CezaHukuku

Savcılık için en önemli ders olarak ceza hukuku ve ceza usul hukuku öne çıkmaktadır. Savcı olabilmek için ayrıca şu derslerin de iyi olması gereklidir: Türkçe ve edebiyat; Tarih; Coğrafya; Matematik. Bunun yanı sıra, mantık ve muhakeme yeteneğini geliştiren hukuk felsefesi, sosyolojisi, Roma hukuku ve hukuk tarihi gibi dersler de önemlidir.

CMK'nın 140. maddesi, "Teknik Araçlarla İzleme" başlıklı olup, aşağıdaki suçların işlendiği hususunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebepleri bulunması ve başka suretle delil elde edilememesi hâlinde, şüpheli veya sanığın kamuya açık yerlerdeki faaliyetleri ve iş yerinin teknik araçlarla izlenebilmesini ve ses veya görüntü kaydı alınabilmesini düzenler. İzlenebilecek suçlar arasında şunlar yer alır: Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti; Kasten öldürme; Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti; Parada sahtecilik; Suç işlemek amacıyla örgüt kurma. Teknik araçlarla izleme kararı, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısı tarafından verilir. Elde edilen deliller, yalnızca belirtilen katalog suçlar kapsamında kullanılabilir; aksi takdirde Cumhuriyet savcısının gözetiminde imha edilir.

İçtima kararının çözülmesi, daha önce bir araya toplanmış cezaların yeniden ayrılması anlamına gelir. Bu durum, genellikle hükümlüye yeni bir ceza verildiğinde devreye girer. Örneğin, bir kişi hakkında 5 yıllık bir içtima kararıyla infaz süreci başlamışken, yeni bir mahkeme 3 yıl daha ceza verirse, bu durumda içtima kararı çözülür ve tüm cezalar tekrar toplanarak yeni bir infaz süresi belirlenir.

Seda S. adlı kişinin ne iş yaptığına dair bilgi bulunamadı. Ancak, hukuk bölümü mezunları çeşitli alanlarda çalışabilirler: Avukatlık: Birey veya şirketleri temsil etme, dava süreçlerini yönetme. Hakimlik veya savcılık: Mahkemelerde adaletin sağlanmasına katkıda bulunma, davaları değerlendirme ve karar verme. Hukuk danışmanlığı: Şirketlere yasal uyumluluk sağlama, sözleşmeler hazırlama. Arabuluculuk: Taraflar arasında uzlaşma sağlayarak dava süresini kısaltma. Akademik çalışmalar: Üniversitelerde hukuk dersleri verme, yasal reformlar üzerine makaleler yayımlama.

İfa karinesinin aksinin ispat yükü, karineye dayanan tarafın, yani iddiayı ortaya atan kişinin üzerindedir. Genel kural, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesinde düzenlenmiştir. Ancak, kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır ve kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir.

Kira sözleşmesinin 5 yıl sonra yenilenmemesi durumunda, kira sözleşmesi aynı şartlarla bir yıl daha uzar. Eğer kira sözleşmesi 1 yıl için yapıldıysa, kiraya veren ancak 11. yılın bitiminde, kira sözleşmesini bir daha yenilemeyeceğini bildirerek kira sözleşmesini feshedebilir. Kira sözleşmesinin yenilenmemesi, kira bedelinin tespitine ilişkin bir dava açma hakkını doğurabilir.

Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 192 etkin pişmanlık hükümlerinden, suçun faili ve suça iştirak eden kimseler yararlanabilir. Ancak, etkin pişmanlıktan her suç faili ve suça iştirak eden kişinin yararlanacağı söylenemez. Ayrıca, suç faili veya suça iştirak eden kişinin, mağdurun zararını gidermek istemesi halinde, mağdurun da zararının giderilmesini kabul etmesi ve bu isteğe rıza göstermesi gerekir. Daha önceden sabıkası bulunan kişiler, etkin pişmanlıktan yararlanamayabilir; ancak bu durum, somut olayın gereklerine göre, mahkeme nezdinde kişinin işlemiş olduğu suçtan dolayı pişmanlık duymadığı şeklinde yorumlanabilir. Etkin pişmanlıktan yararlanmak için, kişinin atılı suçu işlemiş olması ve bundan dolayı pişmanlık duyması gerekir. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için failin, suçun ortaya çıkmasına veya suç ortaklarının yakalanmasına yardım etmesi gerekir. Bu nedenle, TCK madde 192 etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabilmek için bir avukata danışılması önerilir.

