HukukiTerimler

Rücu etmek ifadesi, geri dönmek anlamına gelir. Bu kavram, özellikle sigorta hukukunda sıkça karşılaşılır ve sigorta şirketleri, tazminat ödedikleri oranda hukuken sigortalının yerine geçerek kusurlu üçüncü şahıslara rücu etme hakkı kazanırlar.

Tevkil kelimesi, vekilin kendisine verilen yetkileri yeni bir vekaletname ile başkalarına devredebilme yetkisi anlamına gelir.

"Zapt altına almak" hukuk bağlamında "kontrol altına almak" anlamına gelir. Zapttan sorumluluk ise, satıcının sattığı malın üçüncü bir kişi tarafından üstün hakkı nedeniyle haczedilmesi durumunda alıcıya karşı sorumlu olması demektir.

Ciranta sahibi, bir senedin arkasını imzalayarak devreden kişidir.

Keşif üçreri ifadesi, belgelerde veya kaynaklarda bulunmayan bir terimdir. Ancak "keşif" kavramı, farklı bağlamlarda şu anlamlara gelebilir: 1. Coğrafi Keşifler: 15. yüzyıldan 17. yüzyıla kadar süren dönemde, Avrupalı denizcilerin yeni topraklar keşfetmek amacıyla yaptıkları seferler. 2. Hukukta Keşif: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na göre, hâkimin uyuşmazlık konusu hakkında bizzat inceleme yaparak bilgi sahibi olması amacıyla yaptığı işlem.

Ahzu kabza, sulh ve ibra terimleri İslam hukukunda kullanılan kavramlardır. - Ahzu kabza: Bir malın zilyedliğini elde etmek için hukuki işlemler yapılması anlamına gelir. - Sulh: Anlaşma ve uzlaşma anlamına gelir, taraflar arasında bir anlaşmazlık veya ihtilafın barışçıl bir şekilde çözülmesi için yapılan işlemi ifade eder. - İbra: Bir hak veya talepten vazgeçme, feragat etme anlamına gelir.

Geçerli kabul ve geçersiz kabul kavramları, sözleşmelerin hukuki geçerliliği ile ilgili önemli terimlerdir. 1. Geçerli Kabul: Sözleşmenin taraflar arasında bağlayıcı hale gelmesi için gerekli olan onaylama eylemidir. 2. Geçersiz Kabul: Hukuki açıdan bir sözleşmenin yok hükmünde sayılması durumudur. Geçersiz kabulün bazı nedenleri şunlardır: - Ehliyetsizlik: Taraflardan birinin hukuki ehliyete sahip olmaması. - Yanıltma veya hile: Taraflardan birinin diğerini kandırarak sözleşmeyi kabul ettirmesi. - Hukuka ve ahlaka aykırılık: Sözleşme konusunun kanunlara veya genel ahlak kurallarına uygun olmaması. - Şekil şartlarına uyulmaması: Sözleşmenin belirli bir şekil şartına bağlı olup bu şartın yerine getirilmemesi.

Muaccel ve müeccel terimleri hukukta farklı anlamlar taşır: 1. Muaccel: Bu terim, ödenmesi gereken, ödeme zamanı gelmiş borcu ifade eder. 2. Müeccel: Kelime anlamı olarak ileriye atılmış, ertelenmiş demektir.

Teşekkül ve teşkil kavramları hukukta farklı anlamlar taşır: 1. Teşekkül: Bir örgütün, kurumun belirli bir yapıya sahip olması veya oluşumu anlamına gelir. 2. Teşkil: Tüm tarafların davaya dahil edilmesi ve davadan haberdar edilmesi anlamına gelir.

Sungat kelimesi, Türk dilinde bulunmayan bir terimdir. Miras ise, bir kişinin ölümü halinde malvarlığının mirasçıları arasında paylaşılması işlemidir.

İcap kelimesi Arapça kökenli bir kelimedir ve iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Gereklilik, lüzum. 2. Hukuk terimi.

Zilyetlik, bir mülke sahiplik ve fiili hakimiyet durumunu ifade eden hukuki bir terimdir. Zilyetliğin temel unsurları: 1. Maddi unsur (corpus): Eşya üzerinde doğrudan veya dolaylı olarak fiziksel hakimiyet kurma. 2. Manevi unsur (animus): Eşya üzerindeki hakimiyeti sürdürme niyeti. Zilyetlik türleri: - Asli zilyetlik: Eşya üzerinde malik sıfatıyla hakimiyet. - Fer’i zilyetlik: Belirli bir hakka dayanarak (örneğin kiracı olarak) zilyet olma. Zilyetlik, mülkiyetten farklı olarak bir hak değil, hukuki bir durum olarak kabul edilir.

Rücû kelimesi, "geri dönmek" anlamına gelir. Hukuki bir terim olarak rücû, bir kişinin, hukuken diğerinin yerine geçerek üçüncü kişilere karşı onun haklarını ve sorumluluklarını devralması durumunu ifade eder. Ayrıca, rücû kavramı şu anlamlarda da kullanılır: - Fıkıh terimi: Ricî talâkla boşanan erkeğin, yeni bir nikâha ihtiyaç olmadan boşadığı eşine dönmesi. - Sigorta hukuku: Sigorta şirketlerinin, tazminat ödedikleri oranda hukuken sigortalının yerine geçerek kusurlu üçüncü şahıslara rücû etme hakkı kazanması.

Müecceliyet hukukta, borcun vadesinin gelmiş olması anlamına gelir. Bu terim ayrıca şu anlamlara da gelebilir: Müeccel borç. Muaccel.

Talimat ve yönetmelik arasındaki temel farklar şunlardır: - Talimat, bir kişi tarafından verilen emir veya buyruktur. - Yönetmelik ise, bir kuruluşun veya devletin, bir yasayı uygulama ve yönetme şeklini belirleyen detaylı ve resmi bir düzenleyici metindir.

Hukukta "tekemmül tarihi" terimi, bir hukuki ilişkinin tam olarak oluştuğu ve gerektiği şekilde yerine getirildiği tarihi ifade eder.

Evet, "kiracı" ve "müstecir" aynı anlamı taşır. "Müstecir", Arapça kökenli bir kelime olup, hukuki bir terim olarak kira sözleşmesinde kiracıyı ifade eder.

Takyidat ve takyit terimleri farklı anlamlara sahiptir: - Takyidat: Mülkiyet hakkını kısıtlayan şerhler, beyanlar, irtifak hakları, gayrimenkul mükellefiyeti, vakıf belirtmesi ve rehinlerin genel adıdır. - Takyit: Sınırlama anlamına gelir. Dolayısıyla, takyidat ve takyit aynı şey değildir.

Vakfiye, bir vakfın koşullarını ve vakfedenin isteklerini belirten belgedir.

"Vareste olmak" ifadesi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Hukuki bağlamda: Bir kişinin duruşmadan muaf tutulması, yani "duruşmadan vareste tutulması" durumu, mahkeme tarafından ifadesi daha önce alınmışsa gerçekleşir. 2. Genel anlamda: Bir şeyi yapıp yapmamakta özgür bırakılmak anlamında bir deyim olarak da kullanılır.