Siroz

"Sçz" ifadesi, belgelerde veya kaynaklarda tanımlanmamış bir terimdir. Ancak, "siroz" hastalığı ile ilgili bir arama yapıldığında, bu hastalığın Hepatoloji bölümü tarafından incelendiği bilgisi bulunmaktadır.

Fetor hepatikus, şiddetli karaciğer hastalığı durumlarında görülür. Bu durum ayrıca, akut karaciğer yetmezliği gibi ani gelişen karaciğer fonksiyon bozukluklarında da görülebilir. Fetor hepatikusun teşhisi ve tedavisi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Atatürk, 26 Eylül 1938 tarihinde şiddetli bir nöbet geçirdikten sonra 5 gün komada kaldı. Bu durumun nedeni olarak, siroz hastalığının ilerlemesi ve karın bölgesindeki suyun artması gösterilmektedir.

Sirozun en tehlikeli evresi, dekompanse siroz olarak adlandırılır. Dekompanse sirozda ortaya çıkan ciddi belirtiler ve yaşamı tehdit eden komplikasyonlar arasında şunlar bulunur: - iç kanamalar; - şiddetli asit; - hepatik ensefalopati (beyin fonksiyonlarının etkilenmesi); - böbrek yetmezliği. Bu nedenle, sirozun erken teşhisi ve yönetimi hayati önem taşır.

Fibrozis ve siroz farklı kavramlardır, ancak birbirleriyle ilişkilidirler. Fibrozis, karaciğer dokusunun iltihaplanması sonucu oluşan bir yara iyileşme sürecidir. Siroz ise fibrozisin ilerlemesi sonucu karaciğerin yapısında geri dönüşü olmayan hasarlara yol açan bir durumdur.

Portal hipertansiyonda görülen karaciğer hastalıkları şunlardır: 1. Siroz: En sık görülen neden olup, karaciğer dokusunun fibrozisi portal kan akışını engeller. 2. Şistozomiyazis: Paraziter bir hastalık olup, karaciğer damarlarını etkileyebilir. 3. Karaciğer tümörleri: Portal venin sıkışmasına veya tıkanmasına neden olabilir. 4. Non-sirotik portal hipertansiyon: Karaciğer dokusunda siroz olmadan mikrovasküler direnç artışı. Ayrıca, Budd-Chiari sendromu ve sağ kalp yetmezliği gibi durumlar da portal hipertansiyona yol açabilir.

Portal hipertansiyon (HT) sınıflaması şu şekilde yapılır: 1. Hepatik Venöz Basınç Gradienti (HVPG): Normal değeri 1-5 mmHg olup, 6 mmHg ve üzeri portal hipertansiyon olarak kabul edilir. 2. Klinik Bulgular: HVPG 10 mmHg olduğunda klinik bulgular ortaya çıkar. 3. Varis Kanaması Riski: HVPG 12 mmHg olduğunda varis kanaması riski artar. Ayrıca, portal HT nedenleri de sınıflamaya dahildir: - Prehepatik: Portal ven trombozu, splenik ven trombozu. - İntrahepatik: Siroz, şistozomiazis. - Posthepatik: Budd-Chiari sendromu, konstriktif perikardit.

Evet, Fibroscan sirozu tespit edebilir. Bu tıbbi cihaz, karaciğerin sertliğini ve fibrozis derecesini ölçerek sirozun varlığını ve ilerlemesini değerlendirmeye yardımcı olur.

Evet, tomografide (BT) karaciğer sirozu tespit edilebilir. BT taraması, karaciğerin detaylı ve katman katman görüntülerini sağlayarak siroz gibi kronik hastalıkların değerlendirilmesine yardımcı olur.

Sirozda göbek, karaciğerdeki yağlanma ve karın içi yağ birikimi nedeniyle oluşur. Bu durum, genellikle alkol kötüye kullanımı, viral hepatit, yağlı karaciğer hastalığı gibi siroza yol açan faktörlerden kaynaklanır. Göbek ve karın şişliği, sirozun yanı sıra obezite, diyabet, hormon bozuklukları gibi sağlık sorunlarının da bir belirtisi olabilir.

