Terapi

siRNA (Küçük Müdahale Eden RNA), çeşitli biyolojik ve terapötik işlevlere sahiptir: 1. Gen İfadesi Kontrolü: siRNA, belirli dizilerde haberci RNA'nın (mRNA) bozunmasını teşvik ederek proteinlerin translasyonunu engeller. 2. Hastalık Tedavisi: siRNA, gen ekspresyonunu inhibe ederek bazı hastalıkların tedavisinde potansiyel olarak kullanılabilir. 3. Araştırma Araçları: siRNA, genetik araştırmaların validasyonu ve hedef ilaç keşfi gibi bilimsel çalışmalarda yaygın olarak kullanılır.

Grup terapisinde kullanılan bazı teknikler şunlardır: 1. Bilişsel-Davranışçı Grup Terapisi: Katılımcıların düşünce, duygu ve davranışlarını değiştirmeyi hedefler. 2. Psikodinamik Grup Terapisi: Psikanalitik teorilere dayanır ve katılımcıların farkındalığını ve içsel çatışmalarını anlamalarına katkı sağlar. 3. Destek Grupları: Bağımlılık, yas, kronik hastalıklar gibi belirli bir ortak sorunu olan kişilere duygusal destek ve dayanışma sağlar. 4. Eğitim Grupları: Katılımcılara stres yönetimi veya iletişim becerileri gibi konularda bilgi ve beceri kazandırmayı amaçlar. 5. Sanat ve Yaratıcı Terapileri Grupları: Müzik, drama, dans, yazma veya görsel sanatlar gibi yaratıcı ifade biçimlerini kullanır. 6. Mindfulness ve Meditasyon Grupları: Farkındalık ve meditasyon teknikleri kullanarak stresi azaltma ve duygusal dengeyi geliştirme konusunda yardımcı olur. 7. Kişilerarası (Interpersonal) Terapi Grupları: İnsanlar arası ilişkileri ve sosyal becerileri geliştirmeye yöneliktir.

Kafa travması sonrası uygulanabilecek terapiler şunlardır: 1. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Travmaya olan tepkileri kontrol altında tutmak ve daha olumlu bir düşünce yapısı geliştirmek için kullanılır. 2. Travma Odaklı Terapi: Doğrudan travmatik olayla çalışarak, duygusal acıyı azaltmayı hedefler. 3. Grup Terapisi: Benzer deneyimleri paylaşan bireylerin destek aldığı bir terapi biçimidir. 4. İlaç Tedavisi: Depresyon, anksiyete ve diğer psikolojik rahatsızlıkların belirtilerini hafifletmek için psikiyatrist kontrolünde ilaçlar kullanılabilir. 5. Fiziksel Terapi: Motor becerilerin yeniden kazanılması için fizyoterapistler tarafından uygulanan egzersiz programları. Bu terapiler, hastanın durumuna göre tek başına veya kombinasyon halinde uygulanabilir. Tedavi süreci, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir ve bir uzmana danışılması önemlidir.

Oyun terapisinde kullanılan bazı teknikler şunlardır: 1. Yönlendirilmiş Oyun Terapisi: Terapist, belirli kurallar ve yapı içinde çocuğa rehberlik eder. 2. Serbest Oyun Terapisi: Çocuk tamamen serbest bir şekilde oyun oynar ve terapist gözlem yaparak çocuğun duygu ve düşüncelerini analiz eder. 3. Kum Tepsisi Terapisi: Çocuklar, kum tepsisi ve minyatür oyuncaklar aracılığıyla iç dünyalarını yansıtır. 4. Hikaye Anlatımı ve Masal Terapisi: Çocuklar, hikayeler aracılığıyla kendilerini ifade eder. 5. Sanat ve Resim Terapisi: Çocuklar, duygularını çizim ve boyama yoluyla ifade ederler. 6. Deneyimsel Terapi: Çocuğun duygularını anlamlandırmasını sağlamak için oyun, drama ve sanat gibi yaratıcı yöntemlerin kullanıldığı bir terapi modelidir. 7. Floortime Yöntemi: Otizm ve gelişimsel farklılıkları olan çocuklar için kullanılan, ebeveynin çocuğun oyununa katılarak sosyal ve duygusal etkileşimi arttırdığı bir terapi modelidir.

