CezaHukuku

Nitelikli hallerin içtiması, ceza hukukunda "fikri içtima" ve "gerçek içtima" olarak iki şekilde gerçekleşir: 1. Fikri İçtima: Failin tek bir eylemiyle birden fazla farklı suç işlenmesi durumudur. 2. Gerçek İçtima: Birden fazla suçun aynı anda işlenmesi durumudur. Nitelikli hallerin içtiması için, suçların aynı suç işleme kararının icrası kapsamında olması ve her suç için ayrı ayrı muhakeme şartlarının gerçekleşmiş olması gerekir. Daha detaylı bilgi ve danışmanlık için bir ceza avukatına başvurulması önerilir.

Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) samimi pişmanlık indirimi, etkin pişmanlık hükümleri kapsamında belirli suçlarda ve koşullarda uygulanır. Bu koşullar şunlardır: Suçun Tamamlanması: Etkin pişmanlık, suçun tamamlanmasından sonra ancak yargılama başlamadan önce veya yargılama sırasında hüküm verilmeden önce gösterilmelidir. Zararın Giderilmesi: Fail, mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin etme yoluyla gidermelidir. Gönüllülük: Telafi, zorla değil, failin kendi iradesiyle yapılmalıdır. Bazı suç tipleri için özel düzenlemeler: Hırsızlık, mala zarar verme, dolandırıcılık: Yargılama başlamadan önce 2/3, yargılama sırasında 1/2 indirim. Yağma: Yargılama başlamadan önce 1/2, yargılama sırasında 1/3 indirim. Uyuşturucu suçları: Suç ortaklarını ihbar etme ve uyuşturucuyu teslim etme gibi davranışlar. Etkin pişmanlık hükümleri, her suç tipi için ayrı ayrı düzenlenmiştir ve bu nedenle somut olayın özel koşullarına göre değerlendirilmelidir.

Mirasın reddedilmesi halinde şu sonuçlar ortaya çıkar: Mirasçılık sıfatının kaybı. Payın diğer mirasçılara geçmesi. Borçlardan sorumluluktan kurtulma. Alacaklardan yararlanamama. Tasfiye. Mirasın reddi işlemi, yasal ve hukuki açıdan önemli sonuçlar doğurabileceği için bir avukatın danışmanlığı tavsiye edilir.

İnfaz avukatı, kesinleşmiş ceza ve güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını sağlayan infaz hukuku kapsamında aşağıdaki işleri yapar: Müvekkil temsilciliği. Hukuki danışmanlık. Dilekçe hazırlama. Hakların korunması. Yasal başvurular. Şartlı tahliye ve ceza erteleme. İnfaz hukuku, teknik bilgi ve deneyim gerektiren karmaşık bir alan olduğundan, uzman bir avukatla çalışmak hak kayıplarını önlemek açısından önemlidir.

TCK madde 18, "Geri Verme" başlıklı, 2016 yılında yapılan düzenleme ile yürürlükten kaldırılmış bir maddedir. Bu maddenin içeriği, 6706 sayılı Cezai Konularda Uluslararası Adli İşbirliği Kanunu'nun "İade" başlıklı 10. ve devamı maddelerinde yer almaktadır. Geri verme, bir devletin (talep eden devlet), ülkesinde bulunan bir kişiyi, yargılanması (hüküm amaçlı geri verme) ya da cezasının infazı (infaz amaçlı geri verme) için diğer bir devlete (talep edilen devlet) teslim etmesine olanak veren hukuki bir işlemdir.

Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 277, "Yargı Görevi Yapanı, Bilirkişiyi veya Tanığı Etkilemeye Teşebbüs" suçunu düzenler. Bu maddeye göre, görülmekte olan bir davada gerçeğin ortaya çıkmasını engellemek veya bir haksızlık oluşturmak amacıyla, davanın taraflarından birinin, sanığın, katılanın veya mağdurun lehine veya aleyhine sonuç doğuracak bir karar vermesi veya bir işlem tesis etmesi ya da beyanda bulunması için, yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı hukuka aykırı olarak etkilemeye teşebbüs eden kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bazı örnekler: Tanığın gerçeğe aykırı ifade vermesi için tehdit edilmesi. Hakime, davada taraf lehine karar vermesi için siyasi veya makam nüfuzu kullanılması. Bilirkişinin raporu değiştirmesi için para teklif edilmesi. Not: Soruşturma evresindeki eylemler kural olarak bu kapsamda değerlendirilmez.

