Bakteriler

Yararlı bakterilerden bazıları şunlardır: Lactobacillus türleri. Bifidobacterium türleri. Escherichia coli (E. coli) (faydalı türler). Streptococcus thermophilus. Bacillus subtilis. Propionibacterium freudenreichii. Enterococcus faecium. Clostridium butyricum. Ayrıca, Akkermansia ve Christensenellaceaea gibi bakteriler de insanı kilo almaktan koruması ve gıdalardan daha fazla kalori çıkarılmasını sağlayarak daha az yemeyi sağlaması açısından faydalıdır. Yararlı bakterilerin sayısı azaldığında vücutta enfeksiyon riski artabilir. Bakterilerin faydalı olabilmeleri için vücutta doğru oranda ve doğru yerlerde bulunmaları gerekir.

Petri deneyinde kullanılan bazı bakteriler şunlardır: Escherichia coli; Staphylococcus aureus; Pseudomonas aeruginosa; Klebsiella pneumoniae; Salmonella enterica. Ayrıca, çevreden bakteri örnekleri toplamak için, kapı kolları, banyo armatürleri, hayvan ağızları gibi yüzeylerden pamuklu çubuklarla numune alınabilir. Petri deneylerinde kullanılan bakteriler genellikle zararlı değildir, ancak çoğaldıklarında tehlike oluşturabilirler.

Menenjite karşı en etkili aşı, kişinin yaşına, bağışıklık sistemine ve risk faktörlerine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. İki ana menenjit aşısı türü bulunmaktadır: 1. Konjuge Menenjit Aşısı: - Uzun süreli koruma sağlar ve genellikle 5 yıl boyunca etkilidir. - Bebekler, çocuklar ve bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde daha etkilidir. 2. Polisakkarit Menenjit Aşısı: - Kısa süreli koruma sağlar ve belirli aralıklarla tekrar edilmesi gerekebilir. - Genellikle ergenlik çağındaki çocuklar ve yüksek risk altındaki yetişkinler için önerilir. Bazı spesifik aşılar: - Meningokok Aşısı: Neisseria meningitidis bakterisine karşı koruma sağlar. - Pnömokok Aşısı: Streptococcus pneumoniae bakterisine karşı koruma sağlar. - Hib (Haemophilus influenzae tip b) Aşısı: Hemophilus influenzae tip b bakterisine karşı koruma sağlar. Aşı seçimi ve uygulama şekli için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Staphylococcus aureus, genellikle insanların ve hayvanların cilt ve mukozalarında bulunur. Bulunduğu yerler: burun ve boğaz boşluğu; el, kol, deri ve yüz; hayvan dışkıları; insan dışkıları; sivilceli yerler, çıban ve apse yapmış yaralar. Ayrıca, toprakta, suda, havada ve tüm yüzeylerde de bulunabilir.

Biyolojide kemosentetik fosforilasyon diye bir kavram bulunmamaktadır. Kemosentez yapan bazı canlı türleri: Kemosentetik bakteriler. Metanojenik arkeler. Nitrit ve nitrat bakterileri.

Virüsler, bakteriyofaj adı verilen bakterilere özgü virüsleri kullanarak bakterilerle etkileşime girer. Bakteriyofajlar, virüslerin özgül olarak yüzey reseptör moleküllerine bağlanarak bakteriye girdiği ve bakteriyi enfekte ettiği bir türdür. Ayrıca, virüsler konak hücre olarak bakterileri de kullanabilir, ancak bu durum virüslerin genel yaşam döngüsünde yaygın değildir.

Evet, gram negatif bakteriler antibiyotiklere dirençli olabilir. Gram negatif bakterilerde antibiyotiklere karşı direnç oluşum mekanizmalarından bazıları şunlardır: Genişlemiş spektrumlu beta-laktamazlar (GSBL). Karbapenemazlar. Aminoglikozid direnci. Antibiyotik direnci, dünya çapında antibiyotiklerin yaygın ve uygunsuz kullanımı ile artmaktadır.

