HukukiTerimler

"Vareste olmak" ifadesi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Hukuki bağlamda: Bir kişinin duruşmadan muaf tutulması, yani "duruşmadan vareste tutulması" durumu, mahkeme tarafından ifadesi daha önce alınmışsa gerçekleşir. 2. Genel anlamda: Bir şeyi yapıp yapmamakta özgür bırakılmak anlamında bir deyim olarak da kullanılır.

Mutad mesken, kişinin tüm hayat ilişkilerinin belirli bir coğrafi alanda yoğunlaşması şeklinde tanımlanan bir terimdir. Musa Aygül'ün çalışmalarında "mutad mesken" kavramı ile ilgili spesifik bir açıklama bulunamamıştır.

Maddi hata iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Hukuk terimi olarak: Maddi hata, esasa ilişkin olmayan, yazıda ve rakamda yanılgıyı ifade eder. 2. Seçim süreçleri bağlamında: Oy pusulalarında maddi hata, bir hukuki olayın olup olmadığında veya koşul yahut niteliklerinde yanılma anlamına gelir.

"Muktezâ-i hâl" ifadesi, duruma göre, icabına göre, hal ve vaziyetin gerektirdiğine göre anlamlarına gelir. Hukuk bağlamında ise, "mukteza" terimi, vergi mükellefleri ile vergi sorumlularının vergisel işlemlerle ilgili tereddüt yaşadıkları veya mevzuatta açıklık bulunmayan konularda vergi idaresinden yazılı olarak talepte bulunmaları sonucu aldıkları yazılı veya belgeli cevap metnini ifade eder.

Kayyım ve kayım kelimeleri farklı anlamlara sahiptir. Kayyım, Arapça kökenli bir kelime olup, yasalar tarafından belirlenen durumlarda başkasına ait bir işi görmek veya bir malı idare etmek için tayin edilen kişiyi ifade eder. Kayım ise, günlük dilde kullanılan ve anlamı olmayan bir kelimedir.

Zabıt kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Hukuk terimi olarak: Bir hukuki durumu tespit eden yazılı kağıt anlamına gelir. 2. Belediyecilik terimi olarak: Tutanak anlamına gelir.

Tazmin ve telafi etmek kavramları, hukuki bağlamda benzer anlamlar taşısa da farklı şekillerde kullanılır. Tazmin, bir başkasının uğramış olduğu zararı karşılamak, telafi etmek veya gidermek anlamına gelir. Telafi etmek ise, bir kaybı veya zararı gidermeyi ifade eder. Bu, daha geniş bir anlamda, herhangi bir olumsuz durumu düzeltmek veya yerine koymak için yapılan her türlü çabayı kapsar.

Emsali olmak hukuk bağlamında, benzer durumlarda örnek teşkil etmek anlamına gelir. Bu terim, hukuki bir meselede karar verilirken daha önce verilmiş olan benzer davaların veya kararların incelenmesini ifade eder.

Tedavülde olmak hukukta "geçerlilik", "sürümde bulunma" ve "kullanılma" anlamlarına gelir. Ayrıca, elden ele geçmek, el değiştirmek gibi anlamlarda da kullanılabilir.

Asıl borç ve yan borç arasındaki fark şu şekildedir: 1. Asıl Borç: Borç ilişkisinin temel unsurunu oluşturur ve sözleşmenin esaslı unsurunu belirler. 2. Yan Borç: Asıl borcun ifasına yardımcı olan, ikincil nitelikte bir borçtur.

Muvazzalı ve muvazaa terimleri hukukta farklı anlamlar taşır: 1. Muvazzalı: Bu terim, genellikle vergiyi peçelemek veya haksız kazanç sağlamak gibi amaçlarla yapılan, görünüşte doğru ama gerçekte yanıltıcı işlemleri ifade eder. 2. Muvazaa: Hukukta ise muvazaa, tarafların gerçek iradelerine uymayan ve üçüncü kişileri aldatmak amacıyla yaptıkları gizli anlaşmayı ifade eder. Özetle, muvazzalı işlemler daha çok ekonomik amaçlarla yapılırken, muvazaa hukuki bir terim olup, aldatma ve yanıltma niyetini içerir.

Müşterek ve müteselsil terimleri, hukuki bağlamda farklı anlamlar taşır ve gazete haberlerinde şu şekilde açıklanabilir: 1. Müşterek Sorumluluk: Birden fazla borçlunun, borcun sadece kendi payına düşen kısmından sorumlu olmasıdır. 2. Müteselsil Sorumluluk: Birden fazla borçlunun, borcun tamamından ayrı ayrı sorumlu olmasıdır.

Evet, "müteveffa" ve "muris" aynı anlamı taşır, yani ölen veya miras bırakan kişiyi ifade eder.

Hukukta "atfen atıf", bir kanunun belirli bir konuyu düzenlerken başka bir kanuna veya hükme gönderme yapması anlamına gelir.

An borcu ifadesi, borç kelimesinin yanlış bir kullanımı olabilir. Borç genel olarak, bir tarafın diğer bir taraftan aldığı ve belirli bir zaman aralığında ve anlaşılan faiz oranı üzerinden geri ödemesi gereken para veya hizmet anlamına gelir. Borç, hukuki açıdan alacaklı, borçlu ve edim olmak üzere üç unsurdan oluşur.

Gayrikabili rücu sözleşme, geri dönülemez, değiştirilemez anlamına gelir. Hukuki açıdan, gayrikabili rücu ifadesi, ibranamelerde ve sözleşmelerde kişinin bir hak veya alacaktan geri dönüşü olmayan bir biçimde vazgeçtiğini belirtmek için kullanılır.

Mefhûm-u muhalif hukukta, kanunlarda yer alan veya ihale mevzuatında belirlenmiş hususların zıddı olan durumun gerçekleşmesi halinde, mevzuatta yazılan hükmün zıddının geçerli sayılması anlamına gelir.

Hukukta "talik" terimi, bir hukukî işlemin hükümlerinin işlemeye başlamasının veya işlemekte olan hükümlerine son verilmesinin gelecekte gerçekleşmesi muhtemel bir olaya bağlanması anlamına gelir. Ayrıca "talik" kelimesi, erteleme anlamında da kullanılır.

Anayasa Mahkemesi'ne göre "iltisaklı" terimi, bir olay, durum veya kişi ile diğer bir olay, durum ya da kişi arasındaki doğrudan veya dolaylı ilişkiyi ifade eder.

Maktül ve mağdur kavramları farklı anlamlara sahiptir. Maktül, bir suç veya olay sonucunda hayatını kaybeden kişiyi ifade eder. Mağdur ise, genel anlamda bir suçtan zarar gören veya etkilenen kişiyi ifade eder.