Otizm

Otizmli çocukların resim yapabilmesi için görsel sanatlar terapisi ve özel eğitim yöntemleri kullanılabilir. Bazı resim yapma teknikleri: 1. Görsel programlar: Sanat terapisti, seanslardaki aktiviteleri görsel programlar aracılığıyla açıklayabilir. 2. Basit talimatlar: Otizmli çocuklara aralarından seçim yapabilecekleri çeşitli sanat malzemeleri sunulmalı ve her etkinlik onların motor becerilerini geliştirmeye yardımcı olmalıdır. 3. Resim konuları: Otizmli öğrenciler genellikle "çocuk" ve "hayvan" temalı resimler yaparlar, bu da onların duygusal durumlarını yansıtabilir. 4. Ahşap yakma sanatı: Otizmli çocuklar, ahşap zemin üzerine çizilen resimleri yakma makinesi ile nakşedebilirler. Bu yöntemler, çocukların sosyal becerilerini geliştirmelerine, duygusal düzenlemelerini sağlamalarına ve yaratıcı bir çıkış noktası bulmalarına yardımcı olabilir.

Otizm spektrum bozukluğu olan çocukların göz temasının artırılmasında kendini izleme stratejisi müdahale paketinin etkililiğinin göz izleme teknolojisi kullanılarak belirlenmesi konusunda yapılan bir araştırma, giyilebilir göz izleme cihazının bu amaçla kullanılabileceğini ortaya koymuştur. Bu araştırmada, tek denekli desenlerden denekler arası yoklama denemeli çoklu yoklama modeli kullanılarak, kendini izleme stratejisi müdahale paketinin göz temasının artırılmasındaki etkisi incelenmiştir. Göz temasını artırmak için diğer yöntemler arasında oyunlar, model olma, ödüllendirme ve profesyonel yardım almak da yer almaktadır.

Marmara Otizm için kesin bir yaş sınırı yoktur, çünkü otizm genellikle erken çocukluk döneminde, 2-3 yaş civarında teşhis edilir.

Otizm ve TM (Tetanoz-Meningokok) aynı şeyler değildir. Otizm, nörogelişimsel bir bozukluk olup, bireylerin sosyal etkileşim, iletişim ve davranışlarında farklılıklar göstermesine neden olur. TM (Tetanoz-Meningokok) ise, aşı ile korunulabilen, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen iki hastalığın birleşimidir.

Otizmlilerin spor yapamama nedenleri şunlar olabilir: 1. Sosyal İletişim Zorlukları: Takım sporları, gelişmiş sosyal iletişim becerileri gerektirir ve otizm bu becerilerin tehlikeye düştüğü bir bozukluktur. 2. Koordinasyon ve Kas Tonusu Sorunları: Otizm genellikle kas tonu zayıflamasına ve koordinasyon problemlerine yol açar, bu da spor yapmayı zorlaştırır. 3. Duyusal Duyarlılık: Yüksek ses, parlak ışıklar ve aşırı sıcaklıklar gibi duyusal zorluklar, otizmlilerin spor ortamlarında rahatsız olmasına neden olabilir. 4. Bireysel Tercihler: Her otizmli bireyin ihtiyaçları farklıdır ve bazıları için bireysel sporlar, takım sporlarına göre daha uygun olabilir.

SOBE Vakfı (Selçuklu Otizmli Bireyler Eğitim Vakfı), otizm spektrum bozukluğu tanısı almış çocukların ve bireylerin eğitim ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kurulmuştur. Vakfın yaptığı işler arasında: - Otizmli bireylerin topluma kazandırılması ve bağımsız bir yaşam sürdürebilmeleri için çalışmalar yürütmek. - Eğitimde bilimsel ve yenilikçi yaklaşımları esas almak. - Farkındalık projeleri, bağış kampanyaları ve kurumsal iş birlikleri ile otizmin daha geniş kesimlere tanıtılması. - Diğer kurumlara danışmanlık sağlamak ve sosyal sorumluluk projelerinde yer almak.

Otizm hastası bir çocuğun doktor tarafından anlaşılması, düzenli kontroller sırasında çocuk doktorunun hem fiziksel hem de gelişimsel büyümeyi izlemesiyle mümkündür. Doktorun dikkat etmesi gereken bazı belirtiler şunlardır: - Göz teması: Sınırlı veya hiç göz teması kurmama. - Konuşma: Beklenen kilometre taşlarına göre konuşma gecikmesi veya hiç konuşmama. - Tekrarlayıcı hareketler: El çırpma, sallanma gibi tekrarlayan davranışlar. - Sosyal etkileşim: Akranlarla ilişki kurmada zorluk. Çocuk doktoru, bu belirtileri gözlemleyerek daha ileri değerlendirme önerir ve erken teşhis için gerekli adımları atar.

