• Buradasın

    Tanı

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    CFS tanısı nasıl konur?

    Kronik Yorgunluk Sendromu (CFS) tanısı koymak için aşağıdaki adımlar izlenir: 1. Ayrıntılı fiziksel muayene: Hastanın tıbbi geçmişi gözden geçirilir, fiziksel durumu değerlendirilir ve genel sağlık durumu incelenir. 2. Kan testleri ve görüntüleme: Diğer hastalıkların dışlanması amacıyla kan testleri yapılır. 3. Uyku testleri: Uyku bozuklukları da CFS ile benzer belirtiler gösterebileceği için uyku testleri yapılabilir. 4. Semptomların değerlendirilmesi: En az altı ay boyunca devam eden ve CFS'nin "çekirdek" semptomlarından üçü kontrol edilir. Bu semptomlar şunlardır: Yorgunluk nedeniyle normal işlemlerin gerçekleştirme yeteneğinin azaltılması. Fiziksel veya zihinsel çabadan sonra semptomların kötüleşmesi. Uykuya dalmakta veya uykuda kalmakta sorun. CFS tanısı koymak genellikle zordur çünkü belirtiler başka bir sağlık sorununun belirtileriyle benzerlik gösterebilir.

    Disleksi için hangi dokümanlar gerekli?

    Disleksi tanısı için gerekli belgeler, genellikle şu unsurları içerir: Eğitim Geçmişinin Değerlendirilmesi: Bireyin akademik başarısı ve eğitim hayatındaki zorluklar incelenir. Psikolojik Testler: Bilişsel beceriler, zekâ seviyesi, hafıza, dikkat ve diğer yetenekler ölçülür. Okuma ve Yazma Testleri: Kelime tanıma, heceleme ve okuma hızı gibi beceriler değerlendirilir. Görme, İşitme ve Nörolojik Testler: Görme ve işitme testleri ile olası algılamayla ilgili sorunlar belirlenir; nörolojik testler ise beyin fonksiyonlarını değerlendirir. Disleksi testi ve teşhisi, uzman psikologlar, özel eğitimciler ve nörologlar tarafından yapılmalıdır.

    Öğrenme güçlüğü hangi tanı grubunda?

    Öğrenme güçlüğü, nörogelişimsel bozukluklar tanı grubunda yer alır. Özel öğrenme güçlüğü (ÖÖG) olarak da bilinen bu durum, bireyin zekâsı yeterli olmasına rağmen okuma, yazma veya matematik gibi alanlarda beklenen başarıyı gösterememesi durumudur. ÖÖG, farklı alanlarda yaşanan zorluklara göre üç ana gruba ayrılır: Disleksi. Diskalkuli. Disgrafi.

    Migren tanısı nasıl konur?

    Migren tanısı, klinik değerlendirme, nörolojik muayene ve gerekirse görüntüleme teknikleri ile konur. Tanı sürecinde şu adımlar izlenir: Klinik değerlendirme: Doktor, hastanın tıbbi geçmişini detaylı bir şekilde dinler ve şikayetlerini değerlendirir. Nörolojik muayene: Sinir sistemi işlevleri değerlendirilir ve potansiyel diğer baş ağrısı nedenleri dışlanır. Görüntüleme teknikleri: Beyin tomografisi veya manyetik rezonans görüntüleme gibi yöntemler, özellikle ilk kez ortaya çıkan veya ani başlangıçlı şiddetli baş ağrısı olan hastalarda kullanılır. Migren tanısı için belirli kriterler vardır; bu kriterlerden biri, baş ağrısının en az beş kez yaşanmış olması ve her birinin 4 ila 72 saat arasında sürmesidir. Migren tanısı ve tedavisi için bir uzmana başvurulması önerilir.

    Konjenital miyopati tanısı nasıl konur?

