CezaHukuku

Göçmen kaçakçılığı suçu, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 79. maddesinde düzenlenmiştir ve üç farklı şekilde işlenebilir: 1. Bir yabancının yasal olmayan yollardan ülkeye sokulması (TCK m.79/1-a). 2. Yabancının ülkede kalmasına imkân sağlanması (TCK m.79/1-a). 3. Türk vatandaşı veya yabancının yurt dışına çıkmasına imkân sağlanması (TCK m.79/1-b). Ayrıca, göçmen kaçakçılığı suçu, örgütlü suç olarak işlendiğinde veya mağdurların hayatı veya sağlığı bakımından tehlike oluşturduğunda ceza artırılır. Göçmen kaçakçılığı, maddi veya diğer bir maddi çıkar elde etmek amacıyla işlenir.

Adalet Anaokulu'nda şu bölümler bulunmaktadır: 1. Adalet Bölümü: Hukuk bilgisi, mahkeme süreçleri ve ceza hukuku gibi konularda eğitim verir. 2. Hukuk Bürosu Yönetimi ve Sekreterliği: Yönetim ve sekreterlik becerilerini kazandırır, dosya düzenleme ve müvekkil ilişkileri gibi pratik konularda eğitim sunar. 3. Ceza İnfaz Kurumları Yönetimi: Ceza infaz kurumlarının yönetimi ve işleyişi hakkında bilgi verir. 4. Polislik ve Kamu Güvenliği: Adli süreçler, suç öncesi, suç sırasında ve sonrası yapılması gerekenler hakkında eğitim sunar. 5. Sosyal Hizmetler: Adalet ve sosyal hizmetler arasındaki bağlantıları öğretir.

Önleme araması, genel emniyet ve asayişin korunması ile tehlikelerin önlenmesi amacıyla yapılan bir arama türüdür. Önleme aramasının bazı özellikleri: Amaç: Milli güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlakın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan silah, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti. Yapılabileceği yerler: 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu kapsamına giren toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yapıldığı yerler, özel hukuk tüzel kişileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları veya sendikaların genel kurul toplantılarının yapıldığı yerlerin yakın çevresi, halkın topluca bulunduğu veya toplanabileceği yerler, umumi veya umuma açık yerler, her türlü toplu taşıma araçları. Karar veya emir: Hakim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde mülki amirin yazılı emri ile yapılabilir. Konutta arama: Konutta, yerleşim yerinde, kamuya açık olmayan işyerlerinde ve eklentilerinde önleme araması yapılamaz. Önleme aramasında elkoyma olmaz, sadece malın koruma altına alınması mümkündür.

Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 201/1, "etkin pişmanlık" halini düzenler. Madde 201/1'e göre: Sahte para veya kıymetli damga üreten, bunları ülkeye sokan, nakleden, muhafaza eden veya kabul eden kişi, bu para veya damgaları tedavüle koymadan ve resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce: Diğer suç ortaklarını ve sahte para veya damgaların üretildiği ya da saklandığı yerleri ilgili makamlara bildirir; Verilen bilginin suç ortaklarının yakalanmasını ve sahte para veya damgaların ele geçirilmesini sağlarsa.

Hayır, uluslararası hukuk ve uluslararası ceza hukuku aynı değildir. Uluslararası hukuk, devletler ve uluslararası örgütler arasındaki ilişkileri düzenler. Uluslararası ceza hukuku ise, ulusal sınırların ötesine geçen suçlarla ilgilenir ve bu suçların soruşturulması, yargılanması ve cezalandırılmasını düzenler.

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 127. maddesi, isnadın ispatını düzenler. TCK'nın 129. maddesi, hakaret suçunun belirli durumlarda cezada indirim yapılmasını veya ceza vermekten vazgeçilmesini öngörür. Bu durumlar şunlardır: Haksız fiile tepki olarak hakaret: Mağdurun kendi haksız hareketleriyle hakarete neden olduğu durumlarda, hâkim cezayı üçte birine kadar indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Kasten yaralama suçuna tepki olarak hakaret: Kasten yaralama suçuna tepki olarak işlenen hakaret suçu için ceza verilmez. Karşılıklı hakaret: Olayın mahiyetine göre, taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebilir veya ceza vermekten vazgeçilebilir.

Silah ruhsat sahibinin vefat etmesi durumunda, silahın durumu şu şekilde gelişir: Mirasçılara Devir: Ruhsatlı silah, mirasçılarının tümünün muvafakati ile aralarından birine devredilir. Yasal Prosedürler: Mirasçıların, silah ruhsatını devralabilmek için gerekli izin ve başvuruları tamamlamaları gerekir. Geçici Devir: Mirasçılar arasında anlaşma sağlanamazsa, vali yargı kararına kadar silahı geçici olarak bir mirasçının adına ruhsata bağlayabilir. İmha veya Depolama: Yasal şartlar yerine getirilmezse, silah yetkili emniyet birimleri tarafından imha edilir veya depolanır. Her ülkenin ve bölgenin silah yasaları farklılık gösterebilir; bu nedenle yerel yasalara uygun hareket edilmesi önemlidir.

