Kur'an

Hicr Suresi, 82. ayet şu konuyu anlatmaktadır: Semûd kavmi, dağlardan oyarak güvenli evler yapmaktaydı.

En uzun sure ismi olan "Bakara" kelimesi, "sığır, inek" anlamına gelir.

Dabbetül Arz, İslam eskatolojisinde kıyametin büyük alametlerinden biri olarak kabul edilen bir varlıktır. Kur'an'da sadece Neml Suresi'nin 82. ayetinde geçen Dabbetül Arz'ın anlattıkları şunlardır: - Çıkış Zamanı: Kıyamet saati yaklaştığında ve insanlara verilen azap sözü gerçekleştiğinde yerden çıkar. - Görevi: İnsanlara, Allah'ın ayetlerine inanmadıklarını söylemek. Diğer rivayetlerde ise Dabbetül Arz'ın özellikleri şu şekilde anlatılır: - 60 arşın boyunda, kıllarla kaplı, sakallı, boynuzlu, iki kanatlı, devasa bir yaratıktır. - Elinde Hz. Süleyman'ın mührü ve Hz. Musa'nın asası ile Mekke yakınlarında ortaya çıkar. Dabbetül Arz'ın gerçekte ne olduğu kesin olarak sadece Allah tarafından bilinmektedir.

Kur'eturk ifadesi, Kur'an-ı Kerim'i ifade ediyor olabilir. Kur'an-ı Kerim, 6236 ayet ve 114 sureden oluşur ve İslam dininin kutsal kitabıdır. Kur'an-ı Kerim'de anlatılan bazı konular şunlardır: - İnanç: İnsanların dünyada yaptıkları amellerinden ahirette hesaba çekilecekleri ve cennete veya cehenneme gönderilecekleri. - Toplum: Adalet, güven, huzur ve mutluluğun hakim olduğu bir toplum düzeni. - Ahlak: İyi ve güzel ahlaka büyük önem verilmesi, insanları iyiye, güzele ve doğruya yönlendirme. - Kıssalar: Peygamberlerin ve başlarına gelen olayların anlatıldığı hikayeler.

İtidal ve itiyad farklı anlamlara sahiptir: 1. İtidal: Aşırı olmama, ölçülülük ve soğukkanlılık anlamına gelir. 2. İtiyad: Alışkanlık anlamına gelir [6].

Casiye Suresi, Kur'an-ı Kerim'de 501. sayfada yer almaktadır.

Surelerin uzunlukları farklıdır çünkü Kur'an-ı Kerim'de sureler, içerdikleri ayet sayısı ve konularına göre çeşitli bölümlere ayrılmıştır. Bu bölümler şu şekilde sınıflandırılır: 1. Tıval: Uzun sureler (Bakara, Âl-i İmran, Nisa vb.). 2. Miun: Ayet sayısı 100'den fazla olan sureler (Tevbe, Nahl, Hûd vb.). 3. Mesani: Ayet sayısı 100'den az olan sureler (Ahzab, Hacc, Kasas vb.). 4. Mufassal: Kur'an-ı Kerim'in sonunda yer alan kısa sureler. Ayrıca, surelerin uzunlukları, vahyin iniş sırasına ve peygamberin talimatıyla belirlenen tertibine göre de değişiklik gösterebilir.

"Sevimli Harfler" kitabı, çocuklara Kur'an-ı Kerim okumayı öğretmek ve harf ile hareke bilgilerini eğlenerek öğrenmelerini sağlamak amacıyla hazırlanmıştır. Bu kitabın faydaları şunlardır: - Harflerin görsel eşleştirmelerle aktarılması sayesinde çocukların harfleri daha kolay tanıması. - El becerilerinin geliştirilmesi için öğrenilen harflerin yazılarak pekiştirilmesi. - Çeşitli etkinlikler, oyunlar ve boyamalar ile severek öğrenme ortamının oluşturulması.

