İnsanlık

Prometheus mitolojisi, insanlığın gelişimi ve uygarlaşma süreci ile ilgili önemli temaları anlatır. Ana mesajlar: 1. Teknik Bilgi ve İsyan: Prometheus, tanrılardan ateşi çalarak insanlara teknoloji ve bilgi getirir, bu da insanın tanrısal güce ulaşma arzusunu simgeler. 2. İnsanlığın Şampiyonu: Prometheus, insan ırkının koruyucusu ve şampiyonu olarak görülür, insanlara medeniyetin temellerini atar. 3. İlerleme ve Acı: Mitolojide Prometheus'un ciğeri her gün bir kartal tarafından yenilir, bu sonsuz acı, insanın ilerleme yolunda katlanması gereken zorlukları temsil eder.

Life Like filminin konusu, idealist ve genç bir çiftin bir robot edinmesi ve bu üçlünün birlikte yaşamaya başlamasıyla birlikte çiftin insanlık algısının sonsuza dek değişmesidir.

Yıldızlararası (Interstellar) filmi, insanlığın yeni bir yuva arayışını ve bu süreçte yaşanan zorlukları anlatıyor. Filmin konusu özetle şöyle: Dünya üzerindeki yaşam sona ererken, bir grup araştırmacı, uzaydaki solucan deliğinden geçerek başka galaksilere yolculuk yapar. Film, ayrıca varoluşsal sorunlara ve insanın evrende yerini bulma arayışına da odaklanır.

İlk insan olarak kabul edilen kişi, Hz. Âdem'dir.

Interstellar filmi, insanlığın hayatta kalma mücadelesini ve uzaydaki yeni yaşam arayışını anlatıyor. Filmin temel konuları şunlardır: Zaman ve Mekan Kavramları: Film, zaman kavramını ele alarak, izafiyet teorisi üzerinden zamanın mekâna dönüşmesini işliyor. Bilgelik ve Bilgi: Bilginin, evrenin derinliklerine ışık tutabileceğini ve bilgeliğin bilginin ötesini görebilen gözle geldiğini vurguluyor. Sevgi: Sevginin, evrendeki en güçlü bağlardan biri olduğunu ve geleceği kurtaranın sevgi olduğunu işliyor. Distopik Bir Dünya: Dünyanın, kaynakların tükenmesi ve doğanın çürümesi nedeniyle yok oluşunu ele alıyor.

İnsan neslinin tükeneceği kesin bir tarih vermek mümkün değildir, ancak bazı tahminler mevcuttur. Astrofizikçi J. Richard Gott'un "Kıyamet Günü Argümanı"na göre, insan ırkının en kötü ihtimalle 9.000 yıl içinde yok olma ihtimali %95'tir. Diğer bir görüşe göre ise, insanlığın yok olmasına yol açabilecek riskler arasında iklim değişikliği, nükleer savaş, biyolojik savaş ve yapay zeka gibi faktörler bulunmaktadır ve bu risklerin gerçekleşmesi durumunda insan neslinin tükenme olasılığı daha yüksek olabilir.

“Bir İdam Mahkûmunun Son Günü” romanı, Victor Hugo’nun ölüm cezasının insanlık dışı yönünü göstermek amacıyla yazdığı bir eserdir. Romanda, 19. yüzyıl Fransa’sında giyotinle idama mahkûm edilen bir adamın düşünceleri ve duyguları anlatılmaktadır. Hugo, bu romanıyla idam cezasının kaldırılması gerektiğini ve mahkûmların da insan hakları olduğunu vurgulamaktadır.

Prometheus, tanrılardan ateşi çaldı çünkü insanlığın aydınlanması ve ilerlemesi için bu gerekli olduğunu düşünüyordu. Efsaneye göre, Zeus insanlara ateşi vermemiş ve bu durum insanların acı çekmesine neden olmuştu.

"Seres’s Resolve: The Battle for Humanity" mangası, insanlığı ve tüm insanları korumak için savaşmayı asla bırakmayacağını anlatan bir hikayeye sahiptir. Manga, sistemin yeteneklerini geliştirerek bu zorlu mücadeleyi karşılamayı amaçlamaktadır.

"Life Like" filmi, idealist ve genç bir çiftin, suçluluk duymadan yardım etmek için satın aldıkları çarpıcı, gerçeğe benzeyen bir robot olan Henry ile yaşadıkları deneyimi anlatıyor. Üçlü birlikte yaşamaya başladığında, çiftin insanlık algısı sonsuza dek değişir.

"Childhood's End", Arthur C. Clarke'ın 1953 tarihli bilim kurgu romanından uyarlanan bir dizidir. Konu: Dizi, uzaylı ırkının dünyayı kontrol altına alması ve insanlığı yeni bir çağa taşımasını anlatır. Ana olaylar: - 20. yüzyılın sonlarında, ABD ve Sovyetler Birliği uzaya ilk aracı göndermek için yarışırken, uzaylı uzay gemileri Dünya'nın başlıca şehirlerinin üzerinde belirir. - Uzaylılar, insanlığın yok olmasını önlemek için uluslararası ilişkileri denetleyeceklerini ilan eder. - Zamanla, uzaylıların benign niyetlerinden şüphelenen bazı insanlar olsa da, insanlık bir refah çağına girer. - Çocukların telekinetik ve klairvoyant yetenekler sergilemesiyle, uzaylıların amacının, insanlığın tek tek bireylerden oluşan bir ırk olarak varlığının sona ermesi olduğu ortaya çıkar. Dizi, 85 dakikalık 6 bölüm olarak yayınlanmıştır.

