HayvanHakları

Eşek yasağını bulan kişi olarak tek bir isim vermek mümkün değildir. Hayvan haklarının korunması için önemli adımlar atan birkaç kişi bulunmaktadır: Richard Martin: 1821 yılında at, eşek, inek ve koyun gibi çiftlik hayvanlarına zulmü önleyen bir yasa tasarısı hazırlamıştır. Lord Erskine: Lordlar Kamarası'nda, tarımsal faaliyetlerde hayvanlara zulmedilmesini yasaklayan bir yasa tasarısı sunmuştur. William Pulteney: 1800 yılında boğa güreşlerini yasaklamayı teklif eden bir yasa tasarısı sunmuştur. Bu girişimlerin sonucunda, 1822 yılında İngiltere'de bir eşeğin sahibi tarafından dövülmesi durumunda mahkemeye çıkabileceği ve kişinin hayvan haklarını ihlal etmekten suçlu bulunabileceği bir yasa kabul edilmiştir.

Miyase Sertbarut'un "Ortak Ruh" kitabı, hayvanlara yapılan kötü muameleyi merkezine alarak, insanın doğayı diğer canlılarla paylaşmadaki bencilliğini ele alıyor. Kitapta, insanlar tarafından sömürülen, yok edilen veya sürgün edilen hayvanlar, ölmeden önce son nefesleriyle gökyüzüne ruhlarından bir parça gönderir. "Ortak Ruh", 10 yaş ve üzeri okurları, zulüm gören hayvanlar üzerine düşünmeye davet ediyor. Kitapta, bir canlıya zarar verildiğinde aslında kendine zarar verildiği mesajı veriliyor.

Sokak kedisine kötü davranan kişiler, aşağıdaki kurumlara şikayet edilebilir: Tarım ve Orman Bakanlığı. Belediye. Hayvan Hakları Derneği. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. Türk hukuk sisteminde hayvanlara eziyetin tek cezası idari para cezasıdır ve savcılar bu tür durumlarda ceza davası açamaz.

Hayvanların siyasi partisi yoktur çünkü hayvanlar siyasi varlıklar değildir ve siyasi temsilleri yoktur. Ancak, hayvan hakları konusunda farkındalık yaratmak ve bu hakları savunmak amacıyla çeşitli sivil toplum kuruluşları ve kampanyalar bulunmaktadır. Ayrıca, "Hayvan Partisi" adında, hayvan hakları konusunda somut adımlar atılması için kurulması önerilen bir siyasi parti fikri de bulunmaktadır.

Hayvan hakları ile ilgili makale yazarken aşağıdaki unsurlar dikkate alınabilir: Giriş: Hayvan haklarının tarihsel gelişimi ve bu konunun önemi hakkında bilgi verilebilir. Hayvan Hakları Savunucularının Görüşleri: Peter Singer ve Tom Regan gibi düşünürlerin hayvan hakları konusundaki görüşleri ele alınabilir. Uluslararası Bildirgeler: Hayvan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin içeriği ve önemi hakkında bilgi verilebilir. Yasal Düzenlemeler: Türkiye'de ve dünyada hayvan haklarını koruyan yasal düzenlemeler ve bu düzenlemelerin yetersizlikleri tartışılabilir. Etik ve Ahlaki Boyutlar: Hayvan deneyleri ve hayvanların eğlence amaçlı kullanılması gibi etik sorunlar ele alınabilir. Sonuç: Hayvan haklarının korunması için öneriler sunulabilir ve bu konunun insan hakları ile olan bağlantısı vurgulanabilir. Makale, hayvan hakları konusunda bilimsel ve gerçekçi bir bakış açısıyla, pozitif hukuku dikkate alarak yazılmalıdır.

Mamak Belediyesi, sokak hayvanlarını toplama yetkisine sahiptir, ancak bu yetki belirli koşullar altında geçerlidir. 2024 yılında Mamak Belediyesi, zorlu hava koşullarında sokak hayvanlarına mama dağıtımı gerçekleştirdiğini duyurmuştur. 2022 yılında Mamak Belediyesi'nin, hukuki dayanak olmadan köpekleri topladığı ve bu süreçte hayvan hakları savunucularının darp edildiği iddia edilmiştir. Mamak Belediyesi'nin sokak hayvanları ile ilgili çalışmaları hakkında en doğru ve güncel bilgileri almak için belediyenin resmi sosyal medya hesapları veya iletişim kanalları üzerinden doğrudan iletişime geçilmesi önerilir.