    Konjenital miyopati tanısı için kullanılan bazı yöntemler şunlardır: Fizik muayene: Kasların gücü, hareket kabiliyeti ve olası yapısal değişiklikler değerlendirilir. Genetik testler: Kasların yapısal anormalliklerini belirlemek için yapılır. Elektromiyografi (EMG): Kasların ve sinirlerin elektriksel aktivitesini ölçerek kas güçsüzlüğünün kaynağını belirlemeye yardımcı olur. Kas biyopsisi: Etkilenen kas dokusundan alınan örnek, mikroskop altında incelenerek yapısal veya enflamatuvar bozukluklar tespit edilir. Kan testleri: Kreatin kinaz (CK) düzeyi ölçülerek kas hasarının varlığı değerlendirilir. Görüntüleme teknikleri: Manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ve ultrason, kas dokusundaki yapısal anormallikleri ve inflamasyonu incelemek için kullanılır. Tanı için kullanılan yöntemler, hastanın durumuna ve hastalığın türüne göre değişebilir. Konjenital miyopati tanısı koymak için bir nörolog veya ilgili uzmana başvurulması önerilir.

    SSY tanıları nelerdir?

    SSY kısaltması iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Sosyal Sorumluluklu Yatırım (SSY). 2. Üst Solunum Yolu Enfeksiyonları (ÜSYE). SSY tanıları hakkında bilgi bulunamadı.

    Psikopatoloji nedir?

    Psikopatoloji, duygu, düşünce ve davranış bozukluğu, ruhsal bunalım, anormal veya uyumsuz davranış üzerine araştırma dalıdır. Bu terim, genel olarak psikiyatride patolojinin hastalık süreci olarak kullanılır. Psikopatoloji, bir davranışın psikopatolojik olup olmadığına karar vermek için şu ölçütleri dikkate alır: normlardan sapma; davranışın uyumsuzluk derecesi; davranışın sıklığı, şiddeti ve süresi; bireyin bilişsel ve zihinsel işlev görme düzeyi; duygusal dışavurum ve kontrol; gerçeğin algılanması; sosyal ilişkilerle baş etme.

    Discr nedir tıpta?

    DSR tıpta farklı anlamlara gelebilir: Değişken Stenoz Rejyonu. Doğru Şekilde Raporlama. Hastalık Şiddetini Değerlendirme Ölçütü (Disease Severity Rating). Ayrıca, "discr" kelimesi ile ilgili tıpta spesifik bir terim bulunamamıştır. Daha fazla bilgi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

    Kardiyak mr sonucu nasıl anlaşılır?

    Kardiyak MR (kardiyak emar) sonuçlarının nasıl anlaşılacağına dair bilgi almak için aşağıdaki adımlar izlenebilir: 1. Görüntülerin İncelenmesi: Kardiyak MR sonuçları, radyoloji uzmanları tarafından bilgisayar ortamında incelenir. 2. Rapor Hazırlığı: Radyoloji uzmanı, görüntüleri analiz ederek bir rapor hazırlar. 3. Doktor Değerlendirmesi: Hazırlanan rapor, kardiyoloji uzmanına iletilir. 4. Teşhis ve Tedavi: Kardiyoloji uzmanı, görüntüleri değerlendirerek teşhis koyar ve tedavi yöntemini belirler. Kardiyak MR sonuçlarının genellikle 24 ila 48 saat içinde çıktığı, ancak acil durumlarda daha hızlı olabileceği belirtilmiştir. Kardiyak MR veya herhangi bir tıbbi görüntüleme sonucu hakkında doğru bilgi ve yönlendirme için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

    Apandisit muayenesinde hangi manevralar yapılır?

    Apandisit muayenesinde yapılan manevralar şunlardır: Fiziksel muayene: Doktor, karın bölgesindeki hassasiyeti ve ağrının yerini belirlemek için sağ alt karın bölgesine baskı uygulayarak ağrının artıp artmadığını kontrol eder. Kan testi: Enfeksiyon olup olmadığını anlamak için yapılır; beyaz kan hücrelerinin yüksek seviyede olması, vücutta bir enfeksiyon olduğunun göstergesidir. Görüntüleme yöntemleri: Ultrason, bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MRI) gibi yöntemlerle apandiksin büyüklüğü ve iltihaplanma durumu incelenir. Apandisit şüphesi durumunda, doğru teşhis ve tedavi için mutlaka bir sağlık profesyoneline başvurulmalıdır.

    Oftalmo parezi ve oftalmoplejinin ayırıcı tanısı nedir?