"Ayrılmen 4" ifadesi, iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. İş Hukuku Bağlamında: SGK işten ayrılış bildirgesinde "04 kodu", "belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebep bildirilmeden feshi" anlamına gelir. 2. Kur'an-ı Kerim Bağlamında: Kur'an'da İbrahim Suresi'nin 4. ayeti, "Allah'ın dilediğini saptırması, dilediğini doğru yola iletmesi" konusunu ele alır.

"Sarp yokuşun ne olduğunu sen ne bileceksin?" ifadesi, Beled Suresi'nin 12. ayetinde geçmektedir. Ayetin tamamı şu şekildedir: > "11 - Fakat o, sarp yokuşu aşmak için bir gayrete soyunmadı. > 12 - Sen o sarp yokuşun ne olduğunu bilir misin?".

Sebe Suresi, 12. ayet şu şekildedir: > "Ve sabah gidişi ile bir aylık, akşam gelişi ile bir aylık mesafeyi kateden rüzgâr, Süleyman içindi (onun emrine vermiştik). Erimiş bakırı, kaynağından onun için akıttık. Ve cinlerden, Rabbinin izniyle onun elinin altında (emrinde) çalışanlar vardı. Onlardan kim emrimizden çıkarsa, ona alevli ateşin azabını tattırırız (tattırdık)". Bu ayet, Süleyman Peygamber'e verilen rüzgar ve bakır kaynağı gibi doğaüstü güçleri anlatmaktadır.

"Sırların ortaya döküleceği gün" ifadesi, kıyamet gününü ifade eder. Ayetin meali şu şekildedir: "Gizlenenlerin ortaya döküldüğü günde insan için ne bir güç ne de bir yardımcı vardır".

Ya-Sîn ifadesi, Arapça dilinde yazılmış bir sure adıdır.

“Ondan geldik, Ona döneceğiz” sözü, Bakara Suresi'nin 156. ayetinde geçen “İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn” cümlesinden alınmıştır.

"Kader, kendi çabamıza bağlıdır" sözü, İsra Suresi'nin 13. ayetine aittir: > "Biz her insanın kaderini, kendi çabasına bağlı kıldık".

Mele-i a'lâ ifadesi, genellikle seçkin meleklerin oluşturduğu yüce topluluk anlamında kullanılan bir Kur'an tabiridir. Ayrıca, en yüksek topluluk veya melekler âlemi olarak da tanımlanır.

Yukarıdaki ayette altı çizili ve numaralandırılmış olarak belirtilen kişiler, "yardım edenler" olarak ifade edilen Medineli Ensar sahabilerdir.

Kasas Suresi 70. ayet, tevhid akidesini ispat etmek ve şirk düşüncesini reddetmek amacıyla inmiştir.

Hıkr-201 ifadesi, Bakara Suresi'nin 201. ayetini ifade ediyor olabilir. Bu ayet, iki dünya saadeti için dua konusunu anlatır. Ayetin meali şu şekildedir: > "Bazı insanlar da: 'Rabbimiz bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver ve bizi cehennem azabından koru' derler. İşte yaptıkları iyiliklerin ahirette karşılığını alacak olanlar bunlardır".

Dabbetül Arz, İslam inancına göre kıyametin büyük alametlerinden biri olarak kabul edilen bir varlıktır. Anlattıkları: - Kuran'da Neml Suresi'nin 82. ayetinde geçer ve kıyamet yaklaştığında yerden çıkarak insanların Allah'ın ayetlerine yeterince inanmadıklarını söyleyeceği belirtilir. - Bazı rivayetlerde, Dabbetül Arz'ın insanlarla işaret diliyle anlaşacağı ve kimin mümin kimin kafir olduğunu açıkça söyleyeceği ifade edilir. - Ayrıca, teknolojik bir varlık olarak da yorumlanmış ve yapay zeka, robot veya biyoteknolojik bir varlık olabileceği öne sürülmüştür.