Arkeologiya

Türkiye'de normalde 200'ün üzerinde höyük örneği bulunmaktadır.

Türkiye'de normalde 200'ün üzerinde höyük örneği bulunmaktadır.

Epigrafist, yazıtları, kitabeleri ve tarihi yapıtlardaki yazıları inceleyen yazıt bilimi (epigrafi) ile uğraşan kişidir. Epigrafistin görevleri şunlardır: Yazıtların incelenmesi: Taş, metal, tahta, mermer, seramik gibi sert maddeler üzerine yazılmış eski Yunan ve Latin dillerindeki yazıları analiz etmek. Eksiklerin tamamlanması: Kırık, eksik veya zedelenmiş yazıtları restore ederek metinleri orijinal durumuna yaklaştırmak. Tarihsel bilgilerin çıkarılması: Yazıtlar üzerinden ait oldukları dönem hakkında bilgi edinmek ve bu bilgileri tarih araştırmalarında kullanmak. Epigrafist, filoloji ve paleografi gibi bilimlerle de işbirliği yapar.

Antalya Döşemealtı'nda bulunan bazı antik kentler şunlardır: Termessos Antik Kenti. Ariassos Antik Kenti. Anydros-Eudokias Antik Kenti. Ayrıca, Döşemealtı'nda Kocain Mağarası ve Düzlerçamı gibi doğal güzellikler de bulunmaktadır.

Ateşin hangi devirde bulunduğuna dair kesin bir bilgi yoktur, çünkü ateş tarih öncesi (prehistorya) denilen yazı öncesi dönemde bulunmuştur. Ateşin bulunduğu düşünülen bazı dönemler şunlardır: Alt Paleolitik Çağ. MÖ 7000. Yaklaşık 1 milyon yıl önce. Ateşin kontrollü bir biçimde kullanılması ise yaklaşık M.Ö 400.000 yıllarına denk gelmektedir.

Hekate ile ilişkili antik kent Lagina, Muğla'nın Yatağan ilçesinde yer almaktadır.

Urfa Adamı (Balıklıgöl Heykeli olarak da bilinir), çeşitli yorumlara açık olsa da genellikle erkek cinselliğini sembolize ettiği düşünülmektedir. Heykelin, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem'e ait büyük bir yerleşimde bulunması ve Mezopotamya'da şekillenen "babatanrı" inancının ilk işaretleri olabileceği de öne sürülmektedir. Ayrıca, döneminin toplumsal hiyerarşisindeki bir kişinin statüsünü veya şamanistik ritüellerde kullanılan bir nesneyi temsil ediyor olabileceği de iddia edilmektedir.

Taş Devri, M.Ö. 2,5 milyon yıl ile M.Ö. 3.000 yıl arasında sürmüştür.

Chauvet Mağarası'nda insan kalıntılarına rastlanmamasının nedeni, mağaranın insanlar tarafından yerleşim yeri olarak kullanılmamış olmasıdır. Bilim insanlarına göre, mağara sadece resim yapmak ve çeşitli ritüelleri gerçekleştirmek için kullanılmıştır.

Bağdat pili, 1936 yılında arkeolog Wilhelm König tarafından Bağdat yakınlarındaki bir Part yerleşiminde bulunmuştur.

Tuşpa Kalesi'ni (Van Kalesi) Urartu Kralı I. Sarduri yaptırmıştır.

Fibula, Frigler uygarlığına aittir.

Göbeklitepe'de insan figürlerinin bulunmamasının nedeni, bu yapıların daha çok dinsel amaçlara hizmet eden tapınaklar olarak kullanılmış olmasıdır. Kazı başkanı Alman arkeolog Klaus Schmidt'e göre, T biçimli sütunlar üzerindeki insan figürleri, ritüellerde önemli rol üstlenmiş kişileri temsil ediyor olabilir.

Çatalhöyük evleri, eski evlerin yıkılıp yerine yenilerinin aynı yere yapılması nedeniyle üst üste inşa edilmiştir.

Nysa antik kenti, Helenistik dönem ve Roma uygarlığına aittir.

Nemrut Dağı'nı yapan Kommagene kralı, I. Antiochos'tur.

Norşuntepe'de, Neolitik ve Kalkolitik dönemlerden itibaren (yaklaşık M.Ö. 5000) erken insan toplulukları yaşamıştır. Diğer dönemler itibarıyla: - Erken Tunç Çağı'nda, site çevresi taş temel üzerine kerpiçten inşa edilmiş bir şehir duvarı ile çevriliydi ve bakır üretimi yapılıyordu. - Demir Çağı'nda, yerleşim iki aşamalı olarak devam etmiş ve özellikle Mushki gibi göçmenlerin etkisiyle Hitit kültüründen uzaklaşılmıştır. - Orta Çağ'da, höyüğün tepesinde bir mezarlık kullanılmıştır. 1970'lerde Keban Barajı'nın inşası nedeniyle site sular altında kalmış ve daha fazla kazı yapılması mümkün olmamıştır.

Apollonia antik kenti, Likya uygarlığına aittir.

Türkiye'deki en büyük höyük, Kilis ilinde bulunan Oylum Höyük'tür.

Dünyanın en eski mağara resmi, Endonezya'nın Güney Sulawesi Adası'nda bulunmuştur.