"Terapist" adlı kitaplar iki farklı konuyu ele almaktadır: 1. "Terapist Olmak Üzerine" (Jeffrey A. Kottler): Bu kitap, psikoterapi ve psikolojik danışmanlık dünyasına dair içgörüler sunar. 2. "Terapist" (B. A. Paris): Bu kitap, Alice ve Leo'nun Londra'da yeni bir eve taşınmaları ve burada yaşadıkları gizemli olayları konu alır.

Eklektisizm ve bütüncül yaklaşım farklı bağlamlarda kullanılan kavramlardır: 1. Eklektisizm: Farklı yaklaşımların tekniklerini seçme ve birleştirme sürecidir. 2. Bütüncül yaklaşım: Bireyin fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal yönlerini kapsayan tüm refahını dikkate alma uygulamasıdır.

"Öfkeden Cesarete" kitabı, Alice Miller tarafından yazılmış ve bedende bastırılan öfkenin etkilerini ele almaktadır. Kitapta anlatılan bazı konular şunlardır: Çocuklukta yaşanan acımasızlığın genellikle fark edilmemesi ve bunun yetişkinlikte yarattığı duygusal ve fiziksel sonuçlar. Bastırılmış öfkenin kanser gibi fiziksel hastalıklarla bağlantısı ve istismardan kurtulan kişilerin uyuşturucuya veya suça yönelme sebepleri. Dini inancın çocuk istismarı üzerindeki etkileri ve terapötik topluluğun gerçeği inkar etmesi gibi çok tartışılan teoriler. Kuşaklararası psikolojik ve fiziksel miras ve bu mirasın nesiller boyu nasıl sürdüğü.

Telefon fobisi (telefobi) yenmek için aşağıdaki yöntemler önerilebilir: 1. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Olumsuz düşünceleri tanımlamayı, sorgulamayı ve değiştirmeyi hedefler. 2. Maruz Bırakma Terapisi: Kademeli olarak telefonla konuşmaya maruz bırakılarak korkuyla yüzleşmeyi sağlar. 3. Derin Nefes Alma ve Gevşeme Teknikleri: Sakinleşmek için düzenli olarak uygulanabilir. 4. Konuşma Planı Hazırlama: Konuşma konularını önceden belirlemek ve not almak faydalı olabilir. 5. Profesyonel Yardım Almak: Eğer telefon fobisi yaşam kalitesini ciddi şekilde etkiliyorsa, bir terapist veya danışmanla çalışmak yardımcı olabilir. Bu yöntemler, kişinin durumuna göre değişiklik gösterebilir ve tedavi süreci bireysel olarak planlanmalıdır.

Serebral felçte rehabilitasyonun temel ilkeleri şunlardır: 1. Fizik Tedavi: Kasların yeniden güçlendirilmesi, hareket kabiliyetinin artırılması ve denge kontrolünün sağlanması için fizik tedavi uygulamaları yapılır. 2. Konuşma Terapisi: Felç, konuşma ve yutma becerilerini etkileyebilir; bu nedenle hastaların iletişim ve yutma yeteneklerini yeniden kazanmalarına yardımcı olur. 3. Mesleki Terapi: Günlük yaşam aktivitelerinin (giyinme, yemek yeme, yazma) yeniden öğrenilmesine ve bağımsız bir yaşam sürdürebilmesine yardımcı olur. 4. Psikolojik Destek: Felç geçiren hastalarda depresyon ve kaygı gibi psikolojik sorunlarla başa çıkmak için danışmanlık önemlidir. 5. Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, sigara ve alkol tüketiminin sınırlandırılması gibi yaşam tarzı değişiklikleri felç riskini azaltır. 6. Teknolojik Yardımcılar: Yürüme yardımcıları, robotik cihazlar ve elektronik iletişim araçları gibi teknolojik araçlar kullanılır. Rehabilitasyon süreci, hastanın genel sağlık durumuna, felcin şiddetine ve etkilenen beyin bölgesine göre özelleştirilir.

İnci Psikoloji bilişsel ekol çerçevesinde hizmet vermektedir.