Türk Ceza Kanunu (TCK), en son 29 Mayıs 2025 tarihinde değiştirilmiştir. Bu değişiklik, 4 Haziran 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 7550 sayılı "Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" ile gerçekleştirilmiştir. Yapılan değişiklikler arasında, Türk Ceza Kanunu'nun 35. maddesinde suça teşebbüs halini düzenleyen maddede ve 86. maddesinde kasten yaralama suçunu düzenleyen fıkralarda yapılan değişiklikler bulunmaktadır.

Evet, kazanılmış hakların geriye yürümezliği ilkesi ceza hukukunda geçerlidir. Bu ilke, ceza kanunları için anayasal nitelik taşır ve kamu yararı, lehe hükmün geriye yürümesi, idari işlemin geri alınması gibi istisnaları olan, katı bir ilke değildir. 1973 tarihli bir Danıştay kararına göre, kişilere mükellefiyet yükleyen düzenleyici işlemler, yayımlandığı tarihten sonraki olaylara uygulanır ve ancak bu tarihten itibaren hukuki sonuçlar doğurabilir. Ayrıca, 1789 tarihli İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi'nin 8. maddesinde, 10.12.1948 tarihli Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 11. maddesinde ve 1950 tarihli Avrupa İnsan Hakları ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşme'nin 7. maddesinde ceza hukuku açısından geriye yürümezlik ilkesine yer verilmiştir.

Haksız fiil (tort) ve suç (crime) arasındaki temel farklar şunlardır: Etkilenen taraf: Haksız fiil, bir bireye veya onun mülküne zarar verir. Niyet: Haksız fiiller kasıtlı veya kasıtsız olabilir. Yasal süreç: Haksız fiiller, tazminat talebiyle sivil mahkemelerde görülür. Toplum üzerindeki etki: Haksız fiiller, bireylerin refahını bozar. Bazı eylemlerin hem haksız fiil hem de suç olarak kabul edilebileceği durumlar olabilir.

İçtima terimi, ceza hukukunda birden fazla suçun veya cezanın bir arada bulunması durumunu ifade eder. İçtima türleri: Suçların içtimaı: Birden fazla suçun tek bir suç olarak kabul edilmesi durumu. Cezaların içtimaı: Bir kişi hakkında hükmolunan birden çok cezanın belirli bir amaca yönelik olarak bir arada bulunması durumu. İçtima kavramıyla ilgili bazı terimler: Gerçek içtima: Failin işlediği her bir suç için ayrı ceza alması durumu. Aynı neviden fikri içtima: Tek bir fiille birden fazla kişiye karşı aynı suçun işlenmesi. Farklı neviden fikri içtima: Tek bir fiille birden fazla farklı suçun işlenmesi.

Hükümlü, vasi tayin edebilir, ancak bu süreç belirli yasal düzenlemelere tabidir. Türk Medeni Kanunu'nun 407. maddesine göre, bir yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkum olan her ergin kısıtlanır ve bu durumda kişiye vasi atanır. Anayasa Mahkemesi'nin 2023 tarihli kararına göre, hükümlünün ayırt etme gücüne sahip olması durumunda vasi atanması zorunlu değildir; hükümlü, kendi işlemlerini yürütebilecek durumdadır. Yeni düzenlemeye göre, toplam beş yıl veya daha fazla kesinleşmiş hapis cezası alan kişiler için, kişinin isteği olmasa dahi kişiliğinin veya malvarlığının korunması bakımından kısıtlama mümkündür. Hükümlü, vasi aracılığıyla avukat tutabilir ve avukat, bu vekaletname ile hükümlünün dosyasını takip edebilir.

Askeri ağır ceza avukatı olmak için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Hukuk Eğitimi: Hukuk fakültesinden mezun olunmalıdır. 2. Staj: Staj yapılacak il barosuna başvuru yapılmalı ve bir yıl zorunlu staj tamamlanmalıdır. 3. Ruhsat Alımı: Staj bitim belgesi ile baroya başvuru yapılarak avukatlık ruhsatı alınmalıdır. 4. Uzmanlaşma: Askeri ceza hukuku alanında uzmanlaşmak için gerekli bilgi ve deneyimi kazanmak gereklidir. Askeri ceza avukatı olmak için belirli bir sınıflandırma veya uzmanlık alanı ayrımı bulunmamaktadır.

Hukukta kast çeşitleri şunlardır: Doğrudan Kast: Failin belirli bir sonucu elde etmek amacıyla bilinçli ve isteyerek hareket etmesidir. Olası Kast: Failin gerçekleştirdiği eylemin sonucunda suçun meydana gelme olasılığını bilmesine rağmen bu eylemi yapmaya devam etmesidir. Ayrıca, kastın diğer türleri arasında ani kast, tasarlama kastı, başlangıç kastı, eklenen kast, zarar kastı ve tehlike kastı da bulunmaktadır.

