• Buradasın

    Toplum

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Rezillik ve rüsvalık ne demek?

    Rezillik ve rüsvalık kavramları benzer anlamlara sahiptir ve "ayıplanacak durumda olma, rezil olma" durumunu ifade ederler. - Rezillik: Toplumun duygularını inciten olay veya durum, kepazelik, maskaralık. - Rüsvalık: Rüsva olma durumu, yani rezil olma hali.

    Ataerkillik ve TME nedir?

    Ataerkillik, erkek otoritesine dayanan bir toplumsal örgütlenme düzenidir. TME hakkında bilgi bulunamadı.

    Hintliler neden genç yaşta evlenir?

    Hintliler genç yaşta evlenmelerinin birkaç nedeni vardır: 1. Kast Sistemi: Hindistan'da evlilikler genellikle aynı kast sınıfı içinde yapılır ve bu da evlilik yaşının genç olmasına yol açar. 2. Toplumsal Baskı: Evlilik, toplumda bir başarı olarak görülür ve evli olmayan 25 yaş üstü kadınlar kaşlarını çatar. 3. Dini İnançlar: Geleneksel olarak, dul bir kadının merhum kocasını cenaze ateşine kadar takip etmesi beklenirdi (Sati geleneği). Bu nedenle, evlilik ve çocuk sahibi olmak önemli bir adım olarak kabul edilir.

    Fırsat eşitliğine karşı eşitlikçi bir bildiri ne anlatıyor?

    "Fırsat Eşitliğine Karşı Eşitlikçi Bir Bildiri" adlı kitap, César Rendueles tarafından yazılmış ve İletişim Yayınları tarafından yayımlanmıştır. Kitapta ele alınan bazı konular şunlardır: - Eşitlik kavramının sadece biçimsel ve meritokratik bir ufukla sınırlı olduğu ve politik müdahaleyle mümkün olabileceği. - Eğitimde derinleşen eşitsizlik ve bu eşitsizliğin nasıl aşılabileceği. - Eşitlik kültürünün dünyayı paylaşmanın bir gereği olduğu. - Toplumsal bağların, güvenin ve dayanışmanın önemi ve bunların eşitsizlik tarafından nasıl zedelendiği.

    Jean Jacques Rousseau'da uygarlığın duyguları nasıl etkilediğini oluşan toplumsal ilişkiler bağlamında tartışınız?

    Jean-Jacques Rousseau'ya göre, uygarlık ve toplumsal ilişkiler duyguları olumsuz etkiler. Rousseau'ya göre, uygarlığın dayattığı duygular arasında kibir, hırs, ihtiras ve kıyaslama gibi duygulanımlar yer alır. Rousseau, bu olumsuz duygulardan kurtulmanın ve toplumsal düzeni sağlamanın yolunun, genel iradeye uyum sağlamak ve toplumsal sözleşmeye gitmek olduğunu öne sürer.

    Güney Kore halkı nasıl yaşar?

    Güney Kore halkı, geleneksel değerleri modern kültürle harmanlamış bir yaşam tarzına sahiptir. Bazı yaşam alışkanlıkları: - Aile ve toplum: Aile ve topluluğa büyük önem verilir, oğulun babaya itaati yaygındır. - Eğitim: Eğitime aşırı derecede önem verilir, çocuklar okulda uzun saatler geçirir ve tatillerde bile ders çalışırlar. - Çalışma: Koreliler işkoliktir ve işlerini en iyi şekilde yapmaya çalışırlar. - Mutfak: Kore mutfağı, pirinç, sebze ve etli yemeklere dayanır, kahvaltıda genellikle sulu yemekler ve çorbalar tüketilir. - Görgü kuralları: Küçükler büyüklerine baş eğerek selam verirken, büyükler küçüklerin elini sıkarak selam verir. Son yıllarda Güney Kore'de "honjok" adı verilen, yalnız yaşamayı özgürleşme biçimi olarak benimseyen bir yaşam felsefesi de yaygınlaşmaktadır.