Bibliyoterapi, bireylerin psikolojik ve duygusal sorunlarına çözüm bulmak için kitapların tedavi amacıyla kullanıldığı bir terapi yöntemidir. Bu yöntemde, edebi eserler, kişisel gelişim kitapları, şiirler ve bilimsel metinler gibi yazılı materyaller kullanılarak kişilerin duygusal destek alması sağlanır. Bibliyoterapinin amaçları arasında: - Yapıcı ve olumlu düşünmeyi öğretmek; - Sorunların özgürce ifade edilmesini teşvik etmek; - Danışanın tutumlarını ve davranışlarını analiz etmesine yardımcı olmak; - Sorunlara farklı çözüm yolları bulma arayışını teşvik etmek; - Danışanın yaşadığı sorunun başkaları tarafından da yaşandığını keşfetmesine olanak sağlamak. Bibliyoterapi, bireysel veya grup terapisi şeklinde uygulanabilir.

İlişkiler konusu, psikologların ilgilendiği hastalıklardan bazıları şunlardır: 1. Depresyon ve anksiyete bozuklukları. Bu durumlar, bireylerin ilişkilerini olumsuz etkileyebilir. 2. Yeme bozuklukları. Beden algısıyla ilgili kaygılar, ilişkilerde sorunlara yol açabilir. 3. Cinsel işlev bozuklukları. Erken boşalma, vajinismus gibi sorunlar, cinsel yaşamı olumsuz etkiler. 4. Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB). Travmatik olaylar sonrası ortaya çıkan bu durum, bireyin zihinsel ve duygusal sağlığını etkiler. 5. Kişilik bozuklukları. Borderline, narsistik gibi bozukluklar, sosyal ilişkileri ve yaşam kalitesini düşürür. Bu tür sorunlar için psikologlar, bireysel ve çift terapileri ile destek sağlarlar.

Uzak Doğu masajlarının etki etme süresi masaj türüne göre değişiklik gösterir: - Thai masajı: Genellikle 1,5 saatten 4 saate kadar sürer. - Aromaterapi masajı: Yaklaşık 60 dakika uygulanır. - Shiatsu masajı: Ortalama 55 dakika sürer. Masajın etkisi, kişinin bedensel ve zihinsel durumuna göre de değişebilir.

Grup terapisinde psikodrama genellikle üç ana aşamadan oluşur: ısınma, eylem ve paylaşım. Uygulama adımları: 1. Isınma Aşaması: Grup üyeleri birbirleriyle ve ortamla uyum sağlamak amacıyla çeşitli ısınma egzersizleri yaparlar. 2. Eylem Aşaması: Protagonist, belirlediği bir olay veya durumu sahnede canlandırır. 3. Paylaşım ve İşleme Aşaması: Eylem aşamasının ardından grup üyeleri, yaşadıkları deneyimleri ve hissettiklerini paylaşırlar.

Müzik terapisi çeşitli sağlık sorunlarına sahip bireylere uygulanır ve kimlere uygulanabileceği şu şekilde sıralanabilir: Anksiyete ve stres bozukluğu olan kişiler. Sosyal fobiler ve kişilik bozuklukları yaşayanlar. Otizm hastalarında dikkatin artırılması, öğrenmenin kolaylaştırılması ve çevreye farkındalığın artırılması için. Zeka geriliği olan bireylerde çevreyle etkileşimin artırılması amacıyla. Akut ve kronik ağrı çeken hastalar. Felçli hastalar ve kronik, organik hastalıkları olanlar. Madde bağımlıları ve doğumdaki anneler. Müzik terapisine katılmak için herhangi bir müzik yeteneğine sahip olmak gerekmez. Tedavi planı bireyin ihtiyaçlarına göre özelleştirilir ve uzman bir müzik terapisti tarafından yönlendirilir.

Terapötik kart eğitimi, katılımcılara duygusal ifade, düşünce düzenleme ve problem çözme gibi süreçlerde destek sağlamak üzere tasarlanmış özel kart setlerinin kullanımını öğretir. Bu eğitimin faydaları şunlardır: Kişisel gelişim: Bireylerin kendi düşünce kalıplarını, güçlü yönlerini ve gelişim alanlarını daha iyi anlamalarına yardımcı olur. Grup terapisi: Grup içindeki etkileşimi güçlendirmek, iletişim engellerini aşmak ve duygusal bağ kurmak için terapötik kartların kullanımını sağlar. Danışmanlık süreçleri: Terapötik kartlar, danışanların direnci ile çalışabilmek, kendini açmasına yardımcı olmak ve danışma hedeflerini somutlaştırmak için ruh sağlığı uzmanları tarafından kullanılır. Ayrıca, eğitimi tamamlayan katılımcılara profesyonel olarak bu teknikleri kullanabilme yeteneklerini belgeleyen sertifikalar verilir.