Artuk-Gökcen "Ceza Hukuku Genel Hükümler" kitabı 1272 sayfadır. Kitabın 18. baskısı, Ekim 2024'te Adalet Yayınevi tarafından yapılmıştır.

Hukuki hata ve hukuki nitelendirme arasındaki fark şu şekildedir: Hukuki hata, failin işlediği fiilin hukuka aykırı olduğunu bilmemesi veya yanlış bir hukuki değerlendirme yapmasıdır. Hukuki nitelendirme ise, bir fiilin hukuki sonuçlarının veya kapsamının doğru bir şekilde belirlenmesi sürecidir. Bu, hukuki hata ile karıştırılmamalıdır. Özetle, hukuki hata, fiilin hukuki sonuçları hakkında yapılan yanlış bir değerlendirme iken; hukuki nitelendirme, fiilin hukuki anlamının doğru bir şekilde belirlenmesidir.

Marka hakkına tecavüz suçu için cezai süreçte zamanaşımı süresi 8 yıldır. Hukuki süreçte ise zamanaşımı süresi 2 yıldır. Ayrıca, 10 yıllık genel zamanaşımı süresi de dikkate alınmalıdır. Zamanaşımı süresinin kaçırılması halinde hukuki talepler dikkate alınmaz.

Çözüm Hukuk Bürosu, geniş bir yelpazede hukuki davalara bakmaktadır. Bu davalar arasında: Aile Hukuku: Boşanma, nafaka, velayet ve aile içi şiddet davaları. Ceza Hukuku: Hırsızlık, dolandırıcılık, kasten yaralama gibi suçlar. İş Hukuku: İşçi-işveren uyuşmazlıkları, tazminat ve işe iade davaları. Miras Hukuku: Miras paylaşımı, vasiyetname ve veraset işlemleri. İcra ve İflas Hukuku: Alacak takibi, icra takibi ve iflas davaları. Tüketici Hukuku: Tüketici hakları ve uyuşmazlıkları. Bu alanlarda uzman kadrosuyla hukuki danışmanlık ve temsil hizmeti sunmaktadır.

Yılmaz Hukuk Bürosu, geniş bir hukuki hizmet yelpazesi sunmaktadır ve aşağıdaki dava türlerine bakmaktadır: İdare ve Vergi Hukuku: İdari işlemlerin iptali davaları, idari sözleşmelerden doğan davalar, kamulaştırma davaları, idare tazminat davaları. Gayrimenkul ve Ticaret Hukuku: Tapu davaları, istihkak davaları, kira davaları, kamulaştırma davaları, izaley-i şuyu davaları. Ceza Hukuku: Suç işlediği iddia edilen kişilerin yargılandığı davalar. İş Hukuku: İşçi ve işveren arasındaki hukuki ihtilaflar, işe iade davaları, tazminat davaları. Diğer Alanlar: Sözleşme analizi, araç değer kaybı tazminatı, boşanma davaları. Büronun hizmet verdiği diğer alanlar ve baktığı davalar hakkında daha fazla bilgi için doğrudan iletişime geçilmesi önerilir. İletişim Bilgileri: Adres: Cedit Mahallesi, Sıra Kavaklar Sokak, No: 2, Çakır İş Merkezi, İzmit/Kocaeli. Telefon: 0541 893 23 20. E-posta: hukuk@yilmazhukukdanismanlik.com.tr.

Yıllık iznini geç kullanan memur, belirli koşullar altında disiplin cezası alabilir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre, yıllık izin kullanımında kurumlarca belirlenen usul ve esaslara aykırı davranmak, en hafif disiplin cezası olan uyarma ile sonuçlanabilir. Yıllık izin kullanımı ve disiplin cezaları ile ilgili kesin bilgi için ilgili mevzuat ve iş yerinin politikalarına başvurulması önerilir.

