Din

Veysel Işıldar, Bolu ili Göynük ilçesi Bölücekova köyünden gelmektedir.

Amazon yerlilerinin büyük bir kısmı, orijinal ve tarihsel dinlerine inanmaktadır. Bazı Amazon yerlileri, misyonerler tarafından Hristiyanlaştırılmış olup, genellikle orijinal dinlerini de korumaya devam ederler. Dini törenlerinden önce yüzlerini ve vücutlarını boyayarak, şarkı söyleyip dans ederler.

Hanefi mezhebine göre, balık şeklinde olmayan deniz hayvanları yenmez. Yenmeyen deniz hayvanlarına örnekler: ahtapot; kalamar; ıstakoz; karides; midye; yengeç. Diğer mezheplerde ise deniz ürünlerinin hepsi yenir. Mezhepler arası farklılıklar nedeniyle, deniz ürünleri tüketimi konusunda bir din görevlisine veya ilgili mezhebin otoritelerine danışılması önerilir.

İmanın bazı işlevleri: Allah'a ve peygamberlere inanmak. Dini emir ve yasaklara uymak. Ahiret hayatına hazırlık. Kalbin tasdiği. Huzur ve güven. Sabır ve ümit. Ahlaki gelişim. Öz değer ve saygı.

"Öyle bir zamana düştük" ifadesi, Aşık Mahsuni Şerif'in bir türküsünün dizesi olarak kullanılmaktadır. Bu dizede geçen "öyle bir zaman"ın ne anlama geldiğine dair doğrudan bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, türkünün sözlerinde geçen bazı ifadeler şu şekildedir: Küfrün adı iman oldu. Doğru dürüst giderken hakkın yolu duman oldu. Daha dünün suratsızı, şimdi kaşı keman oldu. Türkü, bir dönemin toplumsal ve ahlaki eleştirisini yapıyor olabilir. Ayrıca, "öyle bir zaman" ifadesi, İslam inancında kıyamet öncesi dönemin bir tanımı olarak da kullanılmaktadır.

İsrail kelimesi, İbranice kökenli olup "Tanrı ile güreşen" veya "Tanrı'nın kulu" anlamına gelir. Bu isim, Yahudi geleneğine göre, Hz. Yakub'a (Yaakov) Tanrı tarafından verilmiştir. İsrail ismi, aynı zamanda Hz. Yakub'un soyundan gelenlere ve oluşturdukları ulusa verilen bir ad olarak da kullanılmıştır.

Cuma gününde meydana geldiğine inanılan bazı önemli olaylar şunlardır: Hz. Âdem'in yaratılması, cennete konulması ve cennetten çıkarılması. Hz. Âdem'in tövbesinin kabul edilmesi. Kıyametin kopması. İsa'nın çarmıha gerilmesi (Hristiyanlıkta). Ayrıca, cuma günü Müslümanlar için cuma namazı kılınması ve toplu ibadetlerin gerçekleştirilmesi açısından özel bir öneme sahiptir.

Gümülcine Seçilmiş Müftülüğü, Batı Trakya'da yaşayan Müslüman Türk toplumunun dinî ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamakla sorumludur. Görevleri arasında: Kur'an Kursları: Yaygın din eğitimi kapsamında Kur'an kurslarının koordinasyonunu sağlamak. Dini Faaliyetler: Vaaz, sohbet, hutbe, kandil ve aşure programları gibi dinî etkinlikler düzenlemek. Topluma Hizmet: Ramazan ayında iftar ve çeşitli sosyal etkinlikler düzenlemek. Azınlık Hakları: Lozan Antlaşması ile belirlenen hakların korunması ve uygulanması için çaba göstermek. Ayrıca, müftülük kurumu, azınlık seçmenleri tarafından seçilen müftülerin atanması ve idari işlerini de yürütür.

Buda bibloları, farklı anlamlar ve mesajları temsil edebilir: Gülen Buda, Çin'de cömertlik, bolluk, bereket ve hoşgörünün sembolüdür. Buda heykelleri, meditasyon, yoga ve mindfulness alanlarında dekoratif olarak tercih edilir ve içsel dinginliği temsil eder. Yin-yang sembollü Buda figürlü biblolar, özel tasarımlı biblolar olarak dikkat çeker. Ayrıca, Buda heykelleri ve bibloları, Budizm'in kurucusu Gotama Buda'yı (Siddhartha Gautama) temsil eder.

Gassallar, belediyelerin Mezarlıklar Müdürlüğü, hastanelerin Cenaze Hizmetleri Bölümü ve özel cenaze hizmetleri firmalarında çalışabilirler. Ayrıca, gassallar genellikle Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde de görev yapabilirler.