Psikodinamik terapinin temel ilkeleri şunlardır: 1. Bilinçdışı Süreçler: Duygusal sorunlar ve çatışmaların genellikle bilinçdışı seviyede ortaya çıktığı kabul edilir. 2. Geçmişin Etkisi: Çocukluk deneyimlerinin, bireyin bugünkü ilişkilerini, davranışlarını ve duygusal tepkilerini nasıl etkilediği üzerinde durulur. 3. Aktarım ve Karşıaktarım: Danışanın terapiste karşı geliştirdiği duygular (aktarım) ve terapistin danışana verdiği duygusal tepkiler (karşıaktarım), kişinin ilişki kalıplarını anlamada önemli bir araçtır. 4. Savunma Mekanizmaları: Kişilerin bilinçdışı çatışmalardan kaçınmak için geliştirdikleri savunma mekanizmaları (örneğin, bastırma, yansıtma), terapide incelenir ve farkındalık kazandırılır. 5. İlişki Dinamikleri: Terapist ile danışan arasındaki ilişki, bireyin diğer ilişkilerindeki tekrarlayan kalıpları ve sorunları anlaması için bir pencere olarak kullanılır.

Görüşme formu analizi şu aşamalardan oluşur: 1. Veri Toplama ve Yapılandırma: Görüşme formunda yer alan bilgiler dikkatlice gözden geçirilir. 2. Danışanın Terapiye Başlama Sebepleri: Danışanın terapiye başlama nedenleri, başlıca şikayetleri ve beklentileri belirlenir. 3. Psiko-Sosyal Durum Değerlendirmesi: Danışanın çevresel faktörleri, yaşadığı stres kaynakları, travmalar ve kayıplar gibi psikolojik değerlendirmesi yapılır. 4. Terapötik Hedefler ve Planlama: Toplanan veriler doğrultusunda terapist, danışanın tedavi süreci için uygun hedefler belirler ve tedavi yöntemlerini seçer. 5. İlk Görüşme Formu Değerlendirmesi ve Geri Bildirim: Form tamamlandıktan sonra terapist, danışana ilk izlenimleri ve belirlenen hedefler hakkında geri bildirimde bulunur. Bu süreç, terapistin danışanla doğru bir ilişki kurması ve terapötik süreci verimli bir şekilde yönetmesi için önemlidir.

İnci Mercan adlı ilişki uzmanı, genç, ergen, yetişkin, çift ve aile terapileri sunarak çeşitli konularda destek vermektedir. İş yaptığı alanlar arasında şunlar yer almaktadır: - dikkat dağınıklığı; - öfke; - zeka belirleme testleri; - davranışsal sorunlar; - depresyon, anksiyete, panik atak; - doğru iletişim, stres ve endişe ile başa çıkabilme.

RFT terapisti, insanların dil ve cognition (biliş) süreçlerini inceleyerek, bu süreçlerin nasıl ilişkiler kurarak dünyayı anladıklarını araştırır. RFT terapisinin bazı işlevleri: Anksiyete ve depresyon gibi zihinsel sağlık sorunlarının tedavisi: Terapist, kaygı yaratan ilişkisel ağları yeniden yapılandırarak yeni, daha yararlı bağlantılar oluşturur. Davranış sorunlarının çözümü: Dil ve cognition'ın davranışı nasıl etkilediğini anlayarak, sorunlara yönelik müdahaleler geliştirir. Bilişsel fonksiyonların artırılması: İlişkisel çerçevelerin geliştirilmesi, problem çözme, yaratıcılık ve zihinsel çevikliği iyileştirir. Ayrıca, RFT terapisti, müşterilerin değerlerini belirlemelerine yardımcı olarak, daha anlamlı ve tatmin edici bir yaşam sürmelerine katkıda bulunur.