    Marjinallesme ve diyalog nedir?

    Marjinalleşme ve diyalog kavramları farklı bağlamlarda değerlendirilir: 1. Marjinalleşme: Sosyolojide marjinalleşme, bir kişi veya grubun toplumla olan bağlarının kopması ve ayrı olarak tanımlanması sürecidir. 2. Diyalog: Farklı görüşlerin, düşüncelerin veya bireylerin karşılıklı olarak iletişim kurması, fikir alışverişinde bulunması anlamına gelir. Dolayısıyla, marjinalleşme diyalogu kapatma ve içe kapanma sürecini içerirken, diyalog açık iletişim ve etkileşimi ifade eder.

    Engelliler Günü'ne özel şiir?

    3 Aralık Dünya Engelliler Günü'ne özel bir şiir: Engel'li Engelli, özürlü demek değil, Engelli olmak, kusurluluk değil. Aslında en büyük engel sevgisizlik, Engelliyi sevmek, insanı sevmektir. Toplumun aynasıdır engelli, Engelli bize, toplumun emaneti. Engelliye acımamalı, yardım etmeli, Bu, herkesin bir insanlık görevi. Engelli olmak asla engel değil, Göze perde çekmektir asıl engel. Engelli insanlar bu toplumun insanı, Aslında her insan bir engelli adayı. Engellinin sabrına ve azmine hayranım, Engelliye ölçülü ve çok saygılıyım. 3 Aralık'ta engellileri hatırlayalım, 8,5 milyon engelliyi kucaklayalım. İbrahim Coşar'ın bir Engelliler Haftası şiiri: Bizler Engelliyiz Bizler engelliyiz, kimimiz işitmez, kimimiz görmez. Korkmayın bunlardan hiç kimse ölmez, bizler engelliyiz. Bak gözüm görmezde resim yaparım, ben de bu yolları hep adımlarım. Bende bir bireyim her yerde varım, bizler engelliyiz. Bak onun kulağı duymuyor, neyler. Hepsi nota bilir, şarkılar söyler. Bize acımasın ağalar beyler, bizler engelliyiz.

    Hanımağa hikayesi ne anlatıyor?

    "Hanımağa'nın Gelinleri" hikayesi, Akbaşlar ailesinin küçük oğlu Yusuf'un uğradığı bir iftira sonucu köyü terk etmesi ve yıllar sonra idealist bir öğretmen olarak geri dönmesini anlatıyor. Yusuf, köye döndüğünde Karacanlar ailesinin köyü borçlandırdığını ve köylüleri köle gibi çalıştırmaya başladığını görür. Ayrıca, hikayede Yusuf'un gönlünü kaptırdığı Elif için Karacanlar'dan Abdi ile olan mücadelesi de yer almaktadır.

    Kamuoyu ne anlama gelir?

    Kamuoyu, toplumun büyük bir çoğunluğu tarafından kabul edilmiş olan ortak düşünce anlamına gelir. Ayrıca, kamuoyu şu anlamlara da gelebilir: - Bir konuyla ilgili halkın genel düşüncesi, halkoyu, amme efkârı, efkârıumumiye; - Toplumsal yaşamın olay ve olguları konusunda toplumun ortaklaşa yargısını yansıtan düşünce ve kavramların toplamı; - Bir insanın eylemleri konusunda çevresindekilerin onaylayıcı ya da kınayıcı tutumları.

    1970'li yıllarda İtalya'da ne oldu?

