Bu video, bir konuşmacının "Gündem Dışı" başlığı altında yaptığı akademik bir sohbet formatındadır. Konuşmacı, verilere dayanarak karmaşık siyasi ve toplumsal konuları ele almaktadır.. Video, Türkiye'deki güncel siyasi ve toplumsal konuları incelemektedir. İlk bölümde belediye seçimleri, S-400 füze sistemi ve Mavi Vatan tatbikatı gibi dış politika konuları tartışılmakta, ardından 8 Mart kutlamaları sırasında yaşanan ezan protestoları ve bunun demokratik değerlere etkisi ele alınmaktadır. İkinci bölümde ise Fransa'daki Magreb kökenlilerin entegrasyon süreci ve Türkiye'deki ezan tartışmasının benzer bir "baskın söylem" olduğu analiz edilmektedir.. Konuşmacı, "millet olmak" kavramının ezana sahip çıkmak anlamına geldiği iddiasını eleştirerek, demokrasi, çoğulculuk ve ulusal kimlik inşa etme konularını akademik bir yaklaşımla inceliyor. Ayrıca, Türkiye'deki ezan tartışmasının ekonomi ve terörle mücadele gibi konuların gerisinde kaldığını vurgulayarak, bu tür gerilimin çözümü için demokratik bir yaklaşım ve farklı görüşlerin bir araya gelmesi gerektiğini savunmaktadır.
Bu video, bir tarih dersi veya tarih anlatımı formatında olup, konuşmacı 1930'lu yılların sonunda meydana gelen Menemen olayını ele alıyor.. Video, Menemen olayının Türkiye'nin kimliğini kazanması ve ulus devlet sürecini tamamlaması açısından önemli bir tarihi figür olduğunu vurguluyor. Konuşmacı, bu olayı 31 Mart olayı ve Şeyh Sait olayı ile karşılaştırarak, Cumhuriyet dönemindeki bu olayların birbirinin benzer nitelikler taşıdığını ancak Menemen olayının daha "proje kokusu veren" bir olay olduğunu belirtiyor. Ayrıca, bu olayların Cumhuriyet reformları önünde ayağa takılan taşları kaldırmak için ortaya çıkarıldığı görüşünü paylaşıyor.
Bu video, farklı karakterlerin (Türkiye, Hindistan, Japonya, Pakistan gibi ülkeleri temsil eden) memleket kavramını tartıştığı bir diyalog formatındadır.. Videoda memleket kavramının ne olduğu soruluyor ve farklı bakış açılarıyla ele alınıyor. Memleketin doğduğun yer, huzur bulduğun yer veya bir devletin egemenliği altında bulunan bir alan olabileceği tartışılıyor. Son bölümde ise "bu dünya benim memleket" şeklinde daha geniş bir anlayışa ulaşılıyor.
Mimarlık tarihi 18. yüzyıl sonunda Batı'da sanat tarihiyle iç içe gelişti. Türkiye'de ilk mimarlık tarihi 1873'te İbrahim Edhem'in Usul-i Mimari-i Osmani'siyle başladı. Osmanlı tarzı, yabancı etkilerle bozulmaya uğradı ve Batı etkisiyle yeniden canlandı
Kimlik, insana özgü ayniyet ve devamlılık ifade eden bir kavramdır. Kimliği oluşturan iki bileşen: tanınma ve aidiyet. Kimlik, dil, din, ırk, aile ve yaşanılan coğrafya gibi özelliklerin bütünüdür
Bu video, bir tartışma programı formatında olup, sunucu ve katılımcılar arasında Kürt sorunu, ulusal kimlik ve etnik haklar hakkında bir sohbet gerçekleştirilmektedir. Yalçın Koç adında bir katılımcı Batman'dan arayarak sorular sormaktadır.. Videoda Kürt bayrağı, Kürt kimliği, DTP ve BDP gibi siyasi partiler, Ermenistan'daki Ermeni sorunu, Katalonya'nın bağımsızlık süreci ve Türk kökenli vatandaşların yabancı ülkelerdeki durumları gibi konular ele alınmaktadır. Tartışmada "sindiremeyen gider" gibi ifadeler kullanılmakta ve farklı görüşler paylaşılmaktadır.
