• Buradasın

    CezaKanunu

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Taksirli ölüm davası ne zaman açılır?

    Taksirle ölüme neden olma davası, suçun işlendiğini savcılık tarafından öğrenildiği andan itibaren 15 yıl içinde açılabilir. Dava zamanaşımı süresi geçtikten sonra soruşturma yapılamaz. Şikayet şartı aranmaz, savcılık resen soruşturma başlatır.

    5237 sayılı TCK 51 ve 53 maddeleri nelerdir?

    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 51. ve 53. maddeleri şu şekildedir: Madde 51 (Cezanın Ertelenmesi): İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Erteleme kararının verilebilmesi için kişinin, daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması ve suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık nedeniyle tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması gerekir. Cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir. Madde 53 (Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılma): Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılır. Bu haklar şunlardır: Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesi; Seçme ve seçilme ehliyeti; Velayet hakkı; Vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olma; Bir kamu kurumunun veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşunun iznine tabi bir meslek veya sanatı icra etme. Bu hak yoksunluğu, mahkûm olunan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar devam eder.

    TCK ağırlaşmış yaralama nedir?

    Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında ağırlaşmış yaralama, kasten yaralama fiilinin, mağdurda daha ciddi ve ağır sonuçlar doğurması durumunu ifade eder. TCK'nın 87. maddesinde düzenlenen ağırlaşmış yaralama halleri şunlardır: Mağdurun duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması; Konuşmasında sürekli zorluk; Yüzünde sabit iz oluşması; Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma neden olması; Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına neden olması. Bu durumlarda, kasten yaralama için belirlenen ceza bir kat artırılır.

    Yasaklılık süresi ne zaman biter?

    Yasaklılık süresi, farklı bağlamlara göre değişiklik gösterebilir: Türk Ceza Kanunu (TCK) 53. madde yasaklılığı: Bu yasaklılık, hapis cezasının infazının tamamlanmasına kadar devam eder ve ceza tamamlandıktan sonra sona erer. İhale yasaklılığı: Yasaklama kararı, yasaklamayı gerektiren fiil veya davranışın tespit edildiği tarihi izleyen en geç 45 gün içinde verilir ve Resmi Gazete'de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girer. Hapis cezası yasaklılığı: 1 yıldan fazla hapis cezalarının sonunda, kişinin kısıtlılığı kalkar.

    Türk Ceza Kanunu hangi ülkenin ceza kanunlarından yararlanılarak hazırlanmıştır?

    Türk Ceza Kanunu, esas olarak 1889 tarihli İtalyan Zanardelli Yasası temel alınarak hazırlanmıştır. Ayrıca, kanunun hazırlanmasında 1810 tarihli Fransız Code Penal ve 1930 tarihli İtalyan Ceza Kanunu (Codice Rocco) gibi diğer yabancı ceza kanunlarından da esinlenilmiştir.

    CMK arama kararı nedir?

    CMK arama kararı, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) kapsamında, bir suç işlemek veya buna iştirak ya da yataklık etmek şüphesi altında bulunan kişilerin, saklananın, şüphelinin, sanığın veya hükümlünün yakalanması ve suçun iz, eser, emare veya delillerinin elde edilmesi amacıyla verilen arama kararını ifade eder. Arama kararı verilebilmesi için gerekli koşullar: Aramanın nedenini oluşturan somut delillere dayalı kuvvetli şüphe. Arama yapılacak yerde aranan kişi veya eşyaların bulunduğunun şüphesi. Arama kararı vermeye yetkili merciler: Hakim. Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı. Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı takdirde kolluk amiri. Konut, iş yeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda arama, sadece hakim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile yapılabilir.

    136. madde ne zaman değişti?

    Türk Ceza Kanunu'nun 136. maddesi, 6 Mart 2014 tarihinde 6526 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle alt sınırın "bir yıl"dan "iki yıl"a çıkarılmasıyla güncellenmiştir. Ayrıca, 17 Ekim 2019 tarihinde 7188 sayılı Kanun ile maddeye ikinci fıkra eklenmiş ve suçun konusunun Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 236. maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları uyarınca kayda alınan beyan ve görüntüler olması durumunda verilecek cezanın bir kat artırılacağı hükmü getirilmiştir.

    Eski ceza kanununda 519 madde nedir?

    765 sayılı (eski) Türk Ceza Kanunu'nun 519. maddesi, aşağıdaki şekildedir: > "Yukardaki maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında münderiç fiillerden tevellüt eden zarar, hayvanı sokan veya girmesine sebep olan şahsa müracaat hakkı olmak üzere hayvan sahibine tazmin ettirilir. Birkaç kimseye ait olarak bir yerde otlatılan hayvanların bir veya bir kaçının yaptıkları zarar ve hasar, birlikte otlıyan hayvanların sahiplerine garameten tazmin ettirilir. Bu maddede yazılı fiillerden dolayı takibat yapılması şahsi şikayete bağlıdır." Bu madde, 8.06.1933 tarihli ve 2275 sayılı kanunla değiştirilmiştir.

