DavranışBilimleri

GSR (Galvanic Skin Response) testi çeşitli amaçlarla yapılır: 1. Psikoloji ve Davranış Araştırmaları: GSR, duygusal uyarılmayı ve psikolojik durumları ölçmek için kullanılır. 2. Sağlık ve Wellness: GSR, stres ve anksiyete seviyelerini izlemek, terapötik ortamlarda hastaların tepkisini değerlendirmek ve bazı bozuklukların teşhisinde kullanılır. 3. Suç Araştırmaları: Kolluk kuvvetleri, ateşli silah kalıntılarını (GSR) tespit ederek bir şüphelinin silah kullanıp kullanmadığını belirlemeye çalışır. 4. Pazar Araştırması: GSR, tüketicilerin reklamlara ve yeni ürünlere verdiği tepkileri ölçmek için pazar araştırmalarında kullanılır.

Hayvanlar ve insanlar arasındaki farklılıklar evrimsel, biyolojik ve davranışsal açılardan ortaya çıkar. Temel farklılıklar şunlardır: 1. Bilişsel Yetenekler: İnsanlar, daha gelişmiş bir bilişsel kapasiteye sahiptir; soyut düşünme, problem çözme ve dil kullanma becerilerine sahiptirler. 2. Sosyal Yapı: İnsanlar, karmaşık sosyal yapılar ve kültürel sistemler geliştirebilirken, hayvanlar genellikle sürü veya gruplar halinde yaşar. 3. Teknolojik Gelişim: İnsanlar, alet yapma ve teknoloji üretme konusunda daha yeteneklidir. 4. Duygusal Zeka: Hayvanlar da duygusal zeka sergilerler, ancak insanlar daha derin ve çeşitli duygular deneyimler ve empati kurabilirler. 5. Doğa ile Etkileşim: İnsanlar, doğayı şekillendirme ve değiştirme yeteneğine sahipken, hayvanlar genellikle doğaya uyum sağlarlar.

Sosyal mühendisliğin altı temel ilkesi şunlardır: 1. Karşılıklılık: İnsanlar kendilerine yapılan bir iyiliğe karşılık verme eğilimindedir. 2. Bağlılık ve Tutarlılık: İnsanlar bir fikre veya hedefe sözlü ya da yazılı olarak taahhüt verdiklerinde, bu bağlılığı yerine getirme olasılıkları daha yüksektir. 3. Sosyal Kanıt: İnsanlar, diğer insanların yaptığını gördükleri şeyleri yapma eğilimindedir. 4. Otorite: İnsanlar, otorite figürlerine itaat etme eğilimindedir. 5. Sempati: İnsanlar, sempati duydukları diğer insanlar tarafından kolayca ikna edilir. 6. Kıtlık: Algılanan kıtlık, talep yaratır ve satışları teşvik eder.

Edim ve pekiştireç, edimsel koşullanma sürecinde önemli kavramlardır. Edim, organizmanın kasıtlı olarak yaptığı ve sonuçları tarafından kontrol edilen davranışlardır. Pekiştireç ise, bir edimin ardından gelen ve organizma üzerinde hoşa gidici bir etki yaratarak, bu edimin tekrar ortaya çıkma olasılığını artıran uyarıcıdır. Pekiştireçler iki ana kategoriye ayrılır: 1. Olumlu Pekiştireç: Organizmanın hoşuna giden, onu mutlu eden uyarıcılar (örneğin, çikolata verilmesi). 2. Olumsuz Pekiştireç: Organizmanın hoşuna gitmeyen, onu rahatsız eden uyarıcıların ortamdan çıkarılması (örneğin, baş ağrısı kesen ilaç).

Bağımlılığın dört temel özelliği şunlardır: 1. Kompulsif Davranış: Madde veya davranışa karşı kontrol edilemeyen bir dürtü. 2. Tolerans: İstenen etkiyi elde etmek için artan miktarlarda madde veya davranışa ihtiyaç duyma. 3. Yoksunluk: Madde veya davranış azaltıldığında veya durdurulduğunda ortaya çıkan fiziksel veya psikolojik semptomlar. 4. Sorumlulukların İhmali: İş, okul veya evdeki yükümlülüklerin yerine getirilmemesi.

Davranış bilimlerinin kurucusu olarak Salih Güney kabul edilmez. Salih Güney, "Davranış Bilimleri" adlı kitabın yazarıdır.

Salih Güney'in "Davranış Bilimleri" kitabı tek cilt olarak yayımlanmıştır.

Otizmli çocuklar genellikle şu davranışları sergilerler: 1. Sosyal Etkileşimde Kısıtlılık: Göz teması kurmakta zorlanırlar, işitme sorunu varmış gibi davranabilirler. 2. İletişim Gecikmesi: Konuşma gecikir, dil gelişimi geridedir ve beden dilini kullanmakta yetersiz olabilirler. 3. Tekrarlayıcı Davranışlar: El çırpma, kanat çırpma, sallanma gibi tekrarlayıcı hareketler yaparlar. 4. İlgi Alanlarının Sınırlılığı: Oyuna ve oyuncağa karşı ilgisizdirler, hayali oyunlar kurmazlar. 5. Duyusal Hassasiyetler: Görme, işitme, dokunma, koku veya tat duyularında aşırı duyarlılık veya duyarsızlık gösterebilirler. Otizmli çocuklara yaklaşırken açık ve kısa cümlelerle konuşmak, resimlerle iletişim kurmak ve göz seviyesine inerek konuşmak fayda sağlar.