Bu video, Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatını ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundaki rolünü anlatan tarihsel bir belgeseldir. Videoda Atatürk'ün yanı sıra Fikriye, Latife Hanım, İsmet Bey gibi dönemin önemli şahsiyetleri de yer almaktadır.. Video, Atatürk'ün Milli Mücadele'den başlayarak Cumhuriyet'in ilanına, laikleşme politikalarına ve son yıllarına kadar olan hayatını kronolojik olarak anlatmaktadır. Sakarya Savaşı, Afyon Taarruzu, saltanatın kaldırılması, Lozan Barış Konferansı ve Cumhuriyet'in ilanı gibi önemli tarihsel olaylar ele alınırken, Atatürk'ün kişisel hayatı, kadınların haklarını genişletme reformları, eğitim reformları ve ulusal kimlik oluşturma çabaları da detaylı şekilde incelenmektedir.. Videoda ayrıca Atatürk'ün Latife Hanım ile yaşadığı evlilik sorunları, evlat edindiği sekiz kız çocuğu ve özellikle Ülkü adlı en küçük kızıyla olan ilişkisi de anlatılmaktadır. Son bölümde ise Atatürk'ün 1937'de sağlık durumunun bozulması, siroz hastalığı ve 10 Kasım 1938'de ölümü ile Türkiye'deki mirası vurgulanmaktadır.
Vatanseverlik, grup üyelerinin vatan ve toprağa bağlılık hissidir. Hem coğrafi hem politik bağlılığı içerir. Bilişsel ve duyuşsal olmak üzere iki ana boyutu vardır
1922-1949 arası Özel Yapımevleri Dönemi yaşandı. Muhsin Ertuğrul ilk tiyatro kökenli filmleri yönetti. 1945'ten sonra film üretimi arttı
Bu video, Turkey Beyond Borders tarafından düzenlenen bir seminer serisinin bir konuşmacısı tarafından sunulan akademik bir konuşmadır. Konuşmacı, Dilara Balcı ve Dilek Kaya gibi akademisyenlerin çalışmalarından yararlanarak Türkiye'de sinema-hafıza ilişkisini incelemektedir.. Sunum, Türkiye'de sinemanın 1896'dan günümüze kadar olan tarihini farklı dönemlere ayırarak ele almaktadır. İlk olarak sinemanın erken dönemleri ve Türkleştirme süreci, ardından Yeşilçam sineması ve Türk etosu kavramları, son olarak da 1980'lerden itibaren Türkiye sinemasının yaşadığı dönüşüm analiz edilmektedir.. Konuşmacı, sinemanın ulusal kimlik inşasına ilişkin kolektif ve devlet şiddeti, film sansürü, coğrafya, ses ve bakış perdesinin çoğullaşması gibi konuları ele almaktadır. Ayrıca, "Türklük etosu" kavramı, toplumsal iktidar mekanizmaları ve gerçeklikle ilişkimiz açısından incelenmekte, 1960-1980 yılları arasındaki toplumsal hareketlenmenin Yeşilçam'a yansıması ve 1970'lerde yaşanan dönüşümler de detaylı şekilde açıklanmaktadır.
Bu video, bir konuşmacının göçmenlik ve tarih konularında düşüncelerini paylaştığı bir monolog formatındadır.. Konuşmacı, göçmenlerin yaşadığı zorlukları ve ülkelerin onları engellemeye çalıştığını anlatmaktadır. Ayrıca, bazı ülkelerin kendi tarihlerini unutup Türkiye'nin tarihiyle ilgili kararlar almaya çalıştığını eleştirmektedir. Konuşmacı, Türkiye'nin geçmişinde utanılacak bir şey olmadığını ve yüzlerce örnekle anlatabileceğini belirterek, günümüzdeki algıları idare etmeye çalıştıklarını ifade etmektedir.
Bu video, iki karakter arasında geçen bir diyalog formatındadır. Konuşmada bir Türk ve bir Yunanlı karakter bulunmaktadır.. Videoda Türk-Yunan ilişkileri, savaş ve ulusal kimlik konuları ele alınmaktadır. Diyalog, Türk ve Yunan karakterlerin birbirlerine karşı tutumlarını, savaşın insan üzerindeki etkilerini ve "doğru-kötü" kavramlarının kişisel deneyimlere göre nasıl değiştiğini incelemektedir. Karakterler, savaşın insanları nasıl değiştirdiğini ve sonunda herkesin "solucanlara yem" olacağına dair felsefi bir sonuca varmaktadır.
Kürt kadın sorunu 20. yüzyılın başlarında Kürt siyasi söylemine girmiştir. Kürt beylerinin sürgün edilmesi ve entelektüellerin çabaları hareketi tetiklemiştir. Kadın sorunu 1913'te Kürt basınına girmiştir
Bu video, bir akademisyen tarafından verilen edebiyat ve iktisat semineri serisinin açılış dersidir. Konuşmacı, 400 yıllık bir zaman çerçevesinde iktisadi düşünce ve edebi eserlerdeki iktisadi meseleleri incelemektedir.. Seminer, "modernlik = kapitalizm + ulus + birey" formülünü temel alarak, edebi eserlerdeki iktisadi meseleleri analiz etmektedir. İçerikte Don Kişot'tan başlayarak Türk edebiyatındaki "Mai ve Siyah" ve "Sinekli Bakkal" gibi eserler incelenmekte, ulusal kimlik oluşturma süreci, eşyanın tarihsel önemi ve kapitalizm kavramının üçlü ayrımı (kapital, kapitalist, kapitalizm) ele alınmaktadır.. Seminerde ayrıca Osmanlı İmparatorluğu ve Avrupa'daki siyasi yapılar arasındaki farklılıklar, ulusal kimlik oluşturma sürecinde unutma ve yeni mitlerin oluşturulması, eşyanın tarihsel rolü ve liderlerin bu süreçteki etkisi gibi konular da işlenmektedir. Ders, merkantilizm konusuna geçiş yapılacağı ve kağıt para kavramının önümüzdeki hafta işleneceği bilgisiyle sonlanmaktadır.
