek zorundadır.

Savcı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 161. ve 332. maddelerine göre çeşitli belgeleri isteyebilir: Kamu görevlilerinden her türlü bilgi ve belge. Özel hukuk kişilerinden de belge. Savcı, ayrıca bilirkişi raporları veya uzman görüşleri için de ilgili kişilerden belge talep edebilir. Savcının belge isteme yetkisinin yazılı olması ve on gün içinde cevap verilmesi gerekir.

Tehdit suçunda toplanabilecek bazı deliller: Tanık beyanları. İletişim kayıtları. Telefonun fiziki incelenmesi ve SMS mesajları. WhatsApp, Telegram gibi uygulamalar üzerinden gönderilen mesajlar. Gizli ses, görüntü veya video kayıtları. Delillerin hukuka uygun şekilde toplanması ve savcılığa sunulması, sürecin sağlıklı ilerlemesi açısından kritik öneme sahiptir.

Delil tespiti itirazında karşı taraf dinlenir. HMK madde 403 uyarınca, ancak acele veya tespit isteyenin haklarının korunması için zorunlu görülen bazı hallerde, istisnaen, karşı tarafa tebligat yapılmaksızın delil tespiti yapılabilir. Ancak bu durumda, mahkeme, delil tespiti tutanağının ve varsa bilirkişi raporunun bir kopyasını derhal karşı tarafa tebliğ etmek zorundadır. Karşı taraf, tebliğden itibaren bir hafta içinde delil tespiti kararına itiraz edebilir.

Evet, KYOK kararına itirazda ek delil sunulabilir. Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karara (KYOK) itiraz edilirken, kamu davasının açılmasını gerektiren olaylar ve deliller dilekçede açıkça sunulmalı ve bu delillerin nasıl toplandığı ile neden hukuki şüphe oluşturduğu dilekçede gerekçelendirilmelidir. Sulh ceza hâkimliği, itiraz dilekçesini incelemekte ve soruşturmanın genişletilmesine gerek duyarsa, Cumhuriyet savcısından ek deliller toplanmasını isteyebilmektedir.

Uzman görüşü ve bilirkişi raporu arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Görevlendirme: Bilirkişi raporu, mahkeme tarafından atanırken, uzman görüşü taraflar tarafından bizzat istenir ve dosyaya sunulur. 2. Delil Niteliği: Bilirkişi raporu, yargılamanın bir delili olarak kabul edilirken, uzman görüşü bir delil niteliği taşımaz, daha çok yargılamanın bir aracı olarak değerlendirilir. 3. Kapsam: Bilirkişi raporu sadece teknik konulara odaklanırken, uzman görüşü mali ve hukuki konular da dahil olmak üzere her konuda alınabilir. 4. Tarafsızlık: Bilirkişiler objektif ve tarafsız olmak zorundadır, oysa uzmanlar sübjektif olabilirler.

Müge Anlı'nın programında bahsedilen kıyma makinesi, 13 Haziran 2024 tarihinde stüdyoya getirilerek delil olarak incelenmiştir. Ayrıca, bu kıyma makinesinin bir aile tarafından cinayet işlemek için kullanıldığı ve daha sonra elden çıkarıldığı iddiaları da gündeme gelmiştir.

Zanni delil, hukuk alanında olasılığa dayalı delil olarak tanımlanır. Örnekler: tanıkların ifadeleri, dolaylı kanıtlar.

İdari yargıda lehte olan delil, idari işlemin iptali davasında, idarenin yapmış olduğu işlemin hukuka aykırı olduğunu kanıtlayan ve davacının haklarını koruyan delillerdir. Bu deliller arasında yazılı belgeler, bilirkişi raporları, keşif bulguları gibi takdiri deliller yer alır ve mahkeme tarafından serbestçe değerlendirilebilir.

Delil avansı ve gider avansı farklı kavramlardır. Gider avansı, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 120. maddesi ile düzenlenmiştir ve dava açılırken ödenmesi gereken bir tutardır. Delil avansı ise, tarafların dayandıkları delillerin masraflarını karşılamak üzere mahkemece belirlenen kesin süre içinde ödemeleri gereken bir meblağdır.

Evet, inançlı işlem için yazılı delil şarttır. İnanç sözleşmesi, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge ile kanıtlanabilir. Bu yazılı delil olmadan, inançlı işlemin ispatı mümkün değildir.

Yemin delili, tapu iptal ve tescil davasında kesin delil olarak kabul edilmez. Tapu iptal ve tescil davalarında resmi senet, kesin hüküm ve yazılı delil gibi güçlü deliller esas alınır.

Evet, yeniden yargılamada yeni delil şartı vardır. Yeni delil, daha önce yargılama sürecinde sunulmamış veya dikkate alınmamış olan bilgiler olarak tanımlanır. Yeniden yargılama talebi, yeni delillerin ortaya çıkması ve bu delillerin hükmü değiştirebilecek nitelikte olması durumunda yapılabilir.

Gecikmiş itirazda sunulması gereken deliller, borçlunun ödeme emrine itiraz edememiş olmasının haklı gerekçesini kanıtlayan belgelerden oluşur. Bu deliller arasında şunlar yer alabilir: Mazeret raporu: Borçlunun ağır bir hastalık geçirmiş olması gibi bir mazeret nedeniyle itiraz edememiş olduğunu gösteren sağlık raporları. Resmi kayıtlar: Tebligat sırasında borçlunun uzun bir seyahate çıkmış olduğunu veya doğal afet gibi zorlayıcı sebepler nedeniyle itiraz edememiş olduğunu kanıtlayan belgeler. Pasaport bilgileri: Borçlunun tebliğ adresinden farklı bir yerde olduğunu gösteren belgeler. Ayrıca, itiraz dilekçesinde mazeretin yanı sıra, itiraz sebeplerinin de belirtilmesi gerekmektedir.