"A Dog's Purpose" filminin yasaklanma nedeni, sette hayvan istismarı iddiasıdır. 2017 yılında, TMZ'de yayınlanan bir videoda, bir hayvan eğitmeninin, "Hercules" adlı Alman çoban köpeğini, korku dolu haldeyken, bir havuza zorla soktuğu görülmüştür. Bu videonun yayılmasının ardından, PETA gibi hayvan hakları grupları filmin boykot edilmesi çağrısında bulunmuş ve Universal Pictures ile Amblin Entertainment, Los Angeles'taki galayı iptal etmiştir. Her ne kadar yapımcılar, köpeğin çekim boyunca zarar görmediğini belirtse de, çeşitli hayvan hakları örgütleri ve yetkililer konuyu soruşturmaya devam etmektedir.

HayKonFed'in (Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu) amacı, Türkiye'deki hayvan haklarını korumak ve savunmaktır. Bu amaç doğrultusunda konfederasyon, şu hedefleri benimsemiştir: Yasal koruma: Vahşet ve işkence gören hayvanlara yasal, sosyal ve ahlaki boyutta koruma sağlamak. Kurumsal ilişkiler: Yasaları uygulamakla yükümlü belediyeler, kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler ile ilişkileri düzenlemek. Yeni yasa tasarısı: TBMM'de görüşülmesi beklenen Hayvanları Koruma Kanunu Tasarısı'nın TCK kapsamına alınmasını ve mevcut yasadaki hayvanlar aleyhine maddelerin değiştirilmesini sağlamak. Toplumsal bilinçlendirme: Hayvan hakları savunucularını hak ihlalleri ve baskılar karşısında bilinçlendirmek ve bilgilendirmek. Eğitim ve farkındalık: Tüm hayvanların yaşam alanlarının ve türlerinin korunmasına yönelik eğitimler düzenlemek.

Evet, Türkiye'de Hayvan Partisi bulunmaktadır. Türkiye'nin ilk ve tek Hayvan Partisi, 2012 yılında faaliyetlerine başlamıştır. Bu partiye üye olmak için hayvanları sevmek zorunlu değildir.

Yıldız Koruma ve Yaşatma Derneği, eğitim ve araştırma faaliyetleri yürütmektedir. Bazı faaliyetleri: ÜDS kursları: Dernek, öğretim üyelerine yönelik Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (ÜDS) hazırlık kursları düzenlemektedir. Proje geliştirme eğitimleri: Üniversite öğretim elemanları için proje fikri geliştirme ve uygulama eğitimleri gerçekleştirmektedir. Bilimsel destek: Öğretim elemanlarının yurtiçi veya yurtdışında sundukları bildiriler için maddi destek sağlamaktadır.

Sahiplendirilen köpeğin geri alınıp alınamayacağı, çeşitli faktörlere bağlıdır: Sözleşme: Eğer sahiplendirme sırasında bir sözleşme yapıldıysa, köpeğin geri alınması mümkün olabilir. Geçerli Nedenler: Yetiştiriciler veya satıcılar, genellikle sözleşmenin ihlali, hayvanın kötüye kullanılması veya ihmal edilmesi gibi geçerli bir neden olmadıkça köpeği geri alamazlar. Köpeği geri almak için yapılabilecekler: Yetkili mercilere başvurmak: Elinizde satış belgesi varsa, barınağa başvurarak durumu açıklayabilirsiniz. Yasal danışmanlık almak: Köpeğinizi geri almaya çalışan bir yetiştiriciyle uğraşırken, bir avukattan yasal tavsiye almak faydalı olabilir. Eğer bir sözleşme yapılmadıysa, köpeğin geri alınması yasal olarak mümkün olmayabilir.

Linda Blair, The Exorcist filmindeki rolünün ardından gelen zorluklar nedeniyle emekli oldu. Film sonrası Blair, ölüm tehditleri ve dini sorgulamalarla karşılaştı. Ayrıca, fiziksel ve zihinsel travma yaşadı. Film çekimlerinde, bir sahnede mekanik bir yatağa bağlandığı ve alt omurgasını kırdığı bildirildi. Blair, hayvan hakları aktivizmine yöneldi ve Linda Blair WorldHeart Foundation'ı kurdu. Oyunculuk kariyerini geride bırakarak, daha sakin bir yaşam sürmeyi tercih etti.

Hayvanlara merhametli davranmak, İslam'da "rahmet" ve "şefkat" ilkeleriyle ilişkilidir. Bir hadis-i şerifte, "Siz yerdekilere merhamet edin ki, gökteki (melekler) de size merhamet etsin" buyrulmuştur. Bu nedenle, hayvanlara merhametli davranmak, hem dini bir sorumluluk hem de insani bir görev olarak kabul edilir.

