UluslararasıHukuk

Uluslararası Hukuk Komisyonu'nun (ILC) 34 üyesi bulunmaktadır.

Moskova Antlaşması'nın 1. maddesi, her iki taraftan birinin tanımadığı uluslararası bir antlaşmayı diğerinin de tanımayacağı hükmünü içermektedir.

Roma Statüsü, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) hukuki temelini oluşturması bakımından büyük önem taşır. Bu statü, aşağıdaki nedenlerle dikkat çeker: 1. Uluslararası Suçların Yargılanması: Soykırım, insanlığa karşı suçlar, savaş suçları ve saldırganlık suçu gibi en ciddi uluslararası suçların soruşturulması ve yargılanması için bir mekanizma oluşturur. 2. Cezasızlıkla Mücadele: Statü, cezasızlığın önlenmesine ve adaletin sağlanmasına katkıda bulunmayı amaçlar. 3. Uluslararası İşbirliği: Üye ülkeler arasında hukuki ve adli işbirliğini teşvik eder. 4. Egemenlik Sınırlamaları: Devletlerin egemenliğini sınırlayarak, bireylerin uluslararası cezai sorumluluğunu belirler ve bu sayede bu tür suçların işlenmesini önlemeye çalışır.

Bir geminin bandırası, yani taşıdığı bayrak, aşağıdaki nedenlerden dolayı önemlidir: 1. Hukuki Durum: Geminin hangi ülkenin bayrağı altında seyrettiğini belirler ve bu, geminin hukuki durumunu ve gemi sahibinin tabi olduğu yasaları gösterir. 2. Uluslararası Uyum: Geminin uluslararası hukuka uygunluğunu sağlar ve bağlı olduğu denizcilik otoritelerine uyumunu gösterir. 3. Vergi ve Maliyet Avantajları: Bazı ülkeler, bandıralı gemilere vergi avantajları veya düşük tescil ücretleri gibi teşvikler sunabilir.

Antarktika'nın kıta sayılmamasının nedeni, uluslararası hukuk tarafından belirlenen kriterlere göre hiçbir ülkenin egemenliği altında olmamasıdır. 1959 yılında imzalanan ve 1961 yılında yürürlüğe giren Antarktika Antlaşması, bu kıtanın yalnızca bilimsel araştırmalar ve barışçıl faaliyetler için kullanılmasını güvence altına almıştır.

Yabancı bir iflas davası açmak için, Türk mahkemelerinin uluslararası yetkisine sahip olup olmadığını belirlemek gerekmektedir. Genel olarak yabancı iflas davası açma süreci şu adımları içerir: 1. Yetkili Mahkemenin Belirlenmesi: Türkiye'deki yerel mahkemelerden hangisinin uluslararası alanda yetkili olduğunun tespit edilmesi. 2. Dilekçe Hazırlanması: Avukatla birlikte, detaylı bir dava dilekçesi hazırlanması. 3. Belgelerin Çevirisi ve Onayı: Dava belgelerinin, gerektiğinde, Türkiye'de resmi dil olan Türkçeye çevrilmesi ve noter veya yetkili makamlar tarafından onaylanması gerekebilir. 4. Dava Masraflarının Ödenmesi: Türkiye'de dava açarken, dava açma harcı ve vekalet ücreti gibi masrafların ödenmesi gerekmektedir. Bu süreç, karmaşık ve teknik ayrıntıları içeren bir işlem olabilir.

Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi, devletlerarası antlaşmaların akdedilmesi, yürürlüğe girmesi, uygulanması, feshedilmesi, yorumlanması ve uyulmasına ilişkin temel uluslararası hukuk normlarını belirleyen uluslararası bir sözleşmedir. Sözleşme, 1969 yılında Viyana'da (Avusturya) Birleşmiş Milletler Uluslararası Hukuk Komisyonu tarafından hazırlanmış ve aynı yıl imzalanmıştır. Sözleşmenin bazı önemli maddeleri: - Her devletin uluslararası antlaşmalar yapma hakkı vardır. - Antlaşmaların geçerliliği için belirli koşullar gereklidir, bunlar arasında yasal yetkiye sahip kişiler tarafından yapılması ve uluslararası buyruk kurallara aykırı olmaması yer alır. - Antlaşmalar, rızaları olmadan üçüncü devletler için haklar ve yükümlülükler yaratmaz.

Modern devletler hukukunun temelleri, Westphalia Barış Antlaşması ile atılmıştır.

5717 sayılı kanun, "Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yön ve Kapsamına Dair Kanun" olarak bilinir. Bu kanun, velâyet hakkı ihlâl edilerek bir ülkeden diğer bir ülkeye götürülen veya alıkonulan çocuğun mutat meskeninin bulunduğu ülkeye iadesine veya şahsî ilişki kurma hakkının kullanılmasına dair usûl ve esasları düzenler.

