HücreBiyolojisi

Ökaryotlarda oksijenli solunum mitokondri organelinde gerçekleşir. Oksijensiz solunum ise hücre sitoplazmasında gerçekleşir.

Hücre içi sıvının (sitosol) fazla olması durumunda, hücre patlayabilir ve yok olabilir.

Koful, bitki hücresinde depo merkezi olup, hayvan hücresine göre daha küçük ve daha az sayıdadır.

Kromozomda "n" ifadesi, üreme hücrelerini ifade eder ve bu hücreler haploit olarak adlandırılır.

Plazmoliz ve deplazmoliz olayları, bir hücrenin farklı yoğunluktaki ortamlara konulması durumunda gerçekleşir. - Plazmoliz, hipertonik (daha yoğun) bir çözeltiye konulan bir hücrenin su kaybederek büzülmesi olayıdır. - Deplazmoliz, plazmolize uğramış bir hücrenin hipotonik (daha az yoğun) bir çözeltiye konulması sonucu su alarak eski haline geri dönmesi olayıdır.

Hücre hacmi arttıkça, çekirdek/sitoplazma oranı azalır.

Eksozomlar, kök hücreler tarafından salgılanan hücre dışı veziküllerdir. Dolayısıyla, eksozomlar kök hücre olarak kabul edilebilir.

Virüs hücre içine girdikten sonra çoğalma sürecine başlar: 1. Bağlanma ve Giriş: Virüs, konak hücrenin yüzeyindeki spesifik reseptörlere bağlanır ve hücre içine girer. 2. Genetik Materyalin Salınımı: Virüs, genetik materyalini hücre sitoplazmasına veya çekirdeğine bırakır. 3. Replikasyon ve Transkripsiyon: Virüsün genetik materyali, konak hücrenin ribozomları ve enzimleri tarafından kopyalanır ve protein sentezi gerçekleşir. 4. Virüs Parçacıklarının Oluşumu: Yeni virüs parçacıkları, konak hücrenin protein ve genetik materyalini kullanarak yeniden oluşturulur. 5. Salınım ve Yayılma: Yeni oluşturulan virüs parçacıkları, konak hücreyi terk eder ve çevredeki diğer hücreleri enfekte edebilir.

Granülsüz (düz) ve granüllü (tanecikli) endoplazmik retikulumun (ER) ortak görevi, hücre içinde madde taşınması ve işlenmesidir.

Arkeleri ökaryotlardan ayıran bazı özellikler şunlardır: Hücre Duvarı: Arkelerin hücre duvarında peptidoglikan bulunmaz, bunun yerine sahte-peptidoglikan (pseudopeptidoglycan veya pseudomurein) bulunur. Metabolik Süreçler: Arkelerdeki metabolik süreçler, özellikle RNA'nın yazılması (transkripsiyon) ve okunması (translasyon) süreçleri, ökaryotlara benzer. Hücre Zarı: Arkelerin hücre zarında eter bağları bulunurken, bakterilerde ester bağları bulunur. Antibiyotiklere Tepki: Arkeler, kanamycin, chloramphenicol, rifampicin ve anisomycin gibi antibiyotiklere bakterilerden farklı tepkiler gösterir. DNA Başlatıcı Yapısı: Arkeler ve bakterilerde DNA kopyalanmasını başlatan (promoter) yapı farklıdır. Fotosentez: Bazı arkeler fotosentetiktir ancak klorofil kullanmadan fotosentez yaparlar. Üreme: Arkeler aseksüel biçimde ürer ve sporla üreme görülmez.

Kloroplast ve klorofil pigmenti farklı yerlerde bulunur: 1. Kloroplast: Fotosentezden sorumlu olan kloroplast, bitki hücrelerinin içinde yer alır. 2. Klorofil: Klorofil pigmenti, kloroplastın grana içindeki tilakoit zarına gömülü olarak bulunur.

Sitoplazma, hem prokaryot hem de ökaryot tüm hücrelerde bulunur.

Biyolojide kapsül iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Bazı bakterilerde yapı: Hücre duvarının dışında bulunan ve genellikle polisakkaritlerden oluşan kalın dış tabakadır. 2. Genel anlam: Bir organı, dokuyu, hücreyi veya tek hücreli canlıları çevreleyen kese biçimindeki kılıf, spor kesesi.

Ribozomlar sitoplazmada hem serbest hem de bağlı olarak bulunabilir. - Serbest ribozomlar: Sitoplazmada serbestçe dolaşırlar ve burada görev yapan proteinleri sentezlerler. - Bağlı ribozomlar: Endoplazmik retikulum ve çekirdek zarının dış yüzeyine tutunmuş olarak bulunurlar ve hücre zarı yapısına katılan, salgılanan veya paketlenen proteinleri üretirler.

Evet, plazma zarı ve hücre zarı aynı şeyi ifade eder. Plazma zarı, biyolojik bir zar olup, tüm hücrelerin içini dış ortamdan ayıran ve koruyan yapıdır.

Virüsler çoğalırken büyümezler, çünkü virüsler metabolik aktiviteler için gerekli enzim ve yapılardan yoksundur. Virüsler, konak bir hücreye girerek onun enzimlerini ve yapı taşlarını kullanarak çoğalırlar.

Skuamöz ve keratinize terimleri, epitel hücreleriyle ilgili iki farklı durumu ifade eder: 1. Skuamöz: Epitel hücrelerini oluşturan küçük, pullu hücreleri tanımlar. 2. Keratinize: Bu terim, epitel hücrelerinin keratin proteini biriktirdiği durumları ifade eder.

En çok organel, kas ve karaciğer hücrelerinde bulunur.

Dynein ve kinezin — mikrotübüller boyunca hareket eden ve hücre içi taşınmaya yardımcı olan motor proteinlerdir. Dyneinin görevleri: - Materyalleri hücrenin merkezine doğru taşır. - Silyum ve kamçı yapısında yer alarak mikrotübüllerin birbirine göre kaymasını sağlar. Kinezinin görevleri: - Organeller ve vezikülleri hücrenin merkezinden çevreye doğru taşır. - Sinir hücrelerinde nörotransmitter içeren vezikülleri aksonlar boyunca sinapslara taşır.

Protein sentezi, genetik bilginin DNA'dan proteinlere çevrildiği, hücrenin temel işlevlerini yerine getirmesi için hayati öneme sahip bir süreçtir. Bu süreç iki ana aşamadan oluşur: transkripsiyon ve translasyon: 1. Transkripsiyon: DNA'nın belirli bir bölgesi (gen) açılır ve RNA polimeraz enzimi tarafından mRNA (mesajcı RNA) molekülü sentezlenir. 2. Translasyon: Oluşturulan mRNA molekülü, ribozoma taşınır. Protein sentezi, hücrelerin büyümesi, gelişmesi, onarımı ve bağışıklık sistemi gibi birçok biyolojik süreçte kritik rol oynar.