ABA (Uygulamalı Davranış Analizi) iki ana alanda işe yarar: 1. Otizm ve Gelişimsel Bozukluklar: ABA, otizmli bireylerde sosyal beceriler, iletişim, oyun ve akademik becerilerin geliştirilmesine yardımcı olmak için kullanılır. 2. Okul ve Eğitim Ortamları: Sınıf içinde pozitif davranışları teşvik etmek ve akademik başarıyı artırmak için ABA terapisi kullanılabilir. ABA terapisi, bireylerin günlük yaşamlarında daha başarılı olmalarını sağlamak için yapılandırılmış ve sistematik bir yaklaşım sunar.

Koruma Motivasyonu Teorisi (PMT), insanların olumsuz sonuçlardan kaynaklanan tehditlere karşı nasıl tepki verdiğini açıklayan bir teoridir. Teoriye göre, insanların iki tür motivasyonu vardır: 1. Koruma motivasyonu: İnsanların olumsuz sonuçlardan kaçınma arzusudur. 2. Terfi motivasyonu: İnsanların olumlu sonuçlara ulaşma arzusudur. PMT'ye göre, insanların tehditlere karşı tepkisi, tehlike algısı ve başa çıkma becerileri tarafından belirlenir: - Tehlike algısı: İnsanların olumsuz sonuçların ne kadar olası olduğunu ve ne kadar ciddi olacağını algılamasıdır. - Başa çıkma becerileri: İnsanların olumsuz sonuçlarla başa çıkma yetenekleridir. PMT, sağlık davranışları, güvenli cinsel davranışlar ve çevresel koruma gibi çeşitli alanlarda kullanılmıştır.

Güdümlülük, bir davranış biçimi olarak kabul edilebilir, çünkü bir yazarın yaratıcılığını politik, sosyal, dini veya ahlaki bir amacın hizmetine adaması anlamına gelir.

"Davranış Bilimleri İçin Bilimsel Araştırma Süreci" kitabı, 5 baskı olarak yayımlanmıştır.

Davranış bilimleri kapsamında, farklı eğitim materyallerinde 500'e yakın soru bulunmaktadır.

Koruma Motivasyonu Teorisi'nin temel varsayımları şunlardır: 1. İki Tür Motivasyon: İnsanlar iki tür motivasyona sahiptir: koruma motivasyonu ve terfi motivasyonu. 2. Tehlike Algısı ve Başa Çıkma Becerileri: İnsanların tehditlere karşı tepkisi, tehdit algısı ve başa çıkma becerilerine göre belirlenir. 3. Öz Yeterlik: Kişinin önerilen davranışları başarıyla uygulayabileceğine dair inancı, koruma motivasyonunun önemli bir bileşenidir. 4. Ödüller ve Maliyetler: Sağlıksız davranışların olumlu yönleri (ödüller) ve önerilen önleyici davranışların maliyetleri de koruma motivasyonu sürecinde dikkate alınır.

"Davranış Bilimlerine Giriş" kitabının Eğitim Yayınevi'ndeki yazarları M. Şerif Şimşek, Adnan Çelik ve Tahir Akgemci'dir.

Güdü ve duygu, davranış bilimlerine giriş kapsamında önemli kavramlardır: 1. Güdü: Organizmayı belirli bir amaca yönelik davranışa iten içsel bir güçtür. 2. Duygu: Korku, neşe, hayret veya öfke gibi hislerin yaşanmasına işaret eder. Davranış bilimleri, insan davranışlarını ve bunların arkasındaki temel nedenleri (güdü, motivasyon) inceleyen bir bilim dalıdır.

Selim Hovardaoğlu'nun yazdığı kitaplar şunlardır: 1. "Davranış Bilimleri İçin İstatistik". 2. "Davranış Bilimleri İçin Araştırma Teknikleri".

Davranış Bilimleri PDF formatında, bu bilim dalıyla ilgili çeşitli kaynaklara ulaşmak mümkündür. İşte bazı örnekler: 1. "Davranış Bilimleri" - Prof. Dr. Feyzullah Eroğlu. 2. "Davranış Bilimleri" - Prof. Dr. Salih Güney. 3. "Davranış Bilimleri Dersi 1. Hafta".

Davranış bilimleri açısından birey ve toplumun davranışlarının şekillenmesinde etkili olan unsurlar şunlardır: 1. Sosyal Normlar ve Roller: Toplumdaki normlar ve bireylerin üstlendiği roller, davranışları belirleyen temel dinamiklerdir. 2. Grup Dinamikleri: Grup içi ve grup dışı ilişkiler, bireylerin kimliklerini ve diğerleriyle olan etkileşimlerini etkiler. 3. Tutum ve İnançlar: İnsanların inandıkları değerler ve tutumlar, karar verme süreçlerini ve sosyal etkileşimlerini şekillendirir. 4. Fizyolojik Faktörler: İnsanın fizyolojik durumu, davranışlarda önemli bir rol oynar. 5. Kültürel Faktörler: Aile, din, ekonomi gibi toplumsal kurumlar ve kültürel değerler, bireylerin davranışlarını etkiler. 6. Sosyal Çevre: Çevresel uyaranlar ve bireyin içinde bulunduğu sosyal yapı, davranışlarını yönlendirir.

Salih Güney'in "Davranış Bilimleri" kitabı 478 sayfadan oluşmaktadır.