Semptomlar

Sıkışma hissinin nedenleri arasında şunlar bulunabilir: Sinir sıkışması: Sinirin geçtiği anatomik boşlukların daralması veya çevredeki dokularda kalınlaşma, iltihap ya da ödem oluşması sonucu sinirler üzerinde baskı oluşur. Kalp spazmı (kalp sıkışması): Kalbi besleyen damarlarda ani büzülme sonucu kan akışı azalır veya engellenir. Sıkışma hissinin nedenini belirlemek için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Sıkışmanın neden olduğu duruma göre farklı sebepleri olabilir: Sinir sıkışması. Kalp sıkışması. Sıkışma hissi yaşanıyorsa, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık profesyoneline başvurulması önerilir.

Baş ağrıları, birincil (primer) ve ikincil (sekonder) olarak iki ana kategoriye ayrılır. Birincil baş ağrıları: Gerilim tipi baş ağrısı. Migren. Küme tipi baş ağrısı. İkincil baş ağrıları: Sinüs baş ağrısı. Travma sonrası baş ağrısı. İlaç kullanımı ile başlayan baş ağrıları. Beyin tümörü veya anevrizması. Baş ağrısı şikayetinde bir uzmana başvurulması önerilir.

Baş dönmesi, birçok farklı sağlık sorununun belirtisi olabilir. İşte bazı örnekler: İç kulak sorunları: Vertigo, meniere hastalığı, vestibüler nörit. Kardiyovasküler hastalıklar: Düzensiz kalp atışı, düşük veya yüksek kan basıncı, arterlerde daralma. Nörolojik rahatsızlıklar: Beyin tümörleri, migren, Parkinson, MS. Psikolojik faktörler: Yoğun stres, panik atak, anksiyete, depresyon. Diğer nedenler: Anemi, diyabet, dehidrasyon, boyun fıtığı, sinüzit, hamilelik. Baş dönmesi ciddi bir sorunun işareti olabileceğinden, bir doktora başvurulması önerilir.

Evet, yüksek lipaz seviyesi tehlikeli olabilir ve pankreatit gibi ciddi hastalıkların belirtisi olabilir. Lipaz yüksekliğinin bazı nedenleri: pankreas kanseri dahil olmak üzere pankreas hastalıkları; kronik böbrek hastalığı; ülser; safrakesesi rahatsızlıkları; bağırsak tıkanıklığı gibi bağırsak sorunları; diyabet; tükürük bezi bozuklukları; alkol kullanım bozukluğu. Yüksek lipaz seviyesinin belirtileri: yağlı dışkı; karın ve sırt ağrısı; iştah kaybı; mide bulantısı; ateş; ani kilo kaybı. Yüksek lipaz seviyesi tespit edildiğinde, daha ileri tetkikler yapılarak durumun nedeni belirlenmeli ve tedavi süreci başlatılmalıdır.

Böbrek yetmezliğinde idrar rengi koyu sarıdan kahverengiye kadar değişebilir. İdrarda azalma, yoğun koku, köpüklülük veya renk değişimleri böbrek yetmezliğinin belirtileri arasında yer alır. İdrar rengindeki değişikliklerin tıbbi bir sorunun göstergesi olabileceği unutulmamalıdır; bu tür durumlarda bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Hıçkırık genellikle kısa süreli ve zararsız bir durumdur. Ancak, hıçkırık 48 saatten uzun sürerse (inatçı hıçkırık) veya uyku, yeme gibi günlük aktiviteleri etkiliyorsa, altta yatan başka bir sağlık sorununun işareti olabilir. Hıçkırığın sonunda ne olduğuna dair spesifik bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, hıçkırığı geçirmek için uygulanabilecek bazı yöntemler şunlardır: nefes kontrolü; soğuk su içmek; bazı fiziksel manevralar uygulamak; ağızda güçlü bir tat veya doku hissi yaratmak.

Uyuz hastalığının belirtileri, ilk kez enfekte olunduğunda 2-6 hafta arasında, daha önce uyuz geçirildiyse 1-4 gün içinde ortaya çıkar. İlk enfeksiyon durumunda: Uyuz parazitinin cilt altına yerleşip çoğalması zaman alır, bu nedenle belirtiler genellikle 2-6 hafta sonra başlar. Daha önce uyuz geçirildiyse: Vücut parazite karşı daha hızlı bir bağışıklık tepkisi verdiği için belirtiler 1-4 gün içinde ortaya çıkar.

Ağız kuruluğu, altta yatan ciddi bir sağlık sorununun belirtisi olabilir. Ağız kuruluğuna neden olabilecek bazı hastalıklar şunlardır: Diyabet. HIV/AIDS. Sjögren sendromu. Parkinson hastalığı. Kistik fibroz. Radyoterapi ve kemoterapi. Ağız kuruluğu yaşıyorsanız, özellikle sürekli veya şiddetli ise, bir sağlık uzmanına danışmanız önemlidir.

Boğaz enfeksiyonunun süresi, enfeksiyonun nedenine bağlı olarak değişir: Viral enfeksiyonlar: Genellikle 5 ila 7 gün içinde kendiliğinden iyileşir. Bakteriyel enfeksiyonlar: Antibiyotik tedavisiyle birlikte belirtiler 2 ila 3 gün içinde hafiflemeye başlar, ancak tedaviye bağlı olarak iyileşme süresi uzayabilir. Bazı durumlarda semptomlar daha uzun sürebilir.

