UluslararasıHukuk

Interpol arananlar listesine bakmak için aşağıdaki yöntemler kullanılabilir: 1. Interpol'ün resmi web sitesi: Interpol'ün resmi web sitesinde, kırmızı bülten talepleri ile aranan kişilerin veri tabanına kamuya açık erişim bulunmaktadır. 2. CCF'ye resmi talep: Interpol Dosyaların Kontrolü Komisyonu'na (CCF) resmi bir talepte bulunarak, arananlar listesinde olup olmadığınızı öğrenebilirsiniz. 3. Uluslararası hukuk avukatı: Interpol konusunda deneyimli bir uluslararası hukuk avukatı, arama sistemindeki durumunuz hakkında bilgi edinmenize veya özel veri tabanlarına erişmenize yardımcı olabilir.

İtalya, Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ne ilk zamanlarda katılmayan tek devlet olmuştur.

Apostilli ifadesi, bir belgenin uluslararası geçerliliğini sağlamak için onaylanmış olduğunu belirtir. Bu onay, Lahey Sözleşmesi olarak bilinen ve 1961 yılında imzalanmış olan uluslararası bir anlaşma kapsamında, belgenin düzenlendiği ülkenin yetkili mercileri tarafından verilir. Apostil onayı ile aşağıdaki belgeler, Lahey Konferansı'na üye ve taraf olan ülkelerde yasal olarak kullanılabilir hale gelir: - diploma; - evlilik cüzdanı; - doğum belgesi; - vekaletname.

Büyükelçilik mevzuatı, Dışişleri Bakanlığı'nın kuruluş ve görevleriyle ilgili kanunları ve düzenlemeleri kapsar. Bu mevzuat, büyükelçiliklerin işleyişini ve görevlerini belirleyen temel prensipleri içerir. Başlıca büyükelçilik görevleri ve yetkileri şunlardır: - Temsil: Türkiye Cumhuriyeti'ni ve hükümetini yabancı devletler ve uluslararası kuruluşlar nezdinde temsil etmek. - Konsolosluk Hizmetleri: Vatandaşların hak ve menfaatlerini korumak, vize işlemleri ve konsolosluk himayesi sağlamak. - Uluslararası İlişkiler: Diğer devletlerle ve uluslararası kuruluşlarla temas ve müzakereleri yürütmek, dış politikayı yönlendirmek. - Andlaşmalar: Diğer devletlerle ve uluslararası kuruluşlarla akdedilen andlaşmaların süreçlerini yürütmek ve tescil etmek. - Uluslararası Hukuk: Uluslararası hukukun ve hukuk içtihadının gelişimine yönelik süreçleri takip etmek. Yurtdışı teşkilatı, büyükelçilikler, daimi temsilcilikler, başkonsolosluklar ve fahri konsolosluklardan oluşur.

Evet, Türkiye 1951 Cenevre Sözleşmesi'ne taraftır. Türkiye, sözleşmeyi 29 Ağustos 1961 tarihinde, 359 sayılı kanunla onaylamıştır.

Enerji kaynaklarının paylaşımında geçerli olan uluslararası hukuk kuralları şunlardır: 1. Enerji Şartı Anlaşması (ECT): Enerji ticaretinin serbestleştirilmesi, yatırımların korunması ve enerji transitinin güvence altına alınmasını hedefler. 2. Paris İklim Anlaşması: Küresel ısınmayı 2 derece ile sınırlamayı ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırmayı amaçlar. 3. Uluslararası Deniz Hukuku: Enerji kaynaklarının denizlerde aranması ve çıkarılması ile ilgili düzenlemeleri içerir. 4. Avrupa Birliği Enerji Politikaları: Enerji arz güvenliği, enerji piyasalarının entegrasyonu ve yenilenebilir enerji hedeflerine yönelik politikaları kapsar. Ayrıca, Dünya Ticaret Örgütü (WTO) enerji ticaret kuralları ve uluslararası tahkim mekanizmaları da enerji kaynaklarının paylaşımında önemli rol oynar.

Cezayı mahsup ettirmek, bir suçtan dolayı yabancı ülkede geçirilen gözaltı, tutukluluk veya hükümlülük süresinin, aynı suçtan Türkiye'de verilecek cezadan düşürülmesi anlamına gelir. Bu uygulama, Türk Ceza Kanunu'nun 16. maddesinde düzenlenmiştir.

Lozan Konferansı'nda İngiltere ile Türkiye'yi karşı karşıya getiren başlıca konular şunlardır: 1. Kapitülasyonlar: Türkiye, kapitülasyonların kaldırılarak ekonominin millileşmesini isterken, İngiltere bu ayrıcalıkların devam etmesini savunmuştur. 2. Musul Sorunu: Musul'un statüsü konusunda anlaşma sağlanamamış, bu durum iki ülke arasında gerginliğe yol açmıştır. 3. Boğazlar: Boğazların statüsü ve kontrolü konusunda farklı görüşler öne çıkmış, İngiltere boğazların egemenlik konusunda kısıtlayıcı hükümler içermesini istemiştir. 4. Osmanlı Borçları: Türkiye, Osmanlı'dan kalan borçların bir kısmını üstlenirken, İngiltere bu borçların daha büyük bir kısmının Türkiye tarafından ödenmesini talep etmiştir. 5. Azınlıklar: Türkiye, azınlıklar konusunda her türlü hakta ve yasalar önünde eşitlik prensibini benimserken, İngiltere bu konuda farklı bir politika izlemiştir.