CMK'ya göre mağdurun dinlenmesi şu şekilde yapılır: Uzman bulundurulması. Özel ortamda dinleme. Ses ve görüntü kaydı. Bir defa dinlenmesi. Ayrıca, mağdurun tanık olarak dinlenmesinde yemin hariç, tanıklığa ilişkin hükümler uygulanır.

Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 118, sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçunu düzenler. Madde 118 şu şekildedir: > (1) Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. > (2) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. TCK Madde 119 ise, birinci fıkrada sayılan suçlar açısından söz konusu olan ve cezanın artırılmasını gerektiren nitelikli unsurları gösterir. Madde 119 şu şekildedir: > (1) Eğitim ve öğretimin engellenmesi, kamu kurumu veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetlerinin engellenmesi, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme, konut dokunulmazlığının ihlali ile iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçlarının; > a) Silahla, > b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle, > c) Birden fazla kişi tarafından birlikte, > d) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak, > e) Kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle, > işlenmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır. > (2) Bu suçların işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.

Suç Ortağı (Stolen) filmi, eski bir hırsız olan Will Montgomery'nin hikayesini anlatıyor. Will, bir soygun sırasında yakalanır ve hapse girer.

Hayır, TCK 29. madde kapsamında haksız tahrik indirimi kaldırılmamıştır. Türk Ceza Kanunu'nun 29. maddesi, bir kişinin haksız bir fiil nedeniyle öfke veya şiddetli elem etkisi altında suç işlemesi durumunda verilecek cezada indirime gidilmesini düzenler. Ancak, bu indirimin uygulanabilmesi için belirli koşulların bir arada bulunması gereklidir, bunlar arasında: haksız bir fiilin varlığı; failin öfke veya şiddetli elemin etkisi altında kalması; failin işlediği suçun bu ruhsal durumun tepkisi olması; haksız tahrik teşkil eden eylemin mağdurdan sadır olması yer alır. Ayrıca, ilk haksız hareketin sanıktan gelmesi, failin suç davranışının planlı olması veya orantısız şiddet kullanılması gibi durumlarda haksız tahrik indirimi uygulanmaz.

Aynı suç işleme kararı, failin suçu birden çok kez işleme iradesini gösterir. Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesine göre, bir zincirleme suçtan bahsedilebilmesi için aşağıdaki unsurların bir arada bulunması gerekir: Aynı suçun değişik zamanlarda birden fazla işlenmesi. İşlenen suçların mağdurlarının aynı kişi olması. Bu suçların aynı suç işleme kararı altında işlenmesi. Zincirleme suç, kesintisiz suç ile karıştırılmamalıdır.

Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 240 ve 241 birlikte değerlendirilebilir, çünkü bu maddeler farklı suç türlerini düzenlemektedir. - Madde 240: Mal veya hizmet satımından kaçınma suçunu düzenler. Bu maddeye göre, belli bir mal veya hizmeti satmaktan kaçınarak kamu için acil bir ihtiyacın ortaya çıkmasına neden olan kişi, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. - Madde 241: Tefecilik suçunu düzenler. Bu maddeye göre, kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi, 2 yıldan 6 yıla kadar hapis ve 500 günden 5000 güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Bu iki madde, farklı suç türlerini ele aldığı için birlikte değerlendirilmez; her biri ayrı ayrı uygulanır.

5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 89. maddesi, hükümlülerin kapalı ceza infaz kurumundan açık ceza infaz kurumuna ayrılmalarına ilişkin süreci düzenler. Bu maddeye göre, hükümlülerin açık ceza infaz kurumuna ayrılmaları, 89. madde uyarınca yapılan değerlendirme sonucunda karar verilir. Ayrıca, toplam on yıl ve daha fazla hapis cezasına mahkûm olanlar ile terör suçları, örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçları, örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlar, kasten öldürme suçları, cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar ve uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarından mahkûm olanların kapalı ceza infaz kurumundan açık ceza infaz kurumuna ayrılmalarına ilişkin idare ve gözlem kurulu kararları, infaz hâkiminin onayından sonra uygulanır.