Ahlak

David Hume, deneycilik, felsefi şüphecilik ve metafiziksel natüralizm alanlarındaki görüşleriyle tanınır. Başlıca savunduğu fikirler şunlardır: Bilgi Kaynağı: Tüm bilgi, deneyim ve gözlemden elde edilir; doğuştan gelen fikirler reddedilir. Nedensellik: Nedensellik inancı, rasyonel olarak temellendirilemez; olaylar arasındaki sürekli ardışıklık, nedensellik olarak algılanır. Ahlak: Ahlaki değerler, soyut ilkelerden değil, duygu ve hislerden türer. Benlik: Benlik, bir algılar demetinden ibarettir; ruh kavramı boş bir fikirdir. Din: Din, batıl inanç ve korkuya dayanır; mucizeler ve Tanrı'nın varlığına yönelik kanıtlar eleştirilir.

John Stuart Mill'in faydacılık anlayışı, Bentham'ın faydacılık anlayışını eleştirerek ve kendi düşüncelerini ekleyerek yeniden yorumlamıştır. Temel ilkeleri: Fayda ilkesi: Eylemleri haz sağladıkları oranda doğru-iyi, acıya neden oldukları oranda yanlış-kötü olarak kabul eder. En yüksek mutluluk ilkesi: Ahlaki alanda en yüksek iyi olarak hazzın varlığı, acının yokluğu olarak tanımlanan mutluluğu gösterir. Bireysellik ve özgürlük: Birey kendi benzersiz kapasitesini geliştirmeli ve doğasını gerçekleştirmelidir. Hazzın nitel ayrımı: Hazları yüksek ve alçak hazlar olarak ikiye ayırır; yüksek hazlar ruhsal, alçak hazlar ise fiziksel nitelikler taşır. Mill'e göre, toplumun mutluluğu da birey için faydalıdır ve bu, bireylerin eylemlerini fayda ilkesi doğrultusunda gerçekleştirmesiyle sağlanabilir.

Fablın amacı, genellikle ders verme, güldürme ve düşündürme olarak özetlenebilir. Fablların amaçları arasında şunlar yer alır: Ahlak dersi verme: Fablların sonunda, genellikle bir atasözü veya özdeyiş biçiminde, kısa ve açık bir şekilde sunulan bir ahlak dersi bulunur. Eğitme: Fabllar, soyut konuları somutlaştırarak ve hareket kazandırarak işler ve bu sayede okuyuculara bir şeyler öğretir. Eleştiri yapma: Fabllarda, kişilerin veya toplumun aksayan yönleri eleştirilir. Evrensel değerleri işleme: Adalet, dostluk, doğruluk gibi evrensel değerler vurgulanır.

Adabı muaşeret, kısaca görgü kuralları anlamına gelir. Toplum içinde bireylerin birbirleriyle karşılıklı olarak gösterdikleri nezaket ve terbiye kurallarını ifade eder.

Harry Potter serisinde felsefe, çeşitli temalar üzerinden işlenir: İyi ve kötü arasındaki mücadele. Ölüm ve ölümsüzlük. Sevgi ve dostluk. Özgür irade ve kader. Toplum ve adalet.

Simpsonlar çizgi dizisinin yasaklanma sebeplerinden bazıları şunlardır: Venezüella'da yasaklanma sebebi. Avustralya'da yasaklanma sebebi. İran'da yasaklanma sebebi. Amerika Birleşik Devletleri ve Brezilya'da yasaklanma sebebi. Hong Kong'da yasaklanma sebebi.

Sokrates, savunmasında aşağıdaki felsefi görüşleri savunur: Cehalet ve kötülük: Sokrates, kötülüğün cehaletten kaynaklandığını iddia eder; kimse bilerek kötülük yapmaz. Ruhun eğitimi: Yaşamda doğruluk ve erdemli olmaktan yana olunması gerektiğini, bunun için ruhun eğitilmesi gerektiğini savunur. Bilgi ve bilgelik: Bilgeliği, gerçek varoluşun doğasını anlamak olarak tanımlar ve "tek bildiğim hiçbir şey bilmediğimdir" der. Sorgulama: İnsanların içinde bilince çıkmayı bekleyen hakikatlerin sorgulama ile ortaya çıkarılabileceğini öne sürer. Adalet ve liyakat: Adalet ve liyakat kavramlarının önemini vurgular. Sokrates, savunmasında özür dilemez veya pişmanlık göstermez; inandığı değerler adına konuşur.

