CezaHukuku

Evet, "hürriyeti tahdit" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" aynı suçu ifade eder. Bu suç, Türk Ceza Kanunu'nun 109. maddesinde düzenlenmiş olup, bir kişinin hukuka aykırı olarak bir yere gitmek veya bir yerde kalmak hürriyetinden yoksun bırakılması durumunu kapsar.

İmar suçlarında zamanaşımı süresi 8 yıldır.

Katılan sanık, hukukta suç işlendiğinde suç isnadı altında olan ve kovuşturma evresinde davaya dahil olmak için başvuran kişi anlamına gelir.

Zincirleme suç, bir suç işleme kararı kapsamında, değişik zamanlarda aynı kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda ortaya çıkar. Dolayısıyla, zincirleme suç en az iki kez işlenebilir.

CMK 223/8 maddesi, ceza davasında durma kararını düzenler. Buna göre, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması belirli bir şarta bağlı tutulmuşsa ve bu şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa, gerçekleşmesini beklemek üzere durma kararı verilir. Durma kararı, yargılamayı sona erdirmez, sadece duruşmaya ara verilmesini sağlar.

Denetimli serbestlik ihlali savunmasında yazılabilecek bazı unsurlar şunlardır: 1. Tebligatların Usulüne Uygun Yapılmaması: Denetimli serbestlik uyarılarının usulsüz tebliğ edilmesi durumunda, bu durumun ihlali geçersiz kıldığına dair savunma yapılabilir. 2. Yükümlülüklerin Kasten İhlal Edilmemesi: Yükümlülüklerin ihlalinin kasıtsız veya mazeretli olduğunu, bu nedenle ısrar olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirtmek önemlidir. 3. Hukuki Hatalar ve Eksik İşlemler: Denetimli serbestlik raporunun hazırlanmasında yapılan hatalar veya eksik işlemler varsa, bu durumların raporda açıklanması ve ihlalin bu nedenlerle gerçekleşmediğinin vurgulanması gerekir. 4. İyi Halli Olma Durumu: Hükümlünün cezaevi yönetimince iyi halli olarak değerlendirildiğini ve bu nedenle denetimli serbestlik ihlalinin söz konusu olmadığını savunmak mümkündür. Bu tür savunmalar için bir ceza avukatından hukuki destek almak faydalı olacaktır.

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 285. maddesi uyarınca gizliliğin ihlali suçu, adli süreçlerin gizli olması gereken aşamalarında yapılan işlemlerin bilgi veya görüntülerinin ifşa edilmesiyle gerçekleşir. Bu suç üç farklı şekilde işlenebilir: 1. Soruşturmanın gizliliğini ihlal: Soruşturma aşamasında yapılan işlemlerin içeriğinin alenen ifşa edilmesi. 2. Kapalı duruşmanın gizliliğini ihlal: Kanun gereği kapalı yapılması gereken duruşmalardaki bilgi veya görüntülerin ifşa edilmesi. 3. Masumiyet karinesini ihlal: Soruşturma veya kovuşturma aşamasında kişilerin suçlu olarak algılanmalarına neden olacak şekilde görüntülerin yayınlanması. Cezası: Gizliliğin ihlali suçu için bir yıldan üç yıla kadar hapis veya adli para cezası öngörülmüştür.

Uzuv tatili ve tek hekim itirazı kavramları, adli tıp ve ceza hukuku bağlamında farklı anlamlar taşır. 1. Uzuv Tatili: Adli tıp uygulamasında, bir uzvun anatomik veya fonksiyonel olarak tamamen ortadan kalkması ya da ileri derecede azalması-kaybolması durumunu ifade eder. 2. Tek Hekim İtirazı: Sağlık kurulu raporuna itiraz sürecinde, raporu alan kişi, velisi veya vasisi tarafından ilgili sağlık müdürlüğüne yapılan itirazı ifade eder. Bu itiraz, raporun yanlış veya yetersiz olduğunu düşünen kişilerin haklarını korumak için yapılır. Bozma kavramı ise, yargı sürecinde bir kararın iptal edilmesi veya değiştirilmesi anlamına gelir ve bu bağlamda "tek hekim itirazı bozma" ifadesi, mevcut bir kararın tek bir hekimin itirazı sonucu değiştirilmesi durumunu ifade edebilir.