    145 ne anlama gelir?

    145 sayısı farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşır: Numeroloji. Melek sayısı. Kuran. Spor. Sayıların anlamlarının bilimsel bir temeli olmadığını unutmamak gerekir.

    TCK 96 nedir?

    TCK 96, Türk Ceza Kanunu'nun 96. maddesini ifade eder ve "eziyet suçu"nu düzenler. TCK 96'ya göre eziyet suçu şu şekilde tanımlanır: Bir kimsenin eziyet çekmesine yol açacak davranışları gerçekleştiren kişi hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Suçun kadına karşı işlenmesi hâlinde cezanın alt sınırı 2 yıl 6 aydan az olamaz. Yukarıdaki fıkra kapsamına giren fiillerin; Çocuğa, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye ya da gebe kadına karşı, Üstsoy veya altsoya, babalık veya analığa ya da eşe veya boşandığı eşe karşı, İşlenmesi halinde, kişi hakkında 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Eziyet suçu, kişinin vücut bütünlüğü, ruh ve beden sağlığı ile haysiyet ve şerefini korumayı amaçlar.

    Kitaplara mühür basmak yasak mı?

    Kitaplara mühür (kaşe) basmak, yasal olarak yasak değildir. Ancak, bu tür uygulamaların bazı etik ve pratik zorlukları olabilir. Örneğin, yazar Ahmet Ümit'in sağlık sorunları nedeniyle imza atmakta zorlandığı için mühür kullandığı belirtilmiştir. Etik açıdan, bazı okurlar bu durumu saygısızca bulabilirken, diğerleri bunu yazarın sağlık durumu göz önünde bulundurarak anlayabilir. Pratik açıdan, mühür kullanımı, imza gününe olan talebi karşılamak için bir çözüm olabilir, ancak kişiye özel imzanın değerini azaltabilir. Yasal açıdan, mühür kullanmanın bir suç teşkil etmesi için, bu eylemin yetkili makamın emri veya yasal bir dayanak olmadan yapılması gerekir.

    TCK 282 nedir?

    TCK 282, "Suçtan Kaynaklanan Malvarlığı Değerlerini Aklama Suçu"nu düzenler. Bu suç, alt sınırı altı ay veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan elde edilen para, altın, hisse senedi, menkul mal gibi malvarlığı değerlerinin: yurt dışına transfer edilmesi; gayrimeşru kaynağının gizlenmesi; meşru bir yolla elde edildiği konusunda kanaat uyandırmak amacıyla çeşitli işlemlere tabi tutulmasıdır. Türk Ceza Kanunu'nun 282. maddesinde düzenlenen suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçu, kendisine kaynaklık eden öncül suçtan bağımsız ve ayrı bir suçtur. Bu suçu işleyenler, üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

    TCK 210 nedir?

    Türk Ceza Kanunu (TCK) 210. madde, "resmi belge hükmünde belgeler" başlığını taşır ve iki fıkradan oluşur: Birinci fıkra: Özel belgede sahtecilik suçunun konusunun, emre veya hamile yazılı kambiyo senedi, emtiayı temsil eden belge, hisse senedi, tahvil veya vasiyetname olması halinde, resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin hükümler uygulanır. İkinci fıkra: Gerçeğe aykırı belge düzenleyen tabip, diş tabibi, eczacı, ebe, hemşire veya diğer sağlık mesleği mensubu, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu madde, ticari hayatta büyük önem taşıyan belgelerin daha ciddi bir şekilde korunmasını amaçlar.

    Mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 40 maddesi nedir?

    Mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 40. maddesi, "Hüküm Katiyet Kesbetmeden Evvel Vukubulan Mevkufiyet Ceza Mahkumiyetlerinden İndirilir" başlığını taşır. Bu maddenin içeriği şu şekildedir: Eğer mahkum hakkında sürgün cezası hükmolunmuş ise bir günlük mevkufiyet (gözaltı), üç günlük sürgüne mukabil sayılır. Eğer cezayı nakdi (para cezası) tertip olunmuş ise indirim, 19. maddede gösterilen hesaba göre yapılır. Bu madde, 21/11/1990 tarihli 3679 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle güncellenmiştir.

    Tek daire üzerine bina yapmak yasak mı?