Hırsızlıkta hata savunması, Türk Ceza Kanunu'nun 30. maddesinde düzenlenen hata hallerine dayanır. Bu savunma, üç ana duruma odaklanır: 1. Suçun maddi unsurlarında hata: Fail, suçun kanuni tanımındaki maddi unsurları bilmediğini iddia eder. 2. Suçun nitelikli unsurlarında hata: Fail, suçun daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli hallerinde hataya düşer. 3. Hukuka uygunluk sebeplerinin maddi şartlarında hata: Fail, işlediği fiilin hukuka uygun olduğu, haksızlık meydana getirmediği düşüncesindeyse cezalandırılmaz. Ayrıca, failin malı hatayla (kendisine ait sanarak) alması veya yarar sağlama kastı olmadan alması durumunda, suçun manevi unsuru oluşmaz ve beraat kararı verilebilir.

Evet, Yargıtay şüpheden beraat kararı verebilir. Yargıtay, "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi gereği, sanığın bir suçtan cezalandırılması için suçun hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak kesinlikle ispat edilmesi gerektiğini belirtir. Bu ilkeye göre, suçun işlendiği tespit edilse bile, kim tarafından işlendiği kesin olarak belirlenemiyorsa veya suçun gerçekleştirme biçimi konusunda şüphe varsa, sanık beraat eder. Ayrıca, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) madde 223/2-e'ye göre, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması halinde beraat kararı verilir.

Ceza Özel Hukuku, suçların ve bu suçlara karşı uygulanacak cezaların düzenlenmesi ile ilgilenir. Bu hukuk dalında ele alınan bazı konular şunlardır: Suçların tasnifi. Kişilere karşı suçlar. Suçun unsurları. Suçun özel görünüş biçimleri. Yaptırım türleri ve güvenlik tedbirleri. Ceza sorumluluğu. Ceza Özel Hukuku, aynı zamanda suç işleyen bireylerin cezalandırılmasını ve topluma yeniden kazandırılmasını hedefler.

Evet, TCK 158 ve 168 birlikte uygulanabilir. TCK 158, dolandırıcılık suçunun nitelikli hallerini düzenlerken, TCK 168 etkin pişmanlık maddesini içerir. TCK 158'de belirtilen nitelikli dolandırıcılık durumlarında, örneğin üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi veya suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde cezalar artırılır.

Değişim Hukuk Bürosu, ceza hukuku, tüketici hukuku, iş hukuku, icra ve iflas hukuku, gayrimenkul hukuku ve ticaret hukuku alanlarında uzman kadrosuyla hizmet vermektedir. Büronun baktığı başlıca dava türleri şunlardır: Ceza davaları: Hırsızlık, dolandırıcılık, kasten yaralama, adam öldürme, uyuşturucu ticareti gibi suçlar. Aile hukuku davaları: Boşanma, velayet, nafaka, mal paylaşımı. İş hukuku davaları: Haksız fesih, kıdem ve ihbar tazminatı, iş kazası ve meslek hastalığı tazminat davaları. Ticaret hukuku davaları: Şirketler arası anlaşmazlıklar, iflas ve konkordato, marka, patent ve telif hakları ihlalleri. Gayrimenkul hukuku davaları: Kira uyuşmazlıkları, tapu iptal ve tescil, kat mülkiyeti. İdare hukuku davaları: İdari para cezalarının iptali, vergi davaları. Hukuk bürosunun ilgilendiği dava türleri, uzmanlık alanlarına ve avukatlarının deneyimlerine göre değişiklik gösterebilir.

CMK'nın 297. maddesi, "Temyiz Dilekçesinin Tebliği ve Cevabı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Görevi" başlığını taşır. Bu maddeye göre: 296. maddeye göre hükmü veren bölge adliye mahkemesince reddedilmeyen temyiz istemine ilişkin dilekçenin bir örneği karşı tarafa tebliğ edilir. Karşı taraf, tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde yazılı olarak cevabını verebilir. Cevap verildikten veya belirlenen süre bittikten sonra dava dosyası, bölge adliye mahkemesi tarafından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, dosyayı inceleyerek bir tebliğname düzenler ve bu tebliğname, hükmü temyiz etmeleri veya aleyhine sonuç doğurabilecek görüş içermesi halinde, sanık veya müdafii ile katılan veya vekillerine tebliğ edilir. İlgili taraf, tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içinde yazılı olarak cevap verebilir. Üçüncü fıkra uyarınca yapılacak tebligatlar, ilgililerin dava dosyasından belirlenen son adreslerine yapılmasıyla geçerli olur. 262. ve 263. madde hükümleri saklıdır.

