Bu ifade, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (SMK) 6/3. maddesini ifade etmektedir. SMK m. 6/3 hükmü, “Başvuru tarihinden veya varsa rüçhan tarihinden önce tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde edilmişse, bu işaret sahibinin itirazı üzerine, marka başvurusu reddedilir” şeklindedir. Bu madde, tescilli markaların yanı sıra, fiilen ticaret hayatında kullanılan ancak tescil edilmemiş işaretler üzerinde hak sahibi olan kişilere de koruma sağlamayı amaçlar. Bu maddenin uygulanabilmesi için, itiraz eden tarafın “tescilsiz bir marka veya ticaret sırasında kullanılan bir başka işaret için hak elde etmiş” olması gerekir. İşaretin markasal nitelikte kullanılması ve ayırt edicilik kazanması, bu maddenin temel uygulama şartıdır. Markasal kullanım, işaretin mal veya hizmetleri diğerlerinden ayırma işlevini yerine getirmesi anlamına gelir. Örneğin, “ticaret” veya “gıda” gibi genel ibareler tek başına koruma sağlamazken, özgün unsurlar içeren ibareler ayırt edici kabul edilir. Bu maddeye göre, tescilsiz bir markanın korunmasına ilişkin bir diğer düzenleme olarak Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) rekabete ilişkin hükümleri de bulunmaktadır. Önceye dayalı kullanım hakkına istinaden; haksız rekabetin tespiti, haksız rekabetin meni, haksız rekabet neticesinde oluşan maddi durumun ortadan kaldırılması ve maddi manevi tazminat davaları açılabilmektedir. Ayrıca, marka başvurusuna itiraz süresi kaçırılmışsa veya itiraz reddedilmişse, marka tescil edildikten sonra, önceki hak sahibi tescilli markanın hükümsüzlüğünü talep edebilir.