Anksiyete

Anksiyetesi yüksek olanlar, Beck Anksiyete Testi gibi bilimsel olarak kanıtlanmış ve uzmanlar tarafından geliştirilmiş ölçekleri temel alan online anksiyete testlerini yapabilirler. Bu testler, kişinin anksiyete düzeyini belirlemesine ve bir uzmana başvurup başvurmaması gerektiğine karar vermesine yardımcı olur. Anksiyete teşhisi ve tedavisi için bir doktora veya terapiste başvurmak önemlidir.

Psikolojide ajitasyonun nedenleri çeşitli olabilir: 1. Psikolojik Faktörler: Anksiyete bozuklukları, depresyon, stres gibi durumlar ajitasyona yol açabilir. 2. Fiziksel Sağlık Sorunları: Ağrı, hastalık veya yetersiz uyku ajitasyonu tetikleyebilir. 3. Çevresel Faktörler: Gürültü, kalabalık veya rahatsız edici ortamlar ajitasyonun artmasına neden olabilir. 4. Kullanılan Maddeler: Alkol, uyuşturucu veya bazı ilaçlar ajitasyona sebep olabilir. Bu durumlar, bireyin içsel dengesini kaybetmesine ve tutarsız davranışlar sergilemesine yol açabilir.

Psikolojik hastalıkların kesin sayısı belirtilmemiştir, çünkü bu alanda sürekli yeni araştırmalar yapılmakta ve hastalıkların tanımları zaman içinde değişebilmektedir. Ancak, yaygın olarak kabul edilen bazı psikolojik hastalık kategorileri şunlardır: Anksiyete bozuklukları. Mood bozuklukları. Şizofreni ve diğer psikotik bozukluklar. Yeme bozuklukları. Kişilik bozuklukları. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB). Uyku bozuklukları.

Anksiyöz kişilik bozukluğu, kişinin günlük hayatındaki her durumun kötü yönlerini görmesi ve hemen hemen her şey için bir felaket senaryosu oluşturması durumudur. Bu bozuklukta kişi, her şeye ilişkin kaygı duyar, olumsuz sonuçlar öngörür ve bunlardan korunmak için çeşitli önlemler alır. Anksiyöz kişilik bozukluğunun belirtileri arasında şunlar yer alabilir: - sosyal becerilerde eksiklik; - günlük yaşama odaklanmada zorluk; - özgüven eksikliği; - yoğun yalnızlık arzusu. Anksiyöz kişilik bozukluğu, uzmanlar tarafından tanı konulması gereken bir psikolojik rahatsızlıktır.

Sosyal izolasyon ve anksiyetenin nedenleri çeşitli faktörlere dayanabilir: 1. Genetik Yatkınlık: Ailede sosyal anksiyete veya diğer anksiyete bozuklukları öyküsü, genetik bir yatkınlığı işaret edebilir. 2. Beyin Kimyası: Beyin kimyasındaki farklılıklar, sosyal anksiyetede rol oynayabilir. 3. Geçmiş Deneyimler: Zorbalık, reddedilme veya olumsuz sosyal deneyimler, sosyal anksiyetenin gelişimine katkıda bulunabilir. 4. Bilişsel Çarpıtmalar: Kişinin kendisi hakkındaki olumsuz düşünce kalıpları ve inançları, sosyal anksiyeteyi şiddetlendirebilir. 5. Yaşam Olayları: Sosyal destek eksikliği, yeni çevreye uyum sağlama zorluğu gibi durumlar da sosyal izolasyona ve anksiyeteye yol açabilir.

Evet, anksiyete bozukluğu sosyal izolasyona yol açabilir. Sosyal anksiyete bozukluğu, bireyin sosyal ortamlarda aşırı korku ve kaygı hissetmesine neden olur. Ayrıca, sosyal izolasyonun kendisi de sağlık sorunlarına, özellikle kalp hastalığı ve depresyon gibi durumlara neden olabilir.