İnsan-hayvan ilişkisi etiği, insan ve hayvanlar arasındaki etkileşimin ahlaki boyutlarını ele alır. Bu etik, hayvanların refahını, haklarını ve insanlar tarafından nasıl muamele gördüklerini kapsar. Bazı temel ilkeler: Hayvanların hakları: Hayvanların yaşama, beslenme, barınma ve güzel muamele görme hakları vardır. Zaruret durumları: Hayvanların yaşamlarının sonlandırılması, gıda, ibadet ve zararlı olma gibi meşru gerekçelerle yapılabilir. Bilimsel araştırmalar: Hayvanların denek olarak kullanılması, belirli etik standartlara uygun olmalıdır. Modern hukukta konum: Modern hukukta hayvanlar mal/eşya olarak kabul edilir, bu da bazı etik sorunlara yol açar. Felsefi yaklaşımlar: Yararcı felsefe: Hayvanların da insanlar gibi acı çekmekten kaçınma hakkı olduğunu savunur. Hak temelli görüşler: Hayvanların da ahlaki özneler olduğunu ve haklara sahip olduklarını öne sürer. Toplumsal etkiler: Hayvanlara yönelik şiddet, insanlar, özellikle çocuklar arasında şiddet riskini artırabilir. Hayvan hakları ve insan hakları arasındaki bağlantı, adalet ve eşitlik mücadelesinin tüm canlılara yayılması gerektiğini gösterir.

Cengiz Han'ın koyun kesme yasası, bir hayvanın kesilmeden önce bacaklarının bağlanması, karnının açılması ve kalbi ölene kadar sıkılması gerektiğini belirtir. Bu yasa, Cengiz Han'ın 1206'da düzenlediği ve 1218'de yenilediği "Yasa" adlı hukuk düzenlemesinin bir parçasıdır.

Kaz ciğeri (foie gras) üretimi ve satışı, hayvan refahı ve etik kaygılar nedeniyle bazı ülkelerde yasaklanmıştır. Bu yasakların başlıca sebepleri şunlardır: Zorla besleme (gavage) uygulaması. Fiziksel ve psikolojik acı. Sağlık sorunları. Etik ve vicdani endişeler. Kaz ciğeri üretimi ve satışının yasak olduğu bazı ülkeler şunlardır: Hindistan; Arjantin; Avustralya; Brezilya; İngiltere ve İskoçya; Almanya, İtalya, Norveç, Danimarka, Finlandiya ve Hollanda; ABD (bazı eyaletler); Çek Cumhuriyeti; İspanya (Katalonya bölgesi); İsrail.

Hayvan hırsızları, aşağıdaki kurumlara şikayet edilebilir: e-Devlet: "Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Hayvanların Korunmasına İlişkin Şikayet Başvurusu" hizmeti üzerinden başvuru yapılabilir. HAYDİ Uygulaması: İç İşleri Bakanlığı'nın HAYDİ uygulaması indirilerek ihbar yapılabilir. Orman ve Su İşleri Bakanlığı: "hayvanhaklari@ormansu.gov.tr" elektronik posta adresi üzerinden şikayet alınabilir. Emniyet Müdürlüğü: Hayvanlara eziyet eden kişiler hakkında emniyet müdürlüğüne başvurulabilir. Ayrıca, hayvan hakları dernekleri ve hayvan refahı kurumları da bu tür şikayetlerin değerlendirilmesi için yardımcı olabilir.

İnsan hayvanat bahçelerinin kapatılmasının başlıca nedeni, bu tür sergilerin alçaltıcı, aşağılayıcı ve insanlıktan çıkarıcı doğasının fark edilmesidir. Ayrıca, 1900'lerin ortalarından itibaren bu tür sergilere karşı kitlesel ayaklanmalar başlamış ve ilk olarak 1958 yılında Belçika'da bulunan insan hayvanat bahçesi kapatılmıştır. İnsan hayvanat bahçelerini yasaklayan ilk kişi ise Adolf Hitler olmuştur.

Evet, Osmanlı'da hayvan hakları vardı. Osmanlı'da hayvan haklarına yönelik bazı düzenlemeler: Sultan III. Murad'ın fermanı. II. Bayezid dönemine ait kanunname. 1856 tarihli ferman. Avcılığa dair 'Zabıta-i Saydiyye Nizamnamesi'. Ayrıca, Osmanlı döneminde hayvanlar için vakıflar kurulmuş, özel yapılar inşa edilmiş ve hayvanlar için maaş bağlanan uşaklar tahsis edilmiştir.

Sokak köpeklerinin sahipsiz olmasının birkaç nedeni vardır: Kısırlaştırma yetersizliği. Sahiplendirme eksikliği. Yasal düzenlemeler. Toplumsal bakış açısı.