Bazı elektrik üreten bakteri türleri: Geobacter sulfurreducens. Shewanella oneidensis. Rhodoferax ferrireducens. Pseudomonas türleri. Ayrıca, Candidatus Methanoperedens adlı bir bakteri türü de elektrik üretiminde kullanılmıştır.

16S rDNA (ribozomal RNA geni), tüm bakterilerde bulunur. Bu gen, prokaryotik ribozomun 30S alt biriminin bir parçası olarak işlev görür ve filogenetik analizlerde yaygın olarak kullanılır.

Bakterileri yok eden virüslere bakteriyofaj (faj) denir. Bakteriyofajlar, sadece bakterileri enfekte eden ve onları öldüren virüslerdir. Bakteriyofajların bazı özellikleri şunlardır: DNA veya RNA’den oluşan genetik materyal, onun çevresini kaplayan protein zar ve bakterilere tutunup genetik materyalini enjekte etmesine yardımcı olan proteinden yapılmış kuyruk bölümünden meydana gelmiştir. Bir bakteriyofaj sadece bir veya birkaç bakteri türünü enfekte edebilmektedir. Bakteriyofaj bir tek DNA molekülünden ibarettir. Bakteri hücresine giren bir bakteriyofaj, bakterinin metabolizmasını kendi yararına çevirerek önce kendi protein molekülünü oluşturur. Kimi bireyler ise çözülmeye karşı koyar. Bakteriyofajlar, tedavide aşı ve antibiyotiklerle birlikte kullanılırlar.

Hangi antibiyotiğin hangi bakteriye etkili olduğuna dair güncel ve detaylı bilgi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir. Bazı antibiyotiklerin etkili oldukları bakteri türleri: Tetrasiklinler: Gram (+) koklar, aerob ve anaerob gram (+) basiller, birçok gram (-) bakteri türüne karşı etkilidir. Aminoglikozidler: En duyarlı oldukları bakteri grubu gram (-) aerobik basillerdir. Kinolonlar: Daha fazla gram (-) bakterilere karşı etkilidir, ancak gram (+) bakterilere de etki eder. Kloramfenikol: Gram (+) ve gram (-) bakteri türlerine karşı etkilidir. Linezolid: Gram pozitif mikroorganizmalara, metisiline duyarlı ve dirençli S. aureus, vankomisin duyarlı ve dirençli E. faecium ve E. faecalis gibi bakterilere etkilidir. Seftarolin fosamil: MRSA, vankomisin dirençli S. aureus, vankomisin orta duyarlı S. aureus (VISA), hetero-dirençli vankomisin orta duyarlı S. aureus (hVISA) gibi bakterilere etkilidir. Antibiyotik seçimi, enfeksiyonun türüne ve neden olan mikrop türüne göre doktor tarafından yapılır.

Bazı bakteriyel hastalıklar: İdrar yolu enfeksiyonları; Gıda zehirlenmesi (gastroenterit); Cinsel yolla bulaşan hastalıklar (örneğin, klamidya, bel soğukluğu); Bazı cilt, sinüs ve kulak enfeksiyonları; Bakteriyel zatürre; Tüberküloz (verem); Difteri; Tetanos; Kolera; Lyme hastalığı. Bakteriyel enfeksiyonlar genellikle antibiyotiklerle tedavi edilir.

Ora flora bakterilerinin (ağız florası bakterileri) bazı işlevleri: Sindirim: Ağızdaki bakteriler, besinlerin parçalanmasına ve emilimine yardımcı olur. Vitamin üretimi: B vitaminleri (B1, B2, B6, B12) ve K vitamini gibi önemli vitaminlerin sentezini yapar. Bağışıklık desteği: Patojenik bakterilerin büyümesini engelleyerek bağışıklık sistemini güçlendirir. Ağız sağlığı: İyi huylu mikroplar, kötü huylu mikropların çoğalmasını önler ve ağzı zararlı bakterilere karşı korur. Ağız florası bakterilerinin dengesi, ağız ve genel sağlık için kritik öneme sahiptir.