Evet, sirozu olan bir kişinin karnı şişebilir. Bu şişkinliğin nedeni, hastanın karnında biriken asit ve su karışımıdır.

Siroza iyi gelen bazı yiyecekler şunlardır: Enginar: A ve B vitaminleri yönünden zengindir, karaciğer hastalığının ilerlemesini yavaşlatabilir. Greyfurt: Antioksidan özellik taşır, hücrelerin kanserleşmeye karşı korunmasında etkilidir. Üzüm: Karaciğer fonksiyonlarını geliştirir, üzüm çekirdeğinde antioksidan bulunur. Kuşkonmaz: Vücudu toksinlerden arındırır. Sarımsak: Doğal bir antibiyotik olup, karaciğer iltihabını önler. Pancar: Ağır metallerin temizliğinde aktif rol oynar. Avokado: Karaciğeri rahatlatır. Ispanak: Demir bakımından yüksektir, karaciğerin daha hızlı temizlenmesinde yardımcı olur. Ancak, siroz hastalarının beslenme düzenlerini belirlerken bir doktora veya beslenme uzmanına danışmaları önemlidir.

Salih Tozan, siroz hastalığından dolayı vefat etmiştir.

HCV kronik enfeksiyonu, etkene maruz kalınmasından sonra ortalama 10 yıl içinde siroz gelişimine kadar sürebilir. Hepatoselüler karsinom (HSK) gelişimi ise ortalama 30 yıl sürmektedir.

Atatürk'ün siroz hastasıyken nasıl göründüğüne dair bazı bilgiler şunlardır: - Kaşıntılar ve Karaciğer Büyümesi: 1938 yılının ocak ayında vücudunda kaşıntı başlayınca Atatürk, Yalova'ya kaplıca tedavisine gitmiş ve burada Doktor Nihat Reşat Belger'e muayene olmuştur. - Ağır Koma: 16 Ekim 1938 günü öğleden sonra ağır bir komaya girmiştir. - Genel Durum: Kötüleşen sağlığı, Türk ve yabancı doktorların tedavilerine rağmen sonuç vermemiş ve Atatürk 10 Kasım 1938'de sabah saatlerinde hayata veda etmiştir.

Siroz hastaları, ilaçların yan etkileri veya hastalığın kendisi nedeniyle halüsinasyon görebilirler. Dytor 5 gibi ilaçlar, torasemid içererek kafa karışıklığı ve halüsinasyonlara yol açabilir. Halüsinasyonların yaşanması durumunda, bir uzmana danışmak ve gerekli tedavinin planlanması önemlidir.

Atilla Kaya'nın hastalığı, genç yaşta alkol bağımlılığı nedeniyle siroz olarak başlamıştır.

Kardiyak kaynaklı siroz, kalp yetmezliği durumlarında, kirli kanın karaciğerde daha fazla kalmasına bağlı olarak gelişir. Bu durumun diğer nedenleri arasında şunlar yer alır: Safra kesesi taşları: Kanalı tıkadığında karaciğer rahatsızlıklarına yol açabilir. Genetik rahatsızlıklar: Vücutta bakır, demir birikimi gibi durumlar karaciğer hastalıklarına neden olabilir. Toksik maddelere maruziyet: Tarım veya böcek ilaçları gibi. Bazı paraziter enfeksiyonlar.

Ufuk Özkan'ın hastalığı, üçüncü derece sirozdur.

Evet, karaciğer sirozu akciğerlere zarar verebilir. Karaciğer sirozu, hepatopulmoner sendrom ve portopulmoner hipertansiyon gibi komplikasyonlara yol açarak akciğerleri etkileyebilir. - Hepatopulmoner sendrom, akciğer içerisindeki damar genişlemeleri ve şantlar nedeniyle kanın yeterince oksijenlenememesine neden olur. - Portopulmoner hipertansiyon ise karaciğer sirozunda başka nedenlerle açıklanamayan pulmoner hipertansiyon tablosudur. Bu komplikasyonların tek tedavisi karaciğer transplantasyonudur.