Resimli atasözlerinin bazı faydaları: Anlamı kolaylaştırma. Akılda kalıcılığı artırma. Kültürel farkındalığı geliştirme. Yaratıcılığı teşvik etme. Eğitim aracı olarak kullanma.

Se7en (Yedi) filmi, Hristiyanlıktaki yedi ölümcül günah kavramını ele alır. Filmde, bir seri katil, bu günahları işleyenleri kendi vahşi yöntemleriyle öldürmektedir. Filmin anlatmak istedikleri arasında şunlar da yer alır: İnsan doğası ve ahlaki değerler. Toplumsal eleştiri. Ayrıca, filmde iki dedektif arasındaki farklı bakış açıları da ön plandadır.

Körfez filminde yasaklanma nedeni olarak belirtilen bazı sebepler şunlardır: Toplum ahlakını ve sosyal gelenekleri koruma: Kuveyt'te "Barbie" ve "Talk to Me" filmlerinin, toplum ahlakına ve sosyal geleneklere aykırı içerikler barındırdığı için yasaklanması. LGBTQ temsiliyeti: "Wicked" filminin, LGBTQ oyuncuların yer aldığı kadrosu nedeniyle yasaklanması. Rahatsız edici sahneler: Sinema Filmlerini Denetleme Komitesi'nin, filmlerin vizyona girebilmesi için rahatsız edici sahnelerin silinmesini istemesi. Eşcinsellik: "Eternals" filminin, eşcinsel karakterler arasındaki öpüşme sahnesi nedeniyle yasaklanması.

Tereddüt Çizgisi filminin sonunda, cezaevi aracının uzaklaşması, mahkum karakter Musa için geleceğe dair umudu simgeler. Film, karar duruşmasından çıkacak sonuç konusunda izleyiciyi tereddütte bırakan açık uçlu bir finalle noktalanır.

Yusuf ile Kenan filmi, sokak çocuklarının yaşamını ve 1980 darbesi arifesindeki toplumsal atmosferi gerçekçi bir dille anlatır. Filmin işlediği bazı konular: Kimlik arayışı: İki kardeş, babalarının öldürülmesinin ardından İstanbul'da amcalarını arar. Toplumsal eşitsizlik: Film, işçi sınıfı ve kapitalist girişimcilerin dünyasını, polis ile vatandaş arasındaki gerilimi ve kent yalnızlığını ele alır. Suça yöneliş: Yusuf, kötü arkadaş çevresinin etkisiyle suça bulaşır; Kenan ise dürüst bir işte çalışmayı tercih eder. Kutuplaşma: Film, darbe öncesi iki siyasi görüşün eleştirisini yapar. Ömer Kavur'un yönettiği film, sokak çocuklarının örgütlenmesini ve yaşam mücadelesini duygusal bir serzenişten kaçınarak içtenlikle anlatır.

The Good Place, insanların öldükten sonra "İyi Yer" veya "Kötü Yer"e gönderildiği bir ölüm sonrası hayatını ele alan bir ABD fantastik komedi televizyon dizisidir. Dizi, ahlaki felsefe ve etik kuramları işlerken karakterlerin içsel dönüşümlerine odaklanır. Hikayenin özeti şu şekildedir: Eleanor Shellstrop (Kristen Bell), komik bir kaza sonucu ölüp "İyi Yer" olarak adlandırılan bir cennete gider. Ancak Eleanor, aslında iyi biri olmadığı halde bu sistemde kalabilmek için "iyi insan" olmayı öğrenmeye çalışır. Dizi, karakterlerin kendi içsel dönüşümlerini ve cennet ile cehennemi temsil eden sistemin dönüşümünü işler. The Good Place dizisinin 5. sezonu planlanmamaktadır.

"İnci Taneleri" dizisinin kaldırılma sebebi, pavyon sahnelerinin ve danslarının genç kızları olumsuz etkilediği ve Ankara için utanç verici olduğu yönündeki tepkilerdir. Ankara Seymenler Kulübü Derneği Genel Başkanı Şerafettin Demir, dizinin kaldırılması için yapımcıya dava açacaklarını ve RTÜK'e başvuruda bulunduklarını açıklamıştır. Ancak, dizinin yayından kaldırılacağına dair resmi bir açıklama yapılmamıştır.