Nevrotikliğe neden olan şeyler genellikle genetik faktörler, çocukluk döneminde yaşanan travmalar ve çevresel etkenlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkar. Diğer nedenler arasında: Beyin işlevi: Beynin işleyişindeki bazı bozukluklar nevrotik eğilimleri tetikleyebilir. Anksiyete bozuklukları: Yaygın anksiyete bozukluğu gibi durumlar nevrotik kişilik bozukluğuna yol açabilir. Depresyon: Sürekli üzüntü ve umutsuzluk hissi, depresyonun nevrotikliğe katkıda bulunan bir unsurdur. Nevrotiklik ayrıca obsesif-kompulsif bozukluk (OKB) ve sosyal fobi gibi durumlarla da ilişkilendirilir.

Evhama kapılmak, yani yaygın anksiyete bozukluğu, çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: 1. Genetik ve biyolojik faktörler: Ailede anksiyete bozukluğu olan kişilerde bu durumun görülme olasılığı daha yüksektir. 2. Çocukluk dönemi etkileri: Aşırı korumacı ebeveyn tutumları, olumsuz değerlendirmeler ve tepkiler, sürekli zarar görme beklentileri evhamı tetikleyebilir. 3. Stresli yaşam olayları: Stresle karşılaşıldığında anksiyete kötüleşebilir ve kişi yaşadığı stresi belirtilerin gerekçesi olarak görebilir. 4. Kişilik özellikleri: Mükemmeliyetçi, hırslı ve sorumluluk sahibi kişilerde yaygın anksiyete bozukluğu daha sık görülür. Evham, kişinin günlük yaşamını, iş verimliliğini ve insan ilişkilerini olumsuz etkileyerek bir hastalık haline gelebilir. Bu durumda bir uzmana başvurmak önemlidir.

Beck Ölçeği, bireylerin kaygı veya depresyon seviyelerini değerlendirmek için kullanılan bir psikolojik testtir. Bu ölçeklerin sonuçları şu şekilde yorumlanır: 1. Beck Anksiyete Ölçeği: - 0-7 puan: Minimal anksiyete, klinik müdahale gerektirmez. - 8-15 puan: Hafif anksiyete, stres yönetimi teknikleri önerilebilir. - 16-25 puan: Orta düzeyde anksiyete, psikoterapi desteği faydalı olabilir. - 26 ve üzeri puan: Şiddetli anksiyete, profesyonel destek alınması önemlidir. 2. Beck Depresyon Ölçeği: - 0-9 puan: Minimal depresyon. - 10-18 puan: Hafif depresyon. - 19-29 puan: Orta düzeyde depresyon. - 30-63 puan: Ciddi depresyon. Ölçeklerin yorumlanması sürecinde, bireyin genel durumu, geçmiş psikiyatrik hastalıkları ve tedavi süreçleri de dikkate alınmalıdır.

Bozukluk çeşitleri genel olarak iki ana kategoriye ayrılır: ruh sağlığı bozuklukları ve kişilik bozuklukları. Ruh sağlığı bozuklukları arasında şunlar bulunur: 1. Obsesif-Kompulsif Bozukluk: Tekrarlayan takıntılar ve bunları azaltmaya yönelik zorlayıcı davranışlar. 2. Depresyon ve Bipolar Bozukluk: Duygu durum bozuklukları. 3. Anksiyete Bozuklukları: Aşırı endişe, korku ve panik ataklar. 4. Yeme Bozuklukları: Aşırı yeme, iştah kaybı gibi problemler. Kişilik bozuklukları ise 10 farklı türde sınıflandırılır ve bunlar: 1. Paranoid Kişilik Bozukluğu: Güvensizlik ve başkalarına karşı şüphe. 2. Şizoid Kişilik Bozukluğu: Sosyal izolasyon ve duygusal mesafeli davranışlar. 3. Antisosyal Kişilik Bozukluğu: Sosyal normlara uymama ve suç eğilimleri. 4. Borderline Kişilik Bozukluğu: Duygusal dengesizlik ve kendine zarar verme davranışları. 5. Histrionik Kişilik Bozukluğu: Aşırı duygusal tepkiler ve dikkat çekme arzusu. 6. Narsistik Kişilik Bozukluğu: Kendine özel yeteneklerin aşırı vurgulanması ve empati eksikliği. 7. Çekingen Kişilik Bozukluğu: Aşırı utangaçlık ve çekingenlik. 8. Bağımlı Kişilik Bozukluğu: Başkalarının onayına aşırı bağımlılık. 9. Pasif-Agresif Kişilik Bozukluğu: Dolaylı yollardan olumsuz duyguları ifade etme. 10. Çoklu Kişilik Bozukluğu: Dissosiyatif kimlik bozukluğu.

