Sabır

2. Lem'a, Risale-i Nur eserinin bir bölümü olup, günahların ve vesveselerin imanı nasıl zedelediğini anlatır. Bu bölümde ayrıca şu konular da ele alınır: - Musibet ve hastalıklara karşı sabrın önemi. - İnsanın dünya ve ahiret hayatı için nefsiyle mücadelesi.

“Tekkeyi bekleyen çorbayı içer” atasözü, bir şeyi elde etmek için bazı sıkıntılara katlanmak gerektiğini ifade eder.

"Sabret ve yeşereceksin" ifadesi, azimle ve sabırla çalışan, mücadele eden insanların sonunda başarıya ulaşacağını ifade eden bir deyimdir. Bu deyimde geçen: - "Sabretmek" bir işte ısrarla ve kararlılıkla devam etmek, vazgeçmemek anlamına gelir. - "Yeşermek" ise bitkilerin filizlenip büyümesi, gelişmesi anlamında kullanılır ve mecazi olarak kişinin hedeflerine ulaşması, başarıya erişmesi anlamında kullanılır.

Rüyada renkli iple örgü örmek, yaratıcılık ve sabır gerektiren uğraşları temsil eder. Bu rüya aynı zamanda yeni projelere başlama ve sabırla ilerleme ile kendini ifade etme biçimi olarak yorumlanır. Diğer rüya tabirlerine göre ise renkli iple örgü örmek, maddi kazançların artması, sosyal hayatın iyileşmesi ve manevi huzur gibi anlamlar taşır. Rüya tabirleri bilimsel temellere dayanmaz.

"Sabır acıdır" atasözü, sabrın zor bir erdem olduğunu ifade eder. Bunun nedenleri şunlardır: Fedakârlık yapmak: Sabretmek, istenilen sonuca hemen ulaşamamak ve bazı zorlukların üstesinden gelmek için fedakârlık yapmayı gerektirir. Beklemek: İnsan doğası, hemen bir şeylerin olmasını ister ve beklemekten hoşlanmaz. Tahammül etmek: Sabrın sonu tatlı olsa da, süreç boyunca yaşanan sıkıntılar ve acılar sabrı acı kılar.

“Her nasip vaktine esirdir” sözü, kul tarafından istenen şeylerin ancak Allah'ın izin vermesiyle gerçekleşebileceği anlamına gelir. Bu söz, sabırlı olmanın zamanla doğrudan ilişkili olduğunu ve sabrın ancak doğru zamanda gösterildiğinde anlam kazandığını ifade eder.

"Bir anlık öfkene" anlamına gelen Çin atasözü, "bir anlık hiddet sırasında sabırlı olursan, yüz günlük kederden kurtulursun" şeklindedir.

Sabretmek, vaktine bağlıdır çünkü sabır, zamanla doğrudan ilişkilidir. Ayrıca, ibadet ve kulluk görevlerinde süreklilik de sabrın bir parçasıdır ve bu, vakte riayet etmeyi gerektirir.

"Sabredenlerin mükafatı hesapsızdır" ifadesi, Kur'an-ı Kerim'de geçen bir ayetten yola çıkarak, sabrın mükafatının sınırsız, sonsuz olduğunu ifade eder. Bu ayet, Zümer Suresi'nin 10. ayetinde yer alır ve meali şöyledir: > "De ki: 'Ey iman eden kullarım, Rabbinizden sakının. Bu dünyada iyilik edenler için bir iyilik vardır. Allah'ın arzı geniştir. Sabredenlere mükafatları hesapsız verilecektir.'".

Tavşan ve Kaplumbağa fabl hikayesinde sabır ve azmin önemi dersi verilir. Hikayede, hızlı ama kibirli tavşanın yarışı kazanacağına aşırı güvenmesi ve uykuya dalması, kaplumbağanın ise yavaş ama kararlı bir şekilde ilerleyerek yarışı kazanması anlatılır.

En büyük sabır, İslam'a göre günah işlememeye karşı olan sabırdır.

Öfkesini kontrol edebilen insan, sabırlı olma eğilimindedir. Öfke kontrolü, kişinin duygusal zekasını geliştirmesine ve stresle başa çıkmasına yardımcı olur.