Çiğ sütün kaynatıldığında kesilmesi, sütün içindeki mikroorganizmaların süt şekerini (laktoz) besin olarak kullanması ve bunun sonucunda laktik asit üretmesi nedeniyle gerçekleşir. Ayrıca, sütün uzun süre beklemiş olması ve içindeki bakteri sayısının artmış olması da kesilmeye neden olabilir. Sütün kesilmemesi için, sütü 0-4°C arasında muhafaza etmek ve kaynatma sırasında hızlı ateş kullanmak önerilir.

PCR flora bakterileri hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, PCR (Polimeraz Zincir Reaksiyonu) testi, DNA veya RNA örneklerindeki belirli genetik materyalin varlığını tespit etmek için kullanılan bir yöntemdir. Bazı kullanım alanları: Viral hastalıkların teşhisi. Bakteriyel hastalıkların teşhisi. Kalıtsal hastalıkların tanısı. PCR testi, solunum yolları, gastrointestinal sistem ve diğer örneklerde patojen etkenlerin saptanmasında da kullanılır.

"Patlayan bakteri" ifadesi, belirli bir bakteri türünü ifade etmediği için genel olarak bakterilerin işlevlerinden bahsedilebilir. Bakterilerin bazı işlevleri: Sindirim sistemine yardımcı olma. Bağışıklık sistemini güçlendirme. Endüstriyel kullanım. Çevresel temizlik. Ayrıca, bazı bakteriler enfeksiyonlara ve hastalıklara yol açabilir.

Tetanospazmin toksini, Clostridium tetani bakterisi tarafından üretilir ve tetanoza neden olur. Bu toksin, sinir sistemine saldırarak kaslarda şiddetli kasılmalara ve spazmlara neden olur. Tetanospazmin, motor sinirleri etkileyerek GABA ve glisin nörotransmitterlerinin salınımını baskılar, bu da hiperrefleksi ve sürekli kas kasılmasına yol açar. Toksin, sinir dokusuna bağlandığında antitoksin tarafından nötralize edilemez. Tetanoz enfeksiyonu tedavi edilmediğinde ölümcül olabilir.

Gram-pozitif bakteriler, çeşitli ortamlarda bulunabilir: İnsan vücudu: Staphylococcus, Streptococcus ve Enterococcus gibi türler, genellikle insan derisinde ve solunum yollarında bulunur. Toprak ve su: Listeria ve Actinomyces gibi türler, toprak ve suda saprofit olarak yaşayabilir. Doğal ortamlar: Deinococcus-Thermus grubu bakteriler, yapısal olarak gram-negatif olsalar da boyanma şekilleri nedeniyle gram-pozitif kabul edilir ve doğal ortamlarda bulunurlar. Ayrıca, gram-pozitif bakteriler, zengin besiyerlerinde, özellikle kanlı besiyerlerinde ürerler.

HEPA filtrelerde kullanılan bakteriler hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, HEPA filtrelerin yakalayabildiği bazı bakteri türleri şunlardır: Aspergillus niger; Penicillium citrinum; Staphylococcus epidermidis; Bacillus subtilis. HEPA filtreler, 0,3 mikron ve daha küçük boyuttaki bakteri ve virüsleri %99,95 ila %99,97 oranında uzaklaştırabilir.

Gram negatif bakterilerde kolistin direnci, genellikle iki ana mekanizma ile oluşur: 1. Mutasyonel direnç: Bakteriyel hücre yüzeyinde meydana gelen modifikasyonlar sonucu, dış membranda lipid A fosfat gruplarında çeşitli modifikasyonlar oluşur ve bu, negatif membran yükünün pozitife doğru değişmesine yol açar. 2. Plazmid aracılı direnç: mcr-1 ve mcr-2 gibi plazmidler, kolistin direnç genlerini taşır ve bu genler bakteriler arasında yatay gen transferi ile yayılabilir. Ayrıca, kolistin direnci, daha önce kolistin kullanımı ile de gelişebilir. Kolistin direncinin artması, çoklu ilaç dirençli Gram-negatif enfeksiyonların tedavisinde önemli bir zorluk oluşturmaktadır.