Zanlı ve şüpheli terimleri, ceza hukukunda farklı anlamlar taşır: - Şüpheli, savcılık tarafından yürütülen soruşturma aşamasında suç şüphesi altında olan kişiyi ifade eder. - Zanlı terimi ise günlük dilde şüpheli anlamında kullanılsa da, hukuki bir terim olarak sanık ile eş anlamlıdır.

CMK 199, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 199. maddesi anlamına gelir ve "Sanığın Zorla Getirilebilmesi" başlığını taşır. Bu maddeye göre, mahkeme her zaman sanığın hazır bulunmasına ve zorla getirme kararı veya yakalama emriyle getirilmesine karar verebilir.

Hakaret suçunda bazı emsal kararlar şunlardır: 1. Yargıtay 4. Ceza Dairesi, E. 2015/11458 K. 2015/8306 T. 20.10.2015 kararı. 2. Yargıtay 18. CD., E. 2015/4428 K. 2015/5357 T. 15.9.2015 kararı. 3. Ceza Genel Kurulu, E. 2023/374 K. 2024/70 T. 14.02.2024 kararı. Hakaret suçuyla ilgili emsal kararlar, her davada olayın özel koşullarına göre farklılık gösterebilir ve güncel yasal düzenlemelere uygun olarak değerlendirilmelidir.

7040 sayılı kanun, Türkiye Cumhuriyeti ile Sırbistan Cumhuriyeti Arasında Cezai Konularda Karşılıklı Adli Yardımlaşma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun'u kapsamaktadır. Bu kanun, 5 Haziran 2013 tarihinde Belgrad'da imzalanan anlaşmanın onaylanmasını uygun bulmuştur. Ayrıca, 7040 sayılı kanunun, 12 Mart 2023 tarihinden önce başlamış vergi incelemeleri ile ilgili olarak, mükelleflerin matrah ve vergi artırımında bulunmalarını düzenleyen özel bir maddesi de bulunmaktadır.

İdari yargıda final sınavında sorulan konular, idari yargı testini kapsar ve genellikle aşağıdaki dersleri içerir: 1. Genel Hükümleriyle Borçlar Hukuku. 2. Genel Hükümleriyle Ceza Hukuku. 3. Maliye ve Ekonomi. 4. Vergi Usul Hukuku. 5. İdari Yargılama Usulü. 6. İdare Hukuku. Ayrıca, sınavda çoktan seçmeli en az yüz soru yer alır ve bu sorular, adayların hukuk alanındaki bilgilerini ölçmeyi amaçlar.

Murat Önok'un "Ceza Özel Hukuku" kitabı, 1448 sayfadan oluşmaktadır.

CMK'da davanın düşmesi, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) öngörülen düşme sebeplerinin varlığı veya soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, ceza mahkemesi tarafından verilen bir hüküm türüdür. Davanın düşmesi kararı şu durumlarda verilebilir: - Sanığın ölümü. - Genel af çıkması. - Dava zamanaşımı süresinin dolması. - Şikayete tabi suçlarda şikayetçinin şikayetinden vazgeçmesi. - Ön ödeme şartlarının yerine getirilmesi. Ayrıca, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması bir şarta bağlı tutulmuşsa ve bu şartın gerçekleşmeyeceği anlaşılırsa, davanın düşmesi kararı yerine durma kararı verilir.

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 277. maddesine göre, yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı hukuka aykırı olarak etkilemeye teşebbüs eden kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Eğer teşebbüs, iltimas derecesini geçmezse, verilecek ceza altı aydan iki yıla kadar indirilir.