“40 gün kar yağar, bir gün av olur” atasözü, uzun süre emek verilen veya zorlu süreçlerden geçilen bir işin sonunda başarıya ulaşılacağını ifade eder. Bu atasözünde: - “40 gün kar yağar” ifadesi, sabırla zorlu bir dönemin geçmesini beklemeyi simgeler. - “Bir gün av olur” ise bu sürecin sonunda amaca ulaşmayı temsil eder.

"Koruklar sabırla üzüm olur" atasözü, sabırlı olmanın sonunda olmayacak gibi görünen işlerde bile başarı kazanılacağını ifade eder.

"Luang Ta Told Me Not to Leave" ifadesi, zor bir durumda sabırlı ve kararlı olmayı öğütleyen eski bir Tayland atasözünü ifade eder.

"Yazın başı pişenin, kışın aşı pişer" atasözü, zor şartlara rağmen sabreden, mücadele eden, emek ve çaba gösteren kişinin daha zor şartlarla karşılaştığında rahat edeceğini; çalışmasının mükafatını ileride alacağını ifade eder. Diğer bir deyişle, yazın sıcak günlerinde boş durmayıp çalışan, kışa hazırlık yapan kişi kışın hiç sıkıntı çekmez.

İnsan ne kadar sabredebileceği, karşılaştığı imtihan ve musibetlerin süresine ve niteliğine bağlı olarak değişir. İslam inancına göre, sabır Allah'a karşı metanetle karşılamak ve zorluklara karşı dirençli olmak anlamına gelir. Kur'an-ı Kerim'de, sabır gösterenlerin güzel bir mükâfatla ödüllendirileceği belirtilmiştir. Sabrın bir sınırı olmamakla birlikte, her durumda sabırlı olmak gerekli olmayabilir; bazen sabretmek yerine bir şeyleri bırakmak daha doğru olabilir.

Sabırla ilgili yapılabilecek bazı etkinlikler şunlardır: 1. Kum Saati ile Sıra Bekleme Oyunu: Bir oyun sırasında, her oyuncunun sırasını kum saati ile belirlemek ve beklerken neler hissettiğini konuşmak. 2. Kendi Balonunu Şişirme Yarışı: Çocuğa bir balon verip, balonu yavaş yavaş şişirmesini öğretmek. 3. Renkli Kumla Resim Yapma: Renkli kumları kullanarak resim yaparken, her renkle çalışmadan önce 2-3 dakika beklemek. 4. Sihirli Tohum Deneyi: Çocuğa bir tohum verip, onun sabırla sulanması ve güneş görmesi gerektiğini anlatmak. 5. Sabır Kulesi Yapma: Jenga oyunu veya tahta bloklarla bir kule yaparken, her bloğu sabırla üst üste dizmek. 6. Yavaş Boyama Sanatı: Mandala veya detaylı bir boyama kitabında, bir oturuşta yalnızca belirli bir kısmı boyamak ve bir sonraki kısmı boyamak için bir gün beklemek. 7. Masal Kartlarıyla Hikaye Tamamlama: Hikaye kartlarıyla bir hikaye oluşturup, her gün yalnızca birkaç kart çekerek hikayeyi yavaş yavaş tamamlamak. Ayrıca, günlük yaşamda küçük beklemelerle başlamak, alternatif aktiviteler sunmak ve sabırlı davranışları ödüllendirmek de sabır becerilerini geliştirmeye yardımcı olabilir.

Cinderella masalı, iyilik, umut ve sabrın gücünü anlatmaktadır. Hikaye özetle şu olayları içerir: - Cinderella, üvey annesi ve kardeşlerinin kötü muamelesine rağmen umudunu kaybetmez. - Bir peri, ona yardım eder ve Cinderella, prensin sarayındaki baloya gider. - Prens, Cinderella'ya aşık olur ve ikisi dans etmeye başlar. - Ancak gece yarısı yaklaştığında Cinderella, perinin uyarısına uyarak saraydan ayrılır. - Prens, Cinderella'yı bulmak için ülke genelinde bir arayış başlatır ve sonunda onu tanır. Bu masal, herkese iyi insanların sonunda ödüllendirileceğini ve zorlukların üstesinden gelinebileceğini öğretir.

"Sabrım da yoruldu" ifadesi, insanın büyük bir sabır göstererek başa çıkmaya çalıştığı durumların bir noktada tükenebileceğini ifade eder.