765 sayılı TCK, 1 Mart 1926 tarihinde kabul edilen ve 13 Mart 1926'da Resmi Gazete'de yayımlanan Türk Ceza Kanunu'dur. Bu kanun, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı kanunun 12. maddesi ile tüm ek değişiklikleriyle birlikte yürürlükten kaldırılmıştır. 765 sayılı TCK'nın bazı maddeleri şunlardır: Madde 1: Kanunun sarih olarak suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilmez. Madde 2: İşlendiği zamanın kanununa göre cürüm veya kabahat sayılmayan fiilden dolayı kimseye ceza verilemez. Madde 3: Türkiye'de suç işleyen kimse, Türk kanunlarına göre cezalandırılır. Madde 4: Bir Türk veya yabancı, yabancı memleketlerde Türkiye Devleti'nin şahsiyetine karşı bir cürümü işlerse, hakkında resen takibat yapılarak bu kanundaki cezalarla cezalandırılır.

Avukat Fatih Tahancı, aşağıdaki davalara bakmaktadır: Ceza hukuku. Aile hukuku. İdari hukuk. İş hukuku. Trafik kazaları. İcra hukuku. Ayrıca, sigorta hukuku, tazminat hukuku, ticaret hukuku, şirketler hukuku ve icra hukuku gibi alanlarda da hizmet vermektedir.

Bileşik suç ve zincirleme suç arasındaki temel farklar şunlardır: Bileşik Suç: İki veya daha fazla farklı fiilin tek bir suç oluşturmak üzere birleşmesi anlamına gelir. Örneğin, bir kişiyi öldürmek amacıyla zorla alıkoyup sonrasında hırsızlık yapmak bileşik suç olarak kabul edilir. Bu tür suçlarda, fail işlediği suçlardan ayrı ayrı değil, tek bir ceza alır. Zincirleme Suç: Failin aynı suçu farklı zamanlarda ve aynı suç işleme kararı doğrultusunda birden fazla kez işlemesi anlamına gelir. Örneğin, aynı kişiye karşı farklı zamanlarda hırsızlık yapmak zincirleme suç kapsamına girer. Zincirleme suçta, fail her bir suç için ayrı ceza alır, ancak bu cezalar belirli oranlarda indirimli uygulanır. Özetle, bileşik suçta tek bir eylemle birden fazla suç işlenirken, zincirleme suçta aynı suç farklı zamanlarda tekrarlanır.

Cezada bireyselleştirme ilkeleri şunlardır: Suçun işleniş biçimi. Suçun işlenmesinde kullanılan araçlar. Suçun işlendiği zaman ve yer. Suçun konusunun önem ve değeri. Meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı. Failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı. Failin güttüğü amaç ve saik. Failin geçmişi (sabıka kaydı, suça eğilim durumu gibi etkenler). Failin sosyal ve ekonomik durumu (eğitim durumu, mesleki hayatı, ailevi sorumlulukları). Failin davranışları (suçtan sonraki pişmanlık, uzlaşma çabaları gibi faktörler). Failin sağlık durumu (fiziksel veya psikolojik bir engelin bulunup bulunmadığı). Bu ilkeler, Türk Ceza Kanunu'nun 61. maddesinde düzenlenmiştir.

5377 sayılı kanun, 29.06.2005 tarihinde kabul edilen ve Türk Ceza Kanununda değişiklik yapan bir kanundur. Bu kanunla yapılan bazı değişiklikler şunlardır: Türk Ceza Kanununun 4. maddesinin ikinci fıkrası madde metninden çıkarılmıştır. Hapis cezasının ertelenmesi, koşullu salıverilme ve tekerrürle ilgili olanlar hariç; infaz rejimine ilişkin hükümler derhal uygulanır hükmü getirilmiştir. Türk Ceza Kanununun 13. maddesine birinci fıkradan sonra gelmek üzere bir fıkra eklenmiş ve diğer fıkra numaraları buna göre düzenlenmiştir. Türk Ceza Kanununun 30. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir. Türk Ceza Kanununun 31. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları yeniden düzenlenmiştir. 5377 sayılı kanun, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından 3. ve 29. maddelerinin bir kez daha görüşülmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne geri gönderilmiş, ancak meclis genel kurulunda yeterli çoğunlukla aynen kabul edildiği için Cumhurbaşkanı tarafından imzalanmış ve Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Bulundurma ruhsatlı tabancanın kullanılabileceği haller: Mesken veya işyerinde bulundurma: Bulundurma ruhsatı, silahın yalnızca belirlenen adreste bulundurulmasına olanak tanır. Zorunlu haller: Bulundurma ruhsatlı silahların atış poligonu gibi yerlere nakli, mahallin en büyük mülki amirinin vereceği Silah Nakil Belgesi ile mümkündür. Bulundurma ruhsatlı tabancanın kullanılamayacağı haller: Taşıma yasağı: Bulundurma ruhsatlı silahlar, ruhsatta belirtilen adres dışında taşınamaz. Yasak yerler: Silahlar, mahkeme salonları, hastaneler, ceza ve tutukevleri, eğitim kurumları gibi yerlerde ruhsatlı dahi olsa taşınamaz.