Nedensellik ve kümülatiflik farklı anlamlara sahiptir: 1. Nedensellik: Bir olay veya durumun meydana gelmesinde etkili olan sebep-sonuç ilişkisini ifade eder. 2. Kümülatiflik: Bir şeyin birikimini veya toplamını ifade eder.

Ahit Hukuk Bürosu, geniş bir dava yelpazesine bakmaktadır. Bu davalar arasında: Ceza Hukuku: Vergi suçları, iş kazası kaynaklı ceza davaları, çocuk mahkemesi ve ağır ceza mahkemesinde görülen davalar. Aile Hukuku: Boşanma, velayet, nafaka davaları. İş Hukuku: Kıdem ve ihbar tazminatı, iş kazası tazminat davaları. Ticaret Hukuku: Ticari sözleşme ihlali, şirket birleşme ve devralma anlaşmazlıkları. Gayrimenkul Hukuku: Kira uyuşmazlıkları, tapu iptal ve tescil davaları. İdare Hukuku: İdari para cezalarının iptali, vergi davaları. Tazminat Hukuku: Trafik kazası tazminat davaları, malpraktis davaları. Fikri Mülkiyet Hukuku: Marka, patent, telif hakları ihlalleri. Büro, ayrıca icra ve iflas hukuku alanında da hizmet vermektedir. Her hukuk bürosunun uzmanlık alanları farklı olabileceğinden, davanızı gözden geçirmek ve uzman bir avukata danışmak önemlidir.

Anayasa madde 19, "Kişi Hürriyeti ve Güvenliği" hakkını düzenler. Madde 19'un bazı hükümleri: Herkes, kişi hürriyeti ve güvenliğine sahiptir. Mahkemelerce verilmiş hürriyeti kısıtlayıcı cezaların ve güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesi, bir mahkeme kararının veya kanunda öngörülen bir yükümlülüğün gereği olarak ilgilinin yakalanması veya tutuklanması gibi durumlarda hürriyetten yoksun bırakılma mümkündür. Yakalanan veya tutuklanan kişilere, yakalanma nedenleri ve yöneltilen suçlamalar en kısa sürede ve anladığı bir dilde bildirilmelidir. Yakalanan veya tutuklanan kişiler, makul bir süre içinde yargılanma veya yargılama süresince serbest bırakılma hakkına sahiptir. Yakalama veya tutuklama yoluyla hürriyetinden yoksun kılınan herkes, tutulma işleminin yasaya uygunluğu hakkında kısa bir süre içinde karar verilmesi hakkına ve eğer tutulma yasaya aykırı ise serbest bırakılması için bir mahkemeye başvurma hakkına sahiptir. 4. fıkraya aykırı bir yakalama veya tutma işleminin mağduru olan kişiler tazminat hakkına sahiptir.

Umut Hukuk Bürosu aşağıdaki dava türlerine bakmaktadır: 1. Vergi Hukuku: Vergi dairesinin hukuka aykırı işlemleri ve vergi tarhı davaları. 2. Trafik Kazaları: Maddi, yaralanmalı veya ölümlü trafik kazalarından kaynaklanan anlaşmazlıklar. 3. Ceza Hukuku: Suç işlediği iddiasıyla açılan ceza davaları. 4. Aile Hukuku: Boşanma, mal paylaşımı, soy bağı gibi aile içi davalar. 5. Miras Hukuku: Miras paylaşımı ve mirasçıların haklarının korunması davaları. 6. Gayrimenkul Davaları: Kiracı-kiralayan, alım-satım ve kamulaştırma davaları. 7. İş Hukuku: İşçi ve işveren arasındaki hukuki uyuşmazlıklar. 8. Tüketici Hukuku: Tüketicinin korunması ve kusurlu hizmet davaları. 9. Ticaret Hukuku: Ticari faaliyetler sırasında ortaya çıkan uyuşmazlıklar.