İnsan neslinin tükenmesi için kesin bir tarih vermek mümkün değildir, ancak bazı tahminler mevcuttur. Astrofizikçi J. Richard Gott'un hesaplamalarına göre, insan ırkının en kötü ihtimalle 9.000 yıl içinde yok olma ihtimali %95'tir.

I Am Mother filmi, insan neslinin tükenmesi sonrası bir sığınaktaki bir kızın, Dünya'nın yeniden nüfusuna yardım eden bir robot tarafından büyütülmesini konu almaktadır. Filmin özeti şu şekilde: Anne (Rose Byrne) adlı robot, insanlığın yok oluşunun ardından yeni nesil insanların ilkini yetiştirmek üzere tasarlanmıştır.

Yıldızlararası (2014) filmi, insanlığın yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı bir gelecekte geçen bir bilim kurgu hikayesini anlatıyor. Konu özeti: - Dünya üzerindeki yaşam sona ererken, bir grup araştırmacı, insanlığın yıldızların ötesinde yaşamını sürdürmesinin mümkün olup olmayacağını keşfetmek için bir yolculuk yapar. - Mısır tarlalarında çiftçilik yapan Cooper, hayattaki tek amacını çocuklarına güvenli bir hayat sunmakta görür. - Cooper'un karşısına beklenmedik bir teklif çıkar ve bu, ailesinin ve insanlığın güvenliği için zorlu bir karar almasını gerektirir. Filmde, geçen 1 saatin dünyadaki 7 yıla bedel olduğu bir ortamda, kaşiflerin hem cesur hem de hızlı olmaları gerektiği vurgulanır.

"Maymunlar Gezegeni" romanı, Pierre Boulle tarafından yazılmış ve bilimkurgu türünün en ikonik eserlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Eser, iki ana temayı işlemektedir: 1. İnsanlık ve Kibir: Romanda, insanların ilkel bir yaşam sürdüğü ve maymunların gelişmiş bir uygarlık kurduğu bir gezegen anlatılmaktadır. 2. Toplumsal Sınıflaşma: Soror gezegenindeki maymun hiyerarşisi, orangutanlar, şempanzeler ve goriller arasında belirgin bir şekilde ayrılmıştır. Sonuç olarak, "Maymunlar Gezegeni" romanı, insanlığın geleceği ve doğayla olan ilişkisi üzerine düşündürücü bir eserdir.

"Ben Bir Anneyim" (I Am Mother) filmi, insanlığın yok oluşunun ardından dünyayı yeniden canlandırmak için tasarlanmış bir robot "Anne" tarafından yetiştirilen bir genç kızın hikayesini anlatıyor. Filmde, kız sığınakta yaşarken, dış dünyadan gelen açıklanamayan bir yabancı, Anne'nin ona anlattığı her şeyin doğru olmadığını iddia eder. Kız, Anne'nin planlarının ne kadar tehlikeli olduğunu fark ettiğinde, onu durdurmak ve insanlığı kurtarmak için bir plan yapmak zorunda kalır.

Ex Machina filmi, yapay zeka ve insanlık arasındaki ilişkiyi ve etik soruları ele almaktadır. Filmin konusu, arama motoru şirketi Blue Book'ta çalışan bir programcı olan Caleb'in, CEO Nathan Bateman'ın izole dağ evinde bir hafta geçirmek için yarışma kazanmasıyla başlar. Filmde işlenen ana temalar arasında, teknoloji ve yapay zeka üreticilerinin gücünü kötüye kullanma ve yapay zekaların özgürlüğü ve hakları üzerindeki manipülasyon yer alır.

"Mandalina Bahçesi" (Tangerines), Gürcü-Abhaz Savaşı sırasında terk edilen bir köyde iki Estonyalı'nın hikayesini anlatır. Filmde, mandalina yetiştiren yaşlı bir adam olan Ivo ve onun komşusu Margus, savaş nedeniyle köyde yalnız kalırlar. Yönetmenliğini Zaza Urushadze'nin üstlendiği film, barış ve insanlık çağrısı olarak da yorumlanmaktadır.

"Büyük Adam Küçük Aşk" filmi, yaşları, kültürleri ve dilleri farklı olan iki insanın hikayesini anlatıyor. Filmin konusu, tüm yakınlarını kaybeden küçük Kürt kızı Hejar ile yalnız yaşayan emekli savcı Rıfat Bey'in İstanbul'da kesişen yolları üzerine kurulmuştur. Film, önyargıları yıkmayı ve asıl önemli olanın insanlık olduğunu vurguluyor.

“Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan” romanı, Agota Kristof tarafından yazılmış ve savaş, yıkım, göçmenlik, kimlik ve insanlık temalarını işlemektedir. Hikaye, İkinci Dünya Savaşı sırasında, anneleri tarafından büyükannelerine bırakılan iki küçük erkek çocuğunun etrafında dönmektedir. Üçüncü Yalan adlı kitapta, ikizlerin yolları ayrılır ve biri gazeteci, diğeri ise suç dünyasına karışmış olarak farklı hayatlar sürerler.