"Jüri Üyesi No. 2" (Juror #2), bir cinayet davasında jüri üyesi olan Justin Kemp'in, aslında suçun faili olduğunu fark etmesiyle yaşadığı ahlaki ikilemi anlatır. Kemp, gerçeği itiraf edip hapse girmekle, jüriyi manipüle ederek masum bir adamın mahkum olmasını sağlamak arasında bir seçim yapmak zorundadır.

"Kaybetmeyi ahlaksız bir teklife tercih et. İlkinin acısı bir an, diğerinin vicdan azabı bir ömür boyu sürer" sözü, Kızılderili atasözü olarak kabul edilir.

Güzel ahlak, kıyamet günü mizanda en ağır gelen amel olarak kabul edilir. Bu konuda Hz. Ebu'd-Derdâ'nın rivayet ettiği bir hadis şu şekildedir: > "Kıyamet günü, mü'minin mizanında güzel ahlâktan daha ağır basan bir şey yoktur. Allah Teâla Hazretleri, çirkin düşük söz (ve davranış) sahiplerine buğzeder." Benzer bir ifade, Hz. Câbir'in rivayet ettiği hadiste de yer alır: > "Bana en sevgili olanınız, kıyamet günü de bana mevkice en yakın bulunacak olanınız, ahlakça en güzel olanlarınızdır." Bu hadisler, güzel ahlakın müminin imanını tamamladığını ve her amelinden daha ağır geldiğini vurgular.

Samimiyet, dürüstlük ve içtenlik anlamına gelir. Samimiyet örnekleri: Yardımseverlik: Susuz ve bitkin bir adama su ve yiyecek verip, daha sonra bu adamın kendi atını gasp etmesine rağmen, adamdan olayı kimseye anlatmamasını istemek. Başkalarının sorumluluğunu almak: Birinin dertleriyle ilgilenmek ve ona dokunmak, yani diğerinin yaşamını önemsemek. Doğal davranış: Telaşsız ve açık seçik konuşmak, başkalarına kulak vermek. Olunduğu gibi görünmek: Sevilmeyen bir şey yapıldığında, onu sever gibi davranmamak. Dini literatürde samimiyet, "ihlas" ve "niyet" gibi kavramlarla ifade edilir ve İslam'da önemli bir yere sahiptir.

Colossians 3:1-17, Hristiyanlara yönelik çeşitli öğütler içerir. Göksel Olanı Aramak: Hristiyanlar, zihinlerini yeryüzündeki şeylerden ziyade göksel şeylere odaklamalıdır. Mesih'le Diriliş: Hristiyanlar, Mesih'le birlikte dirildiklerinden, O'nun oturduğu cennette yaşamaları gerekir. Günahların Terk Edilmesi: Cinsel ahlaksızlık, kirlilik, tutku, kötü arzu ve açgözlülük gibi günahlar öldürülmelidir, çünkü bu günahlar Tanrı'nın gazabına yol açar. Yeni Bir Yaşam: Eski yaşam terk edilmeli, öfke, öfke, kötülük, iftira ve müstehcen dilden uzak durulmalıdır. Ruhsal Gelişim: Hristiyanlar, bilgi ve Tanrı'nın imajında yenilenerek yeni bir benlik benimsemelidir. Sevgi ve Birlik: Tüm erdemlerin üzerine sevgi konulmalı ve bu, tüm erdemleri mükemmel bir birlik içinde bağlamalıdır. Tanrı'ya İbadet: Her şey, İsa'nın adı anılarak yapılmalı ve Tanrı'ya O'nun aracılığıyla şükredilmelidir.

Evet, güdümlülük bir davranış biçimi olarak kabul edilebilir. Güdümlülük, bir kişinin veya bir organizasyonun belirli bir hedefe yönelik olarak yönlendirilmesi, teşvik edilmesi veya yönlendirilmesi durumudur. Bir yazarın, dünyayı değiştirebilme ümidiyle, yaratıcılığını politik, sosyal, dini ya da ahlaki bir amacın hizmetine adaması da güdümlülük olarak tanımlanır.