Beck Anksiyete Ölçeği sonuçlarına göre, puan aralıkları şu şekilde sınıflandırılır: - 0-7 puan: Minimal anksiyete. - 8-15 puan: Hafif anksiyete. - 16-25 puan: Orta düzeyde anksiyete. - 26-63 puan: Ciddi anksiyete. Bu ölçek, kesin tanı koymak için değil, anksiyete belirtilerini değerlendirmek ve tedavi sürecini izlemek için kullanılır. Tanı ve tedavi gerektiren durumlar için bir uzmana danışmak önemlidir.

Ağırlıklı battaniyeler her gün kullanılabilir, ancak bazı durumlarda dikkatli olunmalıdır. Önerilen kullanım şekli: Ağırlıklı battaniyeler, vücut ağırlığının yaklaşık %10'u kadar ağırlıkta seçilerek, uyku kalitesini artırmak için tercih edilebilir. Dikkat edilmesi gerekenler: Bebekler ve küçük çocuklar, hareket ve nefes almayı engelleyebileceği için ağırlıklı battaniye kullanmamalıdır.

Sinirlilik, çeşitli durumların belirtisi olabilir ve bunlar arasında: 1. Anksiyete bozuklukları ve depresyon: Bu ruhsal hastalıklar, sinirlilik hissini artırabilir. 2. Stres: İş, aile veya sosyal yaşamda karşılaşılan sıkıntılar sinirliliği tetikleyebilir. 3. Hormonal değişiklikler: Ergenlik, hamilelik veya menopoz gibi dönemlerde hormonal dalgalanmalar sinirliliğe yol açabilir. 4. Beslenme alışkanlıkları: Yetersiz veya dengesiz beslenme, vücudun kimyasal dengesini bozarak sinirliliği tetikleyebilir. 5. Alkol ve madde kullanımı: Alkol ve bağımlılık yapıcı maddelerin kullanımı, sinirlilik hali üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir. Aşırı sinirlilik durumunda, bir uzmana danışmak ve uygun tedavi yöntemlerini uygulamak önemlidir.

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) olan biri, çeşitli duygusal ve davranışsal tepkiler gösterebilir. Duygusal belirtiler: - Anksiyete ve stres: Mikrop kapma, zarar verme gibi takıntılı düşünceler nedeniyle yüksek düzeyde kaygı ve korku yaşar. - Utanç ve suçluluk: Düşüncelerinin ve davranışlarının anormal olduğunu bilmelerine rağmen, bunları kontrol edememekten dolayı utanç ve suçluluk hissedebilirler. Davranışsal belirtiler: - Tekrarlayıcı davranışlar: El yıkama, eşyaları belirli bir sıraya koyma gibi kompulsiyonları, obsesyonlardan kaynaklanan kaygıyı hafifletmek için yaparlar. - Karar vermede zorluk: Küçük kararlar bile onları uzun süre meşgul edebilir, çünkü her seçeneğin olası sonuçlarını aşırı düşünme eğilimindedirler. Ayrıca, OKB'li bireyler, başkalarıyla duygusal anlamda bağlantı kurmakta da zorlanabilirler.

Beck Anksiyete Ölçeği (BAÖ) çeşitli durumlarda kullanılır: 1. Klinik Değerlendirme: Psikoterapistler ve psikiyatristler, hastalarının anksiyete düzeyini belirlemek için BAÖ'yü kullanabilirler. 2. Araştırma: Psikolojik araştırmalarda, anksiyete düzeylerini ölçmek için standart bir araç olarak kullanılır. 3. İzleme: Anksiyete tedavisi gören bireylerin tedavi süreçlerindeki ilerlemelerini izlemek amacıyla kullanılabilir. Ayrıca, BAÖ genel psikolojik durumu anlamak ve uygun tedavi planlarını oluşturmak için de faydalıdır.