    1970'li yıllarda İtalya'da yaşanan bazı önemli olaylar şunlardır: Terör olayları: Bu dönem, "Kurşun Yıllar" (Anni di Piombo) olarak bilinir; hem sol ideolojideki örgütler hem de aşırı sağ/faşist gruplar terör eylemlerine imza atmıştır. Sosyal ve politik çalkantılar: 1968'de La Sapienza Üniversitesi'nde "Valle Giulia Savaşı" adı verilen çatışma yaşanmış, 1969'da öğrenci hareketleri ve toplumsal protestolar gerçekleşmiştir. Ekonomik ve sosyal reformlar: 1970'te bölgesel yönetimler kurulmuş, kamu harcamaları artırılmış ve işçi hakları güçlendirilmiştir. Yasal değişiklikler: 1975'te boşanma ve kürtaj yasaları kabul edilmiş, 1974'te ise ilk kez bir boşanma referandumu yapılmıştır. Kültürel gelişmeler: 1970'ler, İtalyan sinemasının ve müziğinin en parlak dönemlerinden biri olmuş, "commedie pecorecce" ve erotik sinema gibi türler öne çıkmıştır.

    Değerlere saygı nedir?

    Değerlere saygı, toplumun kültürel, dini, tarihsel ve ahlaki açıdan önem taşıyan unsurlarına karşı dikkatli, özenli ve ölçülü davranmaktır. Bu değerler arasında şunlar yer alır: - Millî değerler: Vatanseverlik, bağımsızlık, millî bayramlar, dil ve kültür. - Manevi değerler: Dinî inançlar, ahlak ve etik, aile ve toplum bağları. Değerlere saygı göstermek, toplumsal birliği güçlendirir, kültürel çeşitliliği korur, toplumsal huzuru sağlar ve kişisel kimliği pekiştirir.

    İdareciler günü nasıl kutlanır?

    İdareciler Günü, her yıl 10 Ocak'ta kutlanır. Kutlamalar genellikle şu şekilde gerçekleştirilir: 1. Teşekkür Mesajları ve Plaket Törenleri: Mülki idare amirlerine yönelik teşekkür mesajları yayımlanır ve plaket törenleri düzenlenir. 2. Resmi Kurumlarda Anma Programları: Resmi kurumlarda idarecilerin çalışmalarının anlatıldığı anma programları yapılır. 3. Basın İlanları: İdarecilerin faaliyetlerinin toplumla paylaşılması için basın aracılığıyla ilanlar yayımlanır. Ayrıca, bu özel gün, idarecilerin toplumdaki rollerini daha görünür kılmak amacıyla çeşitli etkinliklerle de kutlanabilir.

    Illusion 2013 ne anlatıyor?

    2013 yapımı "Illusion" filmi, sekiz farklı insanın bir barda buluşarak ritüellerin felç ettiği günlük yaşamlarından kaçıp, düşünce dünyalarına bir yolculuğa çıkmalarını anlatıyor. Film aynı zamanda, kredi krizi toplumlarının ilişkiler ve tutumlar üzerindeki etkisini, aşkın ve arkadaşlığın test edildiği, yeniden tanımlandığı ve gizeminin çözüldüğü bir perspektiften ele alıyor.

    The Painted Bird 2019 ne anlatıyor?

    The Painted Bird (2019), Jerzy Kosiński'nin aynı adlı kitabından uyarlanan ve II. Dünya Savaşı sırasında ailesinden ayrılmak zorunda kalmış Yahudi bir çocuğu konu alan bir filmdir. Film, ırkçılığı lanetlerken mutlak iyi ve kötü yaratmaya çalışmaz.

    AKÜ Kadın Araştırma Merkezi ne iş yapar?

    Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Kadın ve Aile Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi, kadın ve aile konularında bilimsel çalışmalar yürütür. Merkezin bazı faaliyetleri şunlardır: Bilimsel araştırmalar: Kadınların eğitim, sağlık, hukuk, siyaset, bilim, sanat ve mesleki yaşamdaki konumlarıyla ilgili araştırmalar yapar. Etkinlikler düzenleme: Ulusal ve uluslararası çalıştay, panel, kongre, konferans, seminer ve sempozyum gibi etkinlikler düzenler. Koordinasyon sağlama: Kadın çalışmaları konusunda diğer merkezlerle iş birliği yapar. Eğitim desteği: Lisans ve lisansüstü öğrencilerin eğitim ve öğretimlerine destek olur. Toplumsal projeler: Anne ve çocuklar için özel eğitim programları ve seminerler düzenler. Arşiv oluşturma: Konuyla ilgili arşiv oluşturur, bülten, dergi ve kitaplar yayımlar.