Otizmin bazı belirtileri: Sosyal iletişim ve etkileşim zorlukları: Göz teması kurmaktan kaçınma. Duyguları anlamada veya ifade etmede sıkıntı. Adına tepki vermeme. Yalnız oynamayı tercih etme. Tekrarlayan davranışlar ve sınırlı ilgi alanları: Aynı hareketleri veya rutinleri tekrarlama. Rutin değişikliklerine aşırı tepki gösterme. Belirli nesnelere veya konulara aşırı ilgi duyma. Diğer belirtiler: Dil gelişiminde gecikme veya konuşma eksikliği. Ses tonlarının ayarlanmasında problemler. Dönen nesnelere karşı aşırı ilgi. Sallanma, çırpınmak gibi hareketlere sahip olma. Otizm belirtileri genellikle 1-3 yaş aralığında fark edilmeye başlanır. Otizm tanısı yalnızca çocuk ve ergen psikiyatristleri tarafından konulabilir.

"Madre" filmi iki farklı hikayeye sahiptir: 1. 2016 yapımı Şili filmi: Diana, otistik oğlu Martin'in bakımıyla uğraşan hamile bir kadındır. 2. 2019 yapımı İspanya filmi: Elena, oğlunun kaybolmasından on yıl sonra, ona benzeyen bir gençle tanışana kadar deniz kenarında bir restoranda çalışır.

Disleksi ve otizm farklı nörogelişimsel bozukluklardır ve farklı belirtiler gösterirler. Disleksi, okuma, yazma ve dil becerilerini etkileyen bir öğrenme bozukluğudur. Otizm ise sosyal etkileşim, iletişim ve tekrarlayıcı davranışlarda zorluklarla kendini gösteren bir bozukluktur. Özetle, disleksi daha çok okuma ve yazma becerileriyle ilgiliyken, otizm sosyal ve iletişimsel becerilerle ilgilidir.

Otizm, bir hastalık değil, gelişimsel bir farklılıktır. Tehlikeli olarak nitelendirilmesi doğru değildir, çünkü otizm yaşam boyu devam eden bir süreçtir ve uygun desteklerle bireylerin yaşam kalitesi artırılabilir. Otizmin belirtileri erken dönemde fark edilip müdahale edildiğinde, çocukların sosyal ve iletişim becerileri geliştirilebilir, eğitim hayatında daha başarılı olmaları sağlanabilir.

Otizmle ilgili ilk olarak okunabilecek bazı kitaplar şunlardır: 1. "Otizm El Rehberi" - Lorna Wing. 2. "Resimlerle Düşünmek" - Temple Grandin. 3. "Otizmli Çocuklara Konuşma Becerilerinin Öğretimi" - Princeton Child Development Institute araştırmacıları. Ayrıca, "Benimle Oynar mısın?" - Güzide Tekeş kitabı da otizmli bir çocuğun yetiştirilme sürecini ve ailenin yaşamını nasıl kolaylaştırdığını anlatır.

Gen Otizm Gençlik ve Spor Kulübü iki farklı ilçede bulunmaktadır: 1. Sakarya, Geyve ilçesinde, Tepecikler Mahallesi Konyalı Alibey Caddesi'nde yer almaktadır. 2. İstanbul, Büyükçekmece ilçesinde, Cumhuriyet Mahallesi Yıldıray Çınar Sokak'ta bulunmaktadır.

Hafif otistik bir çocuğun okula başlama yaşı, gelişim özelliklerine ve bireysel gereksinimlerine bağlı olarak değişir. Genel olarak: - 3-6 yaş arasındaki hafif otistik çocuklar, okul öncesi özel eğitim programına katılabilirler. - 6-10 yaş aralığındaki çocuklar, normal gelişim gösteren çocuklarla birlikte ilkokulda kaynaştırma eğitimi alabilirler.

Yüksek şiddetli otizm, otizm spektrum bozukluğunun (OSB) ileri düzeyde belirtilerle kendini gösteren bir durumunu ifade eder. Bu belirtiler arasında: Sosyal etkileşimde ciddi zorluklar: Göz teması kurmama, yüz ifadelerini anlamada güçlük çekme. İletişim sorunları: Konuşma gecikmesi, sınırlı kelime dağarcığı, tekrarlayıcı konuşma. Tekrarlayıcı davranışlar: Aynı hareketleri tekrar etme, rutinlere aşırı bağlılık. Duyusal hassasiyetler: Ses, ışık veya dokunma gibi duyusal uyaranlara aşırı tepki verme. Yüksek şiddetli otizmli bireyler, günlük yaşam aktivitelerinde daha fazla desteğe ihtiyaç duyabilirler.