Apandisit ağrısı genellikle şu şekilde başlar: İlk etapta ağrı, göbek çevresinde veya üst karın bölgesinde hafif bir rahatsızlık şeklinde hissedilir. Birkaç saat içinde ağrı, karnın sağ alt kısmına kayar ve burada yoğunlaşır. Apandisit ağrısı, hareket, öksürme veya hafif baskıyla şiddetlenebilir. Apandisit belirtileri fark edildiğinde acilen sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır, çünkü apandisit patlaması gibi komplikasyonlar hayati tehlike oluşturabilir.

Hemoptizi (kanlı balgam) genellikle göğüs hastalıkları veya genel cerrahi bölümleri tarafından değerlendirilir. Hemoptizi durumunda, altta yatan nedenin belirlenmesi ve uygun tedavi için bir uzmana başvurulması önemlidir.

Apandisit belirtileri şunlardır: Karın ağrısı: Genellikle karnın ortasında başlayıp zamanla sağ alt kadrana yerleşen, keskin ve şiddetli bir ağrı. Bulantı ve kusma: Ağrı başladıktan sonra ortaya çıkabilir. İştah kaybı: Yaygın bir belirtidir. Yüksek ateş: Genellikle 38-39°C civarında olabilir. Karında şişkinlik: Hissedilebilir. İshal veya kabızlık: Bağırsak alışkanlıklarında değişiklik görülebilir. Gaz çıkaramama: Gaz sancısı yaşanabilir. Öksürme, hapşırma veya derin nefes alındığında artan ağrı: Sağ alt karın bölgesinde şiddetli ağrı hissedilebilir. Apandisit belirtileri varsa, derhal tıbbi yardım alınmalıdır, çünkü tedavi edilmezse apandisit patlayabilir ve bu durum hayati tehlike oluşturabilir.

Ayaklarda üşüme ve karıncalanmanın birkaç yaygın nedeni vardır: Dolaşım bozuklukları. Sinir hasarı (nöropati). Hipotiroidi. Anemi (kansızlık). Stres ve anksiyete. Ayaklarda sürekli üşüme ve karıncalanma varsa, bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Depresyonda olan biri genellikle aşağıdaki soruları kendine sorar: "Kendimi ne sıklıkla üzgün veya depresif hissediyorum?"; "İlgimi çeken etkinliklerden ne sıklıkla zevk almıyorum?"; "Son zamanlarda uyku düzenimde herhangi bir değişiklik oldu mu?" (Uykusuzluk veya aşırı uyuma); "Günlük aktivitelerimi yerine getirme konusunda ne kadar zorluk yaşıyorum?"; "Son iki hafta içinde kendimi değersiz veya suçlu hissettiğim zamanlar oldu mu?"; "Fiziksel olarak kendimi nasıl hissediyorum?" (Ağrılar, rahatsızlıklar); "Son zamanlarda intihar düşüncelerim oldu mu?"; "Arkadaşlarımla veya ailemle olan ilişkilerimde bir değişiklik fark ettim mi?". Bu sorular, depresyonun belirtilerini değerlendirmek ve tanı koymak için kullanılır.

Nefes darlığı, çeşitli sağlık sorunlarının belirtisi olabilir. Başlıca nedenler arasında şunlar bulunur: Akciğer hastalıkları: Astım, KOAH, zatürre, bronşit, akciğer kanseri, akciğer embolisi. Kalp hastalıkları: Kalp yetmezliği, kalp krizi, kalp kapak hastalıkları, damar tıkanıklığı. Psikolojik nedenler: Anksiyete, panik atak. Diğer nedenler: Kansızlık, obezite, reflü, yüksek rakım. Nefes darlığının teşhisi ve tedavisi için bir doktora başvurulması önerilir.

Mide fıtığında ağrının vurduğu yerler, fıtığın türüne ve şiddetine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Mide fıtığında ağrının vurabileceği bazı bölgeler: Göğüs kemiği arka kısmı. Göğüs ve karın bölgesi. Boğaz. Ayrıca, şiddetli vakalarda nefes darlığı da görülebilir. Mide fıtığı şüphesi durumunda, doğru teşhis ve tedavi için bir uzmana başvurulması önerilir.

Grip belirtileri genellikle aniden başlar ve şiddetli olabilir. İşte bazı yaygın grip belirtileri: Ateş ve titreme. Boğaz ağrısı ve öksürük. Baş ağrısı ve kas ağrıları. Genel halsizlik ve yorgunluk. Burun akıntısı veya tıkanıklık. İştahsızlık. Baş dönmesi veya bulantı. Karın ağrısı ve ishal. Grip belirtileri genellikle birkaç gün ile bir hafta arasında sürebilir. Grip belirtileri varsa, bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Karantina süresi, kişinin sağlık durumuna ve temaslı olduğu duruma göre değişiklik gösterir: Yakın temaslılar: 10 gün boyunca karantinada kalır. Koronavirüs hastaları: Asemptomatik veya hafif vakalarda (evde veya hastanede 24 saatten kısa süre yatan vakalar) karantina süresi 7 gündür. Bağışıklık sistemini baskılayan ek hastalığı olanlar veya yoğun bakımda yatanlar: Karantina süresi 20 gündür. Karantina süresi, Sağlık Bakanlığı'nın güncel rehberlerine göre belirlenmektedir.

Menenjitin ilk belirtileri arasında şunlar yer alır: Yüksek ateş; Şiddetli baş ağrısı; Boyun tutulması ve ensede sertlik; Bulantı ve kusma; Işığa karşı hassasiyet; Bilinç bulanıklığı veya koma; Vücutta döküntü (özellikle meningokok bakterisi ile ilişkili menenjitte). Menenjit belirtileri, hastalığın türüne ve yaşa göre değişiklik gösterebilir. Menenjit belirtileri fark edildiğinde derhal bir doktora başvurulmalıdır, çünkü menenjit ciddi ve hayati tehlike oluşturabilen bir hastalıktır.