    Tek daire üzerine bina yapmak, belirli yasal düzenlemelere tabi olarak mümkündür. 1. İmar Kirliliğine Neden Olma Suçu: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 184. maddesine göre, yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapmak yasaktır. 2. Yeni İmar Yönetmelikleri: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın yeni imar yönetmeliklerine göre, 1+0 daire yapımı yasaklanmış olup, en küçük dairenin 28,5 metrekare büyüklüğünde 1+1 daire olarak yapılması gerekmektedir. 3. Kat Mülkiyeti Kanunu: Kat mülkiyetine tabi dairelerde yapılacak tadilatların Kat Mülkiyeti Kanunu'na uygun olması gerekir. Bağımsız bölümde ana yapıya zarar verecek nitelikte tadilat yapılamaz. Bu nedenle, bina yapımında yasal düzenlemelere uyulması önemlidir.

    MIMK 203 ne anlatıyor?

    MIMK 203 ifadesi, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) Madde 203: Bu madde, senetle ispat zorunluluğunun istisnalarını düzenler. Buna göre, aşağıdaki hallerde tanık dinlenebilir: Altsoy ve üstsoy, kardeşler, eşler, kayınbaba, kaynana ile gelin ve damat arasındaki işlemler. Senede bağlanmaması teamül olarak yerleşmiş bulunan hukuki işlemler. Yangın, deniz kazası, deprem gibi senet alınmasında imkânsızlık veya olağanüstü güçlük bulunan hallerde yapılan işlemler. Hukuki işlemlerde irade bozukluğu ile aşırı yararlanma iddiaları. Hukuki işlemlere ve senetlere karşı üçüncü kişilerin muvazaa iddiaları. Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 203: Bu madde, bir şeyin saklanmasını veya varlığının olduğu gibi korunmasını sağlamak amacıyla, kanun veya yetkili makamların emrine uyularak konulmuş mührü kaldıran veya konuluş amacına aykırı hareket eden kişinin cezalandırılmasını öngörür.

    TCK 299 ne zaman eklendi?

    Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 299. maddesi, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile birlikte hukuk sistemine girmiştir.

    5237 sa 86 nedir?

    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86. maddesi, kasten yaralama suçunu düzenler. Bu maddeye göre, kasten başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, aşağıdaki cezalarla cezalandırılır: Temel ceza: Bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası. Hafif yaralama: Kasten yaralama fiilinin kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması hâlinde, dört aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası. Suçun nitelikli hâlleri arasında üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe karşı, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, silahla işlenmesi gibi durumlar yer alır ve bu hâllerde ceza yarı oranında veya bir kat artırılır.

    TCK 90 nedir?

    TCK 90, Türk Ceza Kanunu'nun "İnsan Üzerinde Deney" başlıklı maddesidir. TCK 90'a göre suç teşkil eden durumlar: Mağdurun rızasına aykırı bir şekilde veya rızanın kanunla belirlenmiş usul ve şartlarla alınmaması nedeniyle geçersiz olması durumunda insan üzerinde bilimsel deney yapılması. Hasta olan insan üzerinde rıza olmaksızın tedavi amaçlı deneme yapılması. TCK 90'a göre suçun cezası: İnsan üzerinde bilimsel deney yapan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Hasta insan üzerinde rıza olmaksızın tedavi amaçlı deneme yapan kişi, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Suçun ceza sorumluluğunu gerektirmemesi için gerekli koşullar: Deneyle ilgili olarak yetkili kurul veya makamlardan gerekli iznin alınmış olması. Deneyin öncelikle insan dışı deney ortamında veya yeterli sayıda hayvan üzerinde yapılmış olması. Deney sonucunda ulaşılan bilimsel verilerin, varılmak istenen hedefe ulaşmak açısından insan üzerinde de yapılmasını gerekli kılması. Deneyin, insan sağlığı üzerinde öngörülebilir zararlı ve kalıcı bir etki bırakmaması. Deney sırasında kişiye insan onuruyla bağdaşmayacak ölçüde acı verici yöntemlerin uygulanmaması.

    Güvenlik tedbiri olarak faaliyetin durdurulması hangi maddededir?

    Güvenlik tedbiri olarak faaliyetin durdurulması, Türk Ceza Kanunu (TCK) ve özel kanunlarda çeşitli maddelerde yer almaktadır. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (6331 sayılı)'na göre, işyerindeki bina ve eklentilerde, çalışma yöntem ve şekillerinde veya iş ekipmanlarında çalışanlar için hayati tehlike oluşturan bir husus tespit edildiğinde, tehlike giderilinceye kadar işin durdurulması gerekmektedir. Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun (5275 sayılı)'na göre, birlikte işlenmiş suçlarda, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 280. maddesinin üçüncü fıkrası ve 306. maddesinin uygulanma olanağının bulunduğu hallerde, hükmü veren ilk derece mahkemesinden infazın ertelenmesine veya durdurulmasına ilişkin karar verilmesi istenebilir. Ayrıca, Çevre Kanunu ve İhale Kanunu gibi özel kanunlarda da faaliyetin durdurulması ile ilgili hükümler bulunmaktadır. Detaylı bilgi için ilgili kanunların ilgili maddelerine başvurulması önerilir.