Hamilelik takıntısı, yani obsesif kompulsif bozukluk (OKB), birkaç farklı faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkabilir: 1. Hormonel değişiklikler: Hamilelik sırasında östrojen ve progesteron seviyelerindeki artış, duygusal dengeyi etkileyebilir. 2. Stres ve kaygı: Hamilelikle ilgili endişeler, takıntılı düşüncelerin ortaya çıkmasına neden olabilir. 3. Geçmişteki ruhsal sorunlar: Daha önce OKB veya başka bir anksiyete bozukluğu yaşamış kişilerde, hamilelikte bu durumların tekrar etme riski yüksektir. 4. Ailevi baskılar: Bebek bakımı ve sorumluluklarla ilgili aileden gelen baskılar, anne adayında stres yaratabilir. Bu belirtiler, anne adayının yaşam kalitesini düşürebilir ve normal günlük aktivitelerini zorlaştırabilir.

Alyse adlı ilaç, çeşitli tıbbi durumların tedavisinde kullanılır: 1. Kısmi sara (epilepsi) nöbetleri: Diğer nöbet ilaçlarıyla birlikte ek tedavi olarak kullanılır. 2. Nöropatik ağrı: Merkezden uzak (periferik) sinir hasarına bağlı uzun süreli ağrıların tedavisinde kullanılır. 3. Yaygın anksiyete bozukluğu: Aşırı kaygı ve endişe durumlarının tedavisinde etkilidir. 4. Fibromiyalji: Kaslar ve kasların kemiğe yapıştığı bölgelerde yaygın ağrıya neden olan bir yumuşak doku romatizması türüdür. Alyse, 18 yaş ve üstü yetişkinlerde kullanılır ve 18 yaşın altındakilerde yeterli güvenlilik ve etkinlik bilgisi bulunmadığı için önerilmez. Önemli uyarı: Alyse kullanmadan önce mutlaka bir doktora danışılmalıdır, çünkü bu ilaç bazı yan etkilere ve etkileşimlere neden olabilir.

Stres ve anksiyete aynı şeyler değildir, ancak birbirleriyle ilişkilidirler. Stres, genellikle dışsal bir faktöre verilen fiziksel veya zihinsel tepki olarak tanımlanır. Anksiyete ise daha kalıcı ve içsel bir durumdur.

Anksiyete ve panik atak aynı şeyler değildir, ancak her ikisi de stres ve endişe ile ilişkilendirilen psikolojik durumlardır. Anksiyete, genellikle uzun süreli bir durumdur ve sürekli endişe, kaygı, gerginlik gibi semptomlarla kendini gösterir. Panik atak ise aniden ve beklenmedik bir şekilde başlayan, yoğun korku veya endişe hissiyle karakterize edilen kısa süreli bir olaydır. Her iki durumun da tıbbi tedavi ve psikoterapi ile yönetilmesi mümkündür.

Anksiyete, genellikle kişinin gelecekteki olaylar hakkında aşırı endişe ve korku hissetmesiyle karakterize edilen bir duygusal durumdur. Anksiyete belirtileri arasında şunlar yer alır: - sürekli kaygı ve huzursuzluk; - kalp çarpıntısı veya hızlı kalp atışı; - terleme, titreme veya üşüme; - konsantrasyon güçlüğü; - uyku sorunları. Anksiyetenin nedenleri genetik, çevresel ve psikolojik faktörlerin bir kombinasyonu olabilir: - ailede anksiyete bozuklukları olan bireyler; - travmatik olaylar ve stresli yaşam koşulları; - beyin kimyasındaki dengesizlikler. Tedavi yöntemleri arasında psikoterapi, ilaç tedavisi ve yaşam tarzı değişiklikleri bulunur. Eğer anksiyetenin yaşamınızı etkilediğini düşünüyorsanız, bir sağlık profesyoneli ile konuşmanız faydalı olabilir.