Bu video, Peter Furtado'nun Yapı Kredi Yayınları tarafından yayınlanan "Ülkelerin Tarihleri" kitabının tanıtımını içeriyor.. Video, küresel tarihlerin genellikle tek bir perspektiften yazıldığını ve bu durumun önyargıya yol açabileceğini vurgulayarak başlıyor. Kitap, 28 ülkeden 28 önde gelen yazar ve araştırmacının kendi ulusal tarihlerini içeriden anlatmasını sunuyor. Zaman çizelgeleri ve illüstrasyonlarla desteklenen bu kitap, kültürel ve siyasi farklılıkları anlamak için temel ulusal hikayelerin değerini vurguluyor ve modern çağ için elzem bir başucu kitabı olarak tanıtılmaktadır.
Bu video, bir röportaj formatında olup, hukukçu, milletvekili, eski Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi üyesi ve anayasayı iyi bilen Rıza Türkmen ile yapılan bir görüşmedir.. Röportajda, Leyla Sana'nın "ben yemin etmem bir daha" demesi üzerine milletvekili yemin meselesi ele alınmaktadır. Rıza Türkmen, anayasanın 81. maddesine göre milletvekili olmanın and içmeye bağlı olmadığını, milletvekili olmanın milletin iradesine bağlı olduğunu ve mazbatayı aldığı anda milletvekili olduğunu açıklamaktadır. Ayrıca, "Türk milleti" ifadesinin tekleştirici bir ulusal kimlik meselesi yarattığı ve Türkiye'nin heterojen bir toplum olduğu için bu ifadenin bazı gruplar tarafından dışlayıcı olarak görüldüğü belirtilmektedir.
Millet ve milliyetçilik kavramları etnosembolizm çerçevesinde incelenmektedir. Milliyetçilik, kahramanlıklarla dolu ortak geçmiş ve toplu unutuşlarla tanımlanır. Milletlerin birliği kan bağından çok ortak kültür ve duygularla sağlanır
Bu video, bir konuşmacının Türkiye'nin burcu hakkında düşüncelerini paylaştığı bir sohbet formatındadır.. Konuşmacı, Türkiye'nin burcu olup olmadığını sorgulayarak başlıyor ve ülkenin kuruluş yıldönümü üzerinden burç değişimini inceliyor. Osmanlı ve Selçuklu dönemlerine kadar uzanan tarihsel süreçte Türkiye'nin haritasının değiştiğini belirtiyor. Sonuç olarak, Türkiye'nin "akrep temalarını yaşayan" bir ülke olduğunu, ciddi dönüşümlere dayanıklı olduğunu ve krizleri rahat yönetebildiğini vurgulayarak, ülkenin sabit bir burç olduğunu düşünüyor.
Bu video, "Kitle ve İktidar" sergisinin son konuşmasını içeren, akademisyenlerin (özellikle Yenitepe Üniversitesi Antropoloji Bölümü'nde ders veren Sibel Hanım) katıldığı bir akademik sunum formatındadır.. Video, ayin ve tören kavramlarının etimolojik kökenleri, özellikleri ve toplumsal işlevleri üzerine kapsamlı bir inceleme sunmaktadır. İçerik, ayin ve tören arasındaki temel farkları açıklayarak başlamakta, ardından tarihsel süreçte kralların iktidarının dini törenler aracılığıyla nasıl pekiştirildiğini, Fransız Devrimi ve Türk Cumhuriyeti'ndeki törenlerin yapısını ve Türkiye'de ulusal kimlik inşasındaki rolünü ele almaktadır.. Sunumda ayrıca, Cumhuriyet törenlerinin zaman içindeki değişimleri, Özal döneminde piyasalaştırılması ve AKP döneminde İslamcı değerlerin hakim ortama nasıl katıldığı tartışılmaktadır. Son bölümde ise Anıtkabir'e katılım hareketlerinin sosyolojik açıdan değerlendirilmesi yapılmakta ve bu hareketlerin "ayin" niteliğiyle toplumsal sıkışma anlarında insanların manevi takviye ihtiyacı ile ilişkisi incelenmektedir.