Türk Ceza Kanunu'na göre üç çeşit içtima vardır: 1. Birleşik suç. 2. Zincirleme suç. 3. Fikri içtima. Ayrıca, görünüşte içtima olarak adlandırılan bir durum daha vardır; bu durumda birden fazla norm ihlal edilse de yalnızca bir norm uygulanır.

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 47. ve 48. maddeleri arasındaki temel fark, 47. maddenin, suçu oluşturan fiili gerçekleştirdiği anda şuurunun veya hareketinin serbestisini önemli derecede azaltacak özellikte akıl maluliyetine sahip kişiler için uygulanması, 48. maddenin ise kişinin suçu işlediği anda arızi bir nedenden dolayı 46. veya 47. maddelerdeki akıl maluliyeti durumlarına sahip olan kişiler hakkında o maddelerin tatbik edilmesini söylemesidir. Özetle: - 47. madde: Şuur veya hareket serbestisini önemli derecede azaltan akıl maluliyeti. - 48. madde: 46. veya 47. maddelerdeki akıl maluliyeti durumlarına yol açan arızi nedenler.

Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) düzenlenen hürriyete karşı suçlar şunlardır: tehdit; şantaj; cebir; kişiyi hürriyetinden yoksun kılma; eğitim ve öğretim hakkının engellenmesi; kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi; siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi; inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasının engellenmesi; konut dokunulmazlığının ihlali; iş ve çalışma hürriyetinin ihlali; sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi; haksız arama; dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi; nefret ve ayrımcılık; kişilerin huzur ve sükûnunu bozma; haberleşmenin engellenmesi.

Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 53, erteleme halinde uygulanır, ancak bazı istisnalar mevcuttur. Erteleme durumunda, hapis cezası ertelenen hükümlüler, cezanın infazı süresince belirli haklardan yoksun bırakılabilir. Denetimli serbestlik durumunda, denetimli serbestlik tedbiri uygulanan hükümlüler, belirli şartlar altında belli haklardan yoksun bırakılabilir, ancak denetimli serbestlik süresince bu yoksunluklar kaldırılabilir. Kısa süreli hapis cezaları için de bazı istisnalar tanınır. 18 yaş altı failler için de özel bir düzenleme yapılmıştır.

Essa Danışmanlık, farklı alanlarda hizmet veren birkaç şirketten oluşmaktadır: Essa Hukuk ve Danışmanlık: Sigorta hukuku, gayrimenkul hukuku ve ceza hukuku gibi alanlarda hukuki danışmanlık hizmetleri sunar. Essa Teknoloji ve Yazılım: Servis hizmetleri, dijital dönüşüm, yazılım ve güvenlik sistemleri alanlarında hizmet verir. Essa Merkez OSGB: İş sağlığı ve güvenliği alanında hizmet sunar. Essa Dijital Ajans: Dijital dönüşüm, siber güvenlik, SEO ve dijital pazarlama, mobil uygulama geliştirme gibi alanlarda hizmet verir.

Hukukta icbar ve tehdit kavramları şu şekilde açıklanabilir: İcbar (zorlama) suretiyle irtikap suçu. Tehdit suçu. Tehdit ve icbar suçlarının oluşabilmesi için bir avukata danışılması önerilir.

TCK 167/2, Türk Ceza Kanunu'nun 167. maddesinin ikinci fıkrasını ifade eder. TCK 167/2'ye göre, ceza indirimi gerektiren durumlar: Hakkında ayrılık kararı verilmiş olan eşlerden birinin zararına olarak suçun işlenmesi; Aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin zararına olarak suçun işlenmesi; Aynı konutta beraber yaşamakta olan amca, dayı, hala, teyze, yeğen veya ikinci derecede kayın hısımlarının zararına olarak suçun işlenmesi. Bu hükümde öngörülen şikayet şartı, hem basit dolandırıcılık suçunu (TCK m.157) hem de nitelikli dolandırıcılık suçlarını (TCK m.158) kapsar.

Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 32, akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişilere uygulanır. Madde 32'nin uygulandığı bazı suç türleri: Hırsızlık. Akıl hastalığı, tüm suçlar için ceza sorumluluğunu ortadan kaldırmaz; ancak suçun niteliğine ve failin durumuna göre cezanın azaltılmasına veya ceza yerine güvenlik tedbiri uygulanmasına neden olabilir.