• Buradasın

    Bilirkişi tanık beyanlarını göz ardı edebilir mi?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Bilirkişi, tanık beyanlarını göz ardı edemez. Çünkü tanık beyanı, davalarda takdiri deliller arasında yer alır ve mahkeme tarafından dikkate alınması gereken bir kanıt türüdür 34.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Tanık beyanları bilirkişi raporundan sonra değerlendirilir mi?

    Tanık beyanları, bilirkişi raporundan sonra da değerlendirilebilir. Tanık beyanları ve bilirkişi raporları farklı nitelikleri haiz olup, her ikisi de maddi hakikate ulaşılmasını sağlamayı hedefler. Hakim, tanık beyanlarını serbestçe değerlendirir ve vicdani kanaatine göre hükme esas alıp almayacağına karar verir. Bu nedenle, tanık beyanlarının değerlendirilmesi, bilirkişi raporunun hazırlanmasından ve sunulmasından bağımsız olarak yapılabilir.

    Bilirkişi hangi hallerde görevden çekilir?

    Bilirkişi, aşağıdaki hallerde görevden çekilebilir: 1. Taraflarla Akrabalık veya Aleni Bağ: Bilirkişinin, taraflar ile akrabalık ya da aleni bir bağa sahip olması durumunda. 2. İhsas-ı Rey: Bilirkişinin, kanunen gerekmediği halde bir konuda yorum yapmış olması. 3. Tarafsızlık Şüphesi: Bilirkişinin tarafsızlığından şüpheyi gerektiren bir durumun kanıtlanabilir biçimde var olması. 4. Görevi Kabulden Kaçınma: Bilirkişi, görevlendirildiği konuda uzmanlık bilgisi ve tecrübesinin yeterli olmadığını düşünüyorsa. 5. Yasal Nedenler: Terör örgütleriyle iltisaklı veya irtibatlı olması, daha önce kendi isteği dışında sicilden ve listeden çıkarılması gibi yasal nedenler.

    Tanık beyanı tek başına yeterli delil midir?

    Tanık beyanı, tek başına yeterli bir delil olarak kabul edilmez. Ceza muhakemesinde tanık beyanı, takdiri delil niteliği taşır ve hakimi bağlayıcı değildir. Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre de tanık beyanı, tek başına kesin delil niteliği taşımaz ve diğer delillerle desteklenmesi gerekir.

    Hâkimin bilirkişi raporunu dikkate alması zorunlu mu?

    Hayır, hâkimin bilirkişi raporunu dikkate alması zorunlu değildir. Bilirkişi raporu, hâkimi bağlamayan bir delil olarak değerlendirilir; hâkim, raporu değerlendirip kabul edebilir ya da gerekçesiyle birlikte farklı bir sonuca varabilir. Hâkim, bilirkişi raporunun yetersiz, çelişkili veya hatalı olduğunu düşünürse, yeni bir bilirkişi incelemesi talep edebilir ya da kendi hukuki değerlendirmesiyle farklı bir sonuca ulaşabilir.

    Bilirkişi raporu hükme esas alınırsa ne olur?

    Bilirkişi raporu hükme esas alınırsa, yani mahkeme tarafından karara temel olarak kabul edilirse, şu sonuçlar doğabilir: Tazminat davası: Gerçeğe aykırı rapor nedeniyle zarar gören kişiler, Devlete karşı tazminat davası açabilir. Rücu: Devlet, ödediği tazminatı sorumlu bilirkişiye rücu eder. Hukuki değerlendirme: Bilirkişi raporu, hakim tarafından diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirilir, ancak hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunamaz. Bilirkişi raporunun hükme esas alınabilmesi için, raporun denetime elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmesi gerekir.

    Bilirkişinin raporu kesin delil mi?

    Bilirkişi raporu kesin delil değildir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 282. maddesine göre, hakim, bilirkişinin oy ve görüşünü serbestçe değerlendirir. Ancak, tespiti istenen vakıa veya değerlendirilmesi istenen sonuç hakkında, taraflarca bir kesin delil (örneğin, senet veya kesin hüküm) ibraz edilmişse, hakim, bu kesin delile uygun olarak o vakıayı (veya sonucu) mevcut kabul etmek zorundadır.

    Bilirkişi itirazına karşı mahkeme ne yapar?

    Bilirkişi raporuna itiraz karşısında mahkeme, aşağıdaki yetkilere sahiptir: Ek rapor talep etme. Bilirkişiyi duruşmaya çağırma. Yeni bilirkişi atama. İtirazı reddetme. Bilirkişi raporuna itiraz, raporun tebliğinden itibaren iki hafta içinde yapılmalıdır.