PECS (Picture Exchange Communication System), konuşamayan veya konuşmayı işlevsel olarak kullanamayan otizmli çocuklara alternatif bir iletişim yöntemi olarak geliştirilen bir sistemdir. PECS yöntemi altı aşamaya ayrılır: 1. İletişim girişiminde bulunmak: Çocuk, masada duran resimli kartı öğretmenine vererek pekiştirece ulaşır. 2. İletişimi farklı ortamlarda gerçekleştirmek: Çocuk, dosyasında bulunan resimli kartı uygulamacıya verir ve pekiştirece ulaşır. 3. Birden fazla resimli kart arasından seçim yapmak: Çocuk, istediği pekiştirecin kartını seçip uygulamacıya verir. 4. Resimli kartlarla cümle kurmak: Çocuk, iki veya daha fazla kartı yan yana koyarak kartlar üzerinden cümle kurar. 5. "Ne istiyorsun?" sorusuna yanıt vermek: Öğrencinin isteğini bildirmesi için birçok resimli kart kullanılarak öğrenciye istediği şey sorulur ve öğrenci kartı göstererek adını söyler ve pekiştirecine ulaşır. 6. Nesne ve etkinliklerle ilgili görüş bildirmek: Çoklu resimli kartlar çocuğa sunulur ve gösterilen resimli kart üzerinden farklı sorular sorularak cümle kurması amaçlanır. PECS yöntemi, uygulamalı davranış analizi ilkelerine dayanır ve dil ve konuşma terapisi seansları ile desteklenebilir.

Otizm spektrum bozukluğu (OSB) için amaçlar, bireyin sosyal, iletişimsel ve bilişsel gelişimini destekleyerek yaşam kalitesini artırmayı hedefler. Bu amaçlar arasında: 1. Erken Teşhis ve Müdahale: OSB belirtilerinin erken fark edilmesi, çocuğun özel ihtiyaçlarına uygun şekilde desteklenmesini sağlar. 2. Davranış ve İletişim Terapileri: Tekrarlayıcı davranışların azaltılması, sosyal becerilerin ve iletişim yeteneklerinin geliştirilmesi. 3. Eğitim Programları: Akademik ve sosyal becerilerin geliştirilmesi için yapılandırılmış eğitim programları. 4. Aile Desteği: Ebeveynlerin ve bakım verenlerin otizm hakkında bilinçlenmesi ve çocuklarına daha etkili destek sağlayabilmeleri. 5. Destekleyici Tedaviler: Duyusal hassasiyetlerin dengelenmesi, motor becerilerin geliştirilmesi ve günlük yaşamda bağımsızlık kazandırılması.

"X Mükemmel Doktor" ifadesi, muhtemelen "Mucize Doktor" dizisini kastediyor olabilir. Dizi, savant sendromlu otizmli bir doktorun hikayesini anlatıyor. Konu özeti: Ali Vefa, küçük yaşta özel bir bakım merkezine gönderilmiş ve burada büyük beyinsel ve delici yetenekler sergilediği anlaşılmıştır.

Otizmi olan biri, aşağıdaki alanlarda zorluklar yaşayabilir: 1. Sosyal Etkileşim ve İletişim: Göz teması kurmakta güçlük çeker, duygusal ifadeleri anlamada ve kullanmada zorluk yaşar, arkadaşlık kurmakta zorlanır. 2. Tekrarlayıcı Davranışlar: Belirli hareketleri tekrar tekrar yapma, rutinlere aşırı bağlılık ve değişikliklere direnç gösterme gibi davranışlar sergiler. 3. Duyusal Hassasiyetler: Ses, ışık veya dokunma gibi duyusal uyaranlara aşırı tepki verebilir veya bu uyaranlara karşı duyarsız olabilir. 4. Dil Gelişimi: Konuşma gecikmesi, sınırlı kelime dağarcığı, ekolali (söylenenleri tekrarlama) gibi dil gelişiminde farklılıklar gösterebilir. 5. Oyun ve Hayal Gücü: Sembolik oyun oynamada ve yaratıcı oyunlar kurmada zorluk çeker. Bu belirtiler, her bireyde farklılık gösterebilir ve şiddetine göre değişebilir. Kesin tanı ve tedavi için bir uzmana danışmak önemlidir.

Nörodiverjan ve nörotipik terimleri, nöroçeşitlilik kavramıyla ilişkilidir. Nörodiverjan, nörolojik veya nörogelişimsel değişiklikler gösteren ve toplumun beklediği standartların dışında bir nörolojik işleve sahip olan bireyleri ifade eder. Nörotipik ise, nörolojik gelişimi ve işleyişi toplumun genel kabul görmüş normlarına uygun olan bireyleri tanımlar.