Hava taşıma hukuku, hava taşımacılığının işleyişini, emniyetini ve güvenliğini düzenleyen yasal çerçeveyi ifade eder. Bu hukuk dalı, aşağıdaki konuları kapsar: - Uluslararası ve ulusal düzenlemeler: 2920 sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu ve ilgili yönetmelikler gibi. - Hava taşıma sözleşmeleri: Yolcu ve yük taşıma sözleşmeleri ile bunların hazırlanması ve denetimi. - Taşıyıcıların sorumlulukları: Yolcu hakları, tazminat talepleri ve sigorta yükümlülükleri gibi. - Çevre koruma: Hava taşımacılığının çevresel etkilerinin azaltılması ve sürdürülebilirlik ilkelerine uyulması. Ayrıca, hava trafik kontrolleri, uçuş hatları ve hava sahası kullanımı gibi konular da uluslararası hukuk normlarına göre düzenlenir.

Viyana Sözleşmesi, yani Milletlerarası Mal Satımına İlişkin Birleşmiş Milletler Sözleşmesi, 94 üye ülkede geçerlidir. Türkiye de 1 Ağustos 2011 tarihinden itibaren bu sözleşmeyi uygulamaktadır.

Türk hukuku açısından uluslararası antlaşmalar şu şekilde sınıflandırılabilir: 1. Çok Taraflı Antlaşmalar: Türkiye'nin taraf olduğu, uluslararası organizasyonlar tarafından açık imza usulü ile imzaya açılan antlaşmalardır. 2. İkili Antlaşmalar: İki devlet arasında yapılan antlaşmalardır. 3. Ekonomik İşbirliği Örgütü ve Ekonomik İşbirliği Antlaşması: Türkiye'nin üyesi olduğu bu tür örgütlerin kabul ettiği antlaşmalardır. Uluslararası antlaşmalar, Türk hukuk sisteminde kanun hükmünde kabul edilir ve Anayasanın 90. maddesi uyarınca Anayasa Mahkemesi'ne aykırılık iddiasıyla başvurulamaz.

Uluslararası sözleşmeler, uluslararası hukuk veya devletlerarası hukuk dalına girer.

Cenevre Sözleşmesi, Türkiye'de 10 Şubat 1954 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Vicdan Gemisi'nin bekletilmesinin nedeni, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sırasında insani yardım götürmek üzere yola çıkmak isterken Türkiye'deki yetkililer tarafından hukuki gerekçeler gösterilmeden alıkonulmasıdır. Bu durum, Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından "hukuksuz" olarak nitelendirilmiş ve uluslararası hukuk kurallarına aykırı olduğu belirtilmiştir.

Türkiye, Palermo Protokolü'nü (Sınıraşan Örgütlü Suçlara Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin İnsan Ticaretinin Önlenmesi Protokolü) 30 Ocak 2003 tarihinde kabul etmiştir.

Viyana Andlaşmalar Hukukuna göre bir andlaşma, kendisinin öngördüğü veya görüşmeci devletlerin mutabık kalabilecekleri tarzda ve tarihte yürürlüğe girer. Eğer böyle bir hüküm veya mutabakat yoksa, andlaşma tüm görüşmeci devletler için andlaşma ile bağlanma rızalarının tespit edildiği tarihte yürürlüğe girer.

Yabancı devlet mahkemesinin yetkili kılınması, aşağıdaki hallerde resen dikkate alınır: 1. Milletlerarası yetki anlaşmaları: Taraflar, aralarındaki yabancılık unsuru taşıyan uyuşmazlığın yabancı bir devletin mahkemesinde görülmesini kararlaştırabilirler. 2. Münhasır yetki: Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen konularda, yabancı mahkemenin yetkili kılınması mümkündür. Bu durumda, Türk mahkemeleri yetkisiz hale gelir. 3. Derdestlik: Aynı davanın, yetkili bir ülke mahkemesinde görülürken, bir başka ülkede de açılması durumunda, milli mahkemelerce milletlerarası derdestlik itirazının kabulü ile yetki sorunu çözülebilir.

Evet, dünyada sahipsiz topraklar bulunmaktadır. Bu topraklara "terra nullius" denir ve uluslararası hukukta hiçbir devletin egemenliği altında olmayan bölgeleri ifade eder. Bazı örnekler: - Bir Tawil: Mısır ile Sudan arasındaki yaklaşık 2.060 kilometrekarelik çöl arazisi, sınır anlaşmazlıkları nedeniyle sahipsiz kalmıştır. - Marie Byrd Land: Antarktika'nın batısında yer alan ve yaklaşık 1.610.000 kilometrekarelik bu bölge, hiçbir ülke tarafından resmen sahiplenilmemiştir. - Tuna Nehri çevresindeki topraklar: Hırvatistan ile Sırbistan arasındaki sınır ihtilafları nedeniyle bazı bölgeler sahipsiz toprak olarak kalmaktadır.

2024 yılı itibarıyla idam cezası yasal olan ve aktif olarak uygulanan ülkeler şunlardır: 1. Asya: Singapur, Japonya, Tayland. 2. Orta Doğu: İran, Suudi Arabistan. 3. Afrika: Çad. Avrupa'da ise idam cezası neredeyse tamamen kaldırılmıştır.

İstanbul Barosu avukatları, İrlanda'da bireysel olarak avukatlık yapamazlar. İrlanda'da avukat olabilmek için hukuk fakültesini İrlanda'daki üniversitelerde okumak gerekmektedir.