    Oftalmoparezi ve oftalmoplejinin ayırıcı tanısı için aşağıdaki yöntemler kullanılır: Görüntüleme: Bilgisayarlı beyin tomografisi, MRI veya MR anjiyografi gibi yöntemlerle radyolojik bulgular incelenir. Laboratuvar Testleri: Eritrosit sedimentasyon hızı (ESH) ve CRP gibi inflamatuvar belirteçler, kan biyokimyası ve gerektiğinde beyin omurilik sıvısı incelemeleri yapılır. Ayırıcı Tanı Nedenleri: Tolosa-Hunt sendromu, parasellar tümörler, kavernöz sinüs trombozu, ensefalit, migren, diyabetik nöropati gibi çeşitli etiyolojiler göz önünde bulundurulur. Ayırıcı tanı, doğru tedavi için önemlidir ve uzmanlık gerektirir. Kesin tanı ve tedavi için bir sağlık profesyoneline başvurulması önerilir.

    Addison hastalığı tanısı nasıl konur?

    Addison hastalığı tanısı için aşağıdaki yöntemler kullanılır: Tıbbi geçmiş ve belirtiler: Doktor, hastaya tıbbi geçmişi ve belirtiler hakkında sorular sorar. Kan tahlili: Kandaki sodyum, potasyum, kortizol ve ACTH seviyelerini ölçer; ayrıca Addison hastalığı ile ilişkili antikorları tespit eder. ACTH uyarı testi: Sentetik ACTH enjeksiyonundan önce ve sonra kandaki kortizol seviyesini ölçer. Görüntüleme testleri: Karın bölgesi için bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans (MR) taraması ile böbreküstü bezlerinin boyutu ve anormallikler kontrol edilir. Alternatif testler: İkincil adrenal yetmezlik durumunda düşük doz ACTH stimülasyon testi, uzun süreli ACTH stimülasyon testi veya glukagon stimülasyon testi yapılabilir. Addison hastalığı şüphesi durumunda bir endokrinoloji uzmanına başvurulması önerilir.

    Meslek hastalığı tanısı için aşağıdakilerden hangisi gerekli değildir?

    Meslek hastalığı tanısı için aşağıdakilerden hangisi gerekli değildir? A) İş ilişkisi B) Hastalığın işin niteliği veya şartlarından kaynaklanması C) Hastalığın kanunda tanımlanan hastalıklardan olması D) İşçinin belirli bir süre zararlı ortamda çalışmamış olması Doğru cevap: D) İşçinin belirli bir süre zararlı ortamda çalışmamış olması Meslek hastalığı tanısı için işçinin belirli bir süre zararlı ortamda çalışmış olması gereklidir. İş ilişkisi: İşçi ile işveren arasında bir iş ilişkisi olmalıdır. Hastalığın kaynağı: Hastalık, işçinin yaptığı işin doğası gereği veya maruz kaldığı çalışma koşullarından kaynaklanmalıdır. Kanunda tanımlanma: Hastalık, SGK’nın yönetmeliklerinde meslek hastalığı olarak kabul edilen hastalıklar arasında yer almalıdır.

    Forma fruste tanısı nedir?

    Forme fruste, bir hastalığın tam tanı kriterlerini karşılamayan, eksik veya silik fenotipik ifadesini ifade eden bir terimdir. Örneğin, cilt lezyonu, nöbet veya zihinsel engel gibi belirtiler olmadan yalnızca görüntülemede tüberosklerozis ile uyumlu özellikler gösteren bir kişide, bu durumun forme fruste (eksik) formu olduğu söylenebilir. Bu terim ayrıca şu alanlarda da kullanılır: Keratokonus: Korneada belirgin değişiklikler olmadan sadece hafif bulanıklık ve astigmatizma gibi belirtilerle seyreden bir keratokonus türü. Pseudoxanthoma elasticum: ABCC6 geninde değişiklik olan kişilerde sınırlı semptomlarla ortaya çıkan bir durum.

    Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılmış moleküler genetik laboratuvarı nedir?

    Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılmış moleküler genetik laboratuvarı, genetik hastalıkların tanısı ve genetik danışmanlık hizmetleri sunmak amacıyla açılan merkezlerin bir parçasıdır. Bu laboratuvarlarda yapılan bazı testler: Moleküler karyotipleme. PCR (Polimeraz Zincir Reaksiyonu). Dizi analizi (dizileme). Yeni nesil dizileme. Moleküler genetik laboratuvarının bulunduğu bazı merkezler: T.C. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi; Memorial Şişli Hastanesi.

    İdari mahkeme tanı değişikliği yapabilir mi?

    İdari mahkemeler, tanı değişikliği yapamaz. İdari mahkemeler, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunu denetler ve yerindelik denetimi yapamazlar. Tanı değişikliği gibi tıbbi veya uzmanlık gerektiren konular, idari mahkemelerin yetki alanına girmez. Bu tür konular genellikle sağlık kuruluşları veya uzman sağlık profesyonelleri tarafından ele alınır. Eğer tanı değişikliği gerektiren bir durum varsa, bu konunun ilgili sağlık otoriteleri veya uzman sağlık kurulları tarafından değerlendirilmesi daha uygun olacaktır.

    Atipik psikoz tanısı nedir?

    Atipik psikoz, birden fazla psikoz türünün belirtilerini içeren, ancak herhangi bir özgül psikotik bozukluğun tanı ölçütlerini karşılamayan bir ruhsal bozukluktur. Atipik psikozun bazı belirtileri: sanrılar ve varsanılar; uyku ve iştah düzensizlikleri; düşünce bozuklukları; şüphecilik ve kaygı. Atipik psikozun nedenleri arasında genetik faktörler, çevresel etmenler ve beyin kimyasındaki değişiklikler yer alır. Tanı, uzman bir psikiyatrist tarafından yapılan kapsamlı bir değerlendirme ile konur. Tedavi, genellikle ilaç tedavisi ve bilişsel davranış terapilerini içerir.

    Brudzinski belirtisi nedir?

    Brudziński belirtisi, menenjit veya menenjizmde görülebilen üç tıbbi belirtiden biridir. Brudziński boyun bulgusu (Brudziński semptomu), boynun zorla fleksiyonunun kalçalarda refleks fleksiyona yol açtığı bulgudur. Brudziński belirtisinin diğer türleri arasında Brudziński yanak belirtisi ve Brudziński simfiz belirtisi bulunur. Bu belirtilerin isim babası Polonyalı çocuk doktoru Józef Brudziński'dir. Brudziński belirtisi, meningeal irritasyonu olan hastalarda pozitiftir; bu durumda hasta, istemsiz olarak bacaklarını bükerek dizlerini göğse yaklaştırır. Brudziński belirtisinin pozitif olması, meningit tanısı için tek başına yeterli değildir; ancak doktora, meningit şüphesi konusunda işaret verir.

    Fibromyalji tanısı için kaç hassas nokta olmalı?

    Fibromiyalji tanısı için en az 11 hassas nokta olmalıdır. Fibromiyalji hastalarında 18 hassas nokta bulunur; bu noktaların simetrik olarak vücudun her iki tarafında ve üst-alt bölgelerde yer alması, tanı açısından önemlidir. Ancak, günümüzde fibromiyalji tanısı için vücut geneline yayılmış, 3 aydan uzun süren ve altta yatan başka bir nedenin bulunamadığı durumlar yeterli olmaktadır.

    Hidronefros hangi hastalığın belirtisidir?

    Hidronefroz, genellikle idrar yollarının tıkanması veya idrarın geri akışı gibi durumlarla ilişkili hastalıkların bir belirtisi olarak ortaya çıkar. Hidronefroza neden olabilecek bazı hastalıklar: Böbrek taşları; Prostat büyümesi veya kanseri; İdrar yollarında kan pıhtıları; Vezikoüreteral reflü (idrarın üreterden böbreğe geri akması); Üreterosel (üreterin mesanede balonlaşması); Rahim sarkması veya sistosel (mesane sarkması); Gebelik; Mesane tümörleri. Hidronefroz her zaman bir belirtiye neden olmayabilir, ancak bazı durumlarda yan ve sırt ağrısı, idrar yaparken ağrı, sık idrara çıkma, mide bulantısı, kusma ve ateş gibi semptomlarla kendini gösterebilir. Teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.