Leonardo da Vinci'nin "Son Akşam Yemeği" tablosunda yer alan figürler şunlardır: İsa Mesih. 12 havari: Bartalomeus; Yakup (Alphay’ın oğlu); Andreas; Yahuda İskariot; Aziz Petrus; Yuhanna; Tomas; Yakup (Zebedi oğlu); Filipus; Matta; Toddeus; Gayyur Simun. Ayrıca, resimde Meryem Magdalene olduğu düşünülen, İsa'nın sağında yer alan genç yüzlü, uzun saçlı bir figür de bulunmaktadır. Tabloda, havarilerin İsa'nın ihanet açıklamasını duydukları andaki tepkileri yansıtılmıştır.

İsrâ ve Miraç arasındaki fark şu şekilde açıklanabilir: İsrâ, Hz. Muhammed'in gecenin bir bölümünde Mescid-i Harâm'dan (Mekke) Mescid-i Aksâ'ya (Kudüs) götürülmesidir. Miraç ise, Mescid-i Aksâ'dan başlayarak semaya ve ötesine, Allah'ın katına doğru gerçekleşen yükseliştir. Bu iki olay, genellikle tek bir mucize olarak kabul edilir ve "İsrâ ve Miraç" şeklinde birlikte anılır.

Hayır, intisap ve biat aynı şey değildir. Biat, devlet başkanını seçme, belirleme ve İslam hukuku içerisinde ona bağlılık gösterme, bunu ifade ve temsil etmek için el ele tutuşup sözleşme yapmak anlamına gelir. İntisap, bir işe, bir mesleğe girme, bir mürşid-i kâmile bağlanma anlamlarına gelir. Dolayısıyla, biat siyasi otoriteye, intisap ise manevi terbiyeciye yapılır.

Belial, İbranice Kutsal Kitabı'nda geçen ve daha sonra Musevi ve Hristiyan metinlerinde kötülüğü veya değersizliği temsil eden bir terimdir. Belial'in temsil ettiği kavramlar: Kötülüğün kişileştirilmesi. Şeytani bir figür. Değersiz insanlar. Yeni Ahit'te ise Belial, doğrudan Şeytan'ı ifade eden bir isim olarak da kullanılır (2. Korintliler 6:15).

Furkan ismi, Arapça kökenli olup "hak ile batılı ayıran, doğruyu yanlıştan ayıran" anlamına gelir. TDK'nın Kişi Adları Sözlüğü'nde ise Furkan isminin iki anlamı daha vardır: 1. İyi ile kötü, doğru ile yanlış arasındaki farkı gösteren her şey. 2. Kur'an-ı Kerim. Ayrıca, "bir akarsu adı, su birikintisi", "öcünü onda koyma, öç al" gibi farklı anlamları da bulunmaktadır.

İskambil kağıtlarında sinek, yonca yaprağı şeklinde tasvir edilir ve köylü sınıfı, zanaatkarlık, çalışma hayatı ve el sanatlarını temsil eder. Mitoloji ve dinlerde sinek, farklı anlamlar taşır. Örneğin, Hristiyanlıkta Beelzebub adında, genellikle sinek şeklinde tasvir edilen bir demon bulunur. Ekolojik bağlamda, sinekler, birçok hayvan türü için besin kaynağı olmaları açısından önemlidir; ancak sıtma, Zika ve sarı humma gibi hastalıkların yayılmasına da neden olabilirler. Sanat ve edebiyatta, "Sineklerin Tanrısı" adlı eser, distopik bir toplum alegorisi olarak insan davranışları, medeniyet ve vahşet gibi temaları işler.

Evet, "Kadîr-i mutlak" ve "yaratıcı" aynı şeyi ifade eder. "Kadîr-i mutlak", sınırsız güç ve kudret sahibi olan Allah'ı tanımlamak için kullanılan bir sıfattır. Yaratıcı ise, ilk yaratılışı meydana getiren kudret anlamına gelir.

Secavend duraklarında durulur çünkü bu işaretler, Kur'an-ı Kerim'i doğru ve anlamlı bir şekilde okumak için nefes düzenlemesi yapmayı ve doğru okumayı sağlamayı amaçlar. Secavend duraklarında durma nedenleri, kullanılan işarete göre değişir: Lâzım (م). Mutlak (ط). Caiz (ج). Mücevvez (ز). Murahhas (ص).

Müddessir Suresi 11. ayet, Mekkeli müşrik Velid b. Muğire hakkında inmiştir. Ayetin amacı, nimete karşı şükretmenin önemini vurgulamaktır.

Tefviz, Arapça kökenli bir kelime olup farklı anlamlara sahiptir: Genel anlamı: Bir işi bir kimsenin üzerinde bırakma, ihale; dağıtma; bir taşınmaz malı bilinen değeri karşılığı bir kimseye verme. Fıkıh terimi: Kişinin kendine ait hukuki bir yetkiyi başkasının kullanmasına izin vermesi. Tasavvuf terimi: Kulun tüm işlerini tam bir teslimiyet ve tevekkülle Allah'a havale etmesi. Hukuk terimi: Kadına kendini boşama hakkı vermek, yani "kendini sen boşa" demek.