    Erkeklerin işgücüne katılımı neden daha yüksek?

    Erkeklerin işgücüne katılımının daha yüksek olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Eğitim Düzeyi: Erkekler genellikle daha yüksek eğitim seviyesine sahiptir, bu da iş gücüne katılımlarını artırır. 2. Toplumsal Roller: Geleneksel olarak erkekler, toplumun kamusal alanında daha fazla yer almış ve çalışma yaşamı ile ilişkilendirilmiştir. 3. Ekonomik Koşullar: Ekonomik faaliyetler ve gelir elde etme gerekliliği, erkekleri iş gücüne daha fazla dahil eder. 4. Mesleki Dağılım: Erkekler, özellikle sanatkar ve ilgili işler gibi belirli meslek gruplarında daha yoğun olarak çalışmaktadır.

    Engelliler haftası için hangi skeçler yapılabilir?

    Engelliler Haftası için yapılabilecek skeçler arasında aşağıdaki örnekler verilebilir: 1. "Güzel Gören Güzel Düşünür". 2. "Mete'yi Çok Seviyorum". 3. "Adım Adım Engelleri Aşmak": Bu skeçte, engellerin üstesinden gelmek için yapılan çabalar ve bu süreçte yaşanan deneyimler konu edilir. Ayrıca, drama etkinlikleri kapsamında görme, işitme veya bedensel engellere dair kısa oyunlar da düzenlenebilir.

    Sağlıklı bir toplumun özellikleri nelerdir?

    Sağlıklı bir toplumun özellikleri şunlardır: 1. Genel bir millî kimlik ve tarihî devamlılık. 2. Sosyal barış ve toplumsal mutabakat. 3. Eşitlik ve sosyal adalet; insanlara ırk, cinsiyet veya diğer özellikleri ne olursa olsun eşit davranılması. 4. Katılım ve sivil katılım, toplumun topluluklarına aktif olarak katılması. 5. İletişim ve etkileşim, insanların birbirleriyle konuşması, bilgi paylaşması ve birbirlerini tanıması. 6. İşbirliği ve ortak çalışma, sorunların çözülmesi ve ortak hedeflere ulaşmak için birlikte çalışma. 7. Yenilik ve yaratıcılık, yeni fikirler ve bir şeyler yapmanın yollarını bulma. 8. Dayanıklılık ve uyarlanabilirlik, toplumun şoklara ve streslere karşı dayanıklı olması. 9. Sürdürülebilirlik, toplumun gelecek nesillerin ihtiyaçlarından ödün vermeden kendi ihtiyaçlarını karşılayabilmesi. 10. Kapsayıcılık, toplumun yeni insanları ve fikirleri memnuniyetle karşılaması ve çeşitliliğe değer vermesi.

    1980 sonrası feminist hareket ne yapmıştır?

    1980 sonrası feminist hareket, Türkiye'de çeşitli önemli adımlar atmıştır: Bilinç yükseltme grupları: Feminist hareketin temel yöntemlerinden biri olan bilinç yükseltme grupları yaygınlaştırılmıştır. Dergiler ve yayınlar: Pazartesi, Feminist ve Kaktüs gibi dergiler çıkarılmış, kadın aleyhine olan dil ve yasalar eleştirilmiş, talepler dile getirilmiştir. Kampanyalar ve eylemler: "Dayağa Hayır!" kampanyası ve "Kadınlar Dilekçesi" gibi kampanyalar düzenlenmiş, yürüyüşler ve protestolar yapılmıştır. Kurumsallaşma: Mor Çatı gibi kadın örgütleri kurulmuş, Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü gibi kurumlar oluşturulmuştur. Toplumsal farkındalık: Kadına yönelik şiddet ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği gibi konular kamuoyunun gündemine taşınmış, kadın hareketi toplumda yaygınlaşmıştır.