Üçüncü Cenevre Sözleşmesi, 1929 yılında imzalanmış olup, savaşan devletlerin esirlere insanca davranmasını öngörür. Bu sözleşme ile ayrıca: esirlerin bilgilerinin verilmesi; tarafsız ülke temsilcilerinin esir kamplarını ziyaret etmelerine imkân tanınması; esirlerin kızılhaç işaretini taşıması kararlaştırılmıştır.

Dışarıda düzenlenen bir vekaletnamenin kullanılması için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Noter Tasdiki: Vekaletname, düzenlendiği ülkenin noterinde tasdik edilmelidir. 2. Apostil Onayı: Özellikle Türkiye’de kullanılacaksa, noter tasdikinden sonra apostil onayı alınmalıdır. 3. Çeviri: Vekaletname, Türkçe’ye yeminli bir tercüman tarafından çevrilmelidir. 4. Teslimat: Çevrilmiş ve onaylanmış vekaletname, Türkiye’deki ilgili kişiye veya avukata güvenli bir şekilde teslim edilmelidir. Bu süreçte, herhangi bir hata veya eksiklik olmaması için profesyonel hukuki danışmanlık alınması önerilir.

Prof. Dr. Yusuf Aksar, Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında öğretim üyesidir.

Deniz hukuku soruları genellikle aşağıdaki konuları kapsar: 1. Deniz Alanlarının Sınırlandırılması: Karasuları, bitişik bölge, münhasır ekonomik bölge ve kıta sahanlığı gibi deniz alanlarının tanımları ve bu alanlardaki devletlerin yetkileri. 2. Deniz Ticareti Hukuku: Gemi alım satımı, navlun sözleşmeleri, konşimento ve deniz sigortası gibi ticari faaliyetler. 3. Deniz Kazaları Hukuku: Çatma, karaya oturma ve batma gibi olaylardan doğan sorumluluk ve tazminat meseleleri. 4. Deniz Çevresinin Korunması Hukuku: Gemilerden kaynaklanan kirlilik ve deniz dibi madenciliği gibi faaliyetlerin çevresel etkilerini önlemeye yönelik düzenlemeler. 5. Gemi Adamları Hukuku: Çalışma koşulları, sosyal güvenlik hakları ve eğitim standartları gibi gemi adamlarıyla ilgili düzenlemeler. 6. Balıkçılık Hukuku: Balık stoklarının korunması, avlanma kotaları ve balıkçılık faaliyetlerinin düzenlenmesi. 7. Deniz Güvenliği Hukuku: Deniz haydutluğu, terörizm ve yasa dışı faaliyetlerle mücadele, seyrüsefer güvenliği gibi meseleler.

Uluslararası ceza hukuku, milletlerarası hukuk anabilim dalı kapsamında incelenir.

Gatling silahı, yıkıcı kapasitesi ve uluslararası çatışmalarda kullanım potansiyeli nedeniyle birçok ülkede yasaklanmış veya sıkı düzenlemelere tabi tutulmuştur. Bu yasakların bazı nedenleri şunlardır: Uzun süreli hasar kapasitesi: Ağır namlulu diğer ateşli silahlarla aynı potansiyele sahip olması, uzun mesafeden etkili ve sürekli ateş edebilme yeteneği. Savaş taktiklerine etkisi: Askeri yetkililer, bu tür silahların kullanımının savaş kurallarını ihlal edebileceğini ve orantısız güç kullanımına yol açabileceğini düşünmektedir. Otonom sistemlere geçiş endişesi: Gelişen teknolojiyle birlikte, insan kontrolü olmadan çalışan silahların savaş alanlarında kullanılması, uluslararası hukuk ve insancıl hukuk ilkelerine aykırı olarak değerlendirilmektedir.

Güney Kore hukuk sistemi, kıta Avrupası (sivil hukuk) sistemine benzemektedir.

Madrid Protokolü ile marka tescili, 120'den fazla ülkede geçerlidir.

İltihaka tabi olmak, hukuk bağlamında "başka devletler tarafından imza edilmiş bulunan bir muahedeye (anlaşmaya) iştirak etmek" anlamına gelir.

Uluslararası yatırımlar, yatırım hukuku dalına girer.

Türkiye'de uluslararası anlaşmalar ile kanunlar çatışması durumunda, uluslararası anlaşma hükümleri esas alınır. Bu durumda, anayasaya aykırı olduğu iddiasıyla uluslararası anlaşmaya itiraz edilemez.