Tüberküloz

BCG zayıflatılmış aşısı, tüberküloz (verem) hastalığına karşı koruma sağlamak amacıyla geliştirilmiş canlı, zayıflatılmış bir bakteri aşısıdır.

TB1 ve TB2 farklı bağlamlarda kullanılan terimlerdir: 1. TB1 (teosinte branched1) ve TB2 (teosinte branched2), bitki gelişiminde önemli rol oynayan genlerdir. 2. TB1 ve TB2 ayrıca, tüberküloz teşhisinde kullanılan QuantiFERON-TB Gold Plus testindeki tüpleri ifade eder.

Sağlık ocağında verem testi (tüberküloz testi) iki ana yöntemle yapılır: 1. Cilt Testi (Mantoux Testi): Bu testte, derinin altına tüberkülin adı verilen bir protein enjekte edilir. 2. Kan Testi: QuantiFERON-TB Gold ve T-SPOT.TB gibi kan testleri, tüberküloz bakterisine karşı oluşan bağışıklık yanıtını ölçer. Test süreci: 1. Hazırlık: Testi uygulayacak sağlık çalışanı, hastanın tıbbi geçmişini değerlendirir. 2. Uygulama: Enjeksiyon veya kan örneği alınır. 3. Sonuç Değerlendirmesi: Sağlık çalışanı, test sonuçlarını değerlendirir ve hangi ölçekte bir reaksiyon olduğunu belirler. Verem testi yaptırmak için en yakın Verem Savaşı Dispanserine de başvurulabilir.

INH (izoniyazid), Mycobacterium tuberculosis'in neden olduğu verem (tüberküloz) hastalığının tedavisinde kullanılır.

Verem (tüberküloz) tedavisinde dört farklı ilacın kullanımıyla birlikte vücuttaki bakterilerin öldürülmesi amaçlanır.

Sağlık çalışanları için en tehlikeli enfeksiyonlar arasında Hepatit B (HBV) öne çıkmaktadır. Bunun yanı sıra, sağlık çalışanlarını tehdit eden diğer enfeksiyonlar şunlardır: HIV: Kan, vücut sıvıları ve cinsel temas yoluyla bulaşır. Tüberküloz (Verem): Solunum yoluyla bulaşan bir enfeksiyondur. İnfluenza (Grip): Solunum yoluyla bulaşır ve sağlık çalışanları bu enfeksiyonu kolayca kapabilirler. COVID-19: Solunum yoluyla bulaşan ve pandemiye neden olan bir virüstür.

Adenozin deaminaz (ADA) için cut-off değeri, farklı kaynaklarda 40 U/L ve 47-60 U/L olarak belirtilmiştir. Ayrıca, plevral sıvı ADA düzeyinde 70 IU/L'nin üzeri, tüberküloz açısından yüksek tanısal verimliliğe sahiptir.

PPD (Saflaştırılmış Protein Türevi) testi, tüberküloz (verem) hastalığının tanısında kullanılır. Dolayısıyla, PPD değeri tüberküloz hastalığında yükselir.

Verem (tüberküloz) teşhisi için sadece kan testi yeterli değildir. Verem tanısı için genellikle PPD testi, balgam kültürü, kan testleri ve akciğer röntgeni gibi çeşitli testler yapılır. Kan testi, bağışıklık sisteminin hastalık nedeni olan bakterilere nasıl tepki verdiğini izlemeyi sağlar. Ancak, kesin teşhis için diğer yöntemlerle birlikte değerlendirilmesi gereklidir.

Latent tüberküloz (TB) tedavisi için kullanılan kod, J20.1 olarak belirlenmiştir.

Tüberküloz epidemiyolojisi, tüberküloz basili ile insan ve toplum arasındaki etkileşimleri ve bu etkileşimin sonuçlarını inceleyen bilim dalıdır. Bu bilim dalı, aşağıdaki konuları kapsar: - Bulaşma: Tüberkülozun nasıl yayıldığı ve bulaşma yolları. - İnsidans ve prevalans: Belirli bir toplumda tüberküloz görülme sıklığı ve yaygınlığı. - Risk faktörleri: Tüberküloz gelişme olasılığını artıran durumlar (örneğin, bağışıklık sisteminin zayıf olması). - Mortalite: Tüberküloz nedeniyle yaşanan ölümler. Epidemiyolojik veriler, tüberkülozun önlenmesi ve kontrol altına alınması için kılavuzluk eder.

Tedavi edilmezse tüberküloz hastası yaşam süresini önemli ölçüde kısaltabilir. Ancak, erken tanı ve uygun antibiyotik tedavisiyle tüberküloz tamamen iyileştirilebilir.

Veremin en tehlikeli evresi, aktif tüberküloz enfeksiyonudur. Aktif tüberküloz, oldukça bulaşıcıdır ve tedavi edilmezse ölümcül olabilir.

Quantiferon testi pozitif çıktığında, bu durum tüberküloz (TB) enfeksiyonunu gösterir. Sonraki adımlar: 1. Doktor daha ileri testler önerebilir, örneğin akciğer röntgeni veya balgam testi. 2. Tedavi planı oluşturulur. Önemli: Pozitif sonuç, TB'nin kesin tanısı için yeterli değildir ve ek tanı yöntemleriyle doğrulanmalıdır.

Rifampin, genellikle diğer ilaçlarla birlikte tüberküloz (TB) tedavisinde kullanılır. Diğer kullanım alanları: - Bazı bakteri enfeksiyonlarını tedavi etmek. - Yakın zamanda tüberküloza maruz kalmış kişilerde önleyici tedavi. Rifampin, antibiyotikler sınıfına aittir ve bakterilerin büyümesini öldürerek veya engelleyerek etki eder. Önemli uyarı: Rifampin sadece doktor reçetesiyle kullanılmalıdır ve tedavi süresince doktorun talimatlarına uyulmalıdır.

Tüberküloz (verem) hastaları, doğru teşhis ve tedavi uygulandığında normal bir yaşam süresi sürdürebilirler. Ancak, tedavi edilmezse veya geç teşhis edilirse, tüberküloz ciddi komplikasyonlara ve ölüme yol açabilir.

ARB araması, aside dirençli basiller anlamına gelir ve tüberküloz tanısında kullanılan bir mikrobiyolojik test yöntemidir. Bu testte, hastanın balgam, idrar veya şüphelenilen diğer vücut salgısı örnekleri özel boyalar kullanılarak mikroskop altında incelenir.

Tüberküloz (TB) hastası olan birinin kardeşi, bulaşmayı önlemek için bazı önlemler almalıdır: 1. Maske Kullanımı: TB hastası ile temas halindeyken maske takmak, enfeksiyon riskini azaltır. 2. Hijyen Kurallarına Uyum: Elleri düzenli olarak yıkamak ve öksürme veya hapşırma sonrası ağız ve burnu kapatmak önemlidir. 3. Düzenli Kontroller: TB taraması yaptırmak ve risk altında olan kişilerin düzenli olarak izlenmesi, koruyucu tedbirler alınmasını sağlar. 4. Tedaviye Destek: Hastanın tedaviye uyumunu sağlamak ve ilaçlarını düzenli kullanmasını teşvik etmek gereklidir. Bu önlemler, TB'nin yayılmasını önlemeye yardımcı olur ve hastalığın erken teşhisini kolaylaştırır.

Solunum fonksiyon bozukluğuna yol açmadan iyileşmiş akciğer ve/veya mediasten tüberkülozu olguları, tüberküloz hastalığının radyolojik olarak tespit edilmiş, minimal düzeyde fibröz veya kalsifiye sekeller bırakarak iyileşmesi durumunu ifade eder. Bu tür olgular, Hastalık ve Arızalar Listesi'nin 46. maddesinde yer almaktadır.

QuantiFERON testi, aşağıdaki durumlarda yanlış pozitif sonuç verebilir: 1. BCG aşısı: BCG aşısı yaptıran kişilerde test sonuçları yanlış pozitif çıkabilir, çünkü bu aşı tüberküloz antijenlerine benzer bileşenler içerir. 2. Çevresel mikobakteriler: M. marinum, M. szulgai, M. flavescens ve M. kansasii gibi mikobakterilerle enfeksiyon durumunda da testte yalancı pozitiflik görülebilir. 3. Bağışıklık sistemi baskılanması: HIV pozitifliği, immünsupresif ilaç kullanımı ve diğer bağışıklık sistemi bozuklukları testin yanlış sonuç vermesine neden olabilir. 4. Test prosedürüne uyumsuzluk: Test tüplerinin yanlış kullanımı, örneklerin uygun olmayan koşullarda taşınması veya inkübasyon hataları gibi teknik sorunlar